Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Abone
Gündem
Politika
Ekonomi
Dünya
Asayiş
Spor
Video
Yerel
Belgesel
Daha
Fotogaleri
Aktüel
Sağlık
Çevre
Magazin
Kültür Sanat
Eğitim
Teknoloji
Hava Durumu
Tüm Haberler
Tüm Manşetler
RSS
Whatsapp
İHA Kurumsal
EN
Yerel Haberler
İstanbul
Ankara
İzmir
Bursa
Antalya
Trabzon
Tüm Şehirler
Adana
Adıyaman
Afyon
Ağrı
Aksaray
Amasya
Ankara
Antalya
Ardahan
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bartın
Batman
Bayburt
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Düzce
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Iğdır
Isparta
İstanbul
İzmir
Kahramanmaraş
Karabük
Karaman
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırıkkale
Kırklareli
Kırşehir
Kilis
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Mardin
Mersin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Osmaniye
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Şanlıurfa
Şırnak
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Uşak
Van
Yalova
Yozgat
Zonguldak
YEREL HABERLER
Yaylada kaybolan yaşlı çift yaşadıklarını anlattı: "Ben uyardım ama beni dinlemedi"
13 Aralık 2025 Cumartesi - 12:33:46
Sakarya’da yaylada kaybolan ve hem gece görüşlü dronlarla hem de yaya olarak arandıktan saatler sonra bulunan Karaçoban çifti, yaşadıklarını anlattı. 71 yaşındaki Havva Karaçoban, "Ekipler bizi bulduklarında eşim uyuyordu ve ona araba farlarının gördüğümü söyledim bana inanmadı, ‘sana öyle geliyor’ dedi" derken 72 yaşındaki Mustafa Karaçoban, "Gençliğimde de maceraya hevesli bir adamdım, macera oldu bize" dedi. Akyazı ile Taraklı arasında bulunan Karagöl Yaylası mevkiinde 9 Aralık’ta meydana gelen olayda, Akyazı ilçesinde yaşayan Havva Karaçoban (71) ve Mustafa Karaçoban (72) öğle saatlerinde Geyve’deki akrabalarından evlerine dönmek için yola çıktı. Yakınlarını arayıp yayla yolunda seyir halindeyken araçlarının çamura saplandığı bilgisini veren çiftin daha sonra telefon sinyali kesildi. Çifte ulaşamayan yakınları, 112 Acil Çağrı Merkezi’ne kayıp ihbarında bulundu. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye AFAD, jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. AFAD ekipleri, gece görüşlü dron ve yaya olarak bölgede yaşlı çifti bulmak için çalışma başlattı. Yapılan geniş çaplı inceleme neticesinde yaşlı çift bulunup sağlık kontrolleri sonrasında yakınlarına teslim edilmişti. Ekiplerin yoğun mesaisi sonrasında yaşlı çifti buldukları anlar cep telefonu kamerasına yansıdı. Yaşlı çift yaşadıklarını anlattı: "Araba farlarının gördüğümü söyledim bana inanmadı" Yayla yolunda kaybolan yaşlı çift, yaşadıklarını İhlas Haber Ajansı Muhabirine anlattı. 71 yaşındaki Havva Karaçoban, "Geyve’den çıktık ve eve gönderken mantar toplamaya karar verdik. Eşim gitti, birkaç mantar topladı sonrasında yağmur yağmaya başlayınca bıraktık. Dönerken sis oluştu ve önümüzü göremedik. Bir yerlere girdik yolu kaybettik. Ben uyardım ama beni dinlemedi ve çamura saplandığımız alana doğru gittik. Çamura saplandık aracı ileri geri hareket ettirmemize rağmen kurtulamayınca aracın içine bindik ve gece oldu. Eşim daha sonrasında yürüyerek yüksek yere gitti, çocuklara telefon ettiler. Çocuklarda bizi gece 01.00 gibi kurtardılar. Ben bizi kurtarmaya gelen aracın ışıklarını görünce mutlu oldum. Ekipler bizi bulduklarında eşim uyuyordu ve ona araba farlarının gördüğümü söyledim bana inanmadı, ‘sana öyle geliyor’ dedi. Bizi sonrasında Taraklı’ya götürdüler, hastanede kontrollerimizi yaptılar aç olup olmadığımızı sordular" dedi. "Gençliğimde de maceraya hevesli bir adamdım, macera oldu bize" 72 yaşındaki Mustafa Karaçoban, "Yoldan dönerken mantar toplamaya karar verdik. İstediğim gibi olmayınca karanlık çökmeden eve dönmek istedim. O sırada hava şartları da olumsuzdu geçtiğim yollardan yeniden geçtim. Başka bir yol buldum oraya saptım ama çamura saplandık. Araçtan inerek yürüdüm bir tepede çocuklara ulaştım. Sonrasında bizi kurtarmaya gelen aracı görmek bizi çok mutlu etti. Gençliğimde de maceraya hevesli bir adamdım, macera oldu bize. Sağlık durumumuz gayet iyi hatta eşimin daha iyi oldu, oranın havası çok iyi geldi" diye konuştu.
13 Aralık 2025 Cumartesi - 12:34
Çimento fabrikasında yangın tatbikatı
İzmir itfaiye ekipleri, Bornova’da faaliyet gösteren bir çimento fabrikasında yangın ve acil durumlara hazırlık amacıyla yangın, arama ve kurtarma tatbikatı gerçekleştirdi. Senaryo gereği fabrikada mahsur kalan iki personel başarılı bir şekilde kurtarıldı. İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı, sanayi tesislerinde meydana gelebilecek yangınlara karşı hazırlıkları güçlendirmek amacıyla Bornova Işıklar Mahallesi’nde faaliyet gösteren bir çimento fabrikasında yangın, arama ve kurtarma tatbikatı yaptı. Senaryoya göre fabrikanın katı atık depolama alanında bir elektrik arızası nedeniyle yangın çıktı. Alevlerin kısa sürede büyümesi üzerine fabrika çalışanları vakit kaybetmeden 112 Acil Çağrı Merkezi’ni arayarak ihbarda bulundu. İhbar üzerine olay yerine hızla ulaşan itfaiye ekipleri, fabrika içerisinde mahsur kalan çalışanlar olduğunu tespit ederek arama kurtarma çalışması başlattı. Yoğun alevler ve duman arasında yapılan çalışma sonucu, yangın bölgesinde mahsur kalan iki çalışan güvenli bir şekilde kurtarıldı. Ardından ekipler yangını kısa sürede kontrol altına alarak tatbikatı başarıyla tamamladı.
