Yerel Haberler
Bartın
Türkiye’nin en uzun nehri Kızılırmak’ta şoke eden araştırma 23 Aralık 2025 Salı - 12:48:51 Bartın’da gerçekleştirilen bilim kafe etkinliğinde konuşan BARÜ Fen Fakültesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Nakipoğlu, antibiyotiklerin her geçen gün artan kullanımı nedeniyle etkisinin azaldığın ifade ederek, Kızılırmak Nehri’nden alınan su örneklerinde ise antibiyotik direnç genlerinin farklı türlere aktarıldığı tespit edildi. Bartın Üniversitesinde (BARÜ) Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Bilim İletişimi Ofisi koordinasyonunda akademik çalışmaları ve bilimsel konuları toplumla etkili, anlaşılır ve erişilebilir bir şekilde buluşturmayı hedefleyen "Bilim Kafe" etkinlikleri kapsamında bir program gerçekleştirildi. BARÜ Bilim İletişimi Ofisi tarafından düzenlenen "Hastalıklarda Antibiyotiklerin Etkisiz Kaldığı Bir Dünyaya Ne Kadar Hazırız?" başlıklı söyleşide antibiyotik direncine yönelik yürütülen güncel çalışmalar uluslararası bir bakış açısıyla ele alındı. Türkçe ve İngilizce gerçekleşen sunumlarda, antibiyotik kullanımı, bakteriyel direnç, antibiyotik gen aktarımı, bekleyen tehlikeler ve antibiyotik tehdidinin ortadan kaldırılması gibi konularda yapılması gerekenler anlatıldı. ’’Antibiyotik direnci küresel krizdir’’ Rektörlük Konferans Salonu’nda düzenlenen söyleşide Londra Kingston Üniversitesinden Prof. Dr. Mouhamad Khoder, BARÜ Fen Fakültesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Mustafa Nakipoğlu ile BARÜ Merkezî Araştırma Laboratuvarı Müdürü Prof. Dr. Cem Burak Yıldız konuşmacı olarak yer aldı. Etkinliğin açılışında konuşan BARÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akkaya, antibiyotik direncinin günümüzde küresel bir sağlık tehdidi hâline geldiğini vurgulayarak ’’Antibiyotikler, basit bir enfeksiyonun ölümcül olduğu dönemleri geride bırakmamızı sağlamış, modern tıbbın temel taşlarından biri olmuştur. Ancak günümüzde Dünya Sağlık Örgütünün de vurguladığı gibi antibiyotik direnci, bir sağlık sorunu olmasının yanı sıra farklı boyutları olan küresel bir krizdir. Bu konuda farkındalığın artırılması için üniversitelere ve bilim insanlarına büyük sorumluluk düşmektedir" dedi. BARÜ Merkezî Araştırma Laboratuvarı Müdürü Prof. Dr. Yıldız, söyleşide antibiyotiklerin atık sularda bulunması ve bakterilerin bu maddelere karşı direnç kazanmasının oluşturabilecek problemlere değinileceğini aktardı. ’’Hayvan çiftliklerinde çok yüksek dozda kullanılıyor’’ Türkiye’nin antibiyotik tüketiminde OECD ülkeleri arasında en üst sıralarda olduğunu söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Nakipoğlu, Türkiye’deki antibiyotik kullanımın en yaygın olduğu yerlerin ise hayvan çiftlikleri olduğunu kaydetti. Nakipoğlu, "Antimikrobiyal direnç mikroorganizmaların üzerine etki edecek şekilde tasarlanmış ilaçlara karşı direnç geliştirme olgusudur. Dolayısıyla 20-30 yıl önce belli bir dozda kullanılan antibiyotikler, bugün veya yakın bir gelecekte aynı dozda etki etmeyecektir. Akut bir şekilde ortaya çıkan dirençli bakteriler, insanların hastaneye yatış sürelerini uzattığı gibi hatta ölüme varan sonuçlara yol açabilir. Antibiyotikler özellikle hayvan çiftliklerinde kapalı ortamlarda yetiştirilme süreçlerinde çok yüksek dozlarda kullanılıyor. Evlerimizde, hastanelerimizde kullandığımız antibiyotikten daha fazlasını hayvan çiftliklerinde kullanıyoruz. İster büyükbaş, ister küçükbaş olsun, isterse kanatlı hayvan yetiştirilen tesislerde olsun. Bu kapalı ortamlarda yetiştirilme süreçlerinde çok yüksek dozlarda antibiyotik