Yerel Haberler
İzmir
19 Aralık 2025 Cuma - 14:46 Hükümlülerin el emeği göz nuru ürünleri görücüye çıktı Ödemiş T ve M Tipi Ceza İnfaz Kurumlarındaki hükümlülerin el emeği göz nuru eserleri, tarihi Çakırağa Konağı’nda düzenlenen anlamlı bir sergiyle ziyarete açıldı. Satıştan elde edilen gelirlerin doğrudan hükümlülerin hesaplarına yatırılacağı bu özel sergi, 21 Aralık tarihine kadar ziyaretçilerini bekliyor. Ödemiş Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde, Ödemiş T Tipi ve M Tipi Ceza İnfaz Kurumlarında barındırılan hükümlü ve tutukluların topluma kazandırılması çalışmaları kapsamında anlamlı bir etkinlik gerçekleştirildi. Sosyal ve kültürel faaliyetler çerçevesinde üretilen yağlı boya resimler ve el sanatı ürünleri, Birgi Çakırağa Konağı önünde düzenlenen törenle sergilenmeye başlandı. Protokolden yoğun katılım Cumhuriyet Savcısı Fatih İbiş’in koordinesinde titizlikle hazırlanan serginin açılışına; Ödemiş Kaymakamı Hakan Yavuz Erdoğan, Ödemiş Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Karabulut, Ödemiş Belediye Başkanı Mustafa Turan, hakim ve savcılar, cezaevi müdürleri, denetimli serbestlik personeli ve çok sayıda vatandaş katıldı. Protokol üyeleri açılış kurdelesini kestikten sonra sergiyi gezerek ürünleri inceledi. Geliri hükümlülere umut olacak Serginin açılış konuşmasını yapan Ödemiş Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Karabulut, ceza infaz sisteminin sadece bir yaptırım değil, aynı zamanda bireyi topluma kazandırma süreci olduğunu vurguladı. Karabulut, "Burada sergilenen her bir ürün sabır, emek ve umutla üretilmiştir. Ürünlerin satış fiyatları bizzat hükümlüler tarafından belirlenmiş olup, elde edilen gelirler doğrudan kendilerinin veya ailelerinin hesaplarına yatırılacaktır. Bu sayede maddi durumu iyi olmayan bireylerin hayata tutunmalarına destek olunmaktadır" dedi. Tarihi mekanda sanat köprüsü Başsavcı Karabulut, serginin toplum ile ceza infaz kurumları arasında bir gönül köprüsü kurduğuna dikkat çekerek emeği geçen personele ve tüm kurumlara teşekkür etti. Tarihi Çakırağa Konağı’nın atmosferinde sergilenen özgün yağlı boya tablolar ve el sanatları ürünleri, katılımcılardan tam not aldı. Ziyaretçilerini bekliyor 18 Aralık’ta protokolün katılımıyla kapılarını açan sergi; 19, 20 ve 21 Aralık 2025 tarihlerinde de halkın ziyaretine açık kalacak. Vatandaşlar, hem sanata destek olup hem de hükümlülerin topluma yeniden kazandırılması sürecine katkı sağlayabilecek.