13 Aralık 2025 Cumartesi - 12:34
Karatay’da öğrenciler sabah namazı programında buluşuyor
Konya’nın merkez Karatay ilçe Belediyesi Kent Konseyi Gençlik Meclisi tarafından Karatay’daki lise öğrencilerine yönelik "Sabah Namazı Buluşmaları" programı düzenleniyor. Etkinlik kapsamında bir araya gelerek tanışma ve kaynaşma fırsatı bulan gençler, birlik ve beraberlik duygusunun gelişimine katkı sağlıyor. Karatay Gençlik Meclisi Ortaöğretim Çalışma Grubu’nun düzenlediği Sabah Namazı Buluşmalarında öğrenciler, sabahın huzur veren sessizliğinde gönüllerini aynı niyette buluşturuyor. Huzurlu bir atmosferde gerçekleştirilen buluşmada gençler hem manevi bir birliktelik yaşıyor hem de güne birlikte başlamanın mutluluğunu paylaşıyor. Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca, bu programlar ile gençlerin sosyal, kültürel ve manevi gelişimlerine katkı sunmayı hedeflediklerini ifade etti. Sabah Namazı Buluşmalarının gençler arasında dayanışmayı güçlendirdiğini belirten Başkan Hasan Kılca, "Sabah Namazı Buluşmalarımız, gençlerimizin bir araya geldiği, aynı niyetle saf tuttuğu çok kıymetli bir etkinlik. Karatay Belediyesi olarak gençlerimizin milli ve manevi değerlerle yetişmesine büyük önem veriyoruz. Onların bu değerlere sahip çıkması, bizim için en büyük kazançtır" dedi. "Gençlerimizin değerleriyle yetişmesi, bizim en değerli kazanımımız" diyen Başkan Hasan Kılca, Karatay Belediyesi’nin her alanda donanımlı bir gençlik oluşturabilmek için çalıştıklarını söyledi. Gençlerin sosyal, kültürel ve sportif gelişimlerini desteklemeyi öncelik olarak gördüklerini vurgulayan Başkan Kılca, "Gençlerimiz ve çocuklarımız, belediye hizmetlerimizin merkezinde yer alıyor. Geleceğimiz olan gençlerin başarıları için gayretli bir çalışma sergiliyoruz. Bu sabah namazı buluşmaları ile de milli ve manevi değerlerine bağlı, maneviyatı güçlü bir gençliğin oluşmasına katkı sağlıyoruz. Katılım gösteren tüm öğrencilerimize teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu. Sabah namazı programı sonrasında gençlerin gönüllerini ısıtmak, güne sıcak ve güzel bir başlangıç yapmalarını sağlamak için gençlere çorba ikramında bulunuluyor. Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca, yıl boyunca gençlere yönelik sosyal, kültürel ve eğitsel çalışmaların devam edeceğini belirtti.
13 Aralık 2025 Cumartesi - 12:32
Güllü’nün kızı Gülter: "Annemi ben kesinlikle öldürmedim, masumum"
Yalova’daki evinin terasının penceresinden düşen Güllü’nün ölümüyle ilgili soruşturmada ’tasarlayarak yakın akrabayı öldürmek’ suçlamasıyla çıkarıldığı mahkemece tutuklanan sanatçının kızı Tuğyan Ülkem Gülter (27) suçlamaları reddetti. 26 Eylül 2025 tarihinde Yalova’nın Çınarcık ilçesi Harmanlar Mahallesi Vali Akı Caddesi üzerindeki apartmanın 5’inci katındaki kapalı terasta ünlü şarkıcı Güllü (52), kızı ve arkadaşıyla eğlendiği sırada pencereden düşerek hayatını kaybetmişti. Güllü’nün ölümüyle ilgili Yalova Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma çerçevesinde gözaltına alınan Güllü’nün kızı Tuğyan Ülkem Gülter’i tutuklandı, Sultan Nur Ulu’ya ise ev hapsi verildi. Annesini öldürdüğü iddia edilen Gülter, mahkemede Sultan Nur Ulu’nun yaklaşık bir aydır annelerinin evinde kaldığını ifade etti. Olay gününü anlattı Yalova’ya çocuğuma bakıcı tutmak için gittiğini akşam da eve geri döndüklerini söyleyen Gülter, yemek yedikten sonra film izleyemeye başladıklarını belirterek, "Filim izleyeceğimiz için annem kendisine meze hazırladı ve şarap aldı. Annem yaklaşık 20 gün önce Şirince’ye gitmişti. Şirince’ye gittiğinden beri şarap içmeye başladı. Daha önce alkol kullanırdı ama şarap içmeye yeni başlamıştı. O gün annem yaklaşık 3,5 şişe şarap içti. Film izlediğimiz sırada ben bir ara odama geçip eski nişanlım olan Kervan’la yaklaşık 20 dakika görüntülü konuştum. Ben geri salona geldiğimde Sultan’la annem film izlemeye devam ediyorlardı. Ben içeri geldikten bir süre sonra filmi kapattık. Annem zaten ben içeri telefonla konuşmaya gittiğim için ’s...n filmin içine" dedi. Daha sonra müzik açtık. Üçümüz beraber müzik eşliğinde eğlendik. Daha sonra Sultan’la ben odaya geçtik. Ben odada Kervan ve Çiğdem abla ile görüntülü konuştum. Sultan benim yanımda oturuyordu. Ben bir iki defa salona gidip geldim. Odada olduğum süreçte Kervan’la konuşurken aramızda yüzük muhabbeti geçmişti. Ben yüzüğü atacağım tarzında konuşmuştum ve benim hamile olma ihtimalim vardı. Ancak bunu annem bilmiyordu. Sultan’la konuştuğumuz sırada annemin öğrenme ihtimaline karşı Sultan’a "düştü derim, yada aldırırım" demiştim. Bu sırada salondaki televizyonda Sultan’ın telefonuna bağlı bir şekilde müzik çalıyordu. Biz odadaydık. Sultan’la beraber benim telefonumdan oda da telefon açtık. Sultan’a malkata şarkısını