Yerel Haberler
Kastamonu
20 Aralık 2025 Cumartesi - 13:51 Emekli polis, ahşap hat sanatıyla evini adeta müzeye çevirdi Bomba imha uzmanı olarak görev yaptığı polislik mesleğinden emekli olduktan sonra ahşap hat sanatıyla uğraşmaya başlayan Şaban Meşeoğlu, yaptığı eserleriyle adeta evini müzeye dönüştürdü. Meşeoğlu en büyük hayalinin Kayı sancağını işlediği ahşap tabloyu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hediye etmek olduğunu söyledi. Kastamonu’nun İhsangazi ilçesine bağlı Embiya köyünde yaşayan 73 yaşındaki emekli polis Şaban Meşeoğlu, 1993 yılında emekli olduktan sonra gittiği Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli Türbesi’nde Arapça "Allah" yazılı levhadan etkilenerek ahşap oyma sanatına yöneldi. Uzun yıllar bomba imha uzmanı olarak görev yapan Meşeoğlu, emekliliğini adeta ahşap oyma sanatına adadı. Hat sanatını ahşaba işleyen ve ahşap oyarak çeşitli kabartmalar yapan Meşeoğlu, yıllar içinde yaptığı eserleriyle evini adeta bir müzeye dönüştürdü. Yaşlılığı sebebiyle sanatına devam edemeyen Meşeoğlu, en büyük hayalinin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, Kayı sancağını işlediği ahşap tabloyu hediye etmek oluğunu söyledi. Türkiye’yi yağtığı SİHA’larla gururlandırdığı için BAYKAR Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar’a, kargo ile çift başlı kartal figürü işlemeli tablo gönderdiğini kaydeden Meşeoğlu, tablonun Selçuk Bayraktar’a ulaşıp ulaşmadığını çok merak ettiğini ifade etti. "Evimi müze haline getirdim" Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli’nin türbesindeki hatların kendisine ilham olduğunu söyleyen Meşeoğlu, "Türbede baktım camekan içerisinde üçgen şeklinde bir yazı var, kufi şeklinde yazıyor. Öğrendim ki kenarlarda Muhammed, ortada Allah yazıyor. Ben, Sezai Karakoç’un şiirleriyle büyüdüm, şiirlerinde, ’kuşların yuvasına hak yol İslam yazacağız’ der. ’Bu üçgen bizim kültürümüzde yok, sen nereden buldun’ diyenler oldu. Ben, bu yazıyı 5 sene cebimde gezdirdim. En son sanayiye gittim, 7 levha yaptım. Öbür sene 20 levha yaptım. Benim ahşap oymada az çok bir becerim var. Hatta çocukluğumda ortaokula giderken ben bir mezarlık imalathanesinde çalıştım. O arada hilal içerisinde bozkurt resmi yaptım. Evimde 2 odanın duvarlarını oymalarla süsledim. Evimi müze haline getirdim" dedi. İsrail menşeli ürünleri yasakladığı için Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro’ya da ulaşmak istediğini söyleyen Meşeoğlu, "Maduro, bizim İslam ülkelerinin yapamadığını yaptı. Hristiyan bir ülke. Amerika’dan ülkesine gelecek İsrail ürünlerini yasakladı. Filistin’e destek verdi. İslam ülkeleri bunu yapamadı. Ben ona Kastamonu’daki Şeyh Şaban-ı Veli’nin sancağını göndermek istiyorum ama benim kolum kısa. Maduro’ya ulaşmak için bana yardımcı olunursa çok sevinirim" diye konuştu. "İnsanın ruhunu rahatlatıyor" Yaptığı eserlerin büyük bir emek istediğini kaydeden Meşeoğlu, "Bu oymanın zamanı falan olmaz. Bunu gece çalışıyorsun, gündüz çalışıyorsun. Kereste sesini duymak, dinlemek, çizimlerini yapmak çok farklı bir olay. Bu olay öyle göründüğü gibi basit bir olay değil. Aşağı yukarı 15 senedir falan ben bu işlerle uğraşıyorum. Bir eseri meydana getirmek çok büyük bir olaydır. İnsanın ruhunu rahatlatır, bunlara bakmak benim için çok büyük bir olay. Güzeli seviyorum, güzel olan her şeyi seviyorum" şeklinde konuştu. "Kendisi bizlere ahşap oymasını öğretti" İhsangazi ilçesine bağlı Embiya köyünde 2018 yılında imam hatip olarak atanan Yunus Bademli ise Meşeoğlu’nun kendisine ahşap oymayı öğrettiğini belirterek, "O bizim ustamız, bir gün bana kendi atölyesini tanıtmak, yapmış olduğu eserleri göstermek istedi. Şaban amcayla bu şekilde tanışıklığımız başladı. O gün bugün bizim kendisi de acizane bizlere burada bu işi gösterdi, öğretti. Öğrendikten sonra bizim de eserlerimiz oldu. Şaban amcamla da onları Allah razı olsun, kendisinden çok ilham aldık" ifadelerini kullandı.