tüketiliyor’’ dedi. Su kaynaklarını tehdit ediyor Bakteriyel direncin yayılması konusunda uyarılarına devam eden Dr. Öğretim Üyesi Nakipoğlu, ‘’Antibiyotikler tamamen sindirilmeden dışarı atıldığı için bunlar yüzey sularında zamanla birikiyor. Burada dikkat çekilmesi gereken atık su arıtma tesisleri. Atık su arıtma tesislerinin yeterliliği kritik bir öneme sahip. Antibiyotik direnç genlerinin aktarımın türler arasında gerçekleştiğini tespit ettik. Özellikle Kızılırmak üzerinde bir çalışmamız olmuştu. Oradan aldığımız su örneklerinden izole ettiğimiz bakterilerde, bu direnç genlerinin türler arasında da aktarıldığını tespit etmiştik’’ şeklinde konuştu. Mustafa Nakipoğlu, gerçekleştirdiği sunumda Ekonomik İşbirliği Ve Kalkınma Örgütü (OECD)’nin değerlendirmede yeterli önlemlerin alınmaması durumunda Türkiye’de tüm enfeksiyonlar içerisinde dirençli enfeksiyonların oranın 2035 yılında yüzde 40 oranına çıkarak, tüm ülkeler arasında Türkiye’nin Hindistan’dan sonra ikinci sıraya yerleşeceğinin tahmin edildiğini de ifade etti. Atık sular antibiyotikten arındırılacak Ülke genelinde yapılan antibiyotik farkındalığını arttırmaya yönelik çalışmalar gerçekleştiğini de hatırlatan Dr. Nakipoğlu, Bartın Üniversitesi ile İngiltere’deki Kingston Üniversitesi’nin sularda biriken antibiyotik kalıntılarının önüne geçebilmek amacıyla çalışma yürütüldüğünü de aktardı. Nakipoğlu, ‘’Projede antibiyotik kalıntılarının yüzey sularında birikmesinin önüne geçmek için özel antibiyotik giderim sistemleri geliştirmek istiyoruz. Böylece Londra Kingston Üniversitesi iş birliğiyle hem sağlık hem çevre odaklı bir yaklaşım ortaya koyuyoruz" diye konuştu. Londra Kingston Üniversitesinden Prof. Dr. Mouhamad Khoder ise su ortamındaki antibiyotik kalıntılarını gidermeyi hedefleyen "Antibiyotiklerin Biyolojik ve Çevresel Ortamlardan Uzaklaştırılması Yoluyla Antimikrobiyal Direncin Ele Alınması" başlıklı proje hakkındaki sunumunda yürütülen çalışmaları kapsamlı bir şekilde anlattı.
22 Aralık 2025 Pazartesi - 15:51 BARÜ, 9 farklı göstergede Türkiye’nin en başarılı üniversiteleri arasında Bartın Üniversitesi (BARÜ) Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından yayımlanan "Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu-2025"e göre 9 farklı göstergede ilk 20’de yer aldı. Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından 67 farklı gösterge doğrultusunda Türkiye’deki 201 üniversiteye ait analizlerin yer aldığı "Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu-2025" yayımlandı. Üniversitelere yönelik en kapsamlı değerlendirmelerden biri olan rapora göre Bartın Üniversitesi (BARÜ) kalite, erişilebilirlik ve uluslararası sıralamalardaki yükselişiyle farklı göstergelerde Türkiye’de ilk 20 üniversite arasında yer almayı başardı. YÖK raporu, üniversiteleri "Eğitim ve Öğretim", "Araştırma-Geliştirme, Proje ve Yayın", "Uluslararasılaşma", "Sürdürülebilirlik" ve "Topluma Hizmet ve Sosyal Sorumluluk" olmak üzere 5 ana kategori altında değerlendirip üniversitelerin yükseköğretime yaptıkları katkı ve sağladıkları gelişmeye göre hazırlandı. BARÜ, her gösterge için ilk 20’de yer alan üniversitelerin açıklandığı raporda 9 göstergede 201 üniversite arasından Türkiye’nin en iyileri arasına girdi. BARÜ, engelsiz üniversite çalışmalarıyla 2 göstergede ilk 5’te BARÜ engelsiz üniversite olma yolundaki çalışmalarıyla sahip olduğu 40 erişilebilirlik bayrak ve nişanlarıyla ise engelsiz bayrak ödül sayısının en yüksek olduğu üniversiteler arasında ilk 5’te yer aldı. BARÜ, erişilebilir bilgi kaynaklarına