Yerel Haberler
Muş
23 Aralık 2025 Salı - 14:12 Kızılay’dan günlük bin kişiye sıcak yemek desteği Türk Kızılay Muş Şubesi her gün ihtiyaç sahibi bin vatandaşa 3 çeşit sıcak yemek ulaştırıyor. Muş’ta Türk Kızılay Şubesi, sosyal yardım faaliyetleri kapsamında ihtiyaç sahibi vatandaşlara yönelik sıcak yemek desteğini aralıksız sürdürüyor. Gıyasettin Bingöl Aşevinde hazırlanan yemekler, kent genelinde belirlenen adreslere ulaştırılıyor. Aşevinde hijyenik şartlarda günlük olarak hazırlanan 3 çeşit sıcak yemek, Kızılay ekiplerince yaşlı, hasta ve dar gelirli ailelere dağıtılıyor. Her gün yaklaşık bin vatandaşa ulaştırılan yemeklerle vatandaşların temel gıda ihtiyacının karşılanması amaçlanıyor. Sabah saat 07.00’de başlayan mesailerinde üç çeşit yemeğin hazırlığını yaptıklarını söyleyen aşçılardan Bülent Alim, "Yaklaşık 5 yıldır Kızılay bünyesinde görev yapıyorum. Her sabah saat 07.00’de başlayan mesaimizde, 5 kişilik ekibimizle birlikte üç çeşit sıcak yemeğin hazırlığını yapıyoruz. Yemeklerin pişirilmesinin ardından, yine kendi araçlarımızla kapı kapı dolaşarak ihtiyaç sahibi ailelere ulaştırıyoruz. Yardımsever Muşlu iş insanları ve hayırseverlerin destekleriyle her gün yaklaşık bin aileye üç çeşit yemeği sıcak bir şekilde teslim ediyoruz. Haftanın beş günü, ihtiyaç sahiplerinin kapısını tek tek çalarak bu yardımları ulaştırmaya devam ediyoruz" dedi. Yaklaşık 12 yıldır Kızılay bünyesinde görev yaptığını ifade eden Metin Asan, "Aşevimiz 2020 yılında hizmete açıldı ve son 5 yıldır aktif olarak faaliyet gösteriyor. Aşevimizde her gün yaklaşık bin kişiye yetecek şekilde sıcak yemek hazırlanıyor. Hazırlanan yemekler sefer taslarına doldurularak servis araçlarımızla ihtiyaç sahibi ailelerimizin evlerine ulaştırılıyor. Yıl boyunca en az 200 bin aileye sıcak yemek desteği sağlıyoruz. Bu hizmetler, hayırseverlerimizin katkıları sayesinde kesintisiz şekilde devam ediyor. Destek veren tüm hayırseverlerimizden Allah razı olsun" şeklinde konuştu.
