Yerel Haberler
Van
Van’da sigara bırakma polikliniklerinde 800 kişi sigarayı bıraktı 23 Aralık 2025 Salı - 15:27:57 Van İl Sağlık Müdürlüğü sağlıklı hayat merkezlerindeki sigara bırakma polikliniklerinde, 2025 yılında yaklaşık 800 kişi sigarayı bıraktı. Kent genelinde hizmet veren 17 sigara bırakma polikliniği aracılığıyla vatandaşlara ücretsiz danışmanlık ve tedavi desteği sunulurken, tütün kullanımının azaltılması ve toplum sağlığının korunması hedefleniyor. Sağlık personelince yürütülen çalışmalar kapsamında, sigarayı bırakmak isteyen bireyler düzenli olarak takip edilerek tedavi süreçleri destekleniyor. Yapılan değerlendirmelerde, 2025 yılı içerisinde sigara bırakma polikliniklerine toplam 2 bin 614 kişinin ayaktan başvurduğu, bu kişilerden bin 800’üne sigara bırakma ilacı başlandığı ve tedaviye uyumu yüksek olan grubun yaklaşık yüzde 40’ının sigarayı tamamen bıraktığı kaydedildi. "Van’ın 13 ilçesinin 11’inde sigara bırakma polikliniğimiz bulunuyor" Konuya ilişkin konuşan İl Sağlık Müdürü Op. Dr. Muhammed Tosun, Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu’nun destekleriyle koruyucu sağlık hizmetlerinde önemli bir noktaya gelindiğini belirtti. İl Sağlık Müdürü Tosun, "İnsanları hastalanmadan önce; gerek kronik hastalıklara gerekse akut hastalıklara yakalanmadan önce, koruyucu sağlık hizmetlerimizle bilinçlendiriyor, hastaneye gitmeye gerek kalmadan, hastalık aşamasına gelmeden tedavi imkânları sunuyoruz. Bu hizmetlerden biri de sağlıklı hayat merkezlerimiz ve ilçe sağlık müdürlüklerimiz bünyesinde başlayan, daha sonra sokaktaki her caddeye ve ara sokağa kadar yayılan sigara bırakma timleri ve polikliniklerimizdir. Hâlihazırda 17 noktada sigara bırakma polikliniği hizmeti veriyoruz" dedi. "Yüzde 40’ı sigarayı tamamen bıraktı" Sigara bırakma polikliniklerine sigaraya başlamış, bırakmayı düşünen ya da bu süreçte desteğe ihtiyaç duyan vatandaşların başvurduğunu dile getiren Tosun, "Bunun yanında yerinde sigara bırakma polikliniklerimiz ile sahada aktif görev yapan mobil timlerimiz de bulunuyor. Mobil timlerimiz, dükkân dükkân gezerek sigaranın zararlarını anlatıyor, sigarayı bırakmak isteyenlere yol gösteriyor. Ayrıca sigara bırakma mobil aracımız da şehrin kalabalık noktalarında, meydanlarda ve caddelerde hizmet vererek, sigarayı bırakmak isteyen vatandaşlarımıza hem bilgilendirme yapıyor hem de işlemlerini yerinde gerçekleştiriyor. 2025 yılı içerisinde il genelinde hizmet veren 17 sigara bırakma polikliniğine toplam 2 bin 614 kişi ayaktan başvurdu. Bu vatandaşlarımızdan bin 800’üne sigara bırakma ilacı başlandı. Tedaviye uyumu yüksek olan bu grubun yaklaşık yüzde 40’ı sigarayı tamamen bıraktı. Bu veriler doğrultusunda, ilimizde 2025 yılı içerisinde yaklaşık 800 vatandaşımız sigaraya veda etti" diye konuştu. Vatandaşın daha sağlıklı bir yaşama kavuşması için çalışmalarının devam edeceğini ifade eden Tosun, sigaranın; KOAH, kalp krizi ve benzeri pek çok kronik hastalığın en önemli tetikleyicilerinden biri olduğu düşünüldüğünde, bu başarının toplum sağlığı açısından ne kadar önemli olduğunun bir kez daha ortaya çıktığını kaydetti.
