Yerel Haberler
Kastamonu
Dünya şampiyonu Asuman’a memleketinde coşkulu karşılama 04 Aralık 2025 Perşembe - 23:51:26 Birleşik Arap Emirlikleri’nde düzenlenen Kick Boks Büyükler Dünya Şampiyonası’nda altın madalya kazanan Asuman Çığlıoğlu, memleketi Kastamonu’da coşkuyla karşılandı. Avrupa ve dünya kupası şampiyonu milli sporcu Asuman Çığlıoğlu, 21-30 Kasım tarihleri arasında Birleşik Arap Emirlikleri’nin başkenti Abu Dabi’de gerçekleşen Kick Boks Büyükler Dünya Şampiyonası’ndan altın madalyayla döndü. Kick Boks Dünya Şampiyonası’nda büyükler 60 kilogramda altın madalyaya kazanan Asuman Çığlıoğlu, memleketi Kastamonu’da çiçekler ve meşalelerle karşılandı. Geçen yıl Avrupa, bu yıl da dünya şampiyonu olan milli sporcunun başarısı pasta kesilerek kutlandı. "En çok hayalini kurduğum dünya şampiyonluğunu elde ettim" Gururlu olduğunu ifade eden Asuman Çığlıoğlu, "Abu Dabi’de düzenlenen Kick Boks Dünya Şampiyonası’nda ülkemizi ve Kastamonu’yu temsil ettim. 60 kilogram Full Contact branşında dünya şampiyonu oldum. Bu benim ilk dünya şampiyonluğum. 13 yıldır bu branşı yapıyorum. 2024 yılında Avrupa şampiyonu olmuştum. Bu yıl hedefim de dünya şampiyonu olmaktı. Antrenörüm Emrah Şahanoğlu ile birlikte Avrupa Şampiyonası’ndan sonra sistemimizin üzerine farklılıklar getirdik. Dünya Şampiyonası’na çok daha güzel hazırlandık ve en büyük hedefim olan dünya şampiyonluğunu elde ettim. Çok mutluyum ve iyi ki bu şampiyonluğu Türkiye’ye ve Kastamonu’ya getirdim. Şu an spor salonumuzda alttan gelen bir sürü sporcular var. Onların da hepsinin çok istikrarlı çalıştığını da ben de görüyorum. Hepsinin de bu başarıları elde edeceğine hatta daha güzellerini elde edeceklerini düşünüyorum. İnşallah hep birlikte daha nice şampiyonluklar yaşarız" dedi. Dünya şampiyonu olduğuna inanamadığını söyleyen Çığlıoğlu, "O kürsüye çıktığımda hala bir hayal gibiydi, rüya gibiydi. Dünya şampiyonu olduğumu birkaç kez tekrarladım" diye konuştu. "Bu gururu bize yaşattığı için Asuman’a çok teşekkür ediyorum" Kick Boks Milli Takım Antrenörü Emrah Şahanoğlu ise, "Yıllardır hayalini kurduğumuz bir hedefti. Gerek benim antrenörlük kariyerimde gerekse sporcuların sporculuk kariyerindeki tek eksik madalyamızı aldık. Kastamonu’ya getirilmiş şimdiye kadarki en üst derecedir. Büyüklerde dünya şampiyonluğunu, elde edilebilecek en büyük başarıyı elde etmenin gururunu yaşıyoruz. Bu anlamda ben hem sporcumuzu tebrik ediyorum hem de bundan sonra bu başarıları devam ettireceğine inanıyorum" şeklinde konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan tebrik etti Asuman Çığlıoğlu’nun daha önce 15 kez Türkiye şampiyonu, 1 kez Avrupa şampiyonu, 2 kez Dünya Kupası şampiyonu 3 kez dünya üçüncüsü, bir kez dünya ikincisi olduğunu ifade eden Şahanoğlu, "İlimizin milletvekili Sayın Serap Ekmekçi bizi, Büyük Millet Meclisi’nde ağırladı ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan da sporcumuzu tebrik etti ve başarılarının devamını diledi. Bu bizim için çok büyük bir anı ve gurur oldu. Gerçek anlamda duygu dolu bir gündü. Ben Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a ve Kastamonu Milletvekilimiz Sayın Serap Ekmekçi’ye çok teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı.