Hükümlülerin el emeği göz nuru ürünleri görücüye çıktı
19 Aralık 2025 Cuma - 14:46 Hükümlülerin el emeği göz nuru ürünleri görücüye çıktı Ödemiş T ve M Tipi Ceza İnfaz Kurumlarındaki hükümlülerin el emeği göz nuru eserleri, tarihi Çakırağa Konağı’nda düzenlenen anlamlı bir sergiyle ziyarete açıldı. Satıştan elde edilen gelirlerin doğrudan hükümlülerin hesaplarına yatırılacağı bu özel sergi, 21 Aralık tarihine kadar ziyaretçilerini bekliyor. Ödemiş Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde, Ödemiş T Tipi ve M Tipi Ceza İnfaz Kurumlarında barındırılan hükümlü ve tutukluların topluma kazandırılması çalışmaları kapsamında anlamlı bir etkinlik gerçekleştirildi. Sosyal ve kültürel faaliyetler çerçevesinde üretilen yağlı boya resimler ve el sanatı ürünleri, Birgi Çakırağa Konağı önünde düzenlenen törenle sergilenmeye başlandı. Protokolden yoğun katılım Cumhuriyet Savcısı Fatih İbiş’in koordinesinde titizlikle hazırlanan serginin açılışına; Ödemiş Kaymakamı Hakan Yavuz Erdoğan, Ödemiş Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Karabulut, Ödemiş Belediye Başkanı Mustafa Turan, hakim ve savcılar, cezaevi müdürleri, denetimli serbestlik personeli ve çok sayıda vatandaş katıldı. Protokol üyeleri açılış kurdelesini kestikten sonra sergiyi gezerek ürünleri inceledi. Geliri hükümlülere umut olacak Serginin açılış konuşmasını yapan Ödemiş Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Karabulut, ceza infaz sisteminin sadece bir yaptırım değil, aynı zamanda bireyi topluma kazandırma süreci olduğunu vurguladı. Karabulut, "Burada sergilenen her bir ürün sabır, emek ve umutla üretilmiştir. Ürünlerin satış fiyatları bizzat hükümlüler tarafından belirlenmiş olup, elde edilen gelirler doğrudan kendilerinin veya ailelerinin hesaplarına yatırılacaktır. Bu sayede maddi durumu iyi olmayan bireylerin hayata tutunmalarına destek olunmaktadır" dedi. Tarihi mekanda sanat köprüsü Başsavcı Karabulut, serginin toplum ile ceza infaz kurumları arasında bir gönül köprüsü kurduğuna dikkat çekerek emeği geçen personele ve tüm kurumlara teşekkür etti. Tarihi Çakırağa Konağı’nın atmosferinde sergilenen özgün yağlı boya tablolar ve el sanatları ürünleri, katılımcılardan tam not aldı. Ziyaretçilerini bekliyor 18 Aralık’ta protokolün katılımıyla kapılarını açan sergi; 19, 20 ve 21 Aralık 2025 tarihlerinde de halkın ziyaretine açık kalacak. Vatandaşlar, hem sanata destek olup hem de hükümlülerin topluma yeniden kazandırılması sürecine katkı sağlayabilecek.
Makasçıya ceza yağdı
19 Aralık 2025 Cuma - 11:04 Makasçıya ceza yağdı İzmir’in Bornova ilçesinde makas atarak trafiği tehlikeye düşüren sürücü, sosyal medyada paylaşılan görüntülerin ardından polisin takibine takıldı. Yakalanan sürücüye 17 bin TL’den fazla ceza kesilirken, ehliyetine el konuldu. İzmir İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri, sosyal medyada paylaşılan ve büyük tepki toplayan trafik ihlali görüntüleri üzerine harekete geçti. Kentin ana arterlerinden olan Ankara Caddesi üzerinde seyir halinde olan 35 BZL 142 plakalı otomobilin, ardı ardına tehlikeli şerit değişiklikleri (makas atma) yaparak hem kendi canını hem de diğer sürücülerin hayatını hiçe saydığı belirlendi. Görüntülerle yüzleşti, suçunu kabul etti Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü ekiplerince yapılan titiz çalışma neticesinde, aracın sürücüsünün O.G. (40) olduğu tespit edildi. Kısa sürede yakalanarak gözaltına alınan sürücü, emniyette önüne konulan görüntüler sonrası yaptığı ihlali itiraf etmek zorunda kaldı. 7 ayrı ihlalden ceza Sürücüye, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 7 farklı maddesini ihlal ettiği gerekçesiyle toplam 17 bin 573 TL idari para cezası uygulandı. Ayrıca sürücü belgesine 2 ay süreyle el konulan O.G., sağlık kontrolü için ilgili kuruluşa sevk edildi. İdari cezalarla yetinilmeyen olayda, sürücü O.G. hakkında Türk Ceza Kanunu’nun 179/2 maddesi (Trafik güvenliğini tehlikeye sokmak) kapsamında adli işlem yapılmak üzere polis merkezine teslim edildi.