23 Aralık 2025 Salı - 15:14 Van’da sigara bırakma polikliniklerinde 800 kişi sigarayı bıraktı Van İl Sağlık Müdürlüğü bünyesinde faaliyet gösteren Sağlıklı Hayat Merkezlerindeki sigara bırakma polikliniklerinde, 2025 yılı içerisinde yaklaşık 800 kişinin sigarayı bıraktı. Kent genelinde hizmet veren 17 sigara bırakma polikliniği aracılığıyla vatandaşlara ücretsiz danışmanlık ve tedavi desteği sunulurken, tütün kullanımının azaltılması ve toplum sağlığının korunması hedefleniyor. Sağlık personeli tarafından yürütülen çalışmalar kapsamında, sigarayı bırakmak isteyen bireyler düzenli olarak takip edilerek tedavi süreçleri destekleniyor. Yapılan değerlendirmelerde, 2025 yılı içerisinde sigara bırakma polikliniklerine toplam 2 bin 614 kişinin ayaktan başvurduğu, bu kişilerden bin 800’üne sigara bırakma ilacı başlandığı ve tedaviye uyumu yüksek olan grubun yaklaşık yüzde 40’ının sigarayı tamamen bıraktığı kaydedildi. "Van’ın 13 ilçesinin 11’inde sigara bırakma polikliniğimiz bulunuyor" Konuya ilişkin konuşan İl Sağlık Müdürü Op. Dr. Muhammed Tosun, Sağlık Bakanı Prof. Dr. Kemal Memişoğlu’nun destekleriyle koruyucu sağlık hizmetlerinde önemli bir noktaya gelindiğini belirtti. İl Sağlık Müdürü Tosun, "İnsanları hastalanmadan önce; gerek kronik hastalıklara gerekse akut hastalıklara yakalanmadan önce, koruyucu sağlık hizmetlerimizle bilinçlendiriyor, hastaneye gitmeye gerek kalmadan, hastalık aşamasına gelmeden tedavi imkânları sunuyoruz. Bu hizmetlerden biri de Sağlıklı Hayat Merkezlerimiz ve ilçe sağlık müdürlüklerimiz bünyesinde başlayan, daha sonra sokaktaki her caddeye ve ara sokağa kadar yayılan sigara bırakma timleri ve polikliniklerimizdir. Hâlihazırda 17 noktada sigara bırakma polikliniği hizmeti veriyoruz" dedi. "Yüzde 40’ı sigarayı tamamen bıraktı" Sigara bırakma polikliniklerine sigaraya başlamış, bırakmayı düşünen ya da bu süreçte desteğe ihtiyaç duyan vatandaşların başvurduğunu dile getiren Tosun, "Bunun yanında yerinde sigara bırakma polikliniklerimiz ile sahada aktif görev yapan mobil timlerimiz de bulunuyor. Mobil timlerimiz, dükkân dükkân gezerek sigaranın zararlarını anlatıyor, sigarayı bırakmak isteyenlere yol gösteriyor. Ayrıca sigara bırakma mobil aracımız da şehrin kalabalık noktalarında, meydanlarda ve caddelerde hizmet vererek, sigarayı bırakmak isteyen vatandaşlarımıza hem bilgilendirme yapıyor hem de işlemlerini yerinde gerçekleştiriyor. 2025 yılı içerisinde il genelinde hizmet veren 17 sigara bırakma polikliniğine toplam 2 bin 614 kişi ayaktan başvurdu. Bu vatandaşlarımızdan bin 800’üne sigara bırakma ilacı başlandı. Tedaviye uyumu yüksek olan bu grubun yaklaşık yüzde 40’ı sigarayı tamamen bıraktı. Bu veriler doğrultusunda, ilimizde 2025 yılı içerisinde yaklaşık 800 vatandaşımız sigaraya veda etti" diye konuştu. Vatandaşın daha sağlıklı bir yaşama kavuşması için çalışmalarının devam edeceğini ifade eden Tosun, sigaranın; KOAH, kalp krizi ve benzeri pek çok kronik hastalığın en önemli tetikleyicilerinden biri olduğu düşünüldüğünde, bu başarının toplum sağlığı açısından ne kadar önemli olduğunun bir kez daha ortaya çıktığını kaydetti. (YLM-MSA-Y)
