Yerel Haberler
Samsun
Engelli adamdan 3 gündür haber alınamıyor 30 Nisan 2025 Çarşamba - 16:50:11 SAMSUN (İHA) – Samsun’da kendisinden 3 gündür haber alınamayan 50 yaşındaki engelli adamı bulmak için kardeşi ve akrabaları seferber oldu. Muhammet Ali Gönültaş adlı engelli vatandaş, 3 gün önce hastaneye gitti ve bir daha kendisinden haber alınamadı. Durumu polis ve jandarmaya bildiren akrabaları, Gönültaş için kayıp başvurusunda bulundu. Sosyal medyadan da kayıp paylaşımları yapan akrabaları kendilerine gelen ihbarları da değerlendirip, Gönültaş’ın görüldüğü yerlerde kendisine ulaşmaya çalışıyor. 3 gündür ağabeylerinden haber alamadıklarını ifade eden Kerim Gönültaş, "Ağabeyim kayboldu. Kısa zamanda ağabeyimin bulunmasını istiyorum. Çünkü hem rahatsız hem de durumu sıkıntılı. O nedenle görenlerin, duyanların bildirmesini istiyoruz. 3 gündür kendisinden haber alamıyoruz. Saathanede görüldüğü yönünde bizlere bilgi geldi. İlyasköy ve Toptepe Mahallelerinde görünmüş. Buralara kendim gidip, araştırdım ama ulaşamadım. Güvenlik güçlerine de durumu ilettik. Ağabeyimin sağlığında da endişe ediyorum. Kısa sürede bulunmasını istiyorum" dedi. Gönültaş’ın akrabası Hayri Yararbaş ise, "Muhammet Ali Gönültaş adlı akrabam kayboldu. İlkadım Yaşar Doğu Mahallesinden hastaneye gelmişti, ondan sonra kayboldu. Yeğenimin yüzde 80 engelli raporu var. Kısa süre önce Saathane Meydanı’nda görülmüş. Yanında kısa boylu biriyle geziyormuş. Kendisini telefon kullanmıyor. Polis ve jandarmaya kayıp ihbarında bulunduk. 3 gün oldu kendisinden haber alamıyoruz. Biran önce engelli yeğenimin bulunmasını istiyorum" diye konuştu. Saathane Meydanı’nda Gönültaş’ı gördüğünü belirten bir görgü tanığı ise, aranan adamı gördüğünü ve yanında başka bir adamla gezdiğini söyledi. Her yerde engelli olan Muhammet Ali Gönültaş’ı arayan akrabaları, Gönültaş’ın son görüldüğü yerde bulunan vatandaşlara ağabeylerinin fotoğrafını gösterip bir iz bulmaya çalışıyor.
30 Nisan 2025 Çarşamba - 16:28 Fındık bahçelerinde bakım işlemlerinin önemi İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Sağlam, " Fındık üreticilerimizin, bütün bahçelerde olduğu gibi, don zararı olan bahçelerde de; gübreleme, budama, sürgün kontrolü, hastalık ve zararlılarla mücadele gibi bakım işlemlerini aksatmamaları gelecek yılın ürünü için çok önemlidir" dedi. Samsun’da 1 milyon 249 bin 679 dekar alanda fındık üretimi yapılıyor. İklim değişikliklerinin etkisi ile bazı yıllarda meydana gelen olumsuz hava koşulları ve düşük sıcaklıklar nedeniyle, fındık üretimi etkileniyor ve verimi düşüyor. Geçen günlerde yaşanan don nedeniyle oluşan hasar tespit çalışmaları devam ederken, fındık üreticilerine yönelik Samsun İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Sağlam açıklamalarda bulundu. "Yeni oluşmaya başlayan meyveler dona karşı çok hassas" Bitkilerin yetişme ortamındaki atmosfer sıcaklığının 0 derecenin altına düşmesi ile don olayı meydana geldiğini belirten Müdür İbrahim Sağlam, "Bu durum etkilenme biçimine göre, kültür bitkilerinde ekonomik anlamda önemli kayıplara sebep olmaktadır. Fındık, fenolojik evrelerine bağlı olarak meydana gelecek donlardan büyük ölçüde zarar görmektedir. Fındık bitkisinin gövdesi tam dinlenme döneminde -25 dereceye dayanabilmektedir. Gelişmenin başlamasıyla bu dayanıklılık azalmaktadır. Erkek çiçekler yani püsler açmadan önce anterler içerisinde iken -8 derecede, fenerlenme döneminde ise çiçek tozları -4 derecede zarar görmeye başlar. Karanfil olarak adlandırılan dişi çiçekler ise yine -8 dereceden itibaren zarar görmeye başlamakta ve – 16 derecede tamamen ölmektedir. İlkbaharın geç donları, tomurcukların kabardığı, karanfillerin sap oluşturmaya başladığı dönemde -2 dereceden itibaren zarar görmektedir. Yeni oluşmaya başlayan meyveler dona karşı çok hassastır. Hasar oranı donun şiddeti ve süresine bağlı olarak değişmektedir" diye konuştu. "Bakım işlemlerini aksatmamaları gelecek yılın ürünü için çok önemli" Müdür Sağlam, "İklim