İzmir, sokaklarında domuz sürüleri ile doğal yaşam parkına döndü
19 Aralık 2025 Cuma - 10:36 İzmir, sokaklarında domuz sürüleri ile doğal yaşam parkına döndü İzmir’in Balçova, Narlıdere ve Bornova ilçelerinde sürü halinde yerleşim yerlerine inen yaban domuzları, dev cüsseleriyle cadde ve sokaklarda cirit atarak korku salıyor. Geceleri sokağa çıkmaya korkan vatandaşlar yetkilileri kalıcı önlem almaya çağırırken, bazı kişilerin ise alıştıkları domuzlardan kaçmak yerine onları cep telefonlarıyla görüntülemesi dikkat çekti. İzmir’de yaban hayatı ile kent yaşamı arasındaki sınırlar iyice belirsizleşmeye başladı. Özellikle Balçova, Narlıdere ve Bornova ilçelerinde gece saatlerinde ortaya çıkan domuz sürüleri, yerleşim yerlerinde özgürce dolaşırken görüntülendi. Kent sakinleri, gündüzleri sahipsiz köpeklerden, geceleri ise sayıları her geçen gün artan dev domuz sürülerinden dert yanıyor. Dün gece geç saatlerde Balçova sokaklarına inen yaban domuzları, devasa cüsseleriyle dikkat çekti. Çöp konteynerlerinin etrafında yiyecek arayan ve caddelerde sürü halinde ilerleyen domuzlar, trafikteki sürücülere ve yoldaki vatandaşlara aldırış etmeden dolaşmaya devam etti. Bazı İzmirlilerin artık bu duruma alıştığı ve kaçmak yerine cep telefonlarına sarılarak o anları kaydettiği görüldü. Kentin korkulu rüyası haline geldi Öte yandan, her gece sokaklarda karşılaştıkları bu tablodan büyük rahatsızlık duyan vatandaşlar ise yetkililere çağrıda bulundu. Geceleri yaya olarak dışarı çıkmaya korktuklarını belirten mahalle sakinleri, yetkililerin bu konuda artık kalıcı ve somut bir tedbir alması gerektiğini belirtti. Bazı vatandaşlar da şehir merkezinin domuzların doğal alanı haline gelmesinde, sokak hayvanları için özellikle kaldırımlara kedi-köpek maması koyulmasının da etkili olduğunu iddia etti.