22 Aralık 2025 Pazartesi - 13:28 Muş’ta geleneksel oyunlar yaşatılıyor Muş’un Hasköy ilçesine bağlı Dağdibi köyünde yaşayan çocuklar, geleneksel oyunlar oynayarak bu geleneği sürdürüyor. Köyde bir araya gelen çocuklar ve gençler, geçmişten günümüze aktarılan oyunlarla hem eğleniyor hem de kültürel mirası gelecek nesillere taşıyor. Mahalle aralarında, park alanlarında ve okul bahçelerinde oynanan dokuz taş, yakan top, beşte çakma, stop ve kemer saklama gibi geleneksel oyunlar, çocukların sosyalleşmesine katkı sağlarken teknoloji bağımlılığından da uzak kalmalarına imkan tanıyor. Köyde yükselen neşeli sesler, eski günleri aratmayan görüntüler oluşturuyor. Geleneksel oyunları severek oynadıklarını dile getiren Ahmet Mustafa Toktaş, "Biz burada beşte çakmaca, dokuz taş gibi geleneksel oyunlar oynuyoruz. Hafta sonları halı sahada futbol oynuyoruz. Bu oyunları abilerimizden ve babalarımızdan öğrendik. Küçük kardeşlerimiz daha çok evde telefonla vakit geçiriyor ama biz sokakta arkadaşlarımızla oynamayı tercih ediyoruz" dedi. Oyunları büyüklerinden öğrendiklerini ve bu kültürü sürdürmek istediklerini ifade eden Hasan Menteş ise "Bu oyunlar sülalemizden bize kalan gelenekler. Sabah erken saatlerde köye gelip top oynuyoruz. Bu kültürü abilerimizden ve babalarımızdan öğrendik, bizden sonraki nesillere de aktarmayı düşünüyoruz" ifadelerini kullandı. Geleneksel oyunları sevdiğini söyleyen çocuklardan Bilal Aktaş da, "Futbol, yakan top, stop ve beşte çakma oynuyoruz. Bu oyunları seviyoruz ve gelecek nesillere de öğretmek istiyoruz" şeklinde konuştu. Sokakta oyun oynayan çocuklardan Berat Aktaş, cuma günleri Japon kale ve futbol oynadıklarını belirterek, "Arkadaşlarımızı çağırıp birlikte oynuyoruz. Oyunlardan sonra eve gidip yemek yiyoruz. Bu oyunları çok seviyoruz" diye konuştu. Çocuklardan Mir Ali Tosun ise "Burada futbolun yanı sıra yakan top, beşte çakmaca, cırra cırra ve kemer saklama gibi oyunlar oynuyoruz. Bu oyunları bizden sonra gelecek nesillere aktarmayı hedefliyoruz" diye konuştu. Dağdibi köyünde yaşatılan geleneksel oyunlar, hem çocukların fiziksel ve sosyal gelişimine katkı sağlıyor hem de kültürel değerlerin korunmasına örnek oluyor.
Muşlu Berivanlar teknolojiye ayak uydurdu: Attan indi, motora bindi
29 Ağustos 2025 Cuma - 13:35 Muşlu Berivanlar teknolojiye ayak uydurdu: Attan indi, motora bindi Muş’ta hayvancılıkla geçimlerini sağlayan berivanlar, teknolojiye ayak uydurarak günlük işlerini daha kolay hale getirdi. Muş’ta geçimlerini süt sağımı ve süt ürünleri üretimiyle sağlayan berivanlar, teknolojiye ayak uydurarak işlerini daha kolay hale getirdi. Eskiden at ve katırlarla kilometrelerce yol kat ederek hayvan sağımına giden kadınlar, artık motosiklet ve küçük motorlu araçları kullanmaya başladı. Yıllardır geleneksel yöntemlerle hayvancılık yapan berivanlar, hem zamandan tasarruf ediyor hem de günlük iş yüklerini hafifletiyor. Günde iki kere hayvan sağımı yapan kadınlar, süt sağımının ardından sütü, motosiklet ile köylere taşıyor. 