Kastamonu Polis Meslek Yüksekokulundan 486 polis mezun oldu
23 Temmuz 2025 Çarşamba - 15:06 Kastamonu Polis Meslek Yüksekokulundan 486 polis mezun oldu Kastamonu Polis Meslek Yüksekokulunda eğitimlerini tamamlayan 486 polis, düzenlenen mezuniyet töreniyle görev yerlerine uğurlandı. Kastamonu Polis Meslek Yüksekokulu (PMYO) 22. Dönem Mezuniyet Töreni, ilk kez Gazi Stadyumu’nda gerçekleştirildi. Tören, mezun olacak öğrencilerin yerlerini almasıyla başladı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından dönem birincisi Mehmet Ali Karadağ, yaş kütüğüne plaketini çaktı. Eski Devlet Bakanı Murat Başesgioğlu, "Bundan 28 yıl evvel Kastamonu Polis Meslek Yüksekokulu’nun açılışını imzalarken, onaylarken duyduğum heyecanın şimdi katbekat fazlasını yaşıyorum. Vicdanlı, ahlaklı, vatansever evlatlar yetiştirdiğiniz için millet olarak sizlere şükran borçluyuz. Her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Şerefli, şanlı emniyet teşkilatına yeni nefes, yeni güç olarak katılıyorsunuz. Bugün omuzlarınıza bu üniformayla birlikte çok önemli sorumluluklar yükleniyor. En büyük sorumluluğunuz, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bekasını korumaktır. Ayrıca aziz milletimizin esenliğini ve güvenliğini sağlamak da sizin görevinizdir" dedi. Vali Yardımcısı Aydın Ergün ise, "Sizler, Türkiye Cumhuriyeti’nin kanunlarını koruma, halkın can ve mal güvenliğini sağlama göreviyle büyük bir sorumluluk üstleniyorsunuz. Bu görev; vatan, millet sevgisi, sadakat ve hukuka bağlılık gibi olmazsa olmazlara sahip bir meslektir. Hukuktan, adaletten ve insan haklarından sapmadan milletimizin emanetine sahip çıkacağınıza, ay yıldızlı bayrağımızı gururla taşıyacağınıza yürekten inanıyorum. Bu şerefli mesleğe adım attığınız bu özel günde sizleri tebrik ediyor, görevlerinizde başarılar diliyorum" ifadelerini kullandı. Kastamonu Milletvekili Halil Uluay da mezun olan polis adayları ile ailelerini tebrik ederek, gittikleri görev yerlerinde başarılar diledi. Kastamonu’da eğitimini tamamlayıp mezun olan gençlerin ülkenin huzuru ve güvenliği için göreve uğurlanmasının onurunu yaşadıklarını belirten Kastamonu Milletvekili Serap Ekmekci, "Kastamonu, tarihin her döneminde devletine sadakatiyle, güvenlik güçlerine olan desteğiyle öne çıkmıştır. Bugün mezun olan evlatlarımızı da bu şehrin asaletiyle, bu milletin duasıyla görev yerlerine uğurluyoruz. Türkiye’nin dört bir yanına umutla, inançla yola çıkan gönül erlerisiniz. Gittiğiniz her yerde yüreğinizde bu memleketin duası, ardınızda bu şehrin selamı olacak" dedi. Kastamonu Polis Meslek Yüksekokulu Müdürü Mehmet Yüksel ise, "Buradan ülkemizin dört bir yanında görev alacak 486 yeni polis memurumuzu uğurluyoruz. Bu sadece bir mezuniyet değil, aynı zamanda milletimize verilen bir hizmet sözüdür. Göreviniz neresi olursa olsun bu okuldan edindiğiniz değerler daima sizinle olacak. Ne olursa olsun dürüstlükten ve adaletten ödün vermeyiniz. Değeriniz, vicdanınız; dayanağınız