Rektör Prof. Dr. Alcı: "Üniversitemizin hedefleri için el ele gönül gönüle yekvücut olacağız"
19 Aralık 2025 Cuma - 09:54 Rektör Prof. Dr. Alcı: "Üniversitemizin hedefleri için el ele gönül gönüle yekvücut olacağız" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Ege Üniversitesi (EÜ) Rektörlüğü görevine atanarak göreve başlayan Prof. Dr. Musa Alcı, rektör olarak ilk senato toplantısına başkanlık etti. EÜ yeni senato salonunda gerçekleştirilen toplantıda Rektör Prof. Dr. Musa Alcı, senato üyeleriyle bir araya geldi. Toplantıda, Ege Üniversitesinin akademik ve idari süreçlerine ilişkin değerlendirmelerin yanı sıra yeni döneme yönelik temenniler dile getirildi. İlk senato toplantısında birlik ve beraberlik vurgusu yapan Rektör Prof. Dr. Musa Alcı, el ele, gönül gönüle, güç birliği içinde yekvücut olarak Ege Üniversitesi markasını daha da güçlendireceklerini söyledi. Rektör Prof. Dr. Musa Alcı, "Hepimizin bildiği gibi üniversiteler, düşüncenin açıkça ifade edildiği, farklı görüşlerin akademik nezaket kuralları çerçevesinde dile getirildiği kurumlardır. Yarım asırdır mensubu olduğum üniversitemiz çoğulculuğu ve katılımcılığı bir kültür haline getiren güzide üniversitelerden biridir. Akademik ve bilimsel üretimi güçlendiren, eğitim-öğretimde kaliteyi esas alan, araştırma, yenilikçilik ve toplumsal katkıyı önceleyen, şeffaf, katılımcı ve hesap verebilir bir yönetim anlayışını benimseyerek; öğrencilerimiz, akademik ve idari personelimiz, mezunlarımız ve tüm paydaşlarımızla birlikte Ege Üniversitesini ulusal ve uluslararası düzeyde daha ileri seviyeye taşıyacağız. Bu onurlu görevi ifa ederken üniversitemizin tüm bileşenleriyle açık iletişim içinde olmaya, sorunları diyalog yoluyla ele almaya ve kurumsal huzuru korumaya azami özen göstereceğiz. Bu kapsamda, tüm paydaşlarımızla istişare ederek gerekli çalışmaları yürüteceğiz ve her türlü öneriye açık olacağız" dedi. Yeni dönemde, üniversitenin bilimsel özerkliğini, akademik ve kurumsal saygınlığını, kurum içi ve kurum dışı paydaşlarla birlikte güçlendireceklerini vurgulayan Rektör Prof. Dr. Alcı, "Bu onurlu görevi şahsıma tevdi eden Sayın Cumhurbaşkanımıza şükranlarımı sunuyor; bugüne kadar üniversitemize emek vermiş tüm rektörlerimize, akademik ve idari kadrolarımıza teşekkür ediyorum" diye konuştu. Toplantı, senato üyelerinin talep ve önerilerinin dinlenmesinin ardından gündem maddelerinin görüşülmesi ile tamamlandı.
Öksürüğü kesmek isterken zehirlenmeyin
19 Aralık 2025 Cuma - 09:47 Öksürüğü kesmek isterken zehirlenmeyin Alternatif tedavi yöntemi olarak bilinen bitki çayları, ballı limonlu karışımlar ve benzeri yöntemler bazı hastalık durumlarında kullanılabiliyor. Bu tarz yöntemleri özellikle çocukların tedavisinde kullanırken iki kere düşünmek gerektiğinin altını çizen Medicana Sağlık Grubu Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümü’nden Uzm. Dr. Gülnar Kerimova, "Bitkisel, aktardan alınan ürünlerde toksisite, alerji ve ilaç etkileşimi riski bulunur. Antibiyotikler sadece bakteriyel enfeksiyon varlığında ve doğru endikasyonla kullanılmalıdır" ifadelerini kullandı. Kışın çocuklarda öksürük şikayetinin sık tekrarlamasından kaynaklı çoğu ebeveyn çareyi doğal yöntemlerde arıyor. Kimisi pekmezli ballı limonlu yöntemlere başvurabilirken kimisi de ıhlamur, nane limon gibi bitkisel yöntemlere yönelebiliyor. Söz konusu yöntemlerin özellikle çocuklar üzerinde uygulanması noktasında dikkatli olunması gerektiğini dile getiren Medicana International İzmir Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Gülnar Kerimova, öksürüğün en sık viral üst solunum yolu enfeksiyonları nedeniyle