22 Aralık 2025 Pazartesi - 09:30 Van’da soba başında 83 yıllık çay geleneği Van’ın İpekyolu ilçesindeki Kahvaltıcılar Sokağı’nda yer alan ve yaklaşık 83 yıllık geçmişiyle kentin hafızasında önemli bir yere sahip olan tarihi çay evi, ziyaretçilerine nostaljik bir yolculuk sunuyor. Van’da 1942 yılından bu yana hizmet veren çay evi, özellikle kış aylarında odun sobası etrafında oluşan sıcak atmosferiyle dikkat çekiyor. Sobanın üzerinde demlenen çay ve tarçının kokusu mekânı sararken, geçmişten bugüne taşınan masa, sandalye ve demlikler ise eski günleri hatırlatıyor. Sigara içilmesine izin verilmeyen ve siyasetin konuşulmadığı çay evi, huzurlu ortamıyla her kesimden ziyaretçiyi ağırlıyor. 12 bardak çayı tek seferde servis ediyor Çay evinin dikkat çeken bir diğer özelliği ise çay servisi. Tepside çay sunmayı tercih etmeyen çay evi sahibi Dolayı Usta, yaklaşık 12 bardağı aynı anda eline alarak masalara servis yapıyor. Yılların verdiği alışkanlıkla yapılan bu sunum, mekânın kendine has kültürünü ve ustalığını gözler önüne seriyor. "Bu değerin yok olmasına gönlümüz razı değil" İHA muhbirine konuşan 56 yaşındaki çay evi sahibi Dolayı Öztürk, mekânın Van kültürünü yaşatmak amacıyla korunduğunu belirtti. Kentin en eski çay evi olduğunu ifade eden Öztürk, "Tam 83 yıllık bir geçmişe sahiptir. Biz burada eskiyi canlandırmaya, yaşatmaya çalışıyoruz. Van’ın kültürünü yaşatmak istiyoruz. Büyüklerimizin geçmişte yaşadıklarını, örfünü ve adetlerini kaybetmek istemiyoruz; bu değerin yok olmasına gönlümüz razı değil. Bakıyorsunuz; sobamız eski, sandalyelerimiz eski, demliklerimiz eskidir. Hepsini geçmişe dayanarak kullanıyoruz. Çünkü diyoruz ki, büyüklerimizin örfü, adeti kaybolmasın. Bunları yaşatmaya çalışıyoruz" dedi. "Burada bir bilgi bankası oluşuyor" Bu tür kahvehanelerin dostluklarının çok farklı olduğunu dile getiren Öztürk, "Buraya gelen insanların bilgi ve birikimi çok kıymetlidir. Biz onlara adeta birer ‘kitap’ diyoruz. Çünkü aralarında büyük esnaflar, önemli bürokratlar ve iş insanları var. Hepsi bir araya geldiğinde adeta bir bilgi bankası oluşuyor. Gençler buraya geliyor ve bu insanlardan çok şey alıyor" diye konuştu. Her kesimden vatandaşı çay evinde ağırladıklarını söyleyen Öztürk, sözlerini şöyle sürdürdü: "Sigara yasaklandığı gün biz de kahvemizde yasakladık. Bu çok güzel bir uygulama oldu. Ayrıca burası siyasetin olmadığı bir ortamdır. Herkese açık bir yerdir. Her kesimden insan gelir ve herkes buradan memnun ayrılır. İnsanlar geliyor, eskiyi yad ediyor; sandalyeye, masaya, çaya bakıyor. Zaten bir tezgâh yaklaşık 84 yıl ayakta durmuşsa, bilin ki onun verdiği bir tat, bir emek vardır. Çünkü bu memleketin değerlerine sahip çıkılması gerekiyor. Eğer biz bunları yaşatmaz, sahip çıkmaz ve korumazsak, ileride hepsi yok olur." "Emekli olduktan sonra neredeyse her gün buradayım" 13 yıl önce emekli olduktan sonra hemen her gün bu çay evine geldiğini ifade eden Ferzende Olgun ise "Buraya genellikle esnaflar ve emekli olan insanlar gelir. İnsanlar burada dinlenir, sohbet eder. Biz de sürekli buradayız; gelip burada dinleniyoruz. Ben kendi adıma söyleyeyim; emekli olduktan sonra neredeyse her gün buradayım. 2013 yılında emekli oldum ve o günden bu yana hep buraya geliyorum" dedi. "Çok güzel ve nostaljik bir mekândır" 1980’li yıllardan beri aynı çay evine geldiğini söyleyen Burhan Çap da, "Burası bana hep eskiyi hatırlatıyor. Buraya geldiğimde interneti, teknolojiyi, her şeyi unutuyorum. Eski zamanlar, eski hatıralar, arkadaşlar geliyor aklıma. Öğrencilik yıllarımızda da buraya gelir, hep çay içerdik. Çayı gerçekten çok güzeldir. Burası güzel bir yer, çok güzel ve nostaljik bir mekândır" şeklinde konuştu.