yönelik kütüphanelerde sesli kitap ve engelli dostu kaynak sayısına göre hazırlanan listede ise 1 milyonu aşan kaynağıyla 5’inci oldu. BARÜ, "Eğitim ve Öğretim", "Araştırma-Geliştirme, Proje ve Yayın" alanlarında üst sıralarda BARÜ, ders işleyişinden memnuniyet yüzdesinin en yüksek olduğu üniversiteler arasında 7’nci, öğretim üyelerinden memnuniyet yüzdesinin en yüksek olduğu üniversiteler arasında 13’üncü, TÜBİTAK BİDEB kapsamında en fazla destek alan üniversiteler arasında 8’inci oldu. Öğrenciler tarafından yürütülen sosyal sorumluluk projeleri göstergesinde ise BARÜ, 214 projesiyle 12’nci sıraya yerleşti. Son olarak kariyer merkezinin gerçekleştirdiği faaliyet sayısında da BARÜ, istikrarlı gelişimini bir kez daha ortaya koydu. Uluslararası sıralamalarda başarısıyla adından söz ettiren BARÜ Times Higher Education (THE) Dünya Sıralaması’nda en başarılı Türk üniversiteleri arasında 13’üncü, UI GreenMetric Yeşil Üniversite Sıralaması’nda en iyi sıralamaya sahip üniversiteler arasında 13’üncü, THE Etki Sıralamaları kapsamındaki iklim eylemi kategorisindeki üniversiteler göstergesindeyse 18’inci oldu. "Yükseköğretim hedeflerine katkı sunmayı sürdüreceğiz" Rapor hakkında değerlendirmelerde bulunan BARÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akkaya, "Yükseköğretim Kurulumuz (YÖK) tarafından büyük bir titizlikle hazırlanan ‘Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu-2025’te birçok alanda Türkiye’nin en başarılı üniversiteleri arasında yer almamız bizler için büyük bir gurur kaynağıdır. Eğitim-öğretimden araştırma-geliştirmeye, uluslararasılaşmadan erişilebilirliğe kadar farklı göstergelerde elde edilen bu başarı, sürdürülebilir gelişim anlayışımızın bir sonucudur. Bu süreçte üniversitelerimize sunduğu desteklerden dolayı YÖK Başkanımız Prof. Dr. Sayın Erol Özvar ve YÖK üyelerimize teşekkür ediyorum. Bartın Üniversitesi olarak ülkemizin gelecek vizyonu doğrultusunda hazırlanan yükseköğretim hedeflerine katkı sunmaya devam edeceğiz" dedi.
22 Aralık 2025 Pazartesi - 15:50 BARÜ’de kampüsteki hayvanlar için yaşam merkezi oluşturuldu Bartın Üniversitesi (BARÜ) Kutlubey Yerleşkesi’nde kampüs içinde yaşayan hayvanlar için "Hayvan Yaşam Merkezi" kuruldu. Bartın Üniversitesinde (BARÜ) kampüs içinde yaşayan hayvanların güvenli ortamlarda yaşamlarını sürdürebilmeleri amacıyla "Hayvan Yaşam Merkezi" kuruldu. Kutlubey Yerleşkesi’nde 400 metrekarelik alana inşa edilen merkez, BARÜ Doğa ve Hayvan Kulübü öğrencileri ile akademik ve idari personelin iş birliğiyle oluşturuldu. Böylece BARÜ, Öğrenci Yaşam Merkezi ve Engelsiz Yaşam Alanı’ndan sonra oluşturduğu Hayvan Yaşam Merkezi ile sosyal, erişilebilir ve kapsayıcı kampüs çalışmalarına bir yenisini daha ekledi. Hayvan Yaşam Merkezi’nde incelemelerde bulunan BARÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Akkaya, kulüp yetkililerinden yürütülen çalışmalar hakkında bilgi aldı. Rektör Akkaya, hayvan dostu kampüs çalışmalarına devam ettiklerini vurgulayarak "Hayvanların beslenme ve barınma ihtiyaçlarını daha düzenli ve kontrollü şekilde sağlamak için Doğa ve Hayvan Kulübümüz ile birlikte sürdürülebilir bir model oluşturduk. Kampüs içinde yaşayan hayvanlarımızın güvenli ve doğal bir ortamda yaşamlarını sürdürebilmeleri amacıyla bir yaşam merkezi inşa ettik. Akademisyenlerimiz, öğrencilerimiz ve Bartın esnafımızın katkılarıyla oluşturduğumuz bu projenin, diğer üniversitelerimize örnek olmasını temenni ediyorum. Başta kulüp danışmanı Doç. Dr. Lale Özdemir Şahin olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi.