04 Aralık 2025 Perşembe - 17:39 Prof. Dr. Toksoy: "Himalaya’da 2035 yılında buz kalmayacak" Prof. Dr. Devlet Toksoy, "Himalaya’da 2035 yılında buz kalmayacak, insan göçleri artacak, sıcaklık nedeniyle ölüm olayları artacak. Çeşitli salgın hastalıklar yaygınlaşacak, küresel bazda yiyecek krizi yaşanacak" dedi. Kastamonu Üniversitesi, küresel iklim değişikliğinin etkileri ve sürdürülebilir kalkınma hedefleri çerçevesinde yeşil ekonomi politikalarının ele alındığı panele ev sahipliği yaptı. Kastamonu Üniversitesi Orman Fakültesi, Ormancılık ve Tabiat Turizmi Alanında İhtisaslaşma Koordinatörlüğü ve Kastamonu Teknokent iş birliğiyle düzenlenen "Küresel İklim Değişikliği Ekseninde Yeşil Ekonomi Politikaları" konulu panel, Teknokent binasında gerçekleştirildi. Dr. Öğretim Üyesi Alper Bulut’un başkanlığını yaptığı panelde konuşan Karadeniz Üniversitesi’nden Prof. Dr. Devlet Toksoy, iklim değişikliğinin gelecekteki etkilerini bilimsel verilerle anlattı. "80 milyon insan bu sıcaklık artışları nedeniyle işsiz kalacak" Sıcaklık artışının devam etmesiyle en büyük kaybın tarım, ormancılık ve hayvancılıkta yaşanacağını ifade eden Toksoy, 2030 yılında Türkiye’nin su fakiri bir ülke olmasının değerlendirildiğini belirterek, "Dünya Bankası’na göre her 1 derece sıcaklık artışı neredeyse milli gayri safi yurt içi hasılatında yüzde 1’lik düşüşe neden olacak. 2100 yılında gayrisafi yurt içi hasıla yüzde 10 ila yüzde 23 azalacak. En büyük kayıp tarımda, ormancılıkta, hayvancılıkta, balıkçılıkta olacak. Yani ekonomileri kıyıya yakın olan ülkelerde yaşanacak. Çünkü bir süre sonra sular altında kalacaklar. Gıda fiyatları, enerji maliyetleri artacak, kuraklık döneminde şok gıda fiyatlarıyla karşılaşacağız. Uluslararası Çalışma Örgütü, küresel ısınmaya bağlı olarak 10 yıl içerisinde çalışma saatleri yüzde 2.2 azalacak diyor. En çok tarım sektörü ile inşaat sektöründe düşüş olacak. Çünkü sıcaklık artıyor. 80 milyon insan bu sıcaklık artışları nedeniyle işsiz kalacak. Amerika’nın bugün verimli çiftliklerinin büyük bir kısmı çöl olacak. Benzer olaylar dünyanın birçok ülkesinde de ortaya çıkacak. Türkiye’deki su kaynakları küçüleceği için su sıkıntısı ve yer yer çöl görünümlü arazi yapılarıyla kum fırtınaları da görülmeye başlanacak. Dünya tahıl üretimi azalacak, açlıklar artacak. Esasında bu içinde olduğumuz, yaşadığımız dönemi anlatıyor" dedi. "Himalaya’da 2035 yılında buz kalmayacak" İklim değişikliğinin etkilerinin devam etmesi durumunda su kaynaklarının ciddi boyutta etkileneceğine vurgu yapan Toksoy, "Himalaya’da 2035 yılında buz kalmayacak, insan göçleri artacak, sıcaklık nedeniyle ölüm olayları artacak. Çeşitli salgın hastalıklar yaygınlaşacak, küresel bazda yiyecek krizi yaşanacak. Çatışmalar ve savaşlar en az iki katına çıkacak. 5 derece ısınırsa New York sular altında kalacak. Dünyanın en önemli şehirlerini besleyen su kaynakları tümüyle kuruyacak. Los Angeles, Kahire, Türkiye, İran yaşanamaz hale gelecek. Kuzey ve Güney kutuplar da ılıman iklime sahip olacak ancak dünyanın orta enlemleri yaşanamaz olacak. 6 derece ısınırsa denizler mavi görünmesine rağmen canlı kalmayacak. Bugün uygarlığın yaygın olduğu karaların büyük bir kısmı çöle dönecek" diye konuştu. "21. yüzyılın sonunda sıcaklık 4-5 derece artacak deniliyor" Günümüzdeki çatışmaların yüzde 3’ü ile 20’si arasının iklim değişikliğinden kaynaklandığını vurgulayan Prof. Dr. Toksoy, "Tüm ülkelerde yenilenebilir enerji kaynaklarının yılda yüzde 2 oranında artması gerektiğini tespit ediyorlar. Karbondioksit gazı salınımının azaltılmaması halinde 21. yüzyılın sonunda sıcaklık 4-5 derece artacak deniliyor. Bilim insanları, dünya nüfusunun yarısının olumsuz hava şartları yüzünden öleceğini, diğer yarısının da kalan kaynakları ele geçirmek için savaşlar çıkaracağını düşünüyor. Bir dünya savaşı çıkma ihtimali 2 derece sıcaklık artması halinde yüzde 13 artıyor. 4 derece artış yaşanması halinde yüzde 26 artıyor. Günümüzde çatışmaların yüzde 3 ile yüzde 20 arasındaki kısmı iklim değişikliği nedeniyle yaşanıyor. Bize başka gösteriyorlar ama bu çıkan savaşların yüzde 2 ila 20’si iklim değişikliği hazırlıklarından kaynaklı" şeklinde konuştu. Panelde konuşan Kastamonu Üniversitesi Orman Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mahmut Gür, panelin hem öğrenciler hem de akademik camia için değerli katkılar sağlayacağını belirtti. Gür, bilim adamlarının ele alacağı konuların alanın gelişimine ışık tutacağına inandığını ifade etti. Panel Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Alper Bulut ise iklim değişikliğinin 21. yüzyılın en büyük küresel tehditlerinden biri haline gelerek yalnızca çevresel değil, aynı zamanda ekonomik ve toplumsal açıdan ciddi riskler oluşturduğunu söyledi. Bulut, çevresel bozulma ile ekonomik büyüme arasındaki bağın koparılmasını amaçlayan yeni bir iktisadi yaklaşıma ihtiyaç duyulduğunu vurgulayarak, "Bu ihtiyaçtan doğan yeşil ekonomi kavramı, Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) tarafından toplumsal refah ve eşitlikten ödün vermeden çevresel zararları ortadan kaldıran bir ekonomi modeli olarak tanımlamaktadır" ifadelerini kullandı. Karadeniz Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mahmut Bayramoğlu ise yeşil ekonomiye geçişte doğru ve sürdürülebilir finansman modellerinin kritik bir role sahip olduğunu ifade etti. Çankırı Karatekin Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi Seda Erkan Buğday da iklim değişikliğinin tarım, sanayi ve enerji gibi temel sektörlerde köklü dönüşümleri zorunlu kıldığını söyledi.