değişiklikleri nedeniyle, kış aylarında son yıllarda sıcaklıklar yüksek seyredebilmektedir. Mevsim normallerinin üzerinde seyreden bu sıcaklıklar diğer bitkilerde olduğu gibi fındıkta da bitkinin erken uyanmasına neden olabilmektedir. Erken uyanan bitki ise soğuklara karşı hassas hale gelmekte ve ilkbaharda meydana gelebilecek olan donlardan büyük oranda zarar görebilmektedir. İlimizde Nisan ayının ikinci haftasında meydana gelen düşük sıcaklıklar nedeniyle, ağırlıklı olarak yüksek kuşakta ve nispeten orta kuşakta bulunan fındık alanlarında don zararı meydana gelmiştir. Fındık üreticilerimizin, bütün bahçelerde olduğu gibi, don zararı olan bahçelerde de; gübreleme, budama, sürgün kontrolü, hastalık ve zararlılarla mücadele gibi bakım işlemlerini aksatmamaları gelecek yılın ürünü için çok önemlidir. Gelecek yılda fındık dallarında, sağlıklı ve güçlü oluşabilecek sürgünlerden verim alınabileceği hususunu göz önünde bulundurarak, bakım ve besleme işlemlerini tekniğine uygun biçimde yerine getirmeleri gerekmektedir" şeklinde konuştu. "Tekniğine uygun şekilde ve zamanını geçirmeden gübreleme yapılması gerekiyor" Fındık yetiştiriciliğinde bitkinin normal gelişimini sürdürebilmesi, bol ve kaliteli ürün vermesi için bilinçli ve dengeli bir gübreleme yapılması gerektiğine dikkat çeken Müdür Sağlam, "Fındık bitkisinin yıl içinde ihtiyaç duyduğu besin maddelerinin belirlenebilmesi için tekniğine uygun şekilde toprak ve yaprak örnekleri alınır ve analizleri yaptırılır. Analiz sonuçlarına göre belirlenen besin maddeleri yani gübreler, bitkiye topraktan ve yapraktan uygulanır. Uygulama zamanlarına göre kışlık ve yazlık gübreleme olarak bilinir. Bitkiler ihtiyaç duydukları besin maddelerini kökleri ile alırlar ve bu besin maddelerinin çoğunu topraktan uygulanan gübreler ile karşılarlar. Bitkinin kök dağılımı eğimli ya da düz arazilerde aynı biçimde dağılım göstermez. Eğimli arazilerde kökler eğim yönünde daha fazla iken, düz arazilerde her yönde eşit dağılmaktadır. Gübreleme yapılırken eğimli arazilerde köklerin yukarıya doğru 1-2 m, aşağıya doğru 2-3 m kadar geliştiği göz önünde bulundurulmalıdır. Fındık yetiştiriciliğinde tekniğine uygun şekilde ve zamanını geçirmeden gübreleme yapılması verim ve kaliteli ürün elde edilmesi için önemli olup gübreler bitkinin taç iz düşümüne verilmelidir" ifadelerini kullandı. " Bu yıl olduğu kadar gelecek yılın verimi için de önemli" Yazlık gübre olarak ta bilinen Azotlu gübrelerin fındığın gelişiminde azota en fazla ihtiyaç duyduğu dönemler dikkate alınarak yılda iki defa toprağa verilmesini belirten Sağlam şunları söyledi: Toprak analiz sonuçlarına göre, tavsiye edilen miktarın yarısı sürgün büyümesi başlamadan önce ve tomurcuklar uyanırken fındık dal iz düşümü altında 30-40 cm genişliğindeki banda düzgünce serpilip 5-10 santimetrelik toprak derinliğine çapa ile karıştırılır. Tavsiye edilen Azotlu gübrenin diğer yarısı ise Mayıs ayı sonunda aynı şekilde verilmelidir. Ayrıca Mayıs ayı sonunda Fındık bahçelerinde dip sürgünü temizliği de yapılmalıdır. Mikroelement gübreleri, eksiklikleri belirlendiğinde yapraktan ve topraktan uygulanabilir. Fındık bahçelerinde hasat sonrası yaptırılacak analiz sonuçlarına göre de sonbaharda Kasım ayından itibaren Şubat ayına kadar fosforlu gübreler, potaslı gübreler, çiftlik gübresi ve kireç verilebilir. Fındık yetiştiriciliğinde bakım ve gübreleme işlemlerinin ihmal edildiğinde, toprak verimliliğinin yıldan yıla azalış göstereceğini, söyleyerek, özellikle don zararı görülen bahçeler başta olmak üzere, bütün fındık bahçelerinde üreticilerimizin fındığın yetiştirildiği koşulları dikkate alarak eğimli ya da düz arazilerde, eksikliği görülen gübreleri tekniğine uygun şekilde zamanını geçirmeden bahçelerine vermelerinin bu yıl olduğu kadar gelecek yılın verimi için de önemli. Üreticilerimizin yaşanan olumsuzluklardan en az oranda etkilenmesini temenni ediyor, her zaman olduğu gibi bu dönemde de üreticimizin yanında olduğumuzu vurguluyorum."