hukuk, sancağınız ise ay yıldızlı bayrağımız olsun. Kendinize başkaca mihraplar yüklemeyiniz. Hepiniz asil birer sancaksınız. Daima dik durun, bayrağı hiçbir şahsi çıkarla lekelemeyin" şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından dereceye giren polis adaylarına hediyeleri takdim edildi. Daha sonra mezun olan polis adayları yemin etti. Yemin töreninin ardından Kur’an-ı Kerim okundu ve dua edildi. Son olarak geçiş töreni gerçekleştirildi. Törenin tamamlanmasıyla birlikte mezun olan polisler, geri sayım yaparak keplerini havaya fırlattı. Törenin ardından mezun olan polisler ile aileleri bir araya geldi.
Torununu bıçaklayan dedenin yargılanmasına devam edildi
23 Temmuz 2025 Çarşamba - 11:52 Torununu bıçaklayan dedenin yargılanmasına devam edildi Kastamonu’nun Taşköprü ilçesinde arazi anlaşmazlığı sebebiyle çıkan tartışmada torununu bıçaklayarak yaralayan dedenin yargılanmasına devam edildi. Duruşmada mütalaasını açıklayan Cumhuriyet Savcısı, sanığın kasten öldürmeye teşebbüs suçundan cezalandırılmasını istedi. Olay, 5 Mayıs 2024 yılında Kastamonu’nun Taşköprü ilçesine bağlı Kornopa köyünde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, O.E. (67) ile torunu O.E. (21) arasında arazi anlaşmazlığı sebebiyle tartışma çıktı. Tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine 21 yaşındaki O.E.’nin babası H.E. ile annesi H.E., 67 yaşındaki O.E.’nin eşi B.H.E. ve üvey oğlu M.H.E. de dahil oldu. Tartışmada O.E., evde bulunan bıçakla torunu O.E.’yi bıçaklayarak yaraladı. Bıçaklanan O.E., Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesindeki tedavisinin ardından taburcu edilirken, dede O.E. ise tutuklandı. Sanık avukatının itirazı sonrasında O.E., ev hapsi verilerek tahliye edildi, diğer sanıklarında tutuksuz yargılanmasına karar verildi. Ev hapsinde bulunan O.E. hakkında "altsoydan akrabayı kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde dava açıldı. Ayrıca kavgaya karışan diğer sanıklar O.E., H.E., H.E., B.H.E. ve M.H.E. hakkında da Kastamonu Ağır Ceza Mahkemesinde "basit yaralama, kadına karşı basit yaralama, kasten yaralama" suçlarından dava açıldı. Duruşmada Cumhuriyet Savcısı mütalaasını açıklayarak, ev hapsinde bulunan sanık O.E.’nin kasten öldürmeye teşebbüs suçundan, diğer sanıklarında kasten yaralama suçlarından cezalandırılmalarını istedi. "Dedeme yumruk atmadım" Dedesine karşı kasten yaralama suçundan cezalandırılması istenen O.E., dedesinin kendisini öldürmek istediğini ve bir anda saldırarak kendisini bıçakladığını söyledi. Dedesine karşı bir saldırısının olmadığını belirten O.E., "Ben, kavgada bıçaklandım. Bıçaklandıktan sonra kendimde değildim. Üzerime atılan suçlamaları kabul etmiyorum. Ben, dedeme yumruk atmadım. Muhammed’e yönelikte bir eylemim olmadı. Suçlamaları kabul etmiyorum. Önceki ifadelerim geçerlidir. Üzerime atılan suçlamaları kabul etmiyorum, tüm suçlamalardan beraatımı talep ediyorum" dedi. "Beni evimden çıkartıp, başıma