Yerel Haberler
Mersin
Mersin’de eğitim süreçleri değerlendirme toplantısı yapıldı
05 Aralık 2025 Cuma - 14:51 Mersin’de eğitim süreçleri değerlendirme toplantısı yapıldı Mersin’de eğitim öğretim süreçlerinin ele alındığı bilgilendirme toplantısı, Vali Yardımcısı Ali Murat Kayhan başkanlığında gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan İl Milli Eğitim Müdürü Muhammed Özdemirci, eğitimde koordinasyonun ve kurumlar arası iş birliğinin önemini vurgulayarak, "Türkiye Yüzyılı vizyonunun en stratejik alanlarından biri olan eğitimde büyük bir sorumluluk taşıdığımızın farkındayız" dedi. Özdemirci konuşmasında, Aile Yılı kapsamında aile-okul iş birliğinin güçlendirilmesinin önemine değinerek, öğrencilerin akademik başarının yanı sıra milli, manevi ve evrensel değerlerle yetiştirilmesine yönelik çalışmaların sürdüğünü aktardı. Ayrıca ’Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin, sadece bir müfredat değil, geleceği şekillendiren kapsamlı bir yol haritası olduğunun altını çizdi. İl Müdürü Özdemirci’nin konuşmasının ardından Vali Yardımcısı Ali Murat Kayhan da eğitim öğretim süreçleriyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Kayhan, sahadaki uygulamalar, ihtiyaçlar ve okul yöneticilerinden beklentiler konusunda önemli mesajlar verdi. Toplantının devamında İl Milli Eğitim Müdürlüğü yöneticileri; okul/kurumlarda dikkat edilmesi gereken çalışma başlıklarını, beklentileri ve gündem maddelerini okul yöneticileriyle paylaşırken, okul yöneticileri de görüş ve taleplerini iletti. Program, karşılıklı görüş alışverişi ve temennilerin ardından sona erdi.
Kundakçı komşuya 4 yıl 2 ay hapis
05 Aralık 2025 Cuma - 12:35 Kundakçı komşuya 4 yıl 2 ay hapis Mersin’in Erdemli ilçesinde düğün gecesinde ev ve depoları kundaklayarak 10 milyon liraya yakın zarar veren şüpheli komşuyu mahkeme 4 yıl 2 ay hapis cezasıyla cezalandırdı. Olay, 27 Ağustos 2025’te Erdemli ilçesine bağlı Koyuncu Mahallesi Töre Sokak’ta yaşanmıştı. 3 çocukları olan ve çiftçilikle uğraşan Ahmet ve Şule Özden çifti, oğulları Salih ile gelinleri Şerife’nin düğünü için yaylaya gitti. Düğünün başladığı saatlerde ailenin 2 katlı müstakil evinin deposunda yangın çıktı. Alevler kısa sürede tüm depoyu ve bitişikteki 2 katlı evi sardı. 10 itfaiye ekibinin birçok noktadan alevlere müdahale etmesiyle saatler süren müdahale ile kontrol altına alındı. Aile düğünü yarım bırakıp dönerken, olayın kundaklama olduğunu ortaya çıktı. Erdemli Cumhuriyet Başsavcılığı talimatıyla yapılan çalışmada belirlenip yakalanan şüpheli A.İ. suçunu itiraf etmesinin ardından tutuklandı. Olayla ilgili karar duruşması bugün Erdemli Adliyesi 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya şüpheli A.İ. tutuklu bulunduğu Konya’nın Ereğli ilçesindeki cezaevinden SEGBİS sistemiyle katıldı. Müşteki ve taraf avukatlarının bulunduğu duruşmada sanık A.