açmasını istedim. Sultan malkata şarkısını benim telefonumdan açmıştı" diye konuştu. Sultan ile malkata oynarken annesinin içeri girdiğini belirten Gülter, şunları kaydetti: "Sultan’ın elinden tutup malkata oynatmaya çalıştı. Sultan bilmediğini söyledi. Üçümüz odada dans etmeye başladık. Biz kapı ile gardırobumun arasında dans ediyorduk. Annemle biz birbirimizi mıncıklardık. Bana söylendiği gibi ’bırak beni bırak’ gibi bir şey söylenmişse buna istinaden söylenmiştir. Zaten sonrasında annem o sırada bize ’o...’ dedi. Ama bunu kızdığı için söylemedi. Sonrasında annem müziğin sesini açmamızı istedi. Sultan gardırobumun önünde yüzüne bakıyordu. Yüzünde dikiş izi vardı. Sultan dikiş izine sürekli bakar, bende o sırada Sultan’ın yanında oynuyordum. Daha sonra ben çok yüksek bir şekilde güm diye bir ses duydum. Önümü camın olduğu tarafa doğru çevirdiğimde annemi görmeyince koş diye bağırarak aşağıya indim. Yukarıda odadayken güm diye ses duyduktan sonra ben annemi görmedim. Nasıl düştüğünü de bilmiyorum. Direk aşağıya koştum. Koşarken Çiğdem ablanın kapısını çaldım. Aşağıya indikten sonra olanları hatırlamıyorum." "Annem benden oldukça ağırdır. Benim onu kaldırma gibi bir şansım yoktur" Sultan’ın annesinin camdan düşmesine ilişkin aleyhime verdiği beyanları kabul etmediğini söyleyen Gülter, "Annem benden oldukça ağırdır. Benim onu kaldırma gibi bir şansım yoktur. Zaten olay sırasında benim sırtım dönüktü. Annemin nasıl düştüğüne dair bir fikrim yok. Normalde Sultan’la aramda herhangi bir problem yok. Sultan’la biz çok yakın arkadaştık. Ancak Sultan kaza yapmadan önce eski sevgilisi ile beraber uyuşturucu kullanmışlar. Ben bunu duymuştum. Hatta kazadan önce Sultan kokain kullanmış bunu bana söyledi. Kaza sırasında da sevgilisi ile beraber metanfetamin kullandıklarını duydum. Dosyaya uyuşturucu testi ile ilgili işlemler girince Sultan bunlardan dolayı çok tedirgin oldu. Test sonucunda uyuşturucu madde kullandığı ortaya çıkıp ona suç atacağımızdan dolayı avukatım Merve Uçanok’a ’siz benim başımı mı yakmaya çalışıyorsunuz’ demişti. Aynı yerde oturduğumuzdan dolayı tanıdığım Hülya ve Bircan abla tam hatırlamamakla birlikte cenaze günü ve ertesi günü Sultan’ı korkutmuşlar. ’Başınız belaya girecek, Tuğyan uyuşturucu kullanıyor, senin üstüne iftira atar’ şeklinde söylemişler. Bunları bana Sultan çok sonra anlattı. Sultan’ın aleyhime vermiş olduğu ifadelerin bundan dolayı kaynaklandığını düşünüyorum. Çünkü aramızda herhangi bir husumet yoktur. Hatta bu süreçte bana en çok Sultan destek olmuştur" dedi. "Anneme çok sinirli olduğum dönemdi" Annesiyle arasında uyuşturucu, para ve eski nişanlısı Kervan’dan kaynaklı ya da herhangi bir sebepten kaynaklı bir sıkıntı olmadığına vurgu yapan Gülter, "Benim ’annemi öldürmek istiyorum’ şeklindeki mesajlarım hatırladığım kadarıyla Haziran ayında Bircan ablaya attığım mesajlardır. Ancak annemle o zaman kavga etmiştik ve ben 21 gün kadar eve gitmemiştim. Anneme çok sinirli olduğum bir dönemde yazdığım bir mesajdı" ifadesini kullandı. "Annem bana ne de ben ona husumet beslemiyordum" Yurtdışına kaçacağı iddialarına da yanıt veren Gülter, şöyle konuştu: "Zaten yurtdışına çıkma yasağımda yoktu. Benim küçük bir çocuğum var. Ben onu bırakıp bir yere zaten gitmezdim. Bu konuşmalar sadece Serhat’ın bize açtığı muhabbetten kaynaklanmıştı. Ben Çınarcık’ta olan evde kaldığım süre boyunca sürekli rahatsız edildim. Bu yüzden Gökhan Cevher’in evinde kalmaya başlamıştım. Gökhan Cevher’in evinde kalmaya 3 valiz ile gitmiştim. Gökhan Yalova’da Çınarcık’ta kalıyordu. Tuğba abla ile eşi Serhat abi beni almaya geleceklerdi. Onların olduğu Büyükçekmece’ye gidecektik. Yaklaşık 1,5 hafta Tuğba ablaların evinde kalmıştım. Daha sonra Çınarcık’ta emlakçı Arif abi’den bir ev tutmuştum. Gözaltına alındığımız gün Büyükçekmece’ye valizlerimi alıp kiralayacağım eve götürmek için gitmiştim. Istanbul Büyükçekmece’ye gitmemizle yurtdışına kaçmamız arazında herhangi bir bağlantı yoktur. O sebeple gitmemiştik. Benim annemi öldürmek için herhangi bir sebebim yoktur. Ne annem bana ne de ben ona husumet beslemiyordum. Kendimden emin olduğum için kaçma gibi bir durumum söz konusu dahi değildir." Gülter, Arkadaşı Sultan’ın annemin ölüm olayına ilişkin vermiş olduğu ifadeyi kabul edilemez olduğunu belirtti. Bilirkişi raporuna da itiraz eden Gülter, "Her ne kadar bilirkişi raporunda düşme olayının dış kuvvet ve temas varlığı ile olduğu söylenmiş olsa da ben bunu kesinlikle kabul etmiyorum. Eğer annemi itmiş olsaydım ses kayıtlarındaki ’görüşürüz’ ifadesi yerine annemin bağırma yada yardım isteme sesi gerekirdi. Kaldı ki ’görüşürüz’" kelimesini ben söylemedim. Kesinlikle kabul etmiyorum. Annemi ben kesinlikle öldürmedim. Ben masumum" dedi.