30 Nisan 2025 Çarşamba - 16:04 Büyükşehir Belediyesinden tarıma destek: Çeltik tohumu eleme tesisi kuruluyor Tarım potansiyeli ve verimli ovalarıyla Karadeniz’in en önemli tarım şehirlerinden biri olan Samsun, tarım alanında büyük bir yatırıma daha kavuşuyor. Samsun Büyükşehir Belediyesi ve Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı (DOKAP) arasında imzalanan protokol kapsamında Bafra ilçesinde Karadeniz Bölgesi’nin ilk "Çeltik Tohumu Eleme Tesisi"nin kurulması için protokol imzalandı. Tarım şehri Samsun’da tarımı ve çiftçiyi her daim destekleyen Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından kente önemli bir yatırım daha kazandırılıyor. Samsun Büyükşehir Belediyesi ve Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı (DOKAP) arasında imzalanan 2025 yılı projeleri protokolü kapsamında Bafra ilçesinde Karadeniz Bölgesi’nin ilk "Çeltik Tohumu Eleme Tesisi" kuruluyor. Tesisin kurulması amacıyla düzenlenen protokol imza törenine Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, DOKAP Başkanı Hakan Gültekin, İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Sağlam, Bafra Tahıl Üreticileri Birliği Başkanı Hasan Toker ve ilgililer katıldı. Protokol kapsamında hayata geçirilecek olan Çeltik Tohumu Eleme Tesisi, Bafra ilçesi Kalaycılı Mahallesi’nde inşa edilecek. Tesis, çeltik ve buğday üreticilerine yönelik hizmet sunarak üretim sürecinin kalitesini artırmayı ve ürün verimliliğini yükseltmeyi hedefliyor. Projenin özellikle çeltik üretiminde öne çıkan Bafra Ovası’ndaki çiftçilere büyük kolaylık sağlaması bekleniyor. DOKAP ile imzalanan "Samsun İli 2025 Yılı Projeleri Protokolü" kapsamında Samsun’a toplam 84 milyon değerinde birçok yatırım kazandırılacak. Protokol ile çeltik tohumu üretimi, arı ürünleri üretiminin yaygınlaştırılması, sağlıklı tohum üretimi ve süs bitkileri yetiştiriciliği gibi birçok alanda Samsun’a katma değer sağlayacak projeler desteklenecek. "DOKAP iş birliğiyle kuracağımız bu tesis bölge tarımı açısından bir ilk olacak" Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, "Tarımla güçlenen şehir Samsun’umuz için çalışmaya devam ediyoruz. Samsun’umuzun tarım potansiyelini en iyi ve en verimli şekilde değerlendirmek ve çiftçimize gereken desteği vermek için çalışıyoruz. DOKAP Başkanımız Hakan Gültekin ile şehrimizde yürütülecek 2025 yılı projeleriyle ilgili protokolümüzü imzaladık. 9 farklı projenin yer aldığı protokol ile çeltik tohum üretiminden arı ürünleri üretiminin yaygınlaşmasına, sağlıklı yeşeren tohumlardan süs bitkileri yetiştiriciliğine, mavi bayraklı plajlarda altyapının güçlendirilmesinden yol yapımıyla alakalı çalışmalara kadar birçok alanda 84 milyon TL değerindeki yatırımı şehrimize kazandırıyoruz. Bir yandan da Bafra’mızda kuracağımız bölgemizde ilk olacak "Çeltik Tohumu Eleme Tesisi" ile ilgili imzalarımızı da atmış olduk. DOKAP iş birliğiyle kuracağımız bu tesis bölge tarımı açısından bir ilk olacak. Samsun’umuzda tarımsal üretimin daha bilinçli, planlı ve modern yöntemlerle yapılmasına katkı sağlayacak bu yatırım, bölge ekonomimize de önemli bir ivme kazandıracak. Tüm emekleri için Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Sayın Mehmet Fatih Kacır’a ve DOKAP Başkanımız Sayın Hakan Gültekin’e şehrimiz adına teşekkür ediyorum. İmzaladığımız protokolümüz Bafra’mıza, çeltik üreticimize, şehrimize hayırlı olsun" dedi.
30 Nisan 2025 Çarşamba - 15:46 Genç kız, peşine düşen adamdan attığı tokat sayesinde kurtuldu SAMSUN (İHA) – Samsun’da bankadan para çektiği andan itibaren kendisini takip ve taciz ettiğini iddia ettiği yaşlı adama attığı tokat sayesinde kurtulan genç kız, uzun süre olayın şokunu üstünden atamadı. Olay; İlkadım ilçesi Bankalar Caddesi üzerinde saat 14.20 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre ailesiyle birlikte alışverişe çıkan nişanlı bir genç kızın peşine bankadan para çektiği esnada yaşlı bir adam takıldı. Genç kız kendisine sözlü tacizde bulunan adama kulak asmayarak babaannesinin koluna girip, bölgeden uzaklaşmaya çalıştı. Yaşlı adamın kendisini tutmasıyla panik yaşayan ve refleks olarak tokat atan genç kız, çığlık atmaya başladı. Yaşlı adam, yediği tokadın etkisi ve çığlık sesiyle birlikte koşarak olay yerinden kaçtı. Tacizde bulunduğu iddia edilen adamın peşine olayın görgü tanıkları koşsa da kaçan adamı yakalayamadı. Genç kız, yaşadığı olayın ardından panik yaşarken, durumu olay yerine gelen akrabaları ve polislere anlattı. Çok korktuğunu belirten genç kız, "Bankadan para çektim. Ben para çekerken o da yanımda para çekiyordu. Orada bana baktı. Sonra sokağın köşesinde durup, bizi bekledi. Burada bana ‘Numaranı ver’ diye bir şeyler geveledi. Ben duymamazlıktan gelip babaannemin koluna girdim. Orada beni çekti. Ben de ona bir tane vurunca kaçmaya başladı" dedi. Polis, olayın ardından bölgede incelemede bulundu.