22 Aralık 2025 Pazartesi - 08:55 Radyo yayıncılığına adanan ömür Van’ın Erciş ilçesinde yaşayan 70 yaşındaki İzzet Batmaz, ömrünü radyo yayıncılığına adadı. 1990’lı yıllarda tüm Türkiye’de özel radyo ve TV’lerin kurulmaya başlamasıyla birlikte mesleğe ilk adımını atan İzzet Batmaz, memleketi olan Van’ın Erciş ilçesinde 95.5 frekansından yayın yapan Erciş Star FM’i kurdu. İlçeye ilk defa radyo heyecanını getiren ve 35 yıllık meslek hayatında birçok başarıya imza atan Batmaz, ömrünü adadığı mesleğini ilk günkü heyecan ve şevkle devam ettiriyor. Yönetim kurulu başkanlığı ve sunuculuğunu yürüttüğü radyoda yapmış olduğu kültürel ve sanatsal programlar, ilçede büyük bir ilgiyle takip ediliyor. Radyo yayıncılığı yapmaktan oldukça mutlu olan Batmaz, sağlığı el verdikçe mesleğini devam ettirmek istiyor. Batmaz, "1955 doğumluyum. 35 yıldır radyonun yönetim kurulu başkanı olarak görevimi devam ettiriyorum. Görevimi büyük bir zevkle ve şevkle yapıyorum. Dinleyici kapasitemiz çok geniş olduğu için farklı programlar yapmayı seviyorum. Onlar da beğeni ile dinliyorlar. Programlarımıza katılıyorlar. Gücümüz yettiği müddetçe radyoculuğu devam ettirmeye çalışacağız. İlçenin tek radyosuyuz. Radyoculuk çok farklı bir meslek. Halkın kulağı, sesi. İstediğiniz alana istediğiniz yerden ulaşabiliyorsunuz. Bizler gençlere örnek olsun diye, gençlere radyoyu sevdirmek amacıyla daha farklı yayınlar yapıyoruz. İnşallah farklı programlar yapmaya devam edeceğiz" dedi.