kazma ile vurdular" Kendisini evinden çıkarttıklarını ve başına da kazma ile vurduklarını iddia eden 67 yaşındaki O.E. ise, "Tanıkların ifadelerinin tamamı yalan. Beni evimden çıkarmak için dövdüler. Beni evimden çıkardılar, başıma kazma ile vurdular. Bunların anlattıklarının tamamı yalan. Hepsi yalan konuşuyor. Üzerime atılan suçlamaların hiçbirini kabul etmiyorum, beraatımı talep ediyorum" diye konuştu. Tutuksuz yargılanan sanık B.H.E. de, "Benim elimde sopa yoktu. Tanıklar yalan konuşuyor. Ben olay yerine gelince bana da saldırdılar. Elimde bir sopa yoktu. Hasan, planlı bir şekilde gelip bizi öldürmeye çalıştı. Bize saldırdılar. Bize vurdular" "Ben kendimi savundum, yoksa beni de öldüreceklerdi" Kavgada kendisini savunduğunu belirten H.E., "Ben kendimi savundum. Yoksa beni de öldüreceklerdi. Oğlumu neredeyse öldürüyorlardı. Biz canımızı zor kurtardık. Oğlum O.E.’yi 4 yerinden bıçakladılar. Beni de kovaladılar. Elimde sopa vardı. Sopa ile eline vurarak bıçağı elinden düşürdüm. Bu sırada da Mohammed, bıçağı alıp babama tekrar verdi. Bizim onlara saldırmamız olmadı. Beyanlarını kabul etmiyorum. Kasten yaralama suçundan cezalandırılmam isteniyor, mütalaayı kabul etmiyorum, beraatımı istiyorum" şeklinde konuştu. Tanık olarak dinlenen O.E. ise, "Olay günü evimin önündeydim. Sesleri duyunca eve gittim. O sırada Orhan bıçaklanmıştı. Dedeleri, Hasan abiye de bıçak sallamıştı. Dedelerinin elinde bıçak vardı. Hasan’a yönelik bıçağı savurdu. Hasan abide tahta parçası alıp babasına doğru savurdu. Dışarıda onlar kavga ederken ben bıçaklanan Orhan’ın yanına gittim. Orhan’ı alıp hastaneye götürdüm. Bu sırada Bahieh ile oğlu Mohammed, Hülya ile kavga ediyordu. Bahieh elinde sopa vardı" diye konuştu. Tanık olarak dinlenen Ş.E. de, "Ben, evdeydim. Sesler olunca balkona çıktım. Bana seslenip yenge jandarmayı arayın, bizi öldürüyorlar diye bağırdılar. Dedeleri ile eşi ve üvey oğlunu kast ettiler. Sonra aşağıya indim, Orhan bıçaklanmıştı. Bizde Orhan’ın başına toplandık. Jandarmayı aradık deyince dedeleri olay yerinden kaçtı. Bizlerde Orhan’ı hastaneye götürdük. Elinde bıçak vardı. Herhangi birine bıçak salladığını ben görmedim. Ben olay yerine gittiğimde dedeleri de araca binip kaçıyordu" dedi. Avukatla, mütalaaya karşı esas hakkında savunma yapabilmeleri için süre talebinde bulundu. Bunun üzerine mahkeme heyeti, O.E.’nin ev hapsinin devamına karar vererek, duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
Buğdayın atası ‘siyez’de hasat dönemi başladı
23 Temmuz 2025 Çarşamba - 11:34 Buğdayın atası ‘siyez’de hasat dönemi başladı Kastamonu’nun İhsangazi ilçesinde, geçmişi 12 bin yıl öncesine dayanan ve "Hitit buğdayı" olarak bilinen coğrafi işaretli siyez buğdayının hasadına başlandı. İhsangazi ilçesinde yaklaşık 12 bin dekar alanda ekilen siyez buğdayı, iç ve dış piyasada ham ve işlenmiş ürün olarak talep görmeye devam ediyor. Bölgede "kabulca" veya "kaplıca" olarak da adlandırılan siyez buğdayının