meydana geldiğini aktararak, yeterli sıvı tüketimi ve dinlenme ile hastalık sürecinin çocuklar için hafif geçirilebileceğini ifade etti. Öksürük şikayetinin yanında; nefes darlığı, morarma (dudak ve çevresi), yüksek ateş ve genel durumda kötüleşme, kanlı ya da şiddetli balgam, çok küçük bebeklerde emmekte zorlanma gibi semptomların görülmesi durumunda hemen bir doktora başvurulması gerektiğinin altını çizen Uzm. Dr. Gülnar Kerimova, sosyal medyadaki sözde doğal yöntemlerin hastaların hekime başvurma süreçlerini geciktirdiğine dikkat çekti. Uzm. Dr. Gülnar Kerimova, "Sosyal medyadaki doğal reçeteler nedeniyle tıbbi değerlendirme gecikebilir veya gereksiz ürün kullanımı olabilir. Bu yüzden herhangi bir semptom varsa bir hekime görünmeli. Çünkü bazen dakikalarla yarışılabiliyor. Dolayısıyla popüler tavsiyeler yerine semptomun şiddetine ve süresine göre sağlık profesyonelinin yönlendirmesi çok önemli" mesajını verdi. Reçetesiz ilaçlardan uzak durun Öksürüğü hafifletmek amacıyla evde uygulanabilecek yöntemler hakkında bilgi veren Uzm. Dr. Gülnar Kerimova, viral hastalıklarda ilk ve en önemli desteğin yeterli sıvı alımı olduğunu söyledi. Uzm. Dr. Gülnar Kerimova, "Çocuklardaki öksürüğü hafifletmek için bal kullanacaksak çocuğun 1 yaşın üstünde olması gerektiği unutulmamalıdır. Bal için, akut üst solunum yolu öksürüğünde yatmadan önce sadece bir tatlı kaşığı tüketildiğinde öksürük ve gece uykusuna kısmen iyi gelebildiğini gösteren çalışmalar var. Ama 1 yaş altında kesinlikle bal kullanılmaz. Ayrıca çocuğun burnunun tıkanık olmamasına ve evin nem oranının yüzde 40 ila yüzde 60 arasında tutulmasına özen gösterilmeli. Aksi takdirde burun tıkanıklığı ve beraberinde de öksürük görülebilir. Bununla birlikte evin yüzde 60’tan fazla nemlenmemesine de özen gösterilmel. Çünkü bu da evde mikroorganizmaların çoğalmasına ortam hazırlar ve çocuğu daha da hasta edebilir" açıklamasını kaydetti. Uzm. Dr. Gülnar Kerimova, öksürüğü hafifletmek amacıyla önerilen doğal çaylarla ilgili de uyarıda bulunarak, "Bazı bitkisel ürünlerin uzun kullanımı veya fazla dozu irritasyon, alerji, ishal veya etkileşimlere yol açabilir. Bu nedenle özellikle 2 yaş altındaki bebeklerde ve kronik hastalığı olan çocuklarda hekiminizle danışmadan bitkisel karışım vermeyin" dedi. En doğal çözüm; dengeli beslenme ve düzenli uyku Çocuktaki öksürüğün hafiflemesi veya çocuğun iyileşmesi adına doğal çözümlerle harekete geçen ebeveynlerin en sık yaptığı hatalara dikkat çeken Uzm. Dr. Gülnar Kerimova, sözlerini şöyle sürdürdü: "1 yaş altına bal vermek, botulizm riski oluşturur. Gereksiz veya hatalı antibiyotik uygulaması, hem faydasız hem de antibiyotik direncine neden olur. Reçetesiz öksürük-soğuk algınlığı ilaçlarını küçük çocuklara vermek, nemlendirici cihazı temizlemeden kullanmak veya aşırı nemlendirmek, gereksiz pek çok bitkisel karışımı aynı anda vermek gibi durumlar ebeveynlerin en sık yaptığı hatalar olarak öne çıkıyor. Çocuklarda öksürüğü hafifletmek ve de bağışıklığı güçlü tutmak için yeterli uyku, dengeli beslenme, el hijyeni ve aşılar oldukça büyük önem taşır. Bu önlemler, solunum yolu enfeksiyonlarının sıklığını ve şiddetini azaltır. Şunu unutmayın; bağışıklığı güçlendirmek için özel bir iksirimiz yok. Çocuğunuzun beslenmesine, el hijyenine, yeterli uyumasına, aşılarını yaptırmaya özen gösterin. Takviye edici gıdalar alırken, lütfen doktorunuzla görüşün. Okul öncesi ve okul çağı çocuklarında yeterli uyku süresi enfeksiyon riskini düşürür; uyku yoksunluğu bağışıklık fonksiyonunu zayıflatır. Özetle düzenli, yeterli uyku ve sağlıklı beslenme semptom yönetiminde ve korunmada yardımcıdır."
