Yerel Haberler
Samsun
Atakum’da Toprak Günü paneli 05 Aralık 2025 Cuma - 18:26:00 Samsun’un Atakum Belediyesi tarafından Toprak Günü nedeniyle düzenlenen panelde konuşan akademisyenler, tarımsal toprakların hızla azaldığına dikkat çekti. Atakum Belediyesi tarafından 5 Aralık Dünya Toprak Günü nedeniyle ‘Sürdürülebilir Gelecek için Toprak Bilinci’ temalı panel gerçekleştirildi. Programda Ziraat Yüksek Mühendisi Ender Pekşen ‘Kara Toprak’, Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üyeleri Prof. Dr. Zeki Acar ‘Toprak ve İnsan’ ve Prof. Dr. Orhan Dengiz de ‘Toprak ve Tarım’ başlıklarıyla sunum yaptı. Ziraat Yüksek Mühendisi ve Fotoğraf Sanatçısı Ender Pekşen, programda ünlü halk şairi Aşık Veysel’in Kara Toprak türküsünden adını alan fotoğraf sunumu gerçekleştirdi. Pekşen’in Samsun’un kırsalını fotoğraflarla anlattığı sunum, katılımcıların beğenisini topladı. Aşık Veysel’in Kara Toprak türküsü eşliğinde köy yaşantısını anlatan kareler, seyircilere duygusal anlar yaşattı. Prof. Dr. Acar: "Yok olmadan değerini bilmek gerekir" Ondokuz Mayıs Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeki Acar, ‘Toprak ve İnsan’ başlıklı sunumunda tarihten müziğe ve edebiyata toprağın toplumsal kültürdeki yerini anlattı. Prof. Dr. Acar, toprağın insanların kültürel kimliklerin oluşmasında son derece önemli olduğunu ifade ederek, "Dünyada, savaşların büyük bir kısmı toprak yüzünden çıkıyor, sadece ülkeler arası savaşlardan bahsetmiyorum. Aile içi, insanlar arası örneğin miras nedeniyle, çıkan sorunların büyük kısmının toprak yüzünden olduğunu görüyoruz. Toprak bu kadar değerli bir şey. Vatan olarak toprak dediğimiz zaman Büyük Önderimizin Kurtuluş Savaşı sırasında söylediği ‘Vatan toprağı kutsaldır, kaderine terk edilemez.’ sözü, tüm insanlara toprağın değerini anlatıyor. Ayrıca, toprakla iç içe yaşayan insanların kültürel kimliklerinin oluşumunda en belirleyici unsurlardan biridir. Toprak, var oluşumuzdan yok oluşumuza kadar bizim için değerli olan bir şey. Kaybettiğimiz zaman, değerini anlıyoruz. O nedenle toprağın kıymetini aslında yok olmadan bilmek gerekiyor" dedi. Prof. Dr. Dengiz: "Üretim ortamı elimizden gidiyor" Prof. Dr. Orhan Dengiz ise ‘Toprak ve Tarım’ başlığıyla yaptığı konuşmada, "İnsanoğlu, gıdasının neredeyse yüzde 95’ini topraktan sağlıyor. Toprak tek cümleyle, karasal ekosistemin yaşam kaynağıdır. Baktığımızda ülkemizde ve dünyada topraklarımızın hemen hemen yüzde 33’ünü bozulmuş durumda. Bir yandan da insanoğlu çoğalmakta. Dünya şu anda 7,5-8 milyar nüfusa sahip. 2050 yılına yönelik hesaplamalar yapıldığı zaman, tarım üretimini yüzde 65 artırmamız gerekir. Ülkemiz yüzölçümü bakımından 78 milyon hektara sahip ve yüzölçümüne göre dünyanın 13. büyük ülkesi. Ülkemizde 1980’li yılların sonunda 28 milyon hektara ulaşan tarım arazileri, 2016 yılı verilere göre 24 milyon hektara düşmüş. Ülkemizde her yıl tarım arazilerinden 100 bin hektar alan, amaç dışı kullanımı nedeniyle farklı kullanım alanlarına dönüşmektedir. 85 milyon nüfusumuz var, tarım arazilerimizdeki süreç daha da geriliyor. Toprak bozulması nedeniyle su kıtlığı, gıda ve besin yetmezliği yaşanıyor. Güvenilir gıdaya ulaşmadaki süreçlerden bir tanesi üretim değil midir? Üretim ortamı, elimizden gidiyor" diye konuştu.