5 yıldır berivanlık yaptığını belirten berivan ve motosiklet kullanıcısı Naime Gök, eskiden at ve eşeklerle gidilen yaylalara artık motorla ulaştıklarını, bu sayede hem kendisinin hem de diğer berivanların işinin kolaylaştığını söyleyerek, "5 senedir berivanlık yapıyorum. Kendi aracımızla geliyoruz, motor kullanıyorum. Eskiden nenelerimiz, annelerimiz atla, eşekle beriye gelirdi. Biz artık motorla geliyoruz. 5 kilometrelik yolu motorla gidip geliyoruz. Günde iki kez geliyoruz, süt sağımımızı yapıyoruz, sonra dönüyoruz. Motorumuz olduğu için berivan arkadaşlarımızı da alıp beraber geliyoruz. Yol uzak olduğu için yayan gelemiyorlar. Ben getirip götürüyorum" dedi. Berivanlığı kaynanasından öğrendiğini söyleyen Ceylan Gök, yaklaşık 9 yıldır bu işi sürdürdüğünü belirterek, eskiden atla ve eşekle yapılan yolculukların artık motorla gerçekleştirildiğini ifade etti. Berivan Gök, "Gelin olarak geldim. Geldiğimde hiçbir şey bilmiyordum. Başta keçileri sağmayı yavaş yavaş kaynanam bana öğretti. Allah rahmet eylesin, kaynanam vefat edince bu işi ben devam ettirdim. 8-9 yıldır berivanlık yapıyorum. Eskiden atla, eşekle gidip gelmeler vardı ama artık motorla gidip geliyoruz. Eltim bizi götürüp getiriyor. Bazen koyunlarımız ya da keçilerimiz hasta olabiliyor. Onları da motora bindirip eve götürüyoruz. Eskiden çok sütümüz olurdu, peynir yapıp mandıraya verirdik. Ama artık o kadar değeri kalmadığı için sütü dondurucuya koyuyoruz. Kışın çıkarıp yiyoruz, yoğurt yapıyoruz" şeklinde konuştu. Patoloji Laboratuvarı Bölümü mezunu olduğunu söyleyen Selen Gök ise atanamayınca hayvancılıkla ilgilenmeye başladığını belirtti. Gök, 5 yıldır berivanlık yaptığını ve küçükbaş hayvanlara ağırlık verdiğini söyleyerek, "Burada hayvancılık yapıyoruz, 5 yıldır berivanlık yapıyorum. Patoloji Laboratuvarı mezunuyum. Atanamayınca buraya geldim ve bu şekilde çalışıyorum. Memnunum, hayvanları seviyorum. Küçükbaş ve büyükbaş hayvanlarımız var ama ben daha çok küçükbaşlarla ilgileniyorum. Bende sağdığım sütleri peynir, tereyağı, kaymak yapıyorum, aileme yardım ediyorum. Büyükbaşlarla annem ilgileniyor, küçükbaşlar ben ilgileniyorum. Böyle devam ediyor, güzel gidiyor, memnunuz. Artık atanma gibi bir beklentim yok. Fakat sürüyü büyütmeyi düşünüyorum. 80 hayvanla başlamıştım, şimdi 120’ye çıktı. 120’den 150’ye çıkarmayı hedefliyorum" ifadelerini kullandı.
Muşlu Berivanlar teknolojiye ayak uydurdu: Attan indi, motora bindi
29 Ağustos 2025 Cuma - 13:09 Muşlu Berivanlar teknolojiye ayak uydurdu: Attan indi, motora bindi Muş’ta hayvancılıkla geçimlerini sağlayan Berivanlar, teknolojiye ayak uydurarak günlük işlerini daha kolay hale getirdi. Muş’ta geçimlerini süt sağımı ve süt ürünleri üretimiyle sağlayan Berivanlar, teknolojiye ayak uydurarak işlerini daha kolay hale getirdi. Eskiden at ve katırlarla kilometrelerce yol kat ederek hayvan sağımına giden kadınlar, artık motosiklet ve küçük motorlu araçları kullanmaya başladı. Yıllardır geleneksel yöntemlerle hayvancılık yapan Berivanlar, hem zamandan tasarruf ediyor hem de günlük iş yüklerini hafifletiyor. Günde iki kere hayvan sağımı yapan kadınlar, süt sağımının ardından sütü, motosiklet ile köylere taşıyor. 