04 Aralık 2025 Perşembe - 17:32 Kastamonu Üniversitesi’nde özel bireyler ve engellilerin sorunları konuşuldu Kastamonu Üniversitesi’nde düzenlenen 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla düzenlenen panelde engelli ve özel bireylerin yaşadığı sorunlar ve çözüm önerileri konuşuldu. Kastamonu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü tarafından 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla panel gerçekleştirildi. Merkez Kütüphane Sezai Karakoç Salonu’nda gerçekleştirilen programa, akademisyenler, öğrenciler, sivil toplum temsilcileri, kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri, özel bireyler ile aileleri katıldı. Etkinliğin açılış konuşmasını gerçekleştiren Kastamonu Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdülkadir Tuna, özel bireylerin toplumsal yaşama tam eşit ve etkin bir şekilde katılmalarını desteklemek zorunda olduklarını hatırlattı. Türkiye Sakatlar Derneği Kastamonu Şube Başkanı Serhat Yolaşığmazoğlu ise özel bireylerin toplumsal yaşamda karşılaştığı güçlüklerin ancak tüm paydaşların katkılarıyla azaltılabileceğini ifade ederek, daha kapsayıcı bir toplum için dayanışma çağrısı yaptı. Engelli olmanın kendi tercihleri olmadığını söyleyen Yolasığmazoğlu, engelliler için birçok çalışma yapıldığını, ancak yaşadıkları birçok sorunun ise devam ettiğini ifade ederek, "Normal insanlardan farklı olarak bizim sırtımızda sorunlarımız var. Öyle düşünmemiz lazım. O yüzden biraz daha pozitif aralıklarla, biraz daha desteklerle eşit bir şekilde hayatımızı sürdürmek istiyoruz. 3 Aralık’ta özellikle bize bol bol sözler verilir ama 4 Aralık’ta unutulur. 364 gün tekrar unutuluyoruz" dedi. Hüseyin Üster Uygulama Okulu Müdürü Mihriban Yazıcı da özel çocukların eğitim süreçlerinde yaşanan güçlükler ve çözüm önerileri üzerine değerlendirmelerde bulundu. Engelsiz Yaşam Merkezi öğrencisi Şerife Çim ise merkezdeki çalışmalar ve özel bireylerin sosyal hayata katılımı hakkında deneyimlerini dinleyiciler ile paylaştı. Program, Hasan Efe Sarıcı ve Cengizhan Koç tarafından sahnelenen Aydın Efe oyunu ve 4. sınıf öğrencilerinin tiyatro gösterisi ile devam etti. Programın son kısmında ise moderatörlüğünü Doç. Dr. Havva Kaçan’ın yaptığı panel gerçekleştirildi. Panelde hemşire Gülçin Gümüş Çalış, engelli iş koçu Nurcan Yargı ve sosyal hizmet uzmanı Eylem Aydın, özel bireylerin sağlık hizmetlerine erişimi, sosyal hayata katılımı ve istihdam süreçlerine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Etkinlik kapsamında Hemşirelik Bölümü öğrencisi Daniyar Ergashov hazırladığı kompozisyonu dinleyiciler ile paylaştı.