13 Aralık 2025 Cumartesi - 09:42
Gaziantep’teki tarihi kasteller fotoğraf tutkunlarını cezbediyor
Gaziantep’in UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan kastelleri ve livasları, mimari yapılarıyla ve tarihi dokularıyla fotoğraf tutkunlarını cezbediyor. 2018 yılında UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne alınan Gaziantep’in tarihi altyapısı olarak bilinen yer altı su tesisleri kastellerle içme suyu şebekesi livaslar, turistlerin yanı sıra fotoğraf tutkunlarından da büyük ilgi görüyor. Dünyada benzeri bulunmayan ve Gaziantep’in su mimarisinin eşsiz örnekleri olan yer altı su tesisleri kasteller ile içme suyu şebekesi olan livasları görüntüleyen ve gezen fotoğraf tutkunları, kastellere ve livaslara hayran kalıyor. Genellikle cami altlarından geçen su kanallarının belli bir noktasına yüzeyden 30-40 merdivenle inilen kasteller, içinde tuvaleti, yıkanma, dinlenme ve abdest alma yerleri, çamaşır ve yün yıkama mekanlarının bulunduğu havuzlar olarak dikkat çekiyor. Kentte 13-16’ıncı yüzyıllarda yapıldığı bilinen 16 kastelden bazıları 6 Şubat 2023’te Kahramanmaraş merkezli meydana gelen büyük depremlerde hasar görmüş ve restorasyon çalışmaları devam ediyor. İhsan Bey Mescidi ve Kasteli, Pişirici Mescidi ve Kasteli, İmam-ı Gazali Kasteli, Şeyh Fethullah Kasteli, Ahmet Çelebi Kasteli ve Kozluca Kasteli olmak üzere kentteki kastellerin 6’sı hala varlığını korurken ziyarete açık olan Kozluca kasteli ziyaretçilerden büyük ilgi görüyor. Anadolu’da sadece Gaziantep’te rastlanan yer altı su tesisleri kastel ve livaslar, geçmişin su dağıtım sistemi olarak bilinirken, bu yapıların turizme kazandırılması noktasında da yapılan çalışmalar sonuç vermeye başladı. Yapılan restorasyon çalışmalarının ardından turizme kazandırılan Gaziantep’in tarihi altyapısı olarak bilinen yer altı su tesisleri ve içme suyu şebekesi kasteller ile livaslar, günümüzde de halen canlılığını koruyor. Tarihi dokusu ve mimari yapısıyla fotoğraf tutkunlarını cezbeden kasteller, fotoğraf tutkunlarının ve turistlerin tercihi haline geldi. Amatör fotoğrafçıların objektife yansıttığı mekanlar arasında yer alan kastellerde çekim yapan fotoğraf tutkunları ve turistler, kastellerin günümüze ulaşmasında emeği geçenlere teşekkür ediyor. Şahinbey Belediyesi’nin yaptığı restorasyon çalışmaları sonucunda turizme kazandırılan, Selçuklu ve Osmanlı mimarisinden de izler taşıyan Kozluca kastelinde çekim yapam fotoğrafçı Erhan Özkalalı, "Şehrimizin güzel tarihi değerleri var. Bunları daha çok tanıtmamız lazım. Bu yüzden geldik. Biz de çekip sosyal medyada paylaşıyoruz ki daha çok kişiye ulaşabilelim. Gaziantep Kalesi ile çekimlere başladık. Bakırcılar Çarşısı’ndan buraya kadar geldik. Sonra Kozluca Kasteli’ni gördük. İnternette de görmüştük. İçerideki ambiyans, ışıklar olsun gerçekten çok güzeldi. Biz sadece burayı içilecek su deposu olarak kullanıldığını biliyorduk ama çok farklı kullanım alanları varmış. Bunları da öğrenmiş olduk. Daha çok kişiyle de paylaşmak istiyoruz. Gerçekten çok farklı renkler ve çok farklı kişiler var. Özellikle buradaki halk bize çok yardımcı oluyor. ‘Fotoğraf çekebilir miyiz?’ deyince hemen poz veriyorlar. Çok güler yüzlüler. Hepsine teşekkür ederiz" dedi. Gaziantep’in tarihi mekanları arasında yer alan kastellerin mutlaka görülmesi gerektiğini ifade eden ziyaretçilerden Cebrail Yavuz ise, "Kozluca Kasteli hakikaten mekan olarak, yer olarak, tarihi bakımdan anlamlı ve güzel. Özellikle Şahinbey Belediyesi’ne de bu ve bunun gibi tarihi yapılara sahip çıktığından dolayı başkanımıza ve personellerine teşekkür ediyoruz. Hakikaten temiz, güzel, tarihi yansıtan güzel mekanlar olarak görüyoruz. Tarihi olguları burada ve diğer kastellerde de görüyoruz. İçine girdiğimiz zaman hakikaten tarihin vermiş olduğu güzellikleri hissediyoruz. Kasteller bizi geçmişe götüren nadir mekanlardan diyebiliriz" şeklinde konuştu. Arkadaşıyla birlikte Karaman’dan Gaziantep’i gezmeye geldiğini ve Gaziantep’in tarihi mekanları ile kastellerini ziyaret ettiğini belirten ziyaretçilerden Rümeysa Aksoy da, "Üniversite arkadaşlarımla beraber Gaziantep’e gezmeye geldik. Kasteli ziyaret etmek istedik. Çok güzel ışıklandırılması var ve günümüze kadar korunmuş olması çok harika olmuş. Tarihi eserlerin bu şekilde korunuyor olması gerçekten Gaziantep için çok güzel. Yozgat’ta bu kadar fazla tarihi yapı yok. Çok beğendim. Bir daha şansım olursa bir daha geleceğim" ifadelerini kullandı.