5 yıldır berivanlık yaptığını belirten Beriven ve Motosiklet Kullanıcısı Naime Gök, eskiden at ve eşeklerle gidilen yaylalara artık motorla ulaştıklarını, bu sayede hem kendisinin hem de diğer berivanların işinin kolaylaştığını söyleyerek, "5 senedir berivanlık yapıyorum. Kendi aracımızla geliyoruz, motor kullanıyorum. Eskiden nenelerimiz, annelerimiz atla, eşekle beriye gelirdi. Biz artık motorla geliyoruz. 5 kilometrelik yolu motorla gidip geliyoruz. Günde iki kez geliyoruz, süt sağımımızı yapıyoruz, sonra dönüyoruz. Motorumuz olduğu için berivan arkadaşlarımızı da alıp beraber geliyoruz. Yol uzak olduğu için yayan gelemiyorlar. Ben getirip götürüyorum" dedi. Berivanlığı kaynanasından öğrendiğini söyleyen Ceylan Gök, yaklaşık 9 yıldır bu işi sürdürdüğünü belirterek, eskiden atla ve eşekle yapılan yolculukların artık motorla gerçekleştirildiğini ifade etti. Berivan Gök, "Gelin olarak geldim. Geldiğimde hiçbir şey bilmiyordum. Başta keçileri sağmayı yavaş yavaş kaynanam bana öğretti. Allah rahmet eylesin, kaynanam vefat edince bu işi ben devam ettirdim. 8-9 yıldır berivanlık yapıyorum. Eskiden atla, eşekle gidip gelmeler vardı ama artık motorla gidip geliyoruz. Eltim bizi götürüp getiriyor. Bazen koyunlarımız ya da keçilerimiz hasta olabiliyor. Onları da motora bindirip eve götürüyoruz. Eskiden çok sütümüz olurdu, peynir yapıp mandıraya verirdik. Ama artık o kadar değeri kalmadığı için sütü dondurucuya koyuyoruz. Kışın çıkarıp yiyoruz, yoğurt yapıyoruz" şeklinde konuştu. İstanbul Bilgi Üniversitesi Patoloji Laboratuvarı mezunu olduğunu söyleyen Selen Gök ise, atanamayınca hayvancılıkla ilgilenmeye başladığını belirtti. Gök, 5 yıldır berivanlık yaptığını ve küçükbaş hayvanlara ağırlık verdiğini söyleyerek, "Burada hayvancılık yapıyoruz, 5 yıldır berivanlık yapıyorum. İstanbul Bilgi Üniversitesi Patoloji Laboratuvarı mezunuyum. Atanamayınca buraya geldim ve bu şekilde çalışıyorum. Memnunum, hayvanları seviyorum. Küçükbaş ve büyükbaş hayvanlarımız var ama ben daha çok küçükbaşlarla ilgileniyorum. Bende sağdığım sütleri peynir, tereyağı, kaymak yapıyorum, aileme yardım ediyorum. Büyükbaşlarla annem ilgileniyor, küçükbaşlar bende. Böyle devam ediyor, güzel gidiyor, memnunuz. Artık atanma gibi bir beklentim yok. Fakat sürüyü büyütmeyi düşünüyorum. 80 hayvanla başlamıştım, şimdi 120’ye çıktı. 120’den 150’ye çıkarmayı hedefliyorum" ifadelerini kullandı.
Muş’ta kırsal bölgelerin yolları sıcak asfaltla buluşuyor
28 Ağustos 2025 Perşembe - 15:51 Muş’ta kırsal bölgelerin yolları sıcak asfaltla buluşuyor Muş İl Özel İdaresi ekipleri, ulaşım konforunu artırmak amacıyla ilçe ve köylerde sıcak asfalt çalışmalarını sürdürüyor Yaz aylarında hava sıcaklığının zaman zaman 40 dereceyi aştığı Muş’ta, İl Özel İdaresi ekipleri en ücra köylere kadar ulaşım konforunu artırmak amacıyla sıcak asfalt çalışmalarını sürdürüyor. Muş’ta köy yollarında başlatılan asfalt seferberliği kapsamında ekipler, Korkut ilçesinin Yolgözler, Çalaplı ve Gültepe köyleri arasında iki grup