Kastamonu’da küle dönen bin 256 hektarlık orman yeniden ağaçlandırılıyor
27 Kasım 2025 Perşembe - 11:07 Kastamonu’da küle dönen bin 256 hektarlık orman yeniden ağaçlandırılıyor Kastamonu’nun Taşköprü ilçesinde 2020 yılında çıkan yangında küle dönen bin 256 hektarlık orman, 5 yıldır aralıksız süren çalışmalarla yeniden ağaçlandırılıyor. Taşköprü ilçesinde Derekaraağaç köyü sınırlarında ormanlık alanda 2 Eylül 2020 tarihinde çıkan yangın, 6 helikopter, 2 uçak, 650 orman işçisi ve yangın personeli, 253 arazöz, iş makineleri ve tankerlerin müdahalesiyle 3 günde söndürülebilmişti. Yangın sonrasında bölgenin yeniden yeşillendirilmesi için Kastamonu Orman Bölge Müdürlüğü ekipleri tarafından başlatılan çalışma, 5 yıldır aralıksız devam ediyor. Bu kapsamda ilk olarak bölgede ne kadar ağaç yandığı belirlendi ve ardından yanan ağaçlar ormandan çıkartıldı. Kesim işleminin tamamlanmasının ardından, toprak işlenerek fidan dikimine uygun hale getirildi. Tosya ve Taşköprü ilçelerindeki ormanlardan toplanan 302 ton kozalağın tohumu Daday Fidanlık Şefliği’nde tohumları çıkartılarak 2021 ve 2022 yıllarında serpme ve çizgi ekimi yöntemiyle yanan alana dikildi. 319 milyon karaçam, 94 milyon sarıçam tohumu toprakla buluşturuldu. Tohum ekimine uygun olmayan alanlara ise 5 yıl içerisinde 870 bin adet fidan dikildi. Ekipler, köy yerleşim kenarlarına, yol kenarlarına ise akasya, badem kızılcık gibi yapraklı ağaçlar dikti. 2030 yılına kadar bölgenin yeşillendirilmesi hedefleniyor. Öte yandan, 1957 yılında da aynı bölgede çıkan yangında 7 bin hektarlık alanın zarar gördüğü öğrenildi. "Bu alan bin 250 futbol sahası büyüklüğüne tekamül etmektedir" Çalışmalarla ilgili bilgi veren Taşköprü Orman İşletme Müdürlüğü Kırkçam Orman İşletme Şefi Mehmet Oral, aynı alanda 1957 yılında çıkan yangında da 7 bin hektar alanın zarar gördüğünü belirterek, "Bu alan bin 250 futbol sahası büyüklüğüne tekamül etmektedir. Bu alan 1957 yılında çıkan ve 7 bin hektarlık alanda etkili olan yangın sonrası Orman Genel Müdürlüğü’müz tarafından ağaçlandırılan bir sahadır. Ağabeylerimizin orman olarak yeniden tesis ettiği bu alanı bizler de yeniden ağaçlandırarak tesis edeceğiz. Bunun yanı sıra orman yangınında Derekaraağaç köyümüzde 4 vatandaşımızın evi zarar görmüştü. Bu evler de ORKÖY kredileriyle yeniden yapılmıştır" dedi. "413 milyon adet tohumu toprakla buluşturduk" Yanan ormanların yeşillendirilmesi için hummalı bir şekilde çalışma yürüttüklerini söyleyen Oral, "Anayasa ve 6831 sayılı Orman Kanunu’na göre öncelikle ve en önemli işimiz ormanların korunması olup, yangın gibi bir afet olduğunda tüm işler bırakılarak yangın söndürülür, devamında yılı içerisinde bu sahalar yeniden ağaçlandırılması için ivedilikle tüm çalışmalar tamamlanır. Öncelikle yanan sahada tespit çalışmaları tamamlanmıştır. Bu aşamada ekonomik değeri olan orman emvalleri hızlı bir şekilde üretilerek sahadan uzaklaştırılmıştır. Sahada ölü örtü temizliği ve toprak işleme yapılmıştır. Ormanlık sahanın ağaçlandırılması için Taşköprü ve Tosya ormanlarından uygun nitelikteki ağaçlardan 302 ton kozalak toplanmış ve Bölge Müdürlüğü’müze bağlı Daday Fidanlık Şefliği’mizde tohumları çıkarılmıştır. Çıkarılan tohumlar 2021 ve 2022 yıllarında toprağın tohum ekimine uygun olduğu kısımlara gençleştirme yöntemi olan serpme ve çizgi ekimi yöntemiyle 319 milyon karaçam, 94 milyon sarıçam tohumu olmak üzere toplam 413 milyon adet tohum toprakla buluşturulmuştur. Tohum ekimine uygun olmayan eğimin yüksek olduğu, kayalık vb. kısımlara ise toprak işlemesi yapılarak geçtiğimiz 5 yıl içerisinde 870 bin adet fidan topraklara buluşturulmuştur. Burada fidan dikiminde dikkat ettiğimiz bir diğer konu da hem yaban hayatı yaşayabileceği hem YARDOP projesi yani yangına daha dayanıklı ormanlar tesis etmek için köy yerleşim kenarlarına, yol kenarlarına akasya, badem kızılcık gibi yapraklı ağaçlarda dikim gerçekleştirdik" diye konuştu. "10-15 yıl gibi bir zaman orman örtüsü ile kaplandığını göreceğiz" Sağlıklı ekosistem oluşturmak için çalıştıklarını söyleyen Oral, "Bu sahamızda kültür bakımları için 5 yıldır 80-90 kişi ile 150 günden fazla çalışma yaptık. Görüldüğü gibi sahaya getirilen fidanlar, miktar ve kalite bakımından gayet iyi durumdadır. Gerekli bakımları zamanında ve eksiksiz yaparak 1957 yılındaki yangın sonrası gibi bu yangın sahasında kısa bir zaman içerisinde yangının izlerini silinip, sahadaki fidanlarla ve tüm canlılarla birlikte sağlıklı ekosistem oluşturmayı istiyoruz. Atalarımızdan emanet olarak aldığımız gelecek nesillerimize emanet bırakacağımız yeşil vatanımızdaki sorumluluğun farkındayız. Bundan önce yanan tüm ormanlarda olduğu gibi bu ormanlarda da inşallah 2030 yılında, yani 10-15 yıl gibi bir zamanda sahamızın kapalılık oluşacak ve orman örtüsü ile kaplandığını göreceğiz. Eskisinden daha yeşil ve yangına daha dayanıklı Kırkçam Şefliği için çalışıyoruz" şeklinde konuştu. Oral, ormanların yangınlardan korunması için vatandaşların sürekli tedbirli olması gerektiğini ifade etti.