13 Aralık 2025 Cumartesi - 09:39
Erzurum Valiliği’nden şehitliklere anlamlı dokunuşlar
Erzurum Valiliği 2025 yılında şehitliklerde yapılan bakım, onarım ve yenileme çalışmaları ile ilgili bir paylaşım yaptı. Erzurum Valiliği tarafından konu ile ilgili yapılan paylaşımda, "Bu topraklarda güvenle, huzurla nefes alıyorsak, bunu kanlarını ve canlarını vatan uğruna feda eden Aziz Şehitlerimize borçluyuz. 2025 yılı boyunca ilimizdeki Şehitliklerde yapılan bakım, onarım ve yenileme çalışmalarıyla; Horasan’dan Köprüköy’e, Kandilli’den Yanıkdere’ye kadar her bir Şehidimizin aziz hatırasına yakışır mekânlar yeniden ihya edildi. Her bir mezar taşı, her bir bayrak direği; kahramanlarımızın bu topraklara düşürdüğü kutlu imzaların sessiz bir nişanesidir. Onların emanetine sahip çıkmak, yalnızca bir görev değil, boynumuzun ve gönlümüzün borcudur. Ruhları şad, mekânları cennet olsun" denildi. İşte şehitliklerde yapılan çalışmalar Vali Mustafa Çiftçi’nin talimatlarıyla 2025 yılı içerisinde, Yatırım, İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı tarafından il merkezi ve ilçelerdeki şehitliklerin yapım, bakım ve onarım faaliyetleri kapsamında; Dumlu Şehitliği’nin yapımı tamamlandı. Horasan Şehitliği’nin yapımı tamamlandı. Horasan Kurt İsmail Paşa Şehitliği’nin yapımı tamamlandı. Horasan Gazi Ahmet Muhtar Paşa Şehitliği’nin yapımı tamamlandı. Köprüköy Yapağılı Şehitliği’nin yapımı tamamlandı. Kandilli Garnizon Şehitlik Anıtı’nın yapımı tamamlandı. Yanıkdere Şehitliği kapsamlı bir şekilde onarıldı. Nenehatun Şehitliği’nin onarımı tamamlandı. Şehitlerimizin mezar yapımları gerçekleştirildi. Şehitlerimizin mezarlarının porselen baskıları yenilendi. Şehitlerimizin mezarları başındaki bayrak direkleri yenilendi. Asri Mezarlık Polis Şehitliği’nde Şehitlerimizin mezarları ile zemin yapımları tamamlandı. Aşkale’deki Ertuğrul Kırık Şehidimizin mezarı çitlerle çevrildi. İl merkezi ve ilçelerde bulunan Şehit mezarları ve Şehitliklerin 2026 yılı bakım, onarım ve yapım projeleri hazırlandı. Erzurum Valiliği şehitliklerde yıl içinde yapılan çalışmalarla ilgili bir de video hazırladı ve sosyal meyda hesaplarında paylaştı. (ERZ-NK-Y)
13 Aralık 2025 Cumartesi - 09:39
FETÖ terör örgütü boş durmuyor
Erzurum’da polisin yaptığı operasyonda, FETÖ terör örgütünün, orta öğretim ve lise öğrencilerinden örgüte yeniden eleman kazandırmaya çalışan mensupları yakalandı. Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığınca FETÖ terör örgütünün güncel eğitim yapılanmasıyla ilgili olarak yürütülen soruşturma dosyaları kapsamında; Erzurum Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ve İstihbarat Şube Müdürlüğü ile koordineli yapılan çalışmalarda orta öğretim ve lise öğrencilerinden örgüte yeniden eleman kazandırmaya çalışan ve internet tabanlı programlar üzerinden yurtdışında bulunan örgüt yöneticisi şahıslardan talimatlara istinaden birçok sayıda FETÖ terör örgütüne ait yasaklı bulunan yayınların çoğaltılarak örgüte müzahir şahıslara dağıttığı tespit edilen şahıslara yönelik yapılan eş zamanlı operasyon kapsamında yakalanarak gözaltına alınan şüpheli 3 şahıs Emniyetteki işlemleri sonrası adli makamlara sevk edildi. Sevk edilen şahıslardan; E.A (İhraç İnfaz Koruma Memuru/Özel Sektör) ve Y.K (İhraç Öğretmen/Çiftçi) isimli şahıslar tutuklandı. S.Ö (İhraç Öğretmen/Özel Sektör) isimli şahıs ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Erzurum Emniyet Müdürlüğü tarafından konu ile ilgili yapılan paylaşımda, "Tüm terör örgütleriyle mücadelemiz kararlılıkla devam edecektir" denildi.
13 Aralık 2025 Cumartesi - 09:41
Almanya’dan köyüne döndü, çobanlık yapmaya başladı
Birçok genç geleceğini yurtdışında ararken, Almanya’da 6 yıl yaşayan 35 yaşındaki Uğur Gedik tam tersine bir karar alarak memleketine döndü. "Almanya’da robot olacağıma memleketimde çoban olurum" diyerek ailesiyle birlikte Giresun’un Tirebolu ilçesindeki köyüne yerleşen Gedik, kendi imkanlarıyla hayvancılığa başladı. Almanya’da işçi olarak çalışan Gedik, yoğun çalışma temposu nedeniyle ailesiyle neredeyse vakit geçiremediklerini belirterek, "Vardiya sisteminden dolayı bazı günler birbirimizi hiç göremediğimiz oluyordu. Bu düzen hem bizi hem çocuğumuzu yıprattı. Eşimle aldığımız kararla köyümüze dönmeye karar verdik. Dönmeden önce hayvancılık yapmaya karar verdiğimiz için Almanya’da biraz hayvancılık ve besicilikle ilgili eğitimler almıştık. Köye yerleşir yerleşmez hayvancılık işini kurduk. Kısa sürede 27 büyükbaş hayvanlık bir sürü oluşturduk. Hayvanların bakımından yemlemesine, gebelik takibinden üretim planlamasına kadar tüm işleri kendimiz üstlendik" dedi. "Dönüşümüz şaşkınlıkla karşılandı" Gedik, köye dönüş kararının yakınları ve köylüleri tarafından başlangıçta şaşkınlıkla karşılandığını belirterek, "Almanya’dan dönüp çoban mı olacaksın?" diyen çok oldu. Ama ben orada başkalarının işini büyütmektense kendi toprağımı işlemeyi seçtim. Burada çocuğumla, eşimle daha huzurlu bir hayatımız var. Köy hayatına dönüşün bizim için büyük bir riskti. Sıfırdan başladık ama pişman değiliz. Atalarımızın toprağına döndük, kendi düzenimizi kurduk. İnşallah işimizi daha da büyüteceğiz" diye konuştu. Hedefleri et kombinası kurmak Hayvancılık işini büyüterek et kombine tesisi kurma hedeflediğini de anlatan Gedik, "Şuanda 27 büyükbaş hayvanım var. Süt üretimi ve pazarlaması bölgemizde yeterince elverişli olmadığı için hedefimiz besicilik yapmak. Zamanla et üretimini büyütmeyi hedefliyorum. Özellikle angus melezi hayvanlarla kaliteli ve verimli et üretimine odaklandık. Türkiye’de kaliteli et üretimine ciddi ihtiyaç var. Hayvan sayımızı artırıp ileride kendi ürünlerimizi de işlemek istiyoruz. Belki kasap, belki döner üretimi yapabiliriz. Angus eti değerli bir et ve biz bunu daha uygun fiyatla tüketicilere sunabileceğimize inanıyorum" şeklinde konuştu.