halinde çalışmalarını yoğun şekilde devam ettiriyor. İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Şehmus Yentür, Muş merkez, ilçe ve köylerde başlatılan sıcak asfalt seferberliğinin hız kesmeden sürdüğünü belirtti. Yentür, Korkut ilçesine bağlı Yolgözler köyü ile Altınova Beldesi arasındaki 5 kilometrelik yolda asfalt serme çalışmalarının devam ettiğini ifade etti. Amaçlarının kırsal bölgelerde ulaşımdaki konforu artırmak olduğunu kaydeden Yentür, "Kente geçen sene almış olduğumuz asfalt plenti ile bu sene aldığımız asfalt ekipmanlarıyla beraber vatandaşlarımızın özellikle hayat standardını artırıp ulaşımı kolaylaştırmak için satıh kaplama olan yolları BSK sıcak asfalt yapım çalışmalarına dönüştürüyoruz. Bunun dışında da satıh kaplama yaptığımız yollarımız vardır. Bunların da 1. ve 2. kat olmak üzere yaklaşık 150 kilometrelik yolu kapsamaktadır. Bunların hepsini, ilimizin kırsalda yaşayan vatandaşlarımızın hayat standardını yükseltmek için yapıyoruz. Yürütülen asfaltlama çalışmalarında tüm üretim ve uygulama tamamen kendi personelimiz tarafından gerçekleştirilmektedir. BSK’lı çalışmalarda da üretimden sermayeye kadar bütün hizmeti bizim personelimiz vermektedir. Yol Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü, Çevre Temizlik, Tarımsal Amaçlı Sulama, İçme Suyu ve diğer iş ve işlemlerde 150 iş makinamız ile büyük ve küçük araçlarımız çalışmaktadır. Bunların tamamında yaklaşık 217 personelimiz görev yapıyor" ifadelerini kullandı. İşçilerin zorlu şartlarda görev yaptığını hatırlatan Yentür, "Sezon sonu yaklaşıyor. Bunları tamamlamakla mükellefiz. Çalışanlarımız ağır şartlarda görev yapmaktadır. Hava sıcaklığı 38-40 derece, asfalt sıcaklığı ise 160 santigrat derece. Biz bu şartlarda, bu iklimde bu hizmetleri yapmaya mecburuz" diye konuştu. Yapılan çalışmaların maliyet boyutuna da değinen Yentür, "Daha önce hizmet satın alma yoluyla kilometresini 4 milyon liraya mal ettiğimiz sıcak asfalt kaplamasını, kendi imkânlarımızla 2,5 milyon liraya gerçekleştiriyoruz. 70 kilometreyi hesap ettiğimizde, İl Özel İdaremizin görev sahasında yaklaşık 105 milyon liraya yakın bir tasarrufumuz olacak. Bunu da ekstra yol olarak halkımızın hizmetine sunmuş olacağız" şeklinde konuştu.
Muş’ta kırsal yollar sıcak asfaltla buluşuyor
28 Ağustos 2025 Perşembe - 15:48 Muş’ta kırsal yollar sıcak asfaltla buluşuyor Muş, İl Özel İdaresi ekipleri, ildeki en ücra köylere kadar ulaşım konforunu artırmak amacıyla sıcak asfalt çalışmalarını sürdürüyor Yaz aylarında hava sıcaklığının zaman zaman 40 dereceyi aştığı Muş’ta, İl Özel İdaresi ekipleri en ücra köylere kadar ulaşım konforunu artırmak amacıyla sıcak asfalt çalışmalarını sürdürüyor. Muş’ta köy yollarında başlatılan asfalt seferberliği kapsamında ekipler, Korkut ilçesinin Yolgözler, Çalaplı ve Gültepe köyleri arasında iki grup halinde çalışmalarını yoğun şekilde devam ettiriyor. İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Şehmus Yentür, Muş merkez, ilçe ve köylerde başlatılan sıcak asfalt seferberliğinin hız kesmeden sürdüğünü belirtti. Yentür, Korkut