Engelli adamdan 3 gündür haber alınamıyor
30 Nisan 2025 Çarşamba - 16:50 Engelli adamdan 3 gündür haber alınamıyor SAMSUN (İHA) – Samsun’da kendisinden 3 gündür haber alınamayan 50 yaşındaki engelli adamı bulmak için kardeşi ve akrabaları seferber oldu. Muhammet Ali Gönültaş adlı engelli vatandaş, 3 gün önce hastaneye gitti ve bir daha kendisinden haber alınamadı. Durumu polis ve jandarmaya bildiren akrabaları, Gönültaş için kayıp başvurusunda bulundu. Sosyal medyadan da kayıp paylaşımları yapan akrabaları kendilerine gelen ihbarları da değerlendirip, Gönültaş’ın görüldüğü yerlerde kendisine ulaşmaya çalışıyor. 3 gündür ağabeylerinden haber alamadıklarını ifade eden Kerim Gönültaş, "Ağabeyim kayboldu. Kısa zamanda ağabeyimin bulunmasını istiyorum. Çünkü hem rahatsız hem de durumu sıkıntılı. O nedenle görenlerin, duyanların bildirmesini istiyoruz. 3 gündür kendisinden haber alamıyoruz. Saathanede görüldüğü yönünde bizlere bilgi geldi. İlyasköy ve Toptepe Mahallelerinde görünmüş. Buralara kendim gidip, araştırdım ama ulaşamadım. Güvenlik güçlerine de durumu ilettik. Ağabeyimin sağlığında da endişe ediyorum. Kısa sürede bulunmasını istiyorum" dedi. Gönültaş’ın akrabası Hayri Yararbaş ise, "Muhammet Ali Gönültaş adlı akrabam kayboldu. İlkadım Yaşar Doğu Mahallesinden hastaneye gelmişti, ondan sonra kayboldu. Yeğenimin yüzde 80 engelli raporu var. Kısa süre önce Saathane Meydanı’nda görülmüş. Yanında kısa boylu biriyle geziyormuş. Kendisini telefon kullanmıyor. Polis ve jandarmaya kayıp ihbarında bulunduk. 3 gün oldu kendisinden haber alamıyoruz. Biran önce engelli yeğenimin bulunmasını istiyorum" diye konuştu. Saathane Meydanı’nda Gönültaş’ı gördüğünü belirten bir görgü tanığı ise, aranan adamı gördüğünü ve yanında başka bir adamla gezdiğini söyledi. Her yerde engelli olan Muhammet Ali Gönültaş’ı arayan akrabaları, Gönültaş’ın son görüldüğü yerde bulunan vatandaşlara ağabeylerinin fotoğrafını gösterip bir iz bulmaya çalışıyor.
Fındık bahçelerinde bakım işlemlerinin önemi
30 Nisan 2025 Çarşamba - 16:28 Fındık bahçelerinde bakım işlemlerinin önemi İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Sağlam, " Fındık üreticilerimizin, bütün bahçelerde olduğu gibi, don zararı olan bahçelerde de; gübreleme, budama, sürgün kontrolü, hastalık ve zararlılarla mücadele gibi bakım işlemlerini aksatmamaları gelecek yılın ürünü için çok önemlidir" dedi. Samsun’da 1 milyon 249 bin 679 dekar alanda fındık üretimi yapılıyor. İklim değişikliklerinin etkisi ile bazı yıllarda meydana gelen olumsuz hava koşulları ve düşük sıcaklıklar nedeniyle, fındık üretimi etkileniyor ve verimi düşüyor. Geçen günlerde yaşanan don nedeniyle oluşan hasar tespit çalışmaları devam ederken, fındık üreticilerine yönelik Samsun İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Sağlam açıklamalarda bulundu. "Yeni oluşmaya başlayan meyveler dona karşı çok hassas" Bitkilerin yetişme ortamındaki atmosfer sıcaklığının 0 derecenin altına düşmesi ile don olayı meydana geldiğini belirten Müdür İbrahim Sağlam, "Bu durum etkilenme biçimine göre, kültür bitkilerinde ekonomik anlamda önemli kayıplara sebep olmaktadır. Fındık, fenolojik evrelerine bağlı olarak meydana gelecek donlardan büyük ölçüde zarar görmektedir. Fındık bitkisinin gövdesi tam dinlenme döneminde -25 dereceye dayanabilmektedir. Gelişmenin başlamasıyla bu dayanıklılık azalmaktadır. Erkek çiçekler yani püsler açmadan önce anterler içerisinde iken -8 derecede, fenerlenme döneminde ise çiçek tozları -4 derecede zarar görmeye başlar. Karanfil olarak adlandırılan dişi çiçekler ise yine -8 dereceden itibaren zarar görmeye başlamakta ve – 16 derecede tamamen ölmektedir. İlkbaharın geç donları, tomurcukların kabardığı, karanfillerin sap oluşturmaya başladığı dönemde -2 dereceden itibaren zarar görmektedir. Yeni oluşmaya başlayan meyveler dona karşı çok hassastır. Hasar oranı donun şiddeti ve süresine bağlı olarak değişmektedir" diye konuştu. "Bakım işlemlerini aksatmamaları gelecek yılın ürünü için çok önemli" Müdür Sağlam, "İklim değişiklikleri nedeniyle, kış aylarında son yıllarda sıcaklıklar yüksek seyredebilmektedir. Mevsim normallerinin üzerinde seyreden bu sıcaklıklar diğer bitkilerde olduğu gibi fındıkta da bitkinin erken uyanmasına neden olabilmektedir. Erken uyanan bitki ise soğuklara karşı hassas hale gelmekte ve ilkbaharda meydana gelebilecek olan donlardan büyük oranda zarar görebilmektedir. İlimizde Nisan ayının ikinci haftasında meydana gelen düşük sıcaklıklar nedeniyle, ağırlıklı olarak yüksek kuşakta ve nispeten orta kuşakta bulunan fındık alanlarında don zararı meydana gelmiştir. Fındık üreticilerimizin, bütün bahçelerde olduğu gibi, don zararı olan bahçelerde de; gübreleme, budama, sürgün kontrolü, hastalık ve zararlılarla mücadele gibi bakım işlemlerini aksatmamaları gelecek yılın ürünü için çok önemlidir. Gelecek yılda fındık dallarında, sağlıklı ve güçlü oluşabilecek sürgünlerden verim alınabileceği hususunu göz önünde bulundurarak, bakım ve besleme işlemlerini tekniğine uygun biçimde yerine getirmeleri gerekmektedir" şeklinde konuştu. "Tekniğine uygun şekilde ve zamanını geçirmeden gübreleme yapılması gerekiyor" Fındık yetiştiriciliğinde bitkinin normal gelişimini sürdürebilmesi, bol ve kaliteli ürün vermesi için bilinçli ve dengeli bir gübreleme yapılması gerektiğine dikkat çeken Müdür Sağlam, "Fındık bitkisinin yıl içinde ihtiyaç duyduğu besin maddelerinin belirlenebilmesi için tekniğine uygun şekilde toprak ve yaprak örnekleri alınır ve analizleri yaptırılır. Analiz sonuçlarına göre belirlenen besin maddeleri yani gübreler, bitkiye topraktan ve yapraktan uygulanır. Uygulama zamanlarına göre kışlık ve yazlık gübreleme olarak bilinir. Bitkiler