Vali Arslan’dan Kızılay için ilginç benzetme
11 Haziran 2025 Çarşamba - 00:05 Vali Arslan’dan Kızılay için ilginç benzetme Bartın Valisi Dr. Nurtaç Arslan, Kızılay’ın kuruluş yıl dönümünü nedeniyle yayımladığı kutlama mesajında, Kzılay’ı, çaresizliğin üzerine doğan bir sabah güneşine benzetti. Vali Nırtaç Arslan, Türk Kızılay’ın 157. kuruluş yıl dönümü nedeniyle yayımladığı mesajda, Türk Kızılay’ının Türk milletinin yardımseverlik ve dayanışma duygularının kurumsal bir temsili olduğunu ifade etti. Arslan mesajında, "1868 yılında ’Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere Yardım Cemiyeti’ adıyla kurulan Türk Kızılay’ı, sadece bir yardım kuruluşu değil, aynı zamanda milletimizin zor zamanlardaki güvencesi, umutların sönmeye yüz tuttuğu anda yanan bir ışıktır. Çalışanların emeğiyle, gönüllülerin vicdanıyla ve halkımızın desteğiyle büyüyen Türk Kızılay’ı afetlerde ilk sahaya inen, kan bağışında hayat kurtaran, yetimlere yuva olan, yoksullara aş olan bir hayır kervanıdır. Kızılay’ın kırmızı hilali, yalnızca bir amblem değil, adeta çaresizliğin üstüne doğan bir sabah güneşidir" ifadelerine yer verdi. "Türk Kızılay’ı gurur kaynağımızdır" Kızılay’ın, yaşanan afetlerde insana ve canlıya yardım eli olduğunu da hatırlatan Vali Arslan, "Depremlerde, yangınlarda, sel felaketlerinde, salgın hastalıklarda, her türlü zorlukta halkımızın yanında olan ve yalnızca ülkemizde değil, dünyanın dört bir yanında mazlumlara el uzatan Türk Kızılay’ı, gönüllülük ruhuyla hareket eden binlerce çalışanı ile gurur kaynağımızdır. Bugün, Kızılay’ın sadece geçmişine değil, geleceğine de sahip çıkma günüdür. Hep birlikte el vererek, bu iyilik zincirine yeni halkalar eklemek; dayanışmayı, yardımlaşmayı ve insanlığı yüceltmek hepimizin ortak sorumluluğudur. Bu duygu ve düşüncelerle, Türk Kızılay’ının 157. kuruluş yıl dönümünü en içten dileklerimle kutluyor; insanlığa umut olan Kızılay neferleri ile desteğini esirgemeyen tüm kişi, kurum ve kuruluşlara gönülden teşekkür ediyor, sevgi ve saygılarımı sunuyorum" ifadelerini kullandı.
BARÜ, iklim dayanıklılığı hedefiyle güç birliği yapıyor
10 Haziran 2025 Salı - 19:05 BARÜ, iklim dayanıklılığı hedefiyle güç birliği yapıyor Bartın Üniversitesi (BARÜ) öncülüğünde yürütülen proje kapsamında medya kuruluşları ziyaret edilerek, iklim değişikliğine uyum ve toplumsal dayanıklılığı artırmaya yönelik çalışmalar hakkında bilgi verildi. Bartın Üniversitesi’nin (BARÜ) Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilen Avrupa Birliği (AB) IPA II Çerçeve Anlaşması kapsamındaki çalışmalarda sona gelindi. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yürütülen "Türkiye’de İklim Değişikliği Uyum Eyleminin Güçlendirilmesi Projesi" kapsamında hazırlanan projeyle son yıllarda etkisini giderek daha fazla hissettiğimiz iklim değişikliğine karşı uyum ve dayanımın artırılması yönünde önemli adımlar atıldı. İklim değişikliğine uyum ve dayanımda medya iş birliği BARÜ yürütücülüğünde Bartın Valiliği İl Özel İdaresi ile Bartın Belediyesinin paydaşlığında hayata geçirilen "İklim Değişikliğine Uyum Stratejileri: Bartın’da Taşkın ve Su Kıtlığı Risklerinin Azaltılması (BİRUS) Projesi" kapsamındaki faaliyetler medya temsilcilerine aktarıldı. BİRUS Proje ekibinden BARÜ Mühendislik, Mimarlık ve Tasarım Fakültesinden Doç. Dr. Mustafa Artar