05 Aralık 2025 Cuma - 17:43 OMÜ, GreenMetric’te 57 basamak yükseldi Ondokuz Mayıs Üniversitesi(OMÜ), 2025 UI GreenMetric Dünya Üniversiteleri Sıralaması’nda 57 basamak yükseldi 2025 yılı UI GreenMetric Dünya Üniversiteleri Sıralama Sistemi sonuçları açıklandı. Sıralama, dünya çapındaki üniversiteleri çevreye duyarlılık, enerji ve iklim değişikliği, atık yönetimi, ulaşım ve sürdürülebilirlik gibi kriterlere göre değerlendiriyor. Ondokuz Mayıs Üniversitesi bu yıl 57 basamak yükselerek "Dünyanın En Sürdürülebilir 224’üncü kampüsü" oldu. Doğa ile barışık, ekolojik duyarlılığa sahip bir kampüs hayatına ev sahipliği yapan OMÜ, Türkiye üniversiteleri arasında ise 27’inci sırada yer aldı. 2025 UI GreenMetric’te OMÜ, 1745 üniversite arasında 224’üncü sırada 105 ülkeden 1745 üniversitenin değerlendirildiği 2025 sıralamasında OMÜ’nün elde ettiği başarı dikkat çekici. OMÜ, sürdürülebilirlik alanındaki çabalarını her geçen yıl daha da artırarak, yeşil ve çevre dostu bir kampüs olma yolunda önemli adımlar atıyor. OMÜ, 2021 yılında 519’uncu sırada yer alırken, 2022’de 469’uncu 2023’te 364’üncü 2024 yılında ise 28’inci sırada yer alıyordu. Üniversitemiz 2025 yılında 57 basamak birden yükselerek 224’üncü sırada yer aldı. Uluslararası ve ulusal sıralamada Türkiye’nin en yeşil üniversiteleri 2025 yılı UI GreenMetric Dünya Üniversiteleri Sıralama Sistemi’nde dünya genelinde ilk üç sırayı şu üniversiteler aldı: Hollanda’nın Wageningen Üniversitesi birinci, İrlanda’dan Cork Üniversitesi Koleji ikinci sırada, Birleşik Krallık’tan Nottingham Trent Üniversitesi ise üçüncü sırada yer aldı. Türkiye’deki üniversiteler arasında ise İstanbul Teknik Üniversitesi, dünya sıralamasında 25’inci sırada yer alarak Türkiye’de birinci oldu. Yıldız Teknik Üniversitesi dünya sıralamasında 48’inci sırada, Türkiye’de ise ikinci; Kıbrıs Uluslararası Üniversitesi ise dünya sıralamasında 55’inci sırada yer alarak Türkiye’de üçüncü oldu. "Bu ilerleme, çevre dostu bir üniversite olma vizyonumuzu ne kadar benimsediğimizi ortaya koymaktadır" Rektör Prof. Dr. Fatma Aydın, OMÜ’nün 2025 GreenMetric sonuçlarındaki yükselişini değerlendirerek şunları kaydetti: "Üniversitemizin sürdürülebilirlik alanında gösterdiği bu önemli başarı, çevreye duyarlı bir kampüs kültürü oluşturma konusundaki kararlı çalışmalarımızın sonucudur. Yeşil alan yönetiminden enerji verimliliğine, atık azaltımından ulaşım politikalarına kadar geniş bir yelpazede yürüttüğümüz projeler, OMÜ’nün dünya üniversiteleri arasında daha görünür ve daha güçlü bir konuma yükselmesine katkı sağlamıştır. Bu ilerleme, çevre dostu bir üniversite olma vizyonumuzu ne kadar benimsediğimizi ortaya koymaktadır." Aydın, sürdürülebilirlik çalışmalarının hız kesmeden devam edeceğini vurgulayarak şu değerlendirmede bulundu: "OMÜ’nün 57 basamak birden yükselerek 224’üncü sıraya yerleşmesi, bu alandaki kurumsal adanmışlığımızın en açık göstergesidir. Üniversitemizin tüm birimleri elbirliğiyle daha yaşanabilir, daha yeşil ve daha çevreci bir kampüs oluşturmak için çalışmaktadır. Bundan sonraki süreçte de ulusal ve uluslararası standartlara uyum sağlayan çevresel politikalarımızı güçlendirerek, OMÜ’yü sürdürülebilirlik alanında örnek gösterilen üniversitelerden biri hâline getirmeyi hedefliyoruz."