Meme ve prostat kanserleri önemli genetik ortaklıklar taşıyor
19 Aralık 2025 Cuma - 09:39 Meme ve prostat kanserleri önemli genetik ortaklıklar taşıyor Prof. Dr. Burak Turna, meme ve prostat kanserlerinin farklı organlarda görülmesine rağmen önemli genetik ortaklıklar taşıdığını söyledi. BRCA mutasyonlarının ortak risk faktörü olduğunu belirten Prof. Dr. Turna, "Bu nedenle aile öyküsü genetik değerlendirmelerin en kritik aşamalarından biri haline geldi. Kanser türleri arasındaki genetik bağlantıların anlaşılması kişiye özel sağlık stratejilerinin geliştirilmesi açısından çok önemli." dedi. Acıbadem Kent Hastanesi Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Burak Turna prostat kanserinde erken tanı ve güncel tedavi yaklaşımları konusunda bilgi verirken, meme ve prostat kanserlerinin genetik ilişkilerine dikkat çekti. BRCA mutasyonları ortak risk faktörü Prof. Dr. Turna, genetik ilişkiler konusunda şunları söyledi: "Özellikle BRCA1 ve BRCA2 genlerindeki mutasyonlar kadınlarda meme ve over, erkeklerde ise daha genç yaşta ortaya çıkan agresif prostat kanseri riskini belirgin şekilde artırıyor. Genetik değerlendirmelerde aile öyküsü bu nedenle çok önem kazanıyor. Erken yaşta veya agresif tipte meme kanseri tanısı alan bir annede BRCA mutasyonu bulunması durumunda, oğlunun prostat kanseri açısından genetik değerlendirmeye alınması gerekir. Aynı şekilde metastatik ya da yüksek dereceli prostat kanseri tanısı olan bir babanın kızında meme kanseri riskini artıran genetik değişiklikler görülebilir." Meme ve prostat kanserinde yüksek sıklık Öte yandan Prof. Dr. Turna, Türkiye ve dünyada kadınlarda en sık görülen kanser türünün meme kanseri olduğunu hatırlattı, her 8 kadından birinin yaşamı boyunca bu hastalığa yakalanabileceğini söyledi. Prostat kanserinin de erkeklerde en yaygın görülen kanser türlerinden biri olduğunu belirten Prof. Dr. Turna, "Bu kanserin erkeklerde yaşam boyu görülme riski yüzde 12-15 seviyelerinde. Bu yüksek oranlar, iki hastalığın ortak genetik temelini anlamayı daha da önemli hale getiriyor." dedi. Prof. Dr. Turna, genetik analizlerin sadece risk belirlemek için değil, erken tanı stratejilerinin oluşturulmasında kritik önemde olduğunu söyledi. Genetik analizlerin ayrıca gereksiz tedavilerin önlenmesinde, aile bireylerinin risk düzeylerinin belirlenmesinde önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Turna, "PARP inhibitörleri (bazı kanser hücrelerindeki bozulmuş DNA onarım mekanizmalarından yararlanarak seçici kanser hücresi ölümüne yol açan bir hedefli kanser ilacı sınıfıdır) gibi hedefe yönelik tedavilerin planlanması açısından da genetik analizlerin önemi büyük." diye konuştu.
Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar’a desteklerinden dolayı plaket
18 Aralık 2025 Perşembe - 20:55 Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar’a desteklerinden dolayı plaket Türkiye Yardım Sevenler Derneği Aliağa Şubesi, öğrenci, aile ve ihtiyaç sahiplerine destek olmak amacıyla geleneksel yardım sergisi bu yıl da gerçekleştirdi. Dayanışma ve paylaşma ruhunun ön plana çıktığı sergin açılışında, Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar’a bugüne kadar derneğe sağladığı katkılar dolayısıyla özel bir şilt takdim edildi. 1991 yılında kurulan ve 35 yıldır Aliağa’da sosyal yardımlaşma alanında önemli çalışmalar yürüten Türkiye Yardım Sevenler Derneği Aliağa Şubesi; başta eğitim olmak üzere pek çok alanda ihtiyaç sahiplerine umut olmaya devam ediyor. Dernek, Atatürk bursu aracılığıyla öğrencilere eğitim desteği sağlarken, hastalara yardım, Ramazan ayında erzak dağıtımı, çocuklara bayram harçlığı verilmesi, okullara katkılar ve kamu kurumlarına yapılan bağışlarla da dikkat çekiyor. Dernek yetkilileri, "Geleni çevirmiyoruz, her türlü bağışa açığız" sözleriyle çalışmalarını özetliyor. El emeği ürünler ihtiyaç sahipleri için satışta Her yıl Aralık ayında düzenlenen geleneksel yardım sergisi kapsamında; dernek üyeleri ve gönüllülerin el emeğiyle hazırladığı birçok ürün vatandaşların beğenisine sunuluyor. Bebekler için örme kıyafetler, bilezikler, çantalar, mutfak ürünleri, kışlık örgüler ve yılbaşı temalı ürünlerin yanı sıra çevre esnaftan bağışlanan çeşitli eşyalar da sergide yer alıyor. Sergide elde edilen gelirler ise öğrencilere burs, ailelere destek ve farklı ihtiyaç alanlarında kullanılmak üzere değerlendiriliyor. Serginin açılış gününde derneği ziyaret eden Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla tüm vatandaşları sergiye davet etti. Türkiye Yardım Sevenler Derneği Aliağa Şubesi tarafından Başkan Serkan Acar’a bugüne kadar verdiği desteklerden ötürü özel bir şilt takdim edilirken, Türkiye Yardım Sevenler Derneği Genel Başkanı Dilek Bayazıt tarafından da teşekkür belgesi gönderildi. "Aliağalıların desteğiyle ayakta duruyoruz" Türkiye Yardım Sevenler Derneği Aliağa Şubesi Başkanı Dilek Gülboy, şilt takdiminin ardından yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: "Aliağa Belediye Başkanımız Sayın Serkan Acar, derneğimize maddi ve manevi her konuda önemli destekler sağlıyor. Kendisine şilt vermekte geç bile kaldık. Genel Başkanımız Sayın Dilek Bayazıt da ayrıca bir teşekkür belgesi gönderdi. Başkanımızla telefon görüşmesi de gerçekleştirildi ve derneğimizi yalnız bırakmadığı için kendisine teşekkür edildi. Aliağa halkının destekleri bizim için çok kıymetli. Bizler Aliağalıların desteğiyle ayakta duruyoruz. Her ay en az bir etkinlik düzenleyerek yardımlarımızı aksatmadan sürdürüyoruz. Sergimiz yarın da açık, tüm vatandaşlarımızı bekliyoruz." Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar: "Bu plaketi hak eden sizlersiniz" Aliağa Belediye Başkanı Serkan Acar, dernek üyelerine özverili çalışmaları için teşekkür ederek, "Bu plaketi aslında hak eden sizlersiniz. Büyük bir fedakârlıkla çalışıyor, Aliağa’ya değer katmak için elinizden geleni yapıyorsunuz" dedi.