ilçesine bağlı Yolgözler köyü ile Altınova Beldesi arasındaki 5 kilometrelik yolda asfalt serme çalışmalarının devam ettiğini ifade etti. Amaçlarının kırsal bölgelerde ulaşımdaki konforu artırmak olduğunu kaydeden Yentür, "Kente geçen sene almış olduğumuz asfalt plenti ile bu sene aldığımız asfalt ekipmanlarıyla beraber vatandaşlarımızın özellikle hayat standardını artırıp ulaşımı kolaylaştırmak için satıh kaplama olan yolları BSK sıcak asfalt yapım çalışmalarına dönüştürüyoruz. Bunun dışında da satıh kaplama yaptığımız yollarımız vardır. Bunların da 1. ve 2. kat olmak üzere yaklaşık 150 kilometrelik yolu kapsamaktadır. Bunların hepsini, ilimizin kırsalda yaşayan vatandaşlarımızın hayat standardını yükseltmek için yapıyoruz. Yürütülen asfaltlama çalışmalarında tüm üretim ve uygulama tamamen kendi personelimiz tarafından gerçekleştirilmektedir. BSK’lı çalışmalarda da üretimden sermayeye kadar bütün hizmeti bizim personelimiz vermektedir. Yol Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü, Çevre Temizlik, Tarımsal Amaçlı Sulama, İçme Suyu ve diğer iş ve işlemlerde 150 iş makinamız ile büyük ve küçük araçlarımız çalışmaktadır. Bunların tamamında yaklaşık 217 personelimiz görev yapıyor" ifadelerini kullandı. İşçilerin zorlu şartlarda görev yaptığını hatırlatan Yentür, "Sezon sonu yaklaşıyor. Bunları tamamlamakla mükellefiz. Çalışanlarımız ağır şartlarda görev yapmaktadır. Hava sıcaklığı 38-40 derece, asfalt sıcaklığı ise 160 santigrat derece. Biz bu şartlarda, bu iklimde bu hizmetleri yapmaya mecburuz" diye konuştu. Yapılan çalışmaların maliyet boyutuna da değinen Yentür, "Daha önce hizmet satın alma yoluyla kilometresini 4 milyon liraya mal ettiğimiz sıcak asfalt kaplamasını, kendi imkânlarımızla 2,5 milyon liraya gerçekleştiriyoruz. 70 kilometreyi hesap ettiğimizde, İl Özel İdaremizin görev sahasında yaklaşık 105 milyon liraya yakın bir tasarrufumuz olacak. Bunu da ekstra yol olarak halkımızın hizmetine sunmuş olacağız" şeklinde konuştu.
Muş’ta mevsimlik işçilerin zorlu mangal kömürü mesaisi
28 Ağustos 2025 Perşembe - 14:34 Muş’ta mevsimlik işçilerin zorlu mangal kömürü mesaisi Muş’un yüksek kesimlerinde mevsimlik işçiler, kavurucu sıcak havaya ve kömür ocaklarının yaydığı yoğun dumana rağmen mangal kömürü üretimini sürdürüyor. Mardin’den gelen 12 aile, Şenyayla bölgesindeki Kayalısu köyü kırsalında kurdukları çadırlarda yaklaşık 6 ay boyunca konaklıyor. Bin 800 rakımlı ormanlık alanlarda çalışan işçiler, sabah saat 05.00’te başladıkları mesailerinde aylar önce öbek halinde istifledikleri meşe odunlarını toprak altında yakarak kömüre dönüştürüyor. Yaklaşık 20 gün süren işlemin ardından açılan öbeklerden çıkarılan mangal kömürleri, çuvallanarak satışa hazır hale getiriliyor. Zorlu şartlara rağmen üretimi sürdüren işçiler, geçimlerini sağlamak için her yıl aynı bölgede çalışmaya devam ediyor. Mardin’den gelerek Muş’ta mangal kömürü üreten Musa Sazan, "Kömürümüzün son aşamasına geldik, yavaş yavaş toplamaya başladık. Çuvallara koyacağız, dağıtacağız. Dört aya yakın süredir bu aşamaya geldi. Bayağı