Prof. Dr. Alptekin Sökmen, meslektaşları ve öğrencileri tarafından anıldı
26 Kasım 2025 Çarşamba - 21:35 Prof. Dr. Alptekin Sökmen, meslektaşları ve öğrencileri tarafından anıldı Geçirdiği rahatsızlık sebebiyle geçen yıl hayatını kaybeden Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi’nin eski dekanı Prof. Dr. Alptekin Sökmen, öğrencileri ve meslektaşları tarafından anıldı. Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi eski dekanıyken, 15 Kasım 2025 tarihinde rahatsızlığı sebebiyle hayatını kaybeden Prof. Dr. Alptekin Sökmen için Kastamonu Üniversitesi’nde anma programı düzenlendi. Sökmen’in vefatının birinci yıldönümü dolayısıyla düzenlenen anma programı, Merkez Kütüphanesinde gerçekleştirildi. Programa akademisyenler, Sökmen’in arkadaşları ve öğrenciler katıldı. Programda, Kastamonu Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muharrem Çetin, Kastamonu Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Coğrafya Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ekrem Mutlu, Kastamonu Üniversitesi öğretim görevlilerinden Hikmet Haberal ve Küre Ersizlerdere Ekoturizm Derneği Başkanı Mustafa Çağır, Sökmen’in akademik çalışmalarını, hayatını ve birlikte yaşadıkları hatıralarını anlattı. Programda konuşan Coğrafya Bölümü Başkanı Prof. Dr. Ekrem Mutlu, Prof. Dr. Alptekin Sökmen’in bilim dünyası için önemli bir değer olduğunu kaydederek, "Onun değerlerini, ilkelerini ve bilimsel mirasını gelecek nesillere aktarmak hepimiz için hem bir görev hem de derin bir vefa borcudur"dedi. Hikmet Haberal da Prof. Dr. Alptekin Sökmen’in kendisinin akademik hayatına önemli katkılar kattığını ve kendisinin ilk hocası olduğunu dile getirdi. Gazi Üniversitesi’ne yüksek lisansa kabul edilmesinin Sökmen’in desteğiyle olduğunu belirten Haberal, Sökmen’in kariyeri boyunca kendisini desteklediğini ve ağabey-kardeş olduklarını vurguladı. Kastamonu Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muharrem Çetin de Prof. Dr. Alptekin Sökmen ile çalışma arkadaşlığı dönemine ilişkin hatıralarını katılımcılarla paylaştı. Çetin, Sökmen’in ülkesine gönülden bağlı, çalışkan bir akademisyen olduğunu söyledi. Küre Ersizlerdere Ekoturizm Derneği Başkanı Mustafa Çağır da Prof. Dr. Alptekin Sökmen’i Kastamonu’ya büyük bir sevgi ve sahiplenmeyle hizmet ettiğini belirterek, "Vefatından üç gün önce birlikte bir cenazeye gittik, kaymakamlıktan camiye kadar kol kola yürüyüp ayak üstü sohbet ettik. Kastamonu’ya Kastamonululardan daha fazla sahip çıkan biriydi" ifadelerini kullandı.
Filistinli Gazeteci Shehada: "Türkiye her zaman Filistin’in yanında oldu"
26 Kasım 2025 Çarşamba - 18:25 Filistinli Gazeteci Shehada: "Türkiye her zaman Filistin’in yanında oldu" Taşköprü Belediye Başkanı Hüseyin Arslan, Gazze’deki saldırıda bacağını kaybettikten sonra görevine devam eden Sami Shehada’yı makamında ağırladı. Ziyarette konuşan Shehada, Türkiye’nin sadece bu süreçte değil, her zaman Filistin’in yanında olduğunu ifade etti. Kastamonu’da, Kastamonu Gazeteciler Derneği ve Kastamonu Üniversitesi iş birliğinde gerçekleştirilen konferansın konuğu olan Filistinli Gazeteci Sami Shehada, Gazze’de yaşanan İsrail zulmünü anlattı. Saldırıda bir bacağını kaybettikten sonra, İsrail zulmünü anlatmak için görevine devam eden Shehada’da Kastamonu’daki temasları kapsamında Taşköprü Belediye Başkanı Hüseyin Arslan’ı ziyaret etti. Ziyarette Shehada ile yakından ilgilenen Başkan Arslan, Türkiye’de yaşayan çocukların dahi Filistin’deki dramı bildiğini ve yüreğinin sızladığını söyledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın her konuşmasında Filistin’deki zulmü anlatarak dünyaya duyurduğunu kaydeden Arslan, Türkiye’de yapılan dualarda Filistin’deki zulme yer verildiğine vurgu yaptı. Ziyarette konuşan Shehada ise Türkiye’nin Gazzeliler’in yanında olmasının kendilerini sevindirdiğini belirterek, "Sadece şu an değil, Türkiye her zaman Filistin’in yanında oldu" dedi. Konuşmanın ardından, Taşköprü Belediye Başkanı Arslan, Sami Shehada’ya Taşköprü’nün simgesi olan sarımsak biblosu hediye etti. Başkan Arslan Kastamonu Gazeteciler Derneği Başkanı İzzet Sarı ve yönetim kurulu üyelerine kongrenin gerçekleşmesindeki çabaları için teşekkür etti.