13 Aralık 2025 Cumartesi - 09:38
Karadeniz’de tuğlalı yapılar hem göze hem de cebe zarar
Doğu Karadeniz’in estetiğini bozan yapıların sıvasız tuğlalı oluşu, enerji verimliliği ve binaların ömrünü de doğrudan etkiliyor. Doğu Karadeniz bölgesi yeşili mavisi ile yerli ve yabancı turistlerin gözbebeği. Öyle ki bölge yıl boyunca hem yazın hem de kışın milyonlarca turist ağırlıyor. Ancak bölgeye gelen turistler özellikle şehir merkezlerinden yukarılara çıkınca şehrin mimarisinden uzak sıvasız tuğlalı yapılarla karşılaşıyor. Hatta bu yapılar o kadar fazla ki bölgenin mimarisi sanki sıvasız tuğlalı yapılardan oluşuyor. Bu görüntü ise Doğu Karadeniz’in imajını olduğundan çok daha geriye itiyor. Bu durum turizm açısından bölgeyi doğrudan etkilese de iş sadece burada kalmıyor. Sıvasız tuğlalı yapılar enerji verimliliği açısından da kullananları mağdur ediyor. Aşırı yağışlar nedeniyle yağmurun başkenti olan Rize’de ise uzmanlar sıvasız yapıların yağmur ve nem yüzünden ömrünün de kısaldığına dikkat çekiyor. " Rizeliler dış cepheye yapılan masrafı fuzuli görüyor" Rizelilerin dış cepheye yapılan masrafı fuzuli gördüğünü, o nedenle evin içerisine oturulabilir hale geldiğinde kendileri için yeterli olduğunu düşündüğünü ifade eden İslampaşa Mahallesi Muhtarı Ayşe Memişoğlu "Rizeliler bunu hiç ihtiyaç olarak görmemişler. Bizim Rizeliler bunu gereksiz masraf olarak değerlendiriyor. Sonuçta evi yapıp içerisine oturunca dışına pek önem vermiyor. Şuanda öyle değil tabi ki insanlar daha modernleşti, ısı konusunda pahalılık söz konusu. Önceki dönemlerde ağacı köyden kesiyordu, yakıyordu, ısı kaybı diye bir şey düşünmüyordu. ‘Neden masraf edeyim?’ mantığıyla ilerlediğinden köylerdeki bir çok evimiz sıvalı değil. Bence görsel güzelliği bozuyor. Düşünün ki sıvalı yapı ne kadar güzel gözükecekken sıvasız eski, kötü ve harabe gözüküyor" dedi. "Dış cephelerin sıvasız olması binaların ömrünü kısaltıyor" Doğu Karadeniz’in iklim şartları gereği rüzgarla birlikte gelen yağmurun binanın betonuna ve içerisindeki diğer donatılarına işleyerek yapıya zarar verdiğini dile getiren Mimar Nida Karaca, "Sıva ve boya Rize çok yağış alan bir bölge olduğu için binayı dış etkenlerden koruyor. Sıva olmadığında rüzgar ile gelen yağmur binanın betonuna ve içerisindeki donatılara işliyor. Ve bu durum yağmurun işlediği donatının paslanmasına, genleşmesine ve betonun yıpranmasına neden oluyor. Bu yüzden de betonun ve donatının dayanımı azalıyor. Bu nedenle de bina yıpranıyor. Aslında biz sadece dış görünüm olarak bakıyoruz ama binanın dayanımı için çok büyük bir risk bu. Özellikle binanın en alt katlarındaki kolonları dışarıda bırakmamız da doğru değil. Binanın dış cephesini de sıvasız bıraktığımızda hem kolonların dayanımı azalıyor hem de dış görünüş bozukluğuna maruz kalıyor. Binaların ömrünü kısaltıyoruz. O nedenle sıva ve boyalarında doğru seçilmesi ve sıvalı, boyalı bir şekilde kullanmamız gerekiyor. Özellikle zemin katlardaki sıvasızlık ve boşluk binalar için çok büyük bir risk. Bu nedenle binalarımızı su itici sıva ve boya ile boyayıp böyle kullanmamız gerekir" ifadelerini kullandı. "Evlerin kuzeye bakan cepheleri daha çabuk aşınıyor" Bir başka mimar Ayşe Kürtahmetoğlu ise tuğlanın her ne kadar dayanıklı olma avantajı olsa da sıvasız binalarda bu avantajın kaybedildiğine dikkat çekerek "Karadeniz’deki mimari yapıyı etkileyen en önemli faktörlerden bir tanesi iklimsel faktörler. Çoğunlukla yağış ve nem olan bir bölge. Bu nedenle kullanılan malzemenin de ısı yalıtımı olması gerekiyor. Isı yalıtımının da çoğunlukta yüzde 20-50 bantlarında sıva ve boya ile sağlıyoruz. Bölgemizde şehirden uzak bölgelerde sıvasız, boyasız, tuğlalı yapılar görülmekte. Tuğla her ne kadar dayanıklılık açısından bir avantaj sağlasa da bölgedeki iklim şartları nedeniyle bu avantaj özelliğini kaybediyor. Özellikle kuzeye bakan cephelerde yağıştan kaynaklı giderek aşınma, rutubet, küf ve iç mekanda sıvada dökülmeler görülebiliyor. Rize gibi bölgelerde yalıtım sistemlerinin doğru bir şekilde seçilmesi gerekiyor" şeklinde konuştu.