zahmet istiyor, çok zor bir iş. Sıkıntılı yani. Dumanların içinde çalışıyoruz. su sıkıntısı yaşıyoruz. Son aşamaya geldik çuvalları dizdik. İnşallah müşterisini bekliyoruz. Alıcı çıkarsa satacağız, inşallah kurtaracağız. Emek davasına düştük buralara. Vallahi çocuklar için çok zor, toz duman içindeler. Suyumuz yok. Çok toz duman var. 35 derece sıcak var. Duman var. Bir de çalıştığımız yer çok dumanlı. Dere eserken buralar toz duman oluyor" dedi. 5 ay çalışarak mangal kömürü ürettiklerini söyleyen Harun Özdemir, "Ben buraya 3-4 aydır gelmişim. Günde 5-6 kilometre uzaktan odunları buraya taşıyoruz. Şu an kömürleri çıkarmaya devam ediyoruz. Bir kısmını çıkarmışız, hazırlamışız, alıcılarını bekliyoruz. İnşallah bir hafta, on gün içinde satarız. Şu an biz 25-26 liraya veriyoruz. Diğer arkadaşlar, toplatıcılar 40-50 liraya satıyorlar. Biz 4-5 aydır çoluk çocukla gelmişiz buraya. Sabahtan akşama kadar çalışıyoruz, akşamdan sabaha kadar da yanmasın diye nöbet tutuyoruz. Ama emeğimizin karşılığını alamıyoruz. Zar zor paramızı alıyoruz. Bazen 3 ay diyorlar, 4-5 ay bekletiyorlar. Mecbur kalıyoruz. Perişanız; toz, duman içinde çalışıyoruz. Emeğimizin karşılığını alamadığımızda çok mağdur oluyoruz. Biz gece nöbet tutmazsak ateş çıkabilir, çevreye, ormana zarar verebilir. Hem emeğimiz hem de ormana, insanlara, hayvanlara zarar gelmemesi için nöbet tutuyoruz" ifadelerini kullandı.
Muş’ta ailelerin evlat nöbeti sürüyor
27 Ağustos 2025 Çarşamba - 14:39 Muş’ta ailelerin evlat nöbeti sürüyor Muş’ta DEM Parti binası önünde toplanan aileler, evlatlarına teslim ol çağrısı yaptı. Muş’ta, çocuklarının terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını belirten aileler, DEM Parti İl Başkanlığı binası önündeki eylemlerini bu hafta da devam ettirdi. Her çarşamba günü parti binası önünde bir araya gelen aileler, çocuklarına seslenerek teslim olmaları çağrısında bulundu. Ellerinde "Anneler direniyor", "Evlat nöbetindeyiz" ve "Artık yeter yakamızdan düşün" yazılı pankartlar taşıyan aileler, yıllardır hasretle bekledikleri evlatlarına kavuşma kararlılıklarını dile getirdi. Ayten Koçhan, basın mensuplarına, oğlundan uzun zamandır haber alamadığını ifade ederek, "Gece gündüz televizyonun önünde senden haber bekliyorum oğlum. Telefon gelse, kapı çalsa sizden bir haber geldi diyorum. Yavrum daha neyi bekliyorsunuz? Gelin teslim olun. Bu bizim davamız değil oğlum. Bu İsrail ve Amerika’nın davası. Sizi kandırıp oyalıyorlar. Gelin devletinize sığının. Komisyonda kuruldu. İnşallah biz kazanacağız oğlum. Anneler, babalar yolunuzu gözlüyor. Anneler, babalar ağlıyor yeter" dedi Baba Halit Altun ise oğlunun 12 yıl önce götürüldüğünü belirterek, "DEM Parti’nin önünde evlat nöbet tutuyoruz. İnşallah nöbetimizde başarılı olacak. Terörsüz Türkiye süreci çok iyi gidiyor. Tüm aileler olarak bu süreçte bizi de görüp dinlesinler istiyoruz. Çocuklarımızın dönmesini istiyoruz. Bir an önce çocuklarımıza kavuşup onları görmek istiyoruz. Barış her zaman güzeldir. Biz de barış istiyoruz, huzurlu Türkiye istiyoruz" ifadelerini kullandı.