yaklaşık yüzde 70’i bulgur olarak değerlendirilirken, geri kalanı un ve yem üretiminde kullanılıyor. İlaçsız ve gübresiz yetişebilen nadir tahıllardan biri olan ve buğdayın atası kabul edilen siyez, son yıllarda yurt dışında da yoğun talep görüyor. Hasadı biçerdöverlerle yapılan siyez, özellikle yerli ve organik tarıma ilgi duyan tüketiciler tarafından tercih ediliyor. Üretici çiftçiler bu yılki rekolteden memnun olduklarını belirtti. Siyez üretimi yapan çiftçi Sabahattin Ciğerci, "Siyez hasadına başladık. İnşallah bu yıl bereketli ve verimli geçer. Hasadın ardından ürünümüzü işleyerek tüm Türkiye’ye satışını gerçekleştireceğiz" dedi. Bir diğer üretici Yasin Ciğerci ise, "Allah nasip etti, bugün siyez buğdayımızın hasadını yapıyoruz. Bu yıl verimli bir sezon oldu. Geçtiğimiz yıl ekim ayında buğdayımızı toprakla buluşturduk. Süreç içinde büyümesini düzenli olarak takip ettik. Olgunlaşmasının ardından şimdi hasadını yapıyoruz. Taş değirmende işleyip katma değerli ürünlere dönüştürecek ve Türkiye’nin dört bir yanına göndereceğiz" şeklinde konuştu. Ciğerci, "Siyez, çiftçiler için çok değerli çünkü 12 bin yıllık geçmişiyle bugüne kadar genetiği bozulmadan ulaşmış bir ata tohumu. Bizler de İhsangazi’de bu geleneği sürdürüyoruz" ifadelerini kullandı.
Tamir için servise getirilen telefon bomba gibi patladı
22 Temmuz 2025 Salı - 12:39 Tamir için servise getirilen telefon bomba gibi patladı Kastamonu’da teknik servise tamir için getirilen cep telefonunun bataryası, işlem sırasında bomba gibi patlayarak alev aldı. Patlama anı güvenlik kamerasına yansıdı. Olayda yaralanan olmazken, iş yerinde kısa süreli panik yaşandı. Kastamonu’da Cebrail Mahallesi Şehit Cemal Tepeli Sokak’ta bulunan teknik servise getirilen cep telefonunun bataryası, cihaz ısıtıldığı sırada bir anda alev aldı. Yangın ilk müdahaleyle söndürülemeyince batarya iş yeri dışına çıkarılarak kendi kendine yanması beklendi. Yaşanan patlama anı iş yerinin güvenlik kamerası tarafından saniye saniye kaydedildi. İşletme sahibi Bilal Canlı, "Devletin sertifika aldırdığı bir usta öğreticiyim. Patlayan batarya daha önce başka bir ilde değiştirilmiş ve kalitesiz bir üründü. Cihazı 50-60 derece ısıtırken batarya alev aldı. Bu tür durumlar evde ya da arabada yaşansa büyük felaket olurdu. Batarya gibi enerji depolayan ürünlerde kalite çok önemli" dedi. Cihazın sahibine sorunsuz şekilde teslim edildiğini ifade eden Ahmet Canlı ise, "Şişmiş batarya değişimi için bırakıldı. Kapağını açtıktan kısa bir süre sonra batarya patladı. Hızlıca müdahale ettik, dışarı çıkardık. Cihazı yeniden toplayarak aynı gün sahibine teslim ettik. Şu an sorunsuz şekilde kullanılıyor" diye konuştu. Canlı ayrıca, vatandaşlara telefonları sabaha kadar şarjda bırakmamaları yönünde uyarıda bulunarak, "Şarj yüzde 20’nin altına düştüğünde takılmalı, yüzde 90’a geldiğinde çıkarılmalı. Ayrıca her telefonun şarj gücü farklıdır. Uyumlu ve kaliteli kablo ile adaptör kullanılmalı" dedi.