ihtiyaç duydukları besin maddelerini kökleri ile alırlar ve bu besin maddelerinin çoğunu topraktan uygulanan gübreler ile karşılarlar. Bitkinin kök dağılımı eğimli ya da düz arazilerde aynı biçimde dağılım göstermez. Eğimli arazilerde kökler eğim yönünde daha fazla iken, düz arazilerde her yönde eşit dağılmaktadır. Gübreleme yapılırken eğimli arazilerde köklerin yukarıya doğru 1-2 m, aşağıya doğru 2-3 m kadar geliştiği göz önünde bulundurulmalıdır. Fındık yetiştiriciliğinde tekniğine uygun şekilde ve zamanını geçirmeden gübreleme yapılması verim ve kaliteli ürün elde edilmesi için önemli olup gübreler bitkinin taç iz düşümüne verilmelidir" ifadelerini kullandı. " Bu yıl olduğu kadar gelecek yılın verimi için de önemli" Yazlık gübre olarak ta bilinen Azotlu gübrelerin fındığın gelişiminde azota en fazla ihtiyaç duyduğu dönemler dikkate alınarak yılda iki defa toprağa verilmesini belirten Sağlam şunları söyledi: Toprak analiz sonuçlarına göre, tavsiye edilen miktarın yarısı sürgün büyümesi başlamadan önce ve tomurcuklar uyanırken fındık dal iz düşümü altında 30-40 cm genişliğindeki banda düzgünce serpilip 5-10 santimetrelik toprak derinliğine çapa ile karıştırılır. Tavsiye edilen Azotlu gübrenin diğer yarısı ise Mayıs ayı sonunda aynı şekilde verilmelidir. Ayrıca Mayıs ayı sonunda Fındık bahçelerinde dip sürgünü temizliği de yapılmalıdır. Mikroelement gübreleri, eksiklikleri belirlendiğinde yapraktan ve topraktan uygulanabilir. Fındık bahçelerinde hasat sonrası yaptırılacak analiz sonuçlarına göre de sonbaharda Kasım ayından itibaren Şubat ayına kadar fosforlu gübreler, potaslı gübreler, çiftlik gübresi ve kireç verilebilir. Fındık yetiştiriciliğinde bakım ve gübreleme işlemlerinin ihmal edildiğinde, toprak verimliliğinin yıldan yıla azalış göstereceğini, söyleyerek, özellikle don zararı görülen bahçeler başta olmak üzere, bütün fındık bahçelerinde üreticilerimizin fındığın yetiştirildiği koşulları dikkate alarak eğimli ya da düz arazilerde, eksikliği görülen gübreleri tekniğine uygun şekilde zamanını geçirmeden bahçelerine vermelerinin bu yıl olduğu kadar gelecek yılın verimi için de önemli. Üreticilerimizin yaşanan olumsuzluklardan en az oranda etkilenmesini temenni ediyor, her zaman olduğu gibi bu dönemde de üreticimizin yanında olduğumuzu vurguluyorum."
Büyükşehir Belediyesinden tarıma destek: Çeltik tohumu eleme tesisi kuruluyor
30 Nisan 2025 Çarşamba - 16:04 Büyükşehir Belediyesinden tarıma destek: Çeltik tohumu eleme tesisi kuruluyor Tarım potansiyeli ve verimli ovalarıyla Karadeniz’in en önemli tarım şehirlerinden biri olan Samsun, tarım alanında büyük bir yatırıma daha kavuşuyor. Samsun Büyükşehir Belediyesi ve Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı (DOKAP) arasında imzalanan protokol kapsamında Bafra ilçesinde Karadeniz Bölgesi’nin ilk "Çeltik Tohumu Eleme Tesisi"nin kurulması için protokol imzalandı. Tarım şehri Samsun’da tarımı ve çiftçiyi her daim destekleyen Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından kente önemli bir yatırım daha kazandırılıyor. Samsun Büyükşehir Belediyesi ve Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı (DOKAP) arasında imzalanan 2025 yılı projeleri protokolü kapsamında Bafra ilçesinde Karadeniz Bölgesi’nin ilk "Çeltik Tohumu Eleme Tesisi" kuruluyor. Tesisin kurulması amacıyla düzenlenen protokol imza törenine Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, DOKAP Başkanı Hakan Gültekin, İl Tarım ve Orman Müdürü İbrahim Sağlam, Bafra Tahıl Üreticileri Birliği Başkanı Hasan Toker ve ilgililer katıldı. Protokol kapsamında hayata geçirilecek olan Çeltik Tohumu Eleme Tesisi, Bafra ilçesi Kalaycılı Mahallesi’nde inşa edilecek. Tesis, çeltik ve buğday üreticilerine yönelik hizmet sunarak üretim sürecinin kalitesini artırmayı ve ürün verimliliğini yükseltmeyi hedefliyor. Projenin özellikle çeltik üretiminde öne çıkan Bafra Ovası’ndaki çiftçilere büyük kolaylık sağlaması bekleniyor. DOKAP ile imzalanan "Samsun İli 2025 Yılı Projeleri Protokolü" kapsamında Samsun’a toplam 84 milyon değerinde birçok yatırım kazandırılacak. Protokol ile çeltik tohumu üretimi, arı ürünleri üretiminin yaygınlaştırılması, sağlıklı tohum üretimi ve süs bitkileri yetiştiriciliği gibi birçok alanda Samsun’a katma değer sağlayacak projeler desteklenecek. "DOKAP iş birliğiyle kuracağımız bu tesis bölge tarımı açısından bir ilk olacak" Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, "Tarımla güçlenen şehir Samsun’umuz için çalışmaya devam ediyoruz. Samsun’umuzun tarım potansiyelini en iyi ve en verimli şekilde değerlendirmek ve çiftçimize gereken desteği vermek için çalışıyoruz. DOKAP Başkanımız Hakan Gültekin ile şehrimizde yürütülecek 2025 yılı projeleriyle ilgili protokolümüzü imzaladık. 9 farklı projenin yer aldığı protokol ile çeltik tohum üretiminden arı ürünleri üretiminin yaygınlaşmasına, sağlıklı yeşeren tohumlardan süs bitkileri yetiştiriciliğine, mavi bayraklı plajlarda altyapının güçlendirilmesinden yol yapımıyla alakalı çalışmalara kadar birçok alanda 84 milyon TL değerindeki yatırımı şehrimize kazandırıyoruz. Bir yandan da Bafra’mızda kuracağımız bölgemizde ilk olacak "Çeltik Tohumu Eleme Tesisi" ile ilgili imzalarımızı da atmış olduk. DOKAP iş birliğiyle kuracağımız bu tesis bölge tarımı açısından bir ilk olacak. Samsun’umuzda tarımsal üretimin daha bilinçli, planlı ve modern yöntemlerle yapılmasına katkı sağlayacak bu yatırım, bölge ekonomimize de önemli bir ivme kazandıracak. Tüm emekleri için Sanayi ve Teknoloji Bakanımız Sayın Mehmet Fatih Kacır’a ve DOKAP Başkanımız Sayın Hakan Gültekin’e şehrimiz adına teşekkür ediyorum. İmzaladığımız protokolümüz Bafra’mıza, çeltik üreticimize, şehrimize hayırlı olsun" dedi.