Kastamonu Üniversitesi öğrencileri, GastroAntalya’dan madalyalarla döndü
26 Kasım 2025 Çarşamba - 16:48 Kastamonu Üniversitesi öğrencileri, GastroAntalya’dan madalyalarla döndü Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü ile Daday Meslek Yüksekokulu Aşçılık Programı öğrencileri, Antalya’da gerçekleştirilen Gastronomi ve Mutfak Yıldızları Buluşması’ndan 7 altın madalyayla döndü. Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü ile Daday Meslek Yüksekokulu Aşçılık Programı öğrencileri, Antalya’da bu yıl 6’ncısı düzenlenen Uluslararası Gastronomi ve Mutfak Yıldızları Buluşması’ndan (GastroAntalya) başarılarla döndü. Öğrenciler, gösterdikleri performansla yarışmadan toplam 7 altın, 9 gümüş, 5 bronz ve 1 merit madalya kazandı. Turizm Fakültesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümünden 12 öğrenci ile katılan ekip, 4 altın, 6 gümüş ve 2 bronz madalya elde etti. Altın madalya kazanan öğrenciler, Cemile Nur Arbağ, Yusuf Emre Altuntaş, Tarık Çam ve Esra Çukurçayır oldu. Gümüş madalya kazananlar ise Şahin Sarpkaya, Ata Saim Doğan, Simanur Bahar, Duygu Kurtoğlu, Umut Hasan Gün ve Kübra Yegül olurken, Bahadır Yiğit Öz ve Samet Akbaş ise bronz madalya kazandı. Daday Meslek Yüksekokulu Aşçılık Programı öğrencileri ise 10 kişi ile katıldığı yarışmadan 3 altın, 3 gümüş, 3 bronz ve 1 ’merit’ madalya elde etti. Altın madalya kazananlar İbrahim Gülsoy, Mehmet Büyükbayram ve Gamze Çelik oldu. Deniz Seçilir, Zeynep Tiryaki ve Hayrünnisa Kalay gümüş madalya, Edanur Akkaş, Esmanur Altaş ve Şevval Elver bronz madalya kazandı. Yusuf Engin Erkul ise Merit madalya kazandı. Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal, elde edilen başarıdan dolayı memnuniyet duyduğunu ifade ederek, "Üniversitemizi ulusal ve uluslararası platformlarda başarıyla temsil eden tüm öğrencilerimizi tebrik ediyorum. Bu başarı, yalnızca bireysel çabanın değil; aynı zamanda akademik birikimin, disiplinli çalışmanın ve özverili bir eğitimin bir sonucudur. Öğrencilerimizi yarışmalara hazırlayan değerli danışman hocalarımıza ve emek veren tüm akademik personelimize teşekkür ediyorum" dedi.
Çiftlik evlerini kenevir serasına çeviren sanıkların yargılanmasına devam edildi
26 Kasım 2025 Çarşamba - 15:12 Çiftlik evlerini kenevir serasına çeviren sanıkların yargılanmasına devam edildi Kastamonu’da çiftlik evlerinde kenevir yetiştiren ve jandarma ekiplerinin operasyonu ile yakalanan sanıkların yargılanmasına devam edildi. Edinilen bilgiye göre, 25 Nisan 2024 tarihinde Kastamonu İl Jandarma Komutanlığı ekipleri tarafından Kastamonu’nun Daday ve Araç ilçelerinde uyuşturucu üreterek sattıkları belirlenen Ersin A. ile eşi H.E.A., Umut İ. ile eşi P.G.İ. ve C.E.T. isimli şahıslara ait çiftlik evlerine operasyon düzenlendi. Operasyonda çiftlik evlerinde yapılan aramada iklimlendirme sistemi kurularak yetiştirilen 27 kilogram kubar esrar, 42 kök kenevir, suçtan elde edildiği değerlendirilen 3 bin 771 dolar ile 20 bin TL para, 1 adet ruhsatsız tabanca, 1 adet ruhsatsız av tüfeği, 9 adet uyuşturucu madde öğütme aparatı ve sera ortamı oluşturmak amacı ile çok sayıda malzeme ele geçirildi. Operasyon sırasında gözaltına alınan Ersin A. ile Umut İ. tutuklanırken, H.E.A. ve P.G.İ. ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Diğer şüpheli C.E.T.’nin de halen yakalanması için çalışmalar devam ediyor. Olayın ardından sanıklar hakkında dava açıldı. Yargılama sürecinde tutuklu sanıklar Ersin A. ve Umut İ. da tahliye edildi. Duruşmada kendilerini savunan Ersin A., H.E.A. ve Umut İ., önceki savunmalarını tekrar ettiklerini belirterek, beraatlarını talep etti. Sanık Umut İ.’nin avukatı ise, "Müvekkil hakkında duruşmaya bizzat katılma zorunluluğu şeklindeki adli kontrol tedbirinin müvekkilin işe başlaması nedeniyle kaldırılmasını, mahkemeniz aksi kanaatteyse Balıkesir’de yaşaması nedeniyle adresine SEGBİS talimatı yazılarak duruşmaya katılımının sağlanmasını talep ediyoruz" dedi. Mahkeme heyeti duruşmayı ileri tarihe erteledi.