Kastamonu Üniversitesi ile Karaganda Buketov Üniversitesi arasında iş birliği protokolü imzalandı
22 Temmuz 2025 Salı - 11:25 Kastamonu Üniversitesi ile Karaganda Buketov Üniversitesi arasında iş birliği protokolü imzalandı Kastamonu Üniversitesi ile Karaganda Buketov Üniversitesi arasında Ortak Yüksek Lisans Protokolü imzalandı. Kastamonu Üniversitesi ile Kazakistan’ın Karaganda Buketov Üniversitesi arasında "Turizm İşletmeciliği" alanında ortak tezli yüksek lisans programı açılmasına yönelik iş birliği protokolü imzalandı. Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal ve Kazakistan Karaganda Buketov Üniversitesi Rektörü Nurlan Dulatbekov tarafından imzalanan protokolle, uluslararası düzeyde akademik ve kültürel iş birliğinin ileri bir seviyeye taşınması amaçlanıyor. Yapılan anlaşma, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından 2 Temmuz 2025 tarihinde onaylanarak resmiyet kazandı. Protokol; akademik personel değişimi, öğrenci hareketliliği, araştırma projeleri ve karşılıklı akademik gelişimi destekleyecek çok boyutlu bir iş birliğini de kapsıyor. Protokol kapsamında, öğrenci kabulü, eğitim-öğretim süreci, ders içerikleri, akademik başarı kriterleri, diploma, mezuniyet ve disiplin konularına ilişkin esaslar belirlendi. Eğitim dili, öğrenci kabul imkanları, sınav sistemi ve diploma eş değerliği gibi konular iki ülkenin ilgili mevzuatları doğrultusunda yürütülecek. Programda eğitim dili Türkçe olacak ve Kastamonu Üniversitesi ile Karaganda Buketov Üniversitesi’nin ortak müfredatı doğrultusunda yürütülecek. Programın sonunda başarılı olan öğrencilere Kastamonu Üniversitesi ve Karaganda Buketov Üniversitesi tarafından onaylanmış ortak diploma verilecek. Rektör Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal, yaptığı açıklamada, "Bu protokol, sadece bir akademik iş birliği değil, aynı zamanda ülkelerimiz arasında kültürel bağların güçlenmesine vesile olacak bir adımdır. Turizm alanında uluslararası yüksek lisans programı sayesinde öğrencilerimize çift diploma imkânı sunulacak, bilimsel ve kültürel değişim daha da artacaktır" ifadelerini kullandı. Mayıs ayında yapılan Mindanao Üniversitesi ile Orman Mühendisliği alanındaki protokolü de hatırlatan rektörümüz, ormancılık ve tabiat turizmi alanında ihtisaslaşan bir üniversite olarak her iki alanda yapılan iş birliklerinin Kastamonu’ya ve Kastamonu Üniversitesine katkı sağlayacağının altını çizdi.
Kastamonu’da düğün yemeğinden zehirlenen 131 davetlinin 130’u taburcu edildi
21 Temmuz 2025 Pazartesi - 16:44 Kastamonu’da düğün yemeğinden zehirlenen 131 davetlinin 130’u taburcu edildi Kastamonu’da Cumartesi günü akşam saatlerinde bir düğün merasimine katılan davetliler, düğünde dağıtılan yemekten yedikten bir süre sonra rahatsızlanarak hastanelere müracaat etti. Şu ana kadar hastanelere başvuran 131 davetlinin 130’u tedavilerinin tamamlanmasının ardından taburcu edildi. Olay, Kastamonu’da il merkezinde Cumartesi akşam saatlerinde yaşandı. Edinilen bilgiye göre, bir düğün merasimine katılan davetliler, düğünde dağıtılan yemekten yedi. Dün öğle saatlerinden itibaren yedikleri yemekten dolayı rahatsızlanan davetliler, mide bulantısı, kusma, ishal, baş dönmesi gibi şikayetlerin oluşması üzerine 112 Acil Çağrı Merkezini arayarak yardım istedi. Ambulanslarla ve kendi imkanlarıyla çok sayıda hasta, Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Taşköprü Devlet Hastanesine kaldırılarak tedavi altına alındı. Şu ana kadar Kastamonu Eğitim ve Araştırma Hastanesine 73 kişi müracaat ederken, Taşköprü Devlet Hastanesine ise 58 kişi sevk edildi. Rahatsızlanarak hastanelere müracaat eden toplam 131 hastanın tedavileri tamamlanan 130 hasta taburcu edildi, 1 hastanın ise halen tedavisi sürüyor. Olayın ardından Kastamonu Cumhuriyet Başsavcılığının talimatlarıyla Kastamonu İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerince inceleme başlatıldı. İnceleme neticesinde düğünde dağıtılan yemekten numuneler alındı. Olayla ilgili soruşturma devam ediyor.