ile Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (ZBEÜ) İletişim Fakültesinden Dr. Mehmet Ceylan tarafından gerçekleştirilen ziyaretlerde, iklim temelli sorunların çözümüne yönelik geliştirilen yenilikçi uygulamaları medya temsilcilerine aktarıldı. Proje kapsamında yapılan uygulamalar hakkında bilgi verildi. Toplantılarda, proje ile iklim değişikliğine bağlı olarak taşkın ve su kıtlığı sorunlarını aynı anda yaşayan Bartın’da, küresel olarak etkisini giderek daha fazla hissettiğimiz iklim değişikliği etkilerinin en aza indirilmesi yönünde yapılmaya başlanan çalışmalar anlatıldı. Böylece haritalama, mobil gözlem platformu, erken uyarı sistemi, yağmur suyu hasadı ve yeşil çatı çözümleri gibi başlıklardaki aktiviteler değerlendirildi. Ayrıca farkındalık eğitimleriyle iklim değişikliğine uyum ve dayanım noktasında atılan adımların önemi vurgulandı. İklim değişikliği etkilerinin en aza indirilmesinin amaçlandığı projenin kapanış toplantısı 12 Haziran 2025, Perşembe günü Kutlubey yerleşkesi Kütüphane konferans Salonunda gerçekleştirilerek, elde edilen tüm kazanımlar kamuoyuyla paylaşılacak.
Milletvekili Aldatmaz ’dan TOKİ müjdesi
10 Haziran 2025 Salı - 17:57 Milletvekili Aldatmaz ’dan TOKİ müjdesi AK Parti Bartın Milletvekili Yusuf Ziya Aldatmaz Amasra ve Kumluca’daki TOKİ konutlarının ihalelerinin gerçekleştirildiğini açıkladı. Aldatmaz, Bartın’ın Amasra ilçesi Kum Mahallesi’nde 106 Adet Konut İnşaatı ile Altyapı ve Çevre Düzenlemesi İşi ile Kozcağız beldesinde yapılacak olan 358 Adet Konut ve 1 Adet 3 Dükkanlı Ticaret Merkezi İnşaatları ile Altyapı ve Çevre Düzenlemesi işinin, ihalelerinin yapıldığını belirtti. İhalelerin kesinleşmesinin ardından çalışmalar başlayacak. TOKİ konutlarına ilişkin açıklamalarda bulunan AK Parti Bartın Milletvekili Yusuf Ziya Aldatmaz, "Amasra ilçemizde yapacağımız 106 adet Konut’un ihalesini 3 Haziran’da, Kozcağız’da yapacağımız 358 Adet Konut ve 1 Adet 3 Dükkanlı Ticaret Merkezi İnşaatları ile Altyapı ve Çevre Düzenlemesi İşinin de ihalesini 10 Haziran’da gerçekleştirdik. Şimdi resmi sürecin tamamlanmasını bekliyoruz. Süresi içerisinde herhangi bir itiraz olmaz ise yasal sürenin bitmesinin hemen ardından ihaleyi alan firmalara yer teslimini yaparak bir an evvel çalışmalara başlayacağız. İhale şartnamesine göre Amasra’daki konutlar 450 günde, Kozcağız’daki konutlar ise 500 günde tamamlanarak hemşehrilerimize teslim edilecek. Amasra ve Kozcağızlı hemşehrilerimize şimdiden hayırlı uğurlu olsun" ifadelerini kullandı. "Bartın’da bin 755 kişi ev sahibi olacak" Şehir merkezinde bugüne kadar 890 ailenin ev sahibi olduğunu belirten Milletvekili Aldatmaz, Ulus ilçesinde 320 konutun tamamlanarak hak sahiplerine teslim edildiğini belirtti. Dallıca mevkiinde devam eden 424 ve 158 konutluk projelerde sona gelindiğini açıklayan Bartın Vekili Yusuf Ziya Aldatmaz, "Abdipaşa beldemizde devam eden 176 konutluk projenin büyük bir kısmı tamamlandı. Geçen yıl ihalesini yaptığımız Bartın merkez Dallıca 107 konutluk projede de çalışmalarımız hızla devam ediyor. Bahsettiğimiz tüm projeleri bir araya getirdiğimizde AK Parti hükümetleri olarak Bartın’da 1755 aileyi ev sahibi yapmış olacağız. Bu yatırımlardan dolayı başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a ve Adalet Bakanımız sayın Yılmaz Tunç’a çok teşekkür ediyorum" dedi.