Çiftçilerin ekim mesaisi başladı, 12 bin yıllık siyez toprakla buluştu
26 Kasım 2025 Çarşamba - 10:17 Çiftçilerin ekim mesaisi başladı, 12 bin yıllık siyez toprakla buluştu Kastamonu’da buğdayın atası olarak bilinen 12 bin yıllık siyez buğdayı, çiftçiler tarafından toprakla buluşturuldu. Kar suyuyla kendini besleyen siyez çiftçiler için önemli bir gelir kapısı haline geldi. Kastamonu’nun İhsangazi ilçesinde yaklaşık 12 bin dekar alanda ekilen ve buğdayın atası olarak bilinen coğrafi işaretli ürünsiyezbuğdayının ekimine başlandı. Bölgede "kabulca", "kaplıca" veya "Hitit bulguru" olarak da bilinen siyez buğdayının ekimi, kar yağışı öncesinde çiftçiler tarafından gerçekleştirildi. Hiçbir kimyasal madde kullanılmadan ekilen siyez buğdayı, sulanmadan ve hiçbir gübre kullanılmadan, kar suyuyla yetişiyor. Ağustos ayında da hasadı yapılan siyezden aldıkları rekolteden ve vatandaşların gösterdiği ilgiden büyük memnuniyet duyan ilçedeki çiftçiler, üretimi arttırmayı hedefliyor. "Yağmurların az olmasından dolayı ekimi biraz geç tamamladık" İhsangazi ilçesinde çiftçilikle uğraşan Sebahattin Ciğerci, siyezin kendileri için önemli bir ürün haline geldiğini belirterek, "2025-2026 sezonu siyez ekimini tamamlamak üzereyiz. Hava sıcaklıklarının yüksek olması ve yağmurların az olmasından dolayı ekimi biraz geç tamamlamış bulunmaktayız" dedi. "Katma değerli ürünler haline getirerek Türkiye ekonomisine katkı sağlayacağız" Genç çiftçi Yasin Ciğerci ise atıl arazilerde ekmeye başladıkları siyezin şimdi Türkiye’nin her yerinden ilgi gördüğünü ifade ederek, "12 bin yıllık siyesi bugün toprakla buluşturuyoruz. Allah nasip ederse hasadını yaptıktan sonra taş değirmenimizde işleyip katma değerli ürünler haline getirerek Türkiye ekonomisine katkı sağlayacağız. Biz bunu uzun yıllardır yapıyoruz. Babam emekli olduktan sonra bu işe gönül vererek başladı. Ben de babamla birlikte bu işe gönül verdim. Şu anda da ilçemizde önemli bir iş yapıyoruz. Allah nasip ederse siyezimizi Türkiye’nin her yerine tanıtmaya çalışıyoruz" diye konutu.