İ., " Benim para durumum yok, bu nedenle zararı karşılayamam, yaptığımdan dolayı pişmanım, tahliyemi istiyorum" dedi. Şikayetinin devam ettiğini belirten Ahmet Özden ise" Herhangi bir zararım giderilmedi, bizim psikolojimiz bozuldu. Çevredeki komşular duymuşlar kulaktan kulağa bana geldi kendisi ’ceza evinden çıktığımda kalan malını mülkünü de yakacağım’ diyormuş, sonrasında buna ilişkin şikayette bulanacağım. Bir teneke tiner dökerek korkutmak maksadıyla küçük bir yangın çıkarmak istediği kabul edilemez bir durumdur, üst hadden cezalandırılmasını talep ederim" diye konuştu. Müvekkillerinin çok ağır zarar gördüğünü ve bu zararın hiçbir şekilde giderilmediği belirten müşteki avukatı İbrahim Taş’tan ise," Sanığın meydana gelen zarar ve tehlike göz önünde bulundurularak üst hadden cezalandırılmasını, aynı zamanda söz konusu suçun genel güvenliği kasten tehlikeye sokulması suçunu da oluşturacağı kanaati ile değerlendirme yapılmasını talep ederiz" ifadelerini kullandı. Daha sonra savcı esasa ilişkin mütalaasını vererek sanığın 2 katlı müştekilere ait müstakil ikameti tiner ile yakarak zarar verdiğinin sabit olduğu anlaşıldığını belirterek Türk Ceza Kanunu 151/1, 152/2.a maddeleri gereğince cezalandırılmasını istedi. Mütalaa sonrasında mahkemede sanık hakkında verdiği kararı açıkladı. Kararda sanık A. İ.’nin katılanlara karşı işlediği sabit olan mala zarar verme suçundan dolayı 4 yıl 2 ay hapis cezası verildiği belirtildi.
"Batı uygarlığının başlangıcına dair tartışmalarda, Anadolu kesinlikle göz ardı edilemez"
05 Aralık 2025 Cuma - 11:12 "Batı uygarlığının başlangıcına dair tartışmalarda, Anadolu kesinlikle göz ardı edilemez" Mersin’de düzenlenen söyleşide Prof. Dr. Fahri Işık, Anadolu’nun batı uygarlığının oluşumundaki belirleyici rolünü arkeolojik kanıtlarla anlatarak katılımcılara tarihi bir perspektif sundu. Mersin’in kent kimliğini ve kültürel birikimini geliştirmek, kentsel belleği oluşturmak için çalışmalar sürdüren Mersin’e Değer Katanlar Kurulu (MEDEKA), kente değer katacak söyleşilere bir yenisini daha ekledi. Mersin Büyükşehir Belediyesine bağlı olarak çalışmalarını sürdüren Mersin Bellek Ofisi ve MEDEKA iş birliğiyle düzenlenen ‘Batı Uygarlığına Kök Süren Anadolu’ya Sahiplik’ başlıklı söyleşide Prof. Dr. Fahri Işık, Anadolu’nun batı uygarlığına katkılarını anlattı. Mersin Büyükşehir Belediyesi Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleşen söyleşide Prof. Işık, Anadolu’nun binlerce yıllık kültürel birikiminin batı uygarlığının oluşumuna nasıl yön verdiğini tarihi örnekler, arkeolojik kanıtlarla ve kültürel süreklilik çerçevesinde değerlendirdi. Atatürk ve Akdeniz Üniversiteleri’nin Arkeoloji Bölümleri ile Likya Uygarlıkları ve Göller Yöresi Uygarlıkları Araştırma Merkezleri’ni kuran Prof. Işık, Antalya’daki Patara Antik Kenti’nde yaptığı kazılarda, çok sayıda önemli eseri gün yüzüne çıkardı. ‘Hocaların Hocası’ olarak kabul edilen Prof. Işık, arkeoloji alanında 2025 Yılı Cumhurbaşkanlığı Kültür ve Sanat Büyük Ödülü’ne de layık görüldü. "Batı uygarlığının başlangıcına dair tartışmalarda, Anadolu kesinlikle göz ardı edilemez" Söyleşide konuşan Prof. Dr. Fahri Işık, Batı Anadolu’nun tarih boyunca yanlış yorumlandığını belirterek, Anadolu’da oluşturulan kültürel birikimin, Yunan uygarlığının çok öncesine