Samsun’un dış ticaret performansı: İhracat arttı, ithalat geriledi
27 Kasım 2025 Perşembe - 11:48 Samsun’un dış ticaret performansı: İhracat arttı, ithalat geriledi Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre Samsun’da 2025 yılının ilk 10 ayında genel ticaret sistemine göre ihracat 1 milyar 93 milyon 271 bin dolara ulaştı. Aynı dönemde ithalat ise 872 milyon 288 bin dolar olarak gerçekleşti. Türkiye genelinde ocak-ekim döneminde ihracat yüzde 3,9, ithalat ise yüzde 6,1 artarken, Samsun’da ekim ayında 108,2 milyon dolarlık ihracat ve 41,7 milyon dolarlık ithalat kaydedildi. Kentte dış ticaret performansı yıl boyunca dalgalı bir seyir izledi. Ocak ayında 116 milyon 640 bin dolar olan ihracat şubat ayında 127 milyon 346 bin dolara yükseldi; mart ve nisan aylarında ise sırasıyla 108 milyon 685 bin dolar ve 100 milyon 780 bin dolar seviyelerinde gerçekleşti. Mayısta yeniden artış göstererek 114 milyon 249 bin dolara çıkan ihracat, haziranda 94 milyon 162 bin dolara geriledi. Temmuzda 118 milyon 673 bin dolarla yeniden yükselen dış satım, ağustosta 100 milyon 836 bin dolar, eylülde 103 milyon 656 bin dolar ve ekimde 108 milyon 244 bin dolar olarak kayıtlara geçti. İthalat tarafında ise ocakta 135 milyon 745 bin dolar olan dış alım, şubatta 97 milyon 148 bin dolara, martta 66 milyon 146 bin dolara indi. Nisan ayında 80 milyon 667 bin dolara yükselen ithalat, mayısta 136 milyon 359 bin dolarla dönem içindeki en yüksek seviyesine ulaştı. Haziranda 77 milyon 596 bin dolara gerileyen dış alım, temmuzda 93 milyon 384 bin dolar, ağustosta 47 milyon 329 bin dolar, eylülde 96 milyon 217 bin dolar ve ekimde 41 milyon 699 bin dolar olarak gerçekleşti. Faaliyet illerine göre 1 milyar 421 milyon dolar TÜİK’in faaliyet illerine göre açıkladığı verilere göre ise Samsun’da 2025 yılının ilk 10 ayındaki toplam ihracat 1 milyar 421 milyon 86 dolara ulaştı.
"Kapalı oyun alanları riskli olabilir"
27 Kasım 2025 Perşembe - 09:41 "Kapalı oyun alanları riskli olabilir" Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Nazlı Karakullukçu Çebi, "Havalar soğuk, hastalıklar arttı. Kapalı oyun alanlarına yoğun ilgi gösterince hastalık durumu dezavantaja dönüyor. Kış aylarında kapalı oyun alanları riskli olabiliyor. Ayrıca şu anda doğru beslenme, uyku düzeni ve el hijyeni çok önemli. Çocuklarımıza mutlaka el yıkama alışkanlığı kazandırmalıyız. En önemlisi doğru el yıkamayı öğretmeliyiz. Okula gitsin gitmesin her yaştan çocuğumuz mutlaka sıkça el yıkamalı" dedi. Liv Hospital Samsun’dan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Nazlı Karakullukçu Çebi, kapalı oyun alanlarına gösterilen yoğun ilgiden ötürü uyarıda bulundu. Soğuk havalarda hastalıklardan korunmak için dikkat edilmesi gereken noktalara değinen Uzm. Dr. Çebi, "Kış tüm anne babaların çocukları için korkulu rüya, okul döneminde birçoğumuz hastanelerin yolunu tuttu. Şu an kapalı oyun alanlarından uzak durmakta fayda var, açık alanlar doğa yürüyüşleri daha sağlıklı. Ek olarak çocuklarımıza mutlaka el yıkama alışkanlığı kazandırmalıyız ve en önemlisi doğru el yıkamayı öğretmeliyiz. El yıkama alışkanlığı biz büyüklerde de çoğu hastalığı önlemekte, mikroplardan bizleri uzak tutmaktadır. Okula gitsin gitmesin her yaştan çocuğumuz mutlaka sıkça el yıkamalıdır" diye konuştu. Çocuklarımızın düzenli, dengeli, doğal ve mevsimine göre beslenmesinin bağışıklık sistemi için çok önemli olduğunun altını çizen Uzm. Dr. Çebi, şunları söyledi: "Sebze ve meyveleri mevsimine göre tüketirsek hormonlu gıdalardan uzak durmuş oluruz. Bazı ilaçlar hakikaten sihirli dokunuşlar yapabilir. Doktor kontrolü ve önerisiyle alınan takviye vitaminler önerilerimiz arasındadır. Örneğin beta glukan içeren ilaçlar soğuk algınlığına karşı direnci arttırabilir ve artık her eczanede kolayca ulaşılabilir. Bağışıklık sistemini güçlendiren vitamin destekleri ve çeşitli ilaçlardan fayda görebilirsiniz. İdeali bu ilaçları 2 yaş ve üzerine kullanmaktır. Özel durumu olan, örneğin alerjik çocuklar için koruyucu ilaçlar dediğimiz birtakım ilaçlar astım ya da solunum sıkıntısı ataklarını azaltacaktır. Doktorunuzun düzenlediği şekilde bunları kullanırsanız acile taşınmalarınız azalacaktır. Öksürüklerimize kış boyunca ayva yaprağı ve ıhlamurları hazır tutalım, zararı yok, faydası çoktur. Karıştırıp demlersek içimi hoştur. Yine doğal öksürük şurubumuzun tarifi; bir turp tane karabiber ve balı içeren tariftir. Turp sebzesini oyup dibine tane karabiberi koyalım, içine balı döküp bir geniş kaba koyalım. Sabah kalktığımızda doğal öksürük şurubumuz hazır, günde 3 - 4 tatlı kaşığı verebilirsiniz. Tabi 1 yaşın altına vermiyoruz çünkü bal ile hazırlıyoruz. Bir de burnundan akıntı eksik olmayan, gece burun tıkanıklığından uyuyamayan çocuklar için önerimizde var. Bir soğanı soyun ve 4’e bölün. Yatağın başucuna asın, bir nebze akıntıyı hafifletir. İçinize sinmeyen her durumda, uykuyu bölen öksürük, 1 haftayı geçen grip nezle halinde mutlaka doktora başvurun. İlerlemeden hastalığın tedbirini alalım. Tedbirimizi aldığımız takdirde gelecek olan kıştan korkmamıza gerek yoktur."