İsrail saldırısında bir bacağını kaybeden Filistinli gazeteci, Gazze’deki zulmü anlattı
25 Kasım 2025 Salı - 21:48 İsrail saldırısında bir bacağını kaybeden Filistinli gazeteci, Gazze’deki zulmü anlattı İsrail’in saldırısında, görevi başındayken sağ bacağını kaybeden Filistinli Gazeteci Sami Shehada, Kastamonu’da İsrail zulmünü anlattı. Shehada, kameranın tanktan daha güçlü olduğunu ve hayatını kaybeden gazetecilerin hikayelerini tüm dünyaya anlatacaklarını söyledi. Kastamonu Üniversitesi ile Kastamonu Gazeteciler Derneği (KGD) tarafından Merkez Kütüphane Sezai Karakoç Konferans Salonunda gerçekleştirilen konferansta, Gazze’de yaşanan İsrail zulmünü anlatıldı. Konferansta, Gazze’deki saldırıda bacağını kaybetmesine rağmen işini bırakmayarak yaşanan dramı ve soykırımı dünyaya duyurmaya devam eden Filistinli gazeteci Sami Shehada, yaşadıklarını ve savaşın acı yönlerini salonu solduran yüzlerce kişiye anlattı. Sadece kendisini anlatmak için Kastamonu’ya gelmediğini söyleyen Sami Shehada, "Gazze’de bütün zorlukları yaşayan gazeteciler adına aranızdayım. Ben, size yılların yorgunluğunu sesli olarak karşınıza çıktım, yorgun bir vücut olarak, yorgun bir ceset olarak karşınızdayım. Gazeteci meslektaşlarımızın sesi olarak buradayım. Bugün Gazze’deki gazeteciliği konuşuyoruz. Büyük bir mücadele içinde icra edilen gazeteciliği anlatacağız. Bu mücadele bir tankla bir kamera arasındaki mücadele kelimelerle kurşunlar arasındaki mücadele. Yabancı gazetecilerin Gazze ye girmesi yasaklandı, dünyanın gözü olarak sadece Gazzeli gazeteciler içeride kaldı ve o seste kısılmaya çalışıldı. Ben, bu gazetecilerden biriyim. Kameram ve üzerimdeki can yeleğim ile açık şekilde gazeteci olduğum her halimle belliydi. Üzerimde bana da merhamet etmediler. Herhangi bir korunak sağlamadı. Gazeteci olmam sebebiyle bir İsrail tankı tarafından vuruldum. Ben silah taşımıyordum, mesleğimi icra ederken hedef oldum. Kamera vardı elimde ‘İsrailliler kameraları silahtan daha büyük tehdit olarak görüyorlar’ Bu vuruş benim şahsıma yapılmış bir vuruş değil, sadece dünyaya verdiği mesaja karşı bir atıştı. Bu vuruş beni öldürmedi ama bir ayağımı kaybettim. Acılar yaşadık ama katlanmayı öğrendik. Gazeteciler bu acıya katlanamazsa kimse katlanamazdı çünkü. Yaşadığımız acıların sesini yükseltmek için çabalıyorum" dedi. Gazze’de şehit düşen bazı gazetecilerin hikayelerinden bahseden Sami Shehada, şehit olan gazetecilerin hikayelerini tek tek anlattı. Türk halkının ve Türkiye Cumhuriyeti’nin Filistin davasında Filistin’in yanında olunduğunu söyleyen Vali Yardımcısı Aydın Ergün ise, "Buradaki öğrencilerimiz, sivil toplum temsilcilerimiz, tüm Kastamonulular en güzel şekilde göstermiştir. Şehit Şerife Bacının torunlarına Filistin davasına gösterdikleri bu hassasiyetten dolayı teşekkür ediyorum. Ayrıca İstiklal Yolu’nda tüm Kastamonu halkını da bu salonu doldurdukları gibi doldurmalarını ve yürüyüşe katılmalarını bekliyorum" dedi. Küresel Gazeteciler Konseyi (KGK) İl Temsilcisi ve Kastamonu Gazeteciler Derneği (KGD) Başkanı İzzet Sarı da, "Sami Shehada, sosyal medyadan ve televizyonlardan tanıdığımız ve bildiğimiz birisiydi. Kendisi, Alanya’da Küresel Gazeteciler Konseyi’nin yılın basın onur ödülü ile ödüllendirildi. Orada Sami Shehada’yı tanıdım. Ben, bu dernek, cemiyet, gazetecilik işlerini bırakmak üzereyken artık genç arkadaşlara bu görevi devretmek üzereyken Sami’yi tanıdım. Sami’nin inanmışlığını ve adanmışlığını o tek bacağıyla neleri başardığını görünce kendimden utandım ve son nefesime kadar devam etme kararı aldım. Sami, hepimiz için bir ilham kaynağı, kendi vatanı için, milleti için mücadele etmiş birisi. Sami, şu anda tedavi için Türkiye’de bulunuyor. Kendisine protez bacak takılacak, 2-3 günde bir hastaneye tedaviye gidiyor" diye konuştu. Kastamonu’ya konuşmacı olarak gelmeden önce şehir ile ilgili internette araştırma yaptığını ifade eden Sarı, "Kastamonuspor’un renklerini sordu bizlere. Kastamonu Üniversitesinin renkleri neden siyah, kırmızı dedi. Sami kaderimiz aynı sizin şu anda yaşamış olduğunuz mücadeleyi bizim ecdadımız, Çanakkale’de ve Kurtuluş Savaşı’nda yaşadılar. Bunun kırmızısı şehit kanlarını, siyahı da şehit analarının yapmış olduğu ağıtını simgeler. Bu yüzden Kastamonu Üniversitesi’nin renklerinin de kırmızı-siyah olmasını önerdik. Çünkü şehir olarak gerek Çanakkale’de gerekse Kurtuluş Savaşı’nda en çok şehit veren illerin başında geliyoruz" şeklinde konuştu. Filistin Diplomasi Merkezi Başkanı Dr. Zahir Elbek de Gazze’de yaşanan zulüm ile ilgili güncel gelişmeleri anlattı. Konuşmaların ardından, Kastamonu Gazeteciler Dermeği tarafından hazırlanan ‘basın onur ödülü’, Vali Vekili Aydın Ergün tarafından Shehada’ya takdim edildi. Konferans sonunda salonu dolduran yüzlerce katılımcı, Shehada’yı dakikalarca ayakta alkışladı. Konferanstan sonra açılan ‘Filistin’ konulu sergiyi gezenler duygusal anlar yaşadı.