13 Aralık 2025 Cumartesi - 09:39
Yüksekova’da 16 okula 440 farklı eğitim ve zeka oyunu seti ile kırtasiye malzemesi hediye edildi
Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde 13 okul ile 3 özel eğitim okuluna 440 farklı eğitim ve zekâ oyunu seti ile kırtasiye malzemesi hediye edildi. Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde turizm ve eğitim alanındaki başarılı faaliyetleriyle dikkat çeken Yüksekova Ekoloji, Kültürel ve Dağcılık Spor Kulübü Derneği (YEKDASDER), eğitimdeki destek çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Kulüp, bu okullarda öğrenim gören öğrencilerin gelişimine doğrudan katkı sağlamak amacıyla geniş kapsamlı bir yardım kampanyasını hayata geçirdi. Dernek yöneticileri, 16 okuldaki öğrencilerin bilişsel ve sosyal becerilerini geliştirmelerine yardımcı olacak 440 çeşit akıl ve zekâ oyunu setini bizzat okullara ulaştırdı. Zeka oyunlarının yanı sıra, öğrencilerin temel eğitim ihtiyaçlarını karşılamak üzere farklı türde kırtasiye malzemeleri de hediye edildi. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Başkan Yardımcısı Hakan Zanyar Aykut, kulüp olarak her yıl benzer etkinliklerle eğitime destek vermeyi sürdürdüklerini belirtti. Faaliyetlerini sadece spor alanıyla sınırlı tutmadığını, toplumun her kesimine dokunan sosyal sorumluluk çalışmalarına öncelik verdiklerini vurgulayan Aykut, özellikle dezavantajlı bölgelerdeki öğrencilere ulaşmanın önemine değinerek, "Bu yıl içerisinde toplam 13 köy okulu ile 3 özel eğitim okuluna akıl ve zekâ oyunları ulaştırdık. Ayrıca kırtasiye, giyim ve çeşitli ihtiyaçlara yönelik destekler sunarak çocuklarımızın eğitim yolculuğuna katkı sağladık. Her bir okulda karşılaştığımız heyecan ve tebessüm, bize bu yolda neden yürüdüğümüzü hatırlatıyor" dedi Bu tür desteklerin geleceğe yapılan en anlamlı yatırımlardan biri olduğunu ifade ederek, gönüllü iş insanlarının desteğiyle bu eğitim desteğini büyütmeyi hedeflediklerini sözlerine ekleyen Aykut, "Çocuklarımız bizim geleceğimizdir ve biz, bu geleceği güçlendirmek için var gücümüzle çalışıyoruz. İnşallah hep birlikte daha fazla çocuğa ulaşarak umutlarını büyütmeye devam edeceğiz" diye konuştu. sözlerini noktaladı.
13 Aralık 2025 Cumartesi - 09:36
"Almanya’da robot olacağıma köyümde çoban olurum" dedi
Birçok genç geleceğini yurtdışında ararken, Almanya’da 6 yıl yaşayan 35 yaşındaki Uğur Gedik tam tersine bir karar alarak memleketine döndü. "Almanya’da robot olacağıma memleketimde çoban olurum" diyerek ailesiyle birlikte Giresun’un Tirebolu ilçesindeki köyüne yerleşen Gedik, kendi imkanlarıyla hayvancılığa başladı. Almanya’da işçi olarak çalışan Gedik, yoğun çalışma temposu nedeniyle ailesiyle neredeyse vakit geçiremediklerini belirterek, "Vardiya sisteminden dolayı bazı günler birbirimizi hiç göremediğimiz oluyordu. Bu düzen hem bizi hem çocuğumuzu yıprattı. Eşimle aldığımız kararla köyümüze dönmeye karar verdik. Dönmeden önce hayvancılık yapmaya karar verdiğimiz için Almanya’da biraz hayvancılık ve besicilikle ilgili eğitimler almıştık. Köye yerleşir yerleşmez hayvancılık işini kurduk. Kısa sürede 27 büyükbaş hayvanlık bir sürü oluşturduk. Hayvanların bakımından yemlemesine, gebelik takibinden üretim planlamasına kadar tüm işleri kendimiz üstlendik" dedi. "Dönüşümüz şaşkınlıkla karşılandı" Gedik, köye dönüş kararının yakınları ve köylüleri tarafından başlangıçta şaşkınlıkla karşılandığını belirterek, "Almanya’dan dönüp çoban mı olacaksın?" diyen çok oldu. Ama ben orada başkalarının işini büyütmektense kendi toprağımı işlemeyi seçtim. Burada çocuğumla, eşimle daha huzurlu bir hayatımız var. Köy hayatına dönüşün bizim için büyük bir riskti. Sıfırdan başladık ama pişman değiliz. Atalarımızın toprağına döndük, kendi düzenimizi kurduk. İnşallah işimizi daha da büyüteceğiz" diye konuştu. Hedefleri et kombinası kurmak Hayvancılık işini büyüterek et kombine tesisi kurma hedeflediğini de anlatan Gedik, "Şuanda 27 büyükbaş hayvanım var. Süt üretimi ve pazarlaması bölgemizde yeterince elverişli olmadığı için hedefimiz besicilik yapmak. Zamanla et üretimini büyütmeyi hedefliyorum. Özellikle angus melezi hayvanlarla kaliteli ve verimli et üretimine odaklandık. Türkiye’de kaliteli et üretimine ciddi ihtiyaç var. Hayvan sayımızı artırıp ileride kendi ürünlerimizi de işlemek istiyoruz. Belki kasap, belki döner üretimi yapabiliriz. Angus eti değerli bir et ve biz bunu daha uygun fiyatla tüketicilere sunabileceğimize inanıyorum" şeklinde konuştu. (AB-ÖS-Y)
13 Aralık 2025 Cumartesi - 09:36
Masal kahramanlarıyla minik hastalara moral
Duvarlara masal kahramanları çizilerek, minik hastalara moral verildi. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Güzel Sanatlar Kulübü öğrencileri, sosyal sorumluluk çalışmaları kapsamında hayata geçirdikleri ’Beyaz Önlükler Renkli Duvarlar’ projesinin ikinci etkinliğini bu yıl Çocuk Acil binasında gerçekleştirdi. Geniş bir öğrenci grubunun katılımıyla pediatri binasının dış duvarları, masal kahramanları, doğa figürleri, su altı manzaraları ve sevimli hayvanlarla donatıldı. Çocukların kaygılarını azaltmayı amaçlayan çizimler; terapi edici renk kullanımı, pozitif motifler ve çocukların hayal dünyasına hitap eden karakterlerle özenle tasarlandı. Projeye öncülük eden Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Özgür Kasapçopur, çalışmanın hem çocuklar hem de öğrenciler için büyük anlam taşıdığını vurgulayarak şunları söyledi: "Bizler çocuklarımızın sağlığı için çalışıyoruz. Aynı zamanda geleceğin iyi hekimlerini yetiştirmek için büyük bir özveri gösteriyoruz. Öğrencilerimizin heyecanı ve motivasyonu bize umut veriyor. Hastalarımızın acılarını unuturcasına duvarlara bakarken gülümsemesi ise paha biçilemez. Hem hastalarımızın motivasyonu hem de gelecekteki "iyi hekim" olma misyonunu adım adım gerçekleştirmeye başlayan tüm gönüllü öğrencilerimize teşekkür ediyorum. Ayrıca, bu soğuk duvarlara hayat verilmesini sağlayan isimlerden biri de çocukluğunda burada tedavisini yaptığımız Doğukan Şimşek. Sevgili Doğukan tedavi gördüğü yuvayı unutmadı, büyük bir fedakarlıkla tüm boyaları temin edip, projenin tamamlamasına önemli bir katkı sundu. Kendisine de çok teşekkür ediyoruz". Kulüp Başkanı Hatice İkra Bahsi koordinasyonunda yapılan çalışmaya, Uzm. Dr. Elif Kılıç Könte de destek verdi. Çocuklar hem boyadı hem eğlendi Boyama süreci boyunca pediatri servisinde bulunan çocuklar da etkinliğe katılarak hem eğlendi hem de üretmenin mutluluğunu yaşadı. Aileler, renklenen duvarların çocukların moraline olumlu etki edeceğini belirtirken, sağlık çalışanları da yeni atmosferin iyileşme sürecine destek sağlayacağını ifade etti.