Kahverengi kokarca ile mücadele: 850 hane, 23 kamu alanı ve 623 ahır ilaçlandı
26 Kasım 2025 Çarşamba - 18:22 Kahverengi kokarca ile mücadele: 850 hane, 23 kamu alanı ve 623 ahır ilaçlandı Samsun’un Terme ilçesinde bulunan bir mahallede kahverengi kokarca ile mücadele çerçevesinde 850 hane, 23 kamu alanı ve 623 ahır ile benzeri yapıda, teknik personeller eşliğinde biyosidal ilaçlarla ilaçlama gerçekleştirildi. Terme ilçesine bağlı Gölyazı Mahallesi’nde, kahverengi kokarca zararlısına karşı planlanan kışlak mücadele programı gerçekleştirildi. Samsun İl Tarım ve Orman Müdürlüğü koordinesinde yapılan çalışmada mahallede bulunan 850 hane, 23 kamu alanı ve 623 ahır ile benzeri yapı, teknik personeller eşliğinde biyosidal ilaçlarla ilaçlandı. Mücadelede kullanılmak üzere 10 adet ilaçlama makinesi mahalle sakinleri tarafından hazırlanırken, koruyucu kıyafet ve biyosidal ilaçların temini Terim İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından sağlandı. İlaçlama öncesinde uzman ekipler tarafından mahalle halkına kahverengi kokarcanın ürünlere verdiği zararlar, etkili mücadele yöntemleri ve kışlak döneminde alınması gereken önlemler hakkında bilgi verildi. Ardından ilaç karışımının hazırlanması ve uygulama teknikleri anlatılarak sahada toplu ilaçlamaya geçildi. Yetkililer, kahverengi kokarca popülasyonunun kontrol altına alınabilmesi için kışlak dönemindeki mücadelenin büyük önem taşıdığını belirtti. Mahalle genelinde yürütülen çalışmaların, tarımsal üretimde yaşanan zararı azaltmayı hedeflediği ifade edildi. Yılmaz: "Kokarcanın popülasyonunu baskı altına almaya çalışıyoruz" Samsun İl Tarım ve Orman Müdürü Kemal Yılmaz, "Kahverengi kokarca ile mücadele etmek amacıyla bakanlığımız bir eylem planı oluşturdu. Bu plan doğrultusunda çalışmalar devam ediyor. Kışlak alanlarda bu çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Bunlar serender, ahır, odunluk gibi yerler. Bu alanlarda kışı geçirmek için toplanan kokarcalara karşı biyosidal ilaçlar kullanarak mücadele çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Böyle kokarcanın popülasyonunu baskı altına almaya çalışıyoruz" dedi. Kul: "Kokarca ile mücadeleyi stratejik olarak uyguluyoruz" Terme Belediye Başkanı Şenol Kul ise "Kokarca ile mücadeleyi stratejik olarak uyguluyoruz. Çünkü kokarca yok olursa başka bir şey çıkacak. Bütün kurumlar, yerel yönetimler, merkezi yönetim ve halkımızla beraber geçen sene bir mücadele başlattık. Bu mücadele ilk başladığında halkımız bunu hafife aldı. Geçen sene buradaki fındığa etkisini görünce herkes panikledi ve buna sarıldı. Geçen sene yaptığımız mücadelede sonuç aldık. Bu şunu gösteriyor demek ki mücadeleye devam etmemiz gerekiyor" diye konuştu.