Van OSB Yönetim Kurlu Başkanı Aslan’dan Cumhuriyet bayramı mesajı
28 Ekim 2025 Salı - 14:17 Van OSB Yönetim Kurlu Başkanı Aslan’dan Cumhuriyet bayramı mesajı Van Organize Sanayi Bölgesi (Van OSB) Yönetim Kurulu Başkanı Memet Aslan, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla bir mesaj yayımladı. Mesajında, Birinci Dünya Savaşı’nda başarı elde eden batılı güçlerin Osmanlı topraklarına ve beldelerine yönelik büyük bir işgal hareketi başlattıklarına değinen Başkan Aslan, "Osmanlı Devletine ait toprakları harita üzerinde kendi aralarında bölüşen emperyal güçler, vakit geçirmeden işgal girişimlerine başladılar. Olayın vahametini hemen fark eden başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere vatansever askerler ve aydınlar, kendilerini bu vatana ait hisseden tüm kesimler, çeşitli platformlarda bir araya gelerek milli direniş ruhunun ilk taşlarını döşediler. Düzenlenen kongrelerle, tamimlerle milli birlik ve beraberlik ruhu, vatan ve millet bilinci aşılanarak işgalci güçlere karşı milli mücadeleyi fiilen başlattılar. Milli ve manevi değerlerini her şeyin üstünde tutan vatansever Anadolu çocukları; genci, yaşlısı, kadını ve çocuğuyla topyekûn bir mücadeleyle işgalci güçleri geri püskürterek geldikleri yere geri gönderdiler. Yapılan Lozan Barış Antlaşması ile savaş fiilen bitmiş oldu" dedi. Vatansız, zillet altında yaşamayı her zaman kendisine zül gören Anadolu halkının güçlü önderlikleri ile birlikte emperyalist güçleri def ettikten sonra sıra vatanı imar etmek, sahada ve masada güçlü kılmak için devletleşme sürecini başlattıklarına vurgu yapan Aslan, mesajının devamında ise "Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşları bundan sonra halkın hiçbir zümreye ve gruba bağlı kalmadan kendi özgür iradeleriyle kendilerini yönetmelerinin gerekliliğine inanıyorlardı. 1920’de TBMM ilan eden Mustafa Kemal ve arkadaşları, ülkeyi muasır medeniyetler seviyesine çıkarmak için her alanda çalışmalar başlattılar. Ülkeyi hızlı bir değişim ve dönüşüm sürecine sokan Mustafa Kemal ve arkadaşları, halkın kendi kendisini yönetme ilkesinde hem fikir oldular. 29 Ekim 1923’te ilan edilen Türkiye Cumhuriyeti ile halk kendi kendini yönetme kabiliyetini sağlamış oldu. Bin türlü zorlukla, mücadele ile kurulan ülkeyi sonsuza dek yaşatmanın hesabını yapma zamanı gelmişti. Vatanına, milli ve manevi değerlerine, özgürlüğüne düşkün bu halk, Cumhuriyetin ilanı ile bundan sonrada geleceği hakkında kararları kendi kendileri vereceklerdi. ’Cumhuriyeti biz kurduk, onu yaşatacak olan sizlersiniz’ vecizesi ile Gazi Mustafa Kemal, bizlere Cumhuriyeti emanet etmiştir. Bu duygularla başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere ülkenin birliği ve beraberliği, vatanın bölünmez bütünlüğü için canlarını feda eden şehitlerimize rahmet, gazilerimize sağlık ve afiyet diliyor, Cumhuriyet Bayramı’nı kutluyorum" ifadelerine yer verdi.
Van’da Gazze yararına hayır panayırı düzenlendi
28 Ekim 2025 Salı - 12:20 Van’da Gazze yararına hayır panayırı düzenlendi Van’ın Muradiye ilçesinde Gazze yararına düzenlenen hayır panayırı büyük ilgi gördü. Muradiye ilçesindeki Atatürk İlkokulu ve Ortaokulunda, Gazze’de yaşanan insanlık dramına dikkat çekmek ve destek olmak amacıyla düzenlen etkinlikte hem yiyecek stantları hem de bölümlerin hazırladığı el emeği ürünler büyük ilgi gördü. Satantlarda birbirinden güzel yiyeceklerin yanı sıra öğretmen ve öğrencilerce hazırlanan el emeği ürünler de sergilendi. Satış boyunca hem öğrenciler hem de ziyaretçiler keyifli anlar yaşarken, toplumsal dayanışmanın ve yardımlaşmanın önemi bir kez daha ön plana çıktı. Atatürk İlkokulu ve Ortaokulu Müdürü Erhan Hırslı, "Bugün Gazze’deki yaşanan insanlık dramına sessiz kalmamak, bir nebze de olsa kardeşlerimize yardımcı olabilmek amacıyla okulumuzda hayır panayırı düzenledik. Velilerimizin ve öğrencilerimizin katılımıyla güzel bir etkinlik gerçekleştirdik. Katkı sunan tüm öğretmen arkadaşlarıma ve velilerimize canıgönülden teşekkür ediyorum" dedi. Sınıf öğretmeni Ahmet Furkan Budan ise, "Bizler de Gazze’deki kardeşlerimize destek olmak amacıyla küçük de olsa çorbada tuzumuz olsun düşüncesiyle bir panayır organizasyonu yaptık. Okul idaremiz, öğretmenlerimiz, velilerimiz ve öğrencilerimiz büyük bir duyarlılık gösterdi. Etkinliğimize yoğun ilgi oldu, halen de devam ediyor. Gazzeli kardeşlerimize buradan selamlarımızı iletiyoruz, Allah yardımcıları olsun" ifadelerini kullandı. Hayır panayırına katılan öğrenciler ise elde edilen gelirin tamamının Gazze’deki kardeşlerine bağışlanacağını belirterek, okul yönetimine teşekkür etti.