Genç kız, peşine düşen adamdan attığı tokat sayesinde kurtuldu
30 Nisan 2025 Çarşamba - 15:46 Genç kız, peşine düşen adamdan attığı tokat sayesinde kurtuldu SAMSUN (İHA) – Samsun’da bankadan para çektiği andan itibaren kendisini takip ve taciz ettiğini iddia ettiği yaşlı adama attığı tokat sayesinde kurtulan genç kız, uzun süre olayın şokunu üstünden atamadı. Olay; İlkadım ilçesi Bankalar Caddesi üzerinde saat 14.20 sıralarında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre ailesiyle birlikte alışverişe çıkan nişanlı bir genç kızın peşine bankadan para çektiği esnada yaşlı bir adam takıldı. Genç kız kendisine sözlü tacizde bulunan adama kulak asmayarak babaannesinin koluna girip, bölgeden uzaklaşmaya çalıştı. Yaşlı adamın kendisini tutmasıyla panik yaşayan ve refleks olarak tokat atan genç kız, çığlık atmaya başladı. Yaşlı adam, yediği tokadın etkisi ve çığlık sesiyle birlikte koşarak olay yerinden kaçtı. Tacizde bulunduğu iddia edilen adamın peşine olayın görgü tanıkları koşsa da kaçan adamı yakalayamadı. Genç kız, yaşadığı olayın ardından panik yaşarken, durumu olay yerine gelen akrabaları ve polislere anlattı. Çok korktuğunu belirten genç kız, "Bankadan para çektim. Ben para çekerken o da yanımda para çekiyordu. Orada bana baktı. Sonra sokağın köşesinde durup, bizi bekledi. Burada bana ‘Numaranı ver’ diye bir şeyler geveledi. Ben duymamazlıktan gelip babaannemin koluna girdim. Orada beni çekti. Ben de ona bir tane vurunca kaçmaya başladı" dedi. Polis, olayın ardından bölgede incelemede bulundu.
Samsun’a yeni mobil klinik
30 Nisan 2025 Çarşamba - 14:24 Samsun’a yeni mobil klinik Sağlık Bakanlığı tarafından birinci basamak sağlık hizmetleri kapsamında, sağlık hizmetine ulaşımın zor olduğu belde, köy, mezra ve uzak mahallerde koruyucu sağlık hizmetlerinin ulaşılabilirliğinin artırılması ve kanser tarama çalışmalarında kullanılmak üzere Samsun’a verilen yeni ’Mobil klinik’ hizmete girdi. Yeni mobil klinik ve Samsun’da yürütülen koruyucu sağlık hizmetleri, kanser tarama çalışmaları hakkında açıklamalarda bulunan Samsun İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Mustafa Uras, "Birinci basamak koruyucu sağlık hizmetlerimiz ve kanser tarama / bilgilendirme çalışmalarımızı Sağlık Bakanlığımızın planlamaları doğrultusunda ekiplerimizle özverili bir şekilde sürdürüyoruz. Bu çalışmalar bebek , gebe, lohusa izleminden, kanser taramalarına; kronik hastalıkların takibinden, birçok halkımızın ihtiyacı olan konuda sağlık eğitimi verilmesine pek çok başlık altında yürütülüyor. Bu çalışmalarımızı daha güçlü bir şekilde yürütebilmek ve daha fazla insanımıza yaşadıkları yerde sağlık hizmeti sunmak için araç alt yapımızın güçlü olması büyük önem arz ediyor. Bu çerçevede bakanlığımız tarafından ilimize gönderilen yeni Mobil Kliniğimiz bu hafta itibariyle ilk kez Terme İlçemizdeki kanser tarama ve bilgilendirme çalışmamızda sahadaki yerini aldı. Yeni aracımızın hizmete girmesiyle ilimizdeki mobil klinik sayımız da 2’ye çıkmış oldu. İnşallah yeni aracımız ve kanser bilgilendirme çalışmaları için adeta Samsunumuzda ayak basmadık yer bırakmayan ekiplerimizle son 10 yılda 1 milyona ulaşan kanser tarama rakamlarımızı daha da ileri hedeflere taşıyacağız. Bu hedefe ulaşmak için Halk Sağlığı Hizmetleri Başkanlığımız ve Terme İlçe Sağlık Müdürlüğümüz ortaklığıyla Sancaklı Mahallemizde bir etkinlik düzenledik, yeni aracımızı da ilk kez halkımızın hizmetine sunduk. Düzenlenen etkinlikte sadece kanser taraması da yapmadık, kronik hastalıklar hakkında bilgilendirme, sağlıklı beslenme önerileri, diş bakımı, obezite gibi pek çok konuda da vatandaşlarımıza bilgi verme imkânı bulduk. 500’ün üzerinde vatandaşımızın çeşitli konularda bilgi aldığı etkinlikte, 80 vatandaşımızı da kanser taramalarını tamamladı. Buradan vatandaşlarımıza en iyi tedavinin hastalık gelmeden sağlığı korumak olduğunu hatırlatarak, onları hem her yaşta sağlıklarını korumaları hem de kanser taramaları çalışmaları hakkında bilgi almaları için Sağlıklı Hayat Merkezlerimize, İlçe Sağlık Müdürlüklerimize, Toplum Sağlığı Merkezlerimize ve Aile Sağlığı Merkezlerimize davet ediyorum. Özellikle Aile Sağlığı Merkezlerimizin hastalarımızın ilk adresi olması, sağlıklı yaşam yolculuğunda ilk adımlarını doğru atarak, tedavi süreçlerini etkin bir şekilde yürütmeleri için büyük önem arz etmektedir. Biz de Samsun İl Sağlık Müdürlüğü olarak Samsunluların sağlıklı yaşam yolculuğunda her zaman yanlarındayız ve yanlarında olmaya devam edeceğiz" dedi.