Kastamonu’da doğaya 2 bin 100 kınalı keklik salındı
21 Temmuz 2025 Pazartesi - 14:14 Kastamonu’da doğaya 2 bin 100 kınalı keklik salındı Kastamonu Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü’nce doğaya 2 bin 100 kınalı keklik salındı. Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünce doğayı ve yaban hayatını desteklemek için "Kastamonu İli Keklik Salımı Programı" kapsamında Kastamonu’ya getirilen 2 bin 100 kınalı keklik Seydiler ilçesine bağlı Çırdak köyünde ava kapalı sahada doğaya salındı. Burada bir konuşma yapan Vali Yardımcısı Ahmet Atılgan kınalı keklik salımı hakkında bilgi vererek, "Merkez, İhsangazi ve Hanönü ilçelerinde belirlenen köylerde 2 bin 100 adet kınalı keklik doğaya salınacak. Ülkemizde 22 çeşit kene var. Bu kenelerin hepsi hastalığa yol açmıyor. Bir çeşidi bu hastalığa yol açıyor. Ancak vatandaş olarak bunu bilme şansımız yok. Kene ile mücadelede keklikler çok ciddi popülasyon kontrolü sağlıyor. Amacımız sadece kene mücadelesi değil, ekosistemi korumak. Bu hayvanlar insanlar tarafından yetiştirildi, tabiatta yetişmedi. Dolayısıyla insanlardan kaçmıyorlar. Kaçmadıkları için de avcıların çok kolay hedefi olabiliyorlar. Bu alanları ciddi manada korumalıyız. Bunların ikinci kuşağı yabanileşecek. Korumak lazım, bölgeye avcıların girmemesi lazım" dedi. Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü 10. Bölge Müdürü Ali Bozkurt ise, "Yaban hayatını destekleme ve doğal dengeyi koruma çalışmaları kapsamında Kastamonu’da kınalı keklik popülasyonunu artırmak ve doğal dengeyi korumak amacıyla 2 bin 100 adet keklik salımı gerçekleştirdik. Kastamonu’nun 7 bölgesinde bu kekliklerin salınmasını yapacağız. Ekosistemin sürdürülebilirliğini sağlamak amacıyla bu faaliyetleri Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğümüzce yapmaktayız. Amacımız, ekosistemin bütünlüğünü sağlamak ve doğadaki dengeyi korumak; bunların yanı sıra keklik popülasyonunu da doğada artırmaktır" şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından kekliklerin doğaya salımı gerçekleştirildi. Ayrıca Kastamonu’nun 7 ayrı bölgesinde de belirlenen alanlara keklik salımı yapıldı. Seydiler’e bağlı Çırdak köyünde gerçekleştirilen kınalı keklik salınmasına Vali Yardımcısı Ahmet Atılgan, Seydiler Kaymakamı İbrahim Yazıcı, Ağlı Kaymakamı Büşra Çelebi, Tarım ve Orman İl Müdürü Ahmet Kılıç, TKDK İl Koordinatörü Ahmet Kuyulu, Doğa Koruma ve Milli Parklar 10. Bölge Müdürü Ali Bozkurt ile köylüler ve çok sayıda davetli katıldı.