Van merkezli 2 ilde ’bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık’ operasyonu: 3 gözaltı
28 Ekim 2025 Salı - 11:19 Van merkezli 2 ilde ’bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık’ operasyonu: 3 gözaltı Van merkezli 2 ilde gerçekleştirilen ‘bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle nitelikli dolandırıcılık" operasyonunda gözaltına alınan 3 kişiden 1’i tutuklanırken, 2’si hakkında adli kontrol kararı verildi. Van Valiliği’nden yapılan açıklamada, "Van İl Jandarma Komutanlığı Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğünce; Çaldıran Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde Van merkezli 2 ilde "Bilişim Sistemlerinin Kullanılması Suretiyle Nitelikli Dolandırıcılık" suçuna yönelik düzenlenen operasyonda; 3 ay süren teknik ve fiziki takip sonucu banka hesaplarında 146 milyon TL işlem hacmi tespit edilen 3 şüpheli yakalandı. Yakalanan şüphelilerin; ilanda bulunan araç ilanlarının kopyalanması sonucu alıcı ve satıcı konumunda bulunan vatandaşları dolandırdıkları belirlenen şüpheliler hakkında soruşturma başlatıldı. MASAK tarafından hazırlanan raporlar doğrultusunda yürütülen incelemelerde, şüphelilerin banka hesaplarında suçtan elde ettikleri 146 milyon TL tutarında para hareketliliği tespit edildi. Operasyonlar sonucu; çok sayıda cep telefonu, SIM kart, bilgisayar, harddisk ve dijital materyaller ele geçirildi. Şüphelilerden; 1’i tutuklanırken, 2’si hakkında adli kontrol kararı verildi. Bilişim sistemlerini kullanarak nitelikli dolandırıcılık yapanların siber vatanda sanal devriyelerimizle peşindeyiz" denildi.
Erçek Gölü son 30 yılda büyük çekilme yaşadı
28 Ekim 2025 Salı - 09:39 Erçek Gölü son 30 yılda büyük çekilme yaşadı Van’ın doğusundaki Erçek Gölü, son yıllarda yaşanan kuraklık ve buharlaşmadaki artış nedeniyle her geçen yıl biraz daha küçülüyor. Uydu görüntülerine göre gölde son 30 yılda ciddi oranda su kaybı yaşandığı belirlendi. Van’a 30 kilometre mesafede bulunan Erçek Gölü, son 30 yılda belirgin bir su kaybı yaşadı. Bölgedeki kuraklık, buharlaşmadaki artış ve çevresel etkiler nedeniyle gölün su seviyesi gözle görülür biçimde azaldı. Bir zamanlar geniş sazlık alanlarıyla birçok yaban kuşuna ev sahipliği yapan göl, bugün yer yer onlarca metre çekilmiş durumda. Su seviyesinin düşmesiyle gölü besleyen küçük dereler de kuruma tehlikesiyle karşı karşıya kaldı. Son yıllarda şüphesiz ülkenin gündemini meşgul eden en büyük konulardan birisi kuraklık olduğunu ifade eden Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) Su Ürünleri Fakülte Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, "Yağışların azalması ve yaz aylarındaki sıcaklığın mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi. Bu noktada Van Gölü havzası çok kırılgan bir yapıya sahip. Çünkü Van Gölü havzası kapalı bir havza. Yani havzaya dışarıdan akarsu yoluyla hiçbir su girdisi yok. Aslında havzanın çok basit bir su bütçesi denklemi bulunuyor. Su girdilerini kış aylarındaki yağan kar yağışları ve yağmur yağışları oluştururken havzadan su çıkışı yalnızca buharlaşmayla oluyor. Artık havzada kış aylarına geç giriliyor. Yaz ayları ise erken karşılanıyor. Şu anda Ekim ayının sonuna yaklaşıyoruz. Adeta bahardan kalma havalar yaşıyoruz. Geçmişte Aralık ayı geldiğinde havzaya kar yağışı yoğun bir şekilde düşmeye başlarken artık yoğun kar yağışını görmemiz için Ocak ayının ortalarını bekliyoruz. Bu noktada havza için en önemli noktalardan birisi kış aylarında yağan kar yağışı. Çünkü kış aylarında yağan kar yağışları dağların tepelerinde adeta bir depo gibi birikiyor. Yaz aylarında yavaşça eriyerek havzadaki akarsu suları besliyor. Havzanın adeta su deposunu oluşturuyor. Geçtiğimiz 2025 yılı özellikle Şubat ayı yani kış ayında maalesef kar yağışlarında çok büyük bir azalma oldu" dedi. "1995 yılından itibaren gölde yaklaşık 6 kilometrekarelik bir alanın şu anda tamamen karaya çıkmış" Şubat ayını dikkate alırsak kar yağışında yüzde 60’lık bir azalma meydana geldiğini ifade eden Akkuş, "Geçmişte 10 damla yağış düşerken maalesef Şubat ayında sadece 4 damla kar yağışı düştü. İşte Şubat ayındaki bu kar yağışının azlığının etkilerini içerisinde bulunduğumuz aylarda çok yoğun bir şekilde görüyoruz. Havzada her ne kadar Van Gölü ön plandaysa da Van Gölü’nden sonra havzadaki en büyük göl Erçek Gölü’nü oluşturuyor. Ve Erçek Gölü önemli balıkçılık alanlarından birisi. Özellikle su kuşları, flamingolar için çok çok önemli bir beslenme ve yaşam habitatını oluşturuyor. oluşturuyor. Fakat uydu görüntülerini incelediğimiz zaman kar yağışındaki azlığın ve yaz aylarındaki sıcaklığın mevsim normallerinde yüksek seyretmesinden Erçek Gölü’de maalesef olumsuz bir şekilde etkilenmiş. Özellikle 1995 yılından itibaren Göl’de yaklaşık 6 kilometrekarelik bir alanın şu anda tamamen karaya çıkmış bir vaziyette ve çatlamış beyaz topraklarda oluşuyor. Erçek Gölü havzada önemli bir göl. Çünkü gölün yüzde 30’luk kısmı sığ alanlardan oluşuyor. Bu sığ alanlar özellikle flamingolar için adeta bir beslenme yuvası, beslenme habitatı. Diğer kuşlar için üreme alanlarını oluşturuyor. Bütün umutlarımız önümüzdeki kış ayında yani 2026 yılının ümit ediyoruz ki kış mevsimi bol kar yağışlı geçer. 2026 yılı kış ayı da 2025 yılındaki gibi geçerse biz Van Gölü ve Erçekgölü’nün biraz daha geriye doğru çekildiğini göreceğiz" diye konuştu.