"Yamaç oyuldu, felaket geldi": Profesörden Samsun’daki heyelanın ardından kritik uyarılar
30 Nisan 2025 Çarşamba - 14:23 "Yamaç oyuldu, felaket geldi": Profesörden Samsun’daki heyelanın ardından kritik uyarılar Samsun’da meydana gelen ve 3 kişinin yaşamını yitirdiği heyelanın ardından uzmanlardan uyarı geldi. Prof. Dr. Cevdet Yılmaz, bölgedeki yapılaşmanın coğrafi şartlara uygun olmadığını vurgulayarak, "Doğal denge dikkate alınmadığında bu felaketler kaçınılmaz oluyor" dedi. Samsun’un Canik ilçesinde, Samsun-Ordu istikametinde Karadeniz Sahil Yolu üzerinde bulunan bir akaryakıt istasyonunda meydana gelen heyelanda Adem Kaya (35) ile çocukları Açelya Mina Kaya (7) ve Ayla Kaya (5) hayatını kaybetmiş, anne Çiğdem Kaya (31) ise yaralı olarak kurtarılmıştı. İnsanları derinden etki olayın ardından, felaketin meydana geldiği Canik ve Tekkeköy ilçe sınırları içinde kalan sahada Samsun-Ordu karayolu boyunca yer alan ev ve işyerlerinin heyelan açısından taşıdıkları riskli durum gündeme geldi. "Samsun heyelana yabancı bir il değil" Bölgede muhtemel risklerden bahseden Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Eğitim Fakültesi Coğrafya Eğitimi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Cevdet Yılmaz, bölgedeki jeolojik ve jeomorfolojik yapının heyelan açısından ciddi tehdit taşıdığına dikkat çekti. Samsun’un Karadeniz kıyı şeridinde yer aldığı için heyelanlara yabancı bir il olmadığını belirten Yılmaz, "Çevremizde çok sayıda heyelan riski taşıyan yöre var. Yaşadığımız coğrafi mekânı tanıyarak, bu mekânın özelliklerine uygun davranışlar geliştirip buna göre yapılaşma stratejileri üretmemiz gerekirken, çoğu zaman mekânın aleyhine, doğal dengeyi dikkate almadan hareket ettiğimiz için bu tür felaketlerle karşı karşıya kalıyoruz. Gönül ister ki yaşadığımız bölgenin, yörenin, şehrin bize sunduğu coğrafi şartları tanıyalım ve ona uygun hareket edelim. Ancak ne yazık ki felaketler gerçekleştiğinde, insanlara ve yaşadığımız çevreye zarar verdiğinde dikkat çekiyor, sonra unutuluyor" diye konuştu. "Doğayı tanımadan ya da tanımazdan gelerek bu felaketlere davetiye çıkarıyoruz Doğal afetlere dirençli bir yaşam için yaşanılan coğrafi mekânın çok iyi anlaşılması gerektiğini vurgulayan Yılmaz, "Heyelan, deprem, sel, çığ gibi olaylara maruz kalmamak için çevremizi çok iyi tanımamız gerekiyor. Coğrafi çevre şartlarına göre yapılaşma, ona uygun yerleşim alanları ve yine ona uygun ekonomik faaliyetlerin yürütülmesi şart. Doğayı tanımadan ya da tanımazdan gelerek bu felaketlere davetiye çıkarıyoruz. Ve olan yine masum insanlara oluyor" şeklinde konuştu. "Felaket kaçınılmaz hale geliyor" Heyelanın meydana geldiği bölgenin daha çok bazaltik aglomeralardan oluştuğunu belirten Prof. Dr. Yılmaz, bu tür yapıların çatlaklı bir bünyeye sahip olduğunu söyledi. Yağışlı mevsimlerde bu çatlaklara su dolmasıyla birlikte; eğim, malzemenin ağırlığı ve yerçekiminin de etkisiyle kütle hareketleri yaşandığını kaydeden Yılmaz, "Bu göçme hareketi eğimin derecesine bağlı olarak bazen kayma şeklinde, bazen de düşme şeklinde olabilir. Heyelanın yaşandığı sahaya baktığımızda, burada ciddi bir eğim, çatlaklı yapı ve ağır kütlelerin olduğunu görüyoruz. Bu şartlara sahip böyle bir alanda, zeminden yer kazanmak için, topuk kısımlarda gerekli önlemler alınmadan gerçekleştirilen bu tür iş ve eylemlerde felaket kaçınılmaz hale geliyor" ifadelerini kullandı. "Yol boyunca benzer bulunuyor" Prof. Dr. Cevdet Yılmaz, heyelanın yaşandığı alanın yalnızca tekil bir risk bölgesi olmadığını, Samsun-Ordu kara yolu boyunca benzer yapıların bulunduğuna dikkat çekerek, "Bölge adeta açık hava müzesi gibi. Yaklaşık 500 metre ileride, aynı arazi yapısında, yine topuk kısmında gerçekleştirilen benzer bir işlem nedeniyle kaya düşmesi sonucu zarar görmüş, hizmete açılmadan âtıl kalmış bir mobilya mağazası