uzandığını vurguladı. Prof. Işık, arkeolojik kanıtlarla da bu bilginin doğrulandığını ifade etti. Anadolu’nun 10 bin yılı aşan kesintisiz kültürel devamlılığına dikkat çeken Prof. Işık, "Bu topraklarda inanç, sanat ve ritüel dünyası, Neolitik dönemden Roma’ya kadar aynı damar üzerinden akmış bir uygarlık sürekliliği gösteriyor. Tanrıça ikonografisinden mimariye, mezar geleneklerinden günlük yaşama kadar birçok unsur, binlerce yıl boyunca aynı çizgide ilerledi" diye aktardı. Konuşmasında hareketli figür, kıvrımlı hat ve gerçekçi yüz ifadesi gibi sanat ilkelerinin Yunan’dan önce Anadolu’da ortaya çıktığını söyleyen Prof. Işık, Yunan sanatının oluşturucu bir başlangıçtan değil, Anadolu kültürünü devralarak gelişen bir estetik çizgiden beslendiğini kaydetti. Prof. Işık, Anadolu halklarının kökenine ilişkin yeni arkeolojik kanıtları da bu görüşü desteklediğini belirterek, Luvilerin yerli Anadolu halkı olduğunun kanıtlandığını; Milet ve Efes çevresinde uzun süre Yunanca değil, Luvice’nin konuşulduğunu söyledi. Prof. Işık, "Bugün Yunan kolonisi sanılan birçok yerleşim, aslında Anadolu merkezli kültürel yayılımın bir ürünüdür. Batı uygarlığının başlangıcına dair tartışmalarda, Anadolu kesinlikle göz ardı edilemez. Avrupa’nın kültürel temelleri de Atina’dan önce Milet’te atılmıştır" diyerek sözlerini tamamladı. Söyleşi sonunda, soru-cevap bölümü ile katılımcıların da katkı sunduğu etkileşimli bir oturum gerçekleştirildi.
Mersin’de farkındalık yürüyüşü düzenlendi
05 Aralık 2025 Cuma - 10:12 Mersin’de farkındalık yürüyüşü düzenlendi Mersin’de gerçekleştirilen farkındalık yürüyüşünde katılımcılar, engellerin kaldırılması ve görünürlüğün artması için ‘Biz de varız’ çağrısında bulundu. Mersin Kent Konseyi koordinesinde, ’Dünya Engelliler Günü’ kapsamında bu yıl ‘Biz de Varız’ sloganıyla, geniş katılımlı bir farkındalık yürüyüşü gerçekleştirildi. Ulu Cami’den başlayarak Cumhuriyet Meydanı’na kadar devam eden yürüyüşe, Mersin Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı’na bağlı Engelliler Şube Müdürlüğü başta olmak üzere birçok dernek, sivil toplum kuruluşu, odalar, özel bireyler, aileleri ve vatandaşlar katıldı. Engelleri aşmaya yönelik farkındalık oluşturmak ve özel bireylerin toplumdaki görünürlüğünü artırmak amacıyla düzenlenen yürüyüş, Büyükşehir Belediyesinin Bando Takımı eşliğinde coşkulu bir atmosferde gerçekleşti. Büyükşehir Belediyesi Engelsiz Yaşam Merkezi ve Engelsiz Yaşam Parkı üyelerinin yanı sıra, Özel Bakım Evleri gibi pek çok kurumdan da yoğun katılım sağlandı. Cumhuriyet Meydanı’nda devam eden programda kürsü konuşmalarının ardından, özel gösteriler sahnelendi. Özel bakım merkezlerinin hazırladığı Zeybek gösterisi ile Engelsiz Yaşam Parkı üyelerinin Silifke yöresine ait halk oyunları, izleyicilerden büyük beğeni topladı. "Bu etkinliklerle topluma, ‘farkında olun, biz de varız’ mesajını veriyoruz" Mersin Kent Konseyi Engelliler Meclisi Başkanı Dursun Aslan, dünyanın her yerinde düzenlenen farkındalık etkinlikleri ile engelli bireylerin sorunlarının engelli olmayan bireyler tarafından anlaşılmasını