Lokman Hekim Van Hastanesi’nde tıbbi onkoloji uzmanı hasta kabulüne başladı
28 Ekim 2025 Salı - 09:21 Lokman Hekim Van Hastanesi’nde tıbbi onkoloji uzmanı hasta kabulüne başladı Van’ın önde gelen sağlık kuruluşlarından Lokman Hekim Van Hastanesi, hasta odaklı sağlık hizmetini her geçen gün geliştirmeye devam ediyor. Kadrosuna katılan yeni hekimlerle hizmet kapasitesini artıran hastane, Tıbbi Onkoloji Bölümü’nde hasta kabulüne başlayan Uzman Dr. Ömer Faruk Akgül ile kanser tedavisinde kaliteli ve modern bir hizmet sunmayı hedefliyor. Konuya ilişkin konuşan Dr. Ömer Faruk Akgül, tıbbi onkolojinin kanserin ilaçla tedavisiyle ilgilenen bir branş olduğunu belirtti. Dr. Akgül, "Tıbbi onkoloji, kemoterapi, immünoterapi ve akıllı ilaç tedavilerini yönetir; bu tedavilere bağlı yan etkiler hakkında hastaları bilgilendirir ve gerekli önlemleri alır" dedi. "Meme kanserinde üç temel tedavi yöntemi uygulanır" Meme kanserinin dünyada en sık görülen kanser türlerinden biri olduğuna dikkat çeken Akgül, "Gün geçtikçe risk faktörlerinin çeşitlenmesi ve artması, vaka sayısında da ciddi bir yükselişe yol açıyor. Obezite, alkol ve sigara kullanımı bu hastalık için önemli risk faktörleri arasında yer alıyor. Bunlara ek olarak genetik yatkınlık, dışarıdan hormon kullanımı, geç yaşta doğum yapmak, hiç doğum yapmamak ya da emzirmemek; erken yaşta adet görmeye başlamak (erken menarş) ve geç menopoza girmek gibi durumlar da meme dokusunun uzun süreli hormona maruz kalmasına neden olarak meme kanseri riskini artırabiliyor. Meme kanseri tanısı konulduktan sonra ilk aşama, hastalığın evrelendirilmesidir. Çünkü meme kanserinde üç temel tedavi yöntemi uygulanır: cerrahi tedavi, radyoterapi (ışın tedavisi) ve ilaç tedavisi. Tıbbi onkoloji açısından bakıldığında meme kanseri tek bir hastalık değildir; birçok alt tipi vardır. Kabaca özetlemek gerekirse; hormon duyarlı tip, HER2 pozitif tip ve genellikle gençlerde görülen, daha agresif seyreden üçlü negatif tip olarak sınıflandırılabilir. Bu alt tiplerin her birinin tedavi yaklaşımı farklı olduğu için, tümörün biyolojik özelliklerinin belirlenmesiyle kişiye özel (bireyselleştirilmiş) bir tedavi planı oluşturulur" diye konuştu. "40 yaş üzerindeki kadınlar düzenli mamografi ve ultrason taramaları yaptırmalı" Ekim ayı farkındalık kampanyaları kapsamında ‘Erken teşhis hayat kurtarır’ prensibine dikkat çeken Dr. Akgül, "Bu noktada iki önemli önerimiz var: Birincisi, kadınların kendi kendine meme muayenesi yapmasıdır. Adet gören kadınlara: Adetten sonraki ilk hafta içinde, hormon seviyelerinin düşük olduğu dönemde memedeki şişlik ve hassasiyetin azaldığı zaman ayna karşısında veya duşta kendi memelerini muayene etmeleri önerilir. Menopoza giren kadınlara: Belirli bir adet döngüsü olmadığı için her ayın aynı gününde, düzenli bir alışkanlık haline getirerek muayenelerini yapmaları tavsiye edilir. Muayene sırasında memede sertlik, kitle, deride çekinti, renk değişikliği veya meme başında akıntı gibi bulgular fark edilirse vakit kaybetmeden doktora başvurulmalıdır. Ayrıca 40 yaş üzerindeki kadınların düzenli olarak mamografi ve ultrason taramalarını yaptırmaları büyük önem taşımaktadır" şeklinde konuştu. Dr. Akgül, tıbbi onkolojinin yalnızca meme kanseri ile sınırlı olmadığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Beyin, baş-boyun, akciğer, mide, özofagus, karaciğer, pankreas, bağırsak, böbrek ve üreme organları gibi birçok kanser türü de tıbbi onkolojinin ilgi alanına giriyor. Son yıllarda özellikle mide ve yemek borusu kanserlerinde immünoterapi ilaçlarının geri ödeme kapsamına alınmasıyla hastalara daha etkili ve konforlu tedavi seçenekleri sunulabiliyor." Van’da 10 koltuklu modern bir kemoterapi ünitesi kurulduğunu aktaran Akgül, hastaların burada güvenli ve konforlu bir ortamda tedavi aldığını kaydetti.