var. Bu hasarlı yapı orada halâ durup dururken biz bu sahada dikkatli davranmak yerine yamaçların altını oymaya ve hassas yapıya müdahale etmeye devam ettik. Bu müdahalelerle yamaç boyunca adeta düşmek için sebep arayan asılı vaziyetteki kayaları bağımsız hale getirdik. Yağışların da etkisiyle bu kütle hareketi gerçekleşti" açıklamasında bulundu. "Mekânı çok iyi tanımamız, analiz etmemiz ve yapılaşmayı da bu bilgiye göre ruhsatlandırmamız gerekiyor" Yılmaz, felaketin yaşandığı istasyondu yamacın topuk kısmının oyularak ana kayanın eğiminin 90 dereceye kadar artırıldığını, yoğun yağışla birlikte kayaların arasındaki çatlak sistemlerinin kaygan hale geldiğini ve üstte yer alan kütlenin düşmeye başladığını belirterek şunları söyledi: "Bu sadece buraya özgü değil; bu sahada yaygın şekilde görülebilecek bir durum. O yüzden diyoruz ki bizim bu mekânı çok iyi tanımamız, analiz etmemiz ve yapılaşmayı da bu bilgiye göre ruhsatlandırmamız gerekiyor. Eğer bu mümkün değilse, bu sahayı imara tamamen kapatmak gerekir. Maalesef biz yer kazanma çabasındayız. Oysa bu tutum, hiçbir suçu olmayan insanların canına mal oluyor."
Bir Bilenle Bilge Nesil Kompozisyon Yarışması’nın kazananlarına ödül
30 Nisan 2025 Çarşamba - 13:33 Bir Bilenle Bilge Nesil Kompozisyon Yarışması’nın kazananlarına ödül Samsun’un 17 ilçesinden 555 öğrencinin katıldığı Bir Bilenle Bilge Nesil Lise Öğrencileri Arası Kompozisyon Yarışması’nın kazananlarına ödülleri verildi. Samsun Genç Memur-Sen ve Eğitim Bir Sen işbirliğinde yürütülen, Samsun Büyükşehir Belediyesi ile İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından desteklenen ’Bir Bilenle Bilge Nesil’ kompozisyon yarışmasında öğrenciler Ladikli yazar Ali Ural’ın kaleme aldığı "Ay Tiradı" isimli kitabı okuyarak kitap üzerine kompozisyon yazdı. 555 öğrencinin katıldığı kompozisyon yarışmasının kazananlarına ödüller Ömer Halisdemir Çok Amaçlı Salon’da düzenlenen programla verildi. Program ilk olarak saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı okunması ile başladı. Genç Sada Kur’an-ı Kerim’i Güzel Okuma Yarışması birincisi Abdullah Emir Altun’un Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından projenin tanıtım videosu izlendi. Sonrasında konuşmalara geçildi. Terme Fen Lisesi öğrencisi Mehmet Tuğra Kasapoğlu tüm öğrencileri temsil eden ilk konuşmayı yaptı. Genç Memur-Sen Samsun İl Başkanı Onur Şen, "Projemiz öğretmen, öğrenci ve kitap ekseninde şekillenmiş, fikri gelişimi merkeze alan bir eğitim hareketidir. Her bir öğretmenimiz, on öğrenciden oluşan okuma grupları oluşturarak, birlikte seçilen eseri analiz etmiş ve öğrencileri düşünmeye, yazmaya teşvik etmiştir. Bu yıl, Samsun’un 17 ilçesinden toplam 555 öğrencimiz bu projeye gönüllü olarak katılmıştır. Amacımız, bu anlamlı projenin her geçen yıl daha da büyüyerek, daha fazla öğrenciye ve öğretmene ulaşarak yoluna devam etmesidir. Gençlerimizin edebi birikimlerinin, kültürel duyarlılıklarının ve fikri derinliklerinin artması en büyük temennimizdir" dedi. Samsun Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Necmi Camaş ise, "Roma’yı da yaşadım, Bizans’ı da. Selçuklu’yu da yaşadım, Osmanlı’yı da ama Cumhuriyete giden yolda ilk adımın atıldığı kentim ben. Atatürk’ün şehri Samsun’um ben. İşte Samsun’un binlerce yıldır tarihini özetleyen bir cümlesi. Modern Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna giden yolda ilk adımın atıldığı kentin gençleri olarak bilimin ışığında okumanın güzelliğinde sahip olduğumuz milli ve manevi değerleri içselleştirerek kendinize yön çizmeniz çok kıymetli" diye konuştu. Konuşmaların ardından ödüller verildi. Program toplu fotoğraf çekimi ile son buldu. Programa Samsun İl Milli Eğitim Müdürü Dr. Murat Ağar, il milli eğitim müdür yardımcıları, ilçe milli eğitim müdürleri, okul müdürleri, öğretmenler ve öğrenciler katıldı.