sağlamaya çalıştıklarını anlattı. Aslan"Bu etkinlik, aslında bir farkındalık çalışması. Bizlerin sorunlarını sizlere anlatıyoruz ve birlikte bu sorunlara çözüm önerileri getirmeye çalışıyoruz. Engelli bireylerin sorunlarını; erişilebilirlik, istihdam ve sosyal hayata katılım olarak 3 başlıkta toplayabiliriz" dedi. Dünyadaki en modern erişilebilirlik yasalarından birine sahip olunmasına rağmen, uygulamada ciddi eksiklikler yaşandığını belirten Aslan, istihdamda mevcut kota uygulamalarının ötesine geçilerek, engelli bireylerin üretime katılmasını sağlayacak üretim atölyeleri kurulması gerektiğini ifade etti. Birlikte olunursa problemlerin kolay bir şekilde aşılacağını kaydeden Aslan, "Güzel bir ülkede yaşıyoruz ama maalesef farkındalık konusunda eksiğimiz var. Yasal hiçbir eksiğimiz yok. Bugünkü yürüyüşümüzün ana amacı topluma; ‘farkında olun, biz de varız’ mesajını vermekti. Özellikle engelli olmayan bireylere, bizlerle birlikte oldukları için çok teşekkür ediyorum. Engelli arkadaşlarıma da engelsiz bir Mersin’de yaşamak için birlikte mücadele edelim diyorum" ifadelerine yer verdi.
Mersin’de maaşlarını alamayan işçiler, adliye önünde açıklama yaptı
05 Aralık 2025 Cuma - 09:51 Mersin’de maaşlarını alamayan işçiler, adliye önünde açıklama yaptı Mersin Serbest Bölge’de aylardır maaşlarını alamadıklarını öne süren yaklaşık 170 tekstil işçisi, işverenleri hakkında farklı bir suçtan görülen duruşma sırasında adliye önünde toplandı. İşçiler, geçtiğimiz aylarda mağduriyetlerini basına dile getiren bazı çalışanların müstehcen fotoğraflarla tehdit edildiğini de iddia etti. Merkez Akdeniz ilçesi Serbest Bölge’de faaliyet gösteren bir tekstil atölyesinde çalışan yaklaşık 170 işçi, 7 aydır maaşlarını alamadıklarını, patronlarının üretim makinelerini gece yarısı götürerek ortadan kaybolduğu iddia ederek Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayet dilekçesi verdi. İşçilerin şikayeti sürerken hakkında başka bir suçtan dava açılan işletme sahibi M.A.Ö.’nün duruşması görülürken, işçiler yaşadıkları mağduriyeti duyurmak için Mersin Adliyesi önünde bir araya geldi. Adliye önünde toplanan işçiler, basın açıklaması yaparak kendileriyle ilgili sürecin hızlandırılmasını talep etti. Grup adına konuşan mağdurlardan Sevda Akpınar, Mersin Serbest Bölge’de bir tekstil atölyesinin patronunun mağdur ettiği 170 çalışandan biri olduğunu ifade ederek, "7 aydır maaşlarımızı alamadık. 5 ay önce bir basın açıklaması yaptık. O açıklamadan sonra, bizi mağdur eden firmaya iş sağlayan dağıtıcı firma ile görüştük. Görüşmede, M.A.Ö. ve eşi H.Ö.’nün kendilerinden 100 bin adet işin parasını aldıklarını, şirket hesaplarının bloke olduğunu söyleyerek ödemeyi H.Ö.’nün şahsi hesabına yönlendirdiklerini öğrendik" şeklinde konuştu. "Müstehcen fotoğraflarla tehdit etti iddiası" Akpınar, patronları tarafından tehdit edildiklerini de öne sürerek, "Daha önce atölye önünde basına verdiğimiz röportajlardan sonra M.A.Ö. ve eşi H.