13 Aralık 2025 Cumartesi - 09:36
Başkale’de kar etkili oldu
Van’ın Başkale ilçesinde, akşam saatlerinde başlayan kar yağışı sonrası ilçe beyaza büründü. İlçede akşam saatlerinde başlayan ve aralıklarla devam eden kar yağışı sonrası ilçe sabah saatlerinde beyaza büründü. Kar kalınlığı 20 santimetreyi geçtiği ilçede yüksek kesimlerde 50 santimetreyi buldu. Gece saatlerinde havanın sınırında altında 8 dereceye kadar düştüğü İlçede çatılarda uzun buz sarkıtları oluştu. Sabah saatlerinde iş yerlerini açan esnaflar kürekle iş yerlerinin önünü temizledi. Karayolları ve belediye karla mücadele ekipleri trafikte aksamaların olmaması adına kar küreme ve tuzlama çalışmalarına başladı.
13 Aralık 2025 Cumartesi - 09:37
Tutuklanan Tuğyan Ülkem Gülter’in arşiv görüntüleri
Tutuklanan Tuğyan Ülkem Gülter’in arşiv görüntüleri
13 Aralık 2025 Cumartesi - 09:37
Erzurum polisinden düzensiz göçmenlere geçit yok
Erzurum polisi, göçmen kaçakçılığıyla mücadele kapsamında; 73 düzensiz göçmen şahıs yakaladı. Erzurum İl Emniyet Müdürlüğü Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele ve Hudut Kapıları Şube Müdürlüğü, İstihbarat Şube Müdürlüğü, Asayiş Şube Müdürlüğü Önleyici Ekipler Büro Amirliği ile Narkotik-KOM Şube Müdürlüğüyle yapılan müşterek çalışmalarda, göçmen kaçakçılığıyla mücadele kapsamında; 73 düzensiz göçmen şahıs yakalanarak Geri Gönderme Merkezine teslim edildi. Erzurum Emniyet Müdürlüğü tarafından konu ile ilgili yapılan açıklamada 4 organizatörün yakalandığı ve 2 şüpheli şahsın yakalama çalışmalarının devam ettiği ifade edilerek "Yakalanan 4 organizatör tutuklanarak cezaevine teslim edilmiştir. Suç ve suçlularla mücadelemiz kararlılıkla devam edecektir" denildi.
13 Aralık 2025 Cumartesi - 09:38
Germencik Belediyesi’nin güneş enerji sistemi devreye alındı
Aydın’ın Germencik ilçesinde belediye tarafından hayata geçirilen güneş enerji sistemi gerekli izinlerin alınmasının ardından devreye girerek, sistem belediyeye yıllık yaklaşık 2,2 milyon TL tasarruf sağlayacak. Germencik Belediyesi’nin kademesine kurulan 404,8 kWp / 378 kWe gücündeki güneş enerji sistemi, tüm izin süreçlerinin tamamlanmasının ardından başarıyla faaliyete geçti. Daha önce resmi süreçleri için onay beklediği açıklanan proje, ilgili kurumlardan izinlerin alınmasıyla birlikte devreye alınarak belediyenin enerji giderlerinde önemli bir tasarruf dönemi başlattı. Belediye Başkanı Burak Zencirci, yıllık 600 MWh enerji üretim kapasitesine sahip sistemin belediye bütçesine ciddi katkı sağlayacağını vurguladı. Zencirci, "Öngörülen yıllık 1,4 - 2,2 milyon TL tutarındaki elektrik faturası artık belediyemizin kasasında kalacak" diyerek GES yatırımlarının mali yükü azaltmada kritik rol oynadığını belirtti. Yenilenebilir kaynakla elde edilen enerji sayesinde yıllık 265,2 ton karbon emisyonunun engelleneceğini de sözlerine ekleyen Zencirci, hem ekonomik hem çevresel faydalarıyla projenin Germencik için önemli bir adım olduğunu söyledi. Konu ile ilgili açıklama yapan Başkan Zencirci, projenin ilçeye hayırlı olmasını söyleyerek "Belediyemizin kademesine kurulan 404,8 kWp / 378 kWe gücündeki güneş enerji sistemimizi tüm ilgili kurumlardan gerekli izinleri alarak başarıyla devreye aldık. Yıllık 600 MWh enerji üretim kapasitesine sahip bu sistem, belediyemizin elektrik giderlerinin büyük bölümünü karşılayarak bütçemize önemli bir katkı sağlayacak. Öngörülen yıllık 1,4 - 2,2 milyon TL tutarındaki elektrik faturası belediyemizin kasasında kalacak. Ayrıca güneşten elde ettiğimiz yenilenebilir enerji sayesinde yıllık 265,2 ton karbon emisyonunu da engellemiş olacağız. Germencik için tasarruf eden, üreten ve doğayı koruyan projeleri hayata geçirmeye devam edeceğiz, projemiz ilçemize hayırlı olsun" dedi.
Daha Fazla Yükle
GERİ BİLDİRİM
Geliştirme sürecine katkıda bulunmak için lütfen sitede karşılaştığınız hataları bize bildirin.
Gönder