Ö. tarafından tehdit edildik. Röportaj veren arkadaşlarımızı içeri attırmakla tehdit ettiler. Bazı kadın arkadaşlarımı müstehcen fotoğraflarla tehdit etti. Bu fotoğrafları, 170 kişinin olduğu WhatsApp grubuna atarak şantaj yapmaya çalıştı. Çalışanları korkutmak için ifşa edeceğini söyledi" diye konuştu. Mağdurların uzun süre şikayetçi olmaya çekindiğini belirten Akpınar, daha sonra topluca savcılığa başvurduklarını söyledi. Akpınar, "Biz mağdurlar olarak uzun bir süre şikayetçi olamadık çünkü diğer arkadaşlarımızın ifşa edilmesinden korktuk. Bir süre sonra Mersin Cumhuriyet Savcılığı’na toplu şekilde şikayette bulunduk. İşverenimizin kaçışı aylardır planladığını öğrendik. Aktif olarak kullandığımız üretim makinelerini aylar öncesinden satmış, faturalarını kesmiş. Bu bir iflas değil, bu bir dolandırıcılıktır" dedi. Mağdurlardan Reyhan Sevim ise, M.A.Ö.’nün Mersin Adliyesi’nde duruşması olduğunu belirterek, "Bu dolandırıcının buradan elini kolunu sallayarak çıkmasını istemiyoruz. Dışarda herhangi bir bireyin bir lirası bile çalındığında hemen hırsızlıktan yakalanıp tutuklanırken, nasıl oluyor da 170 kişinin maaşlarını çalıp kaçan şahıs bir süredir elini kolunu sallayarak gezebiliyor" diye konuştu. Öte yandan mağdur işçilerin, geçtiğimiz günlerde işveren M.A.Ö.’nün eşi H.Ö. ile sokakta karşılaştıkları ve alacaklarını talep etmeleri üzerine kısa süreli bir sözlü tartışma yaşandığı öğrenildi. O anlar, işçilerden birinin cep telefonu kamerasıyla kaydedildiği öğrenildi.
Türkiye’nin 6’ıncı sondaj gemisi Taşucu Limanı’na yanaştı
04 Aralık 2025 Perşembe - 12:17 Türkiye’nin 6’ıncı sondaj gemisi Taşucu Limanı’na yanaştı Türkiye’nin deniz filosuna kattığı 6’ıncı sondaj gemisi ’West Dorado’, Mersin’in Taşucu Limanı’na yanaştı. Geminin limana yanaşma anı dron ile görüntülendi. Türkiye’nin satın aldığı 6’ıncı sondaj gemisi bu sabah Mersin’e ulaştı. Sabahın erken saatlerinde Silifke ilçesine bağlı Taşucu Limanı açıklarına demirleyen gemi, işlemlerinin tamamlanmasının ardından limana yanaştı. Geminin limana yanaşma anı, Silifkeli fotoğraf sanatçısı Nadir Köksoy tarafından dron ile görüntülendi. Yedinci nesil 6’ıncı sondaj gemisinin Taşucu Limanı’nda yaklaşık 2 ay süren bir çalışma sonrası hazır hale getirilerek Karadeniz’e gönderileceği öğrenildi. Öte yandan deniz filosuna katılan ’West Dorado’nun ikizi ’West Draco’nın 228 metre uzunluğunda ve 42 metre genişliğindeki Taşucu Limanı’nda kırmızı beyaz renklere boyanarak, üzerine Türk bayrağı işlenen 5’inci sondaj geminin hazırlıklarında ise sona yaklaşıldığı öğrenildi. "2026 yılında keşif amaçlı 6 tane yeni sondaj planlıyoruz" Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar gemilerle ilgili 3 gün önce yaptığı açıklamada, "Sondaj gemilerimiz 4 tane Karadeniz’de şu anda çalışan Fatih, Yavuz, Kanuni ve Abdülhamit Han gemilerimiz. Onlara bir tane Mersin Taşucu’nda beşinci gemimiz zaten gelmişti. Şimdi Karadeniz’de görev yapacak yedinci nesil 6’ıncı sondaj gemimiz de Mersin’de olacak. Yaklaşık 1-2 aylık bir operasyona ihtiyaç var. Ondan sonra da Karadeniz’de görevine başlayacak mevcut üretimimizi arttırmanın yanında Karadeniz’de 2026 yılında keşif amaçlı 6 tane yeni sondaj planlıyoruz" demişti.