Yerel Haberler
Gümüşhane
Gümüşhane’de şehrin gürültüsünden kaçanlar Torul’un zirvelerinde buluştu 22 Aralık 2025 Pazartesi - 09:06:50 Gümüşhane’de şehrin gürültüsünden ve boğucu havasından uzaklaşmak isteyen 22 doğasever, bu hafta Torul ilçesinin karlar altındaki eşsiz coğrafyasında bir araya geldi. Pamuk tarlasını andıran orman yollarında gerçekleştirilen yürüyüş, katılımcılara hem fiziksel hem de zihinsel bir arınma imkanı sundu. Yürüyüş, Torul ilçesine bağlı Tokçam köyü Merkez Mahalle’de bin 481 metre rakımda başladı. Sporcular Yanıklık Sırtı, Sel Gediği, Mandızlı Sırtı ve Hanzarosman Sırtı gibi kritik noktaları aşarak ilerledi. Kar diz boyu, manzara on numara Kar kalınlığının yer yer diz boyuna ulaştığı parkurda, Torul ve Kürtün baraj göllerinin panoramik manzaraları yürüyüşe eşlik etti. Bin 668 metre yüksekliğe kadar tırmanan ekip, 12 kilometrelik rotayı bin 94 metre rakımdaki Yurt köyünde başarıyla tamamladı. Kristalize kar taneleri eşliğinde ilerleyen ekip orman içindeki yatay geçişlerde çam ağaçlarının üzerine çöken kar yükününün oluşturduğu masalsı görüntüleri bol bol fotoğrafladı. Yurt köyüne ulaşan sporcuların yorgunluğunu köy sakinlerinden İrfan Aydın’ın ikramı bitirdi. Aydın’ın evindeki sıcak sobanın etrafında toplanan ekip, demlenen çaylar eşliğinde haftanın stresini, günün yorgunluğunu geride bıraktı. Psikolojik sağlık için ’Doğa’ reçetesi Yürüyüşe katılan Psikolojik Danışman Zeliha Fatma Aykın, doğada vakit geçirmenin bilimsel olarak kanıtlanmış faydalarına dikkat çekerek, "Bugün Tokçam köyünden Yurt köyüne yürüdük. Harika manzarasıyla aslında kışa bir "merhaba" dedik. Kar yer yer diz boyuydu, bazı yerlerde de tozak şeklindeydi. Çok tatlı bir etkinlikti. Yeni gelen arkadaşlarımız da oldu. Onlara hem doğayı sevdirdik hem de doğa yürüyüşleri için katkıda bulunmaları adına bir nevi motive ettik diyebiliriz. Doğada, özellikle ormanlık alanda yapılan yürüyüşlerin depresyon ve anksiyete üzerindeki olumlu etkileri dünya genelinde yapılan çalışmalarla destekleniyor. Bugün burada sadece fiziksel bir aktivite yapmadık, aynı zamanda kışa ’merhaba’ diyerek ruhumuzu dinlendirdik. Tüm vatandaşlarımıza ’Doğada iziniz olsun’ diyerek bu deneyimi yaşamalarını öneriyorum" ifadelerini kullandı. GÜDAK Başkanı Mustafa Akbulut ise daha önce bahar ve sonbahar mevsiminde yürüdükleri parkuru kış mevsiminde ilk kez deneyimlediklerini belirterek, "Muhteşem bir kar parkuru yürüdük. Ormanlar, çam ağaçları yağan karla süslenmiş. Doğanın her güzelliğini gördük. Hava bazen rüzgarlıydı, bazen güneşli. Sona doğru biraz soğuk oldu ama çok güzeldi. Her mevsimde bu doğayı biz devamlı yürüyoruz. İlk defa kış mevsiminde burayı yürüdük. Gerçekten harika bir manzara vardı. Hafta sonunu evinde ya da kahve köşelerinde geçiren hemşehrilerimizi dağlara, temiz havaya, bu doğal güzellikleri görmeye davet ediyoruz" dedi.
21 Aralık 2025 Pazar - 09:41 Depremin izlerini girişimcilikle siliyorlar Asrın felaketi olarak adlandırılan Hatay depremlerinin ardından hayatı tamamen değişen 19 yaşındaki Leyla Mine Akkuş, zorluklara boyun eğmeyerek Gümüşhane’de eşiyle birlikte yeni bir sayfa açtı. Depremin ardından Denizli’ye giden ve Gümüşhane Üniversitesi Sosyal Hizmet Bölümü’nü kazanan Leyla Mine Akkuş, eğitimi için kente yerleşti. Eşi İsa Akkuş ise eşini yalnız bırakmamak adına Denizli’deki işini bırakarak eşinin yanına Gümüşhane’ye geldi. Kentte iş arayışları sonuçsuz kalınca genç çift el ele vererek kendi işlerini kurmaya karar verdi. Düğün altınları geleceğin sermayesi oldu Gümüşhane’nin kısıtlı iş imkanlarını bir engel değil, fırsat olarak gören genç çift, en büyük risklerini düğünlerinden kalan altınları sermayeye dönüştürerek aldı. KOSGEB’den de girişimcilik desteği alan Akkuş çifti, kentin tekstil ve giyim ihtiyacına cevap verecek butik bir işletme açtı. Kartondan tabelalı dükkan Kadın, erkek ve çocuk giyiminin yanı sıra çeyizlik ürünlerin de yer aldığı dükkanın en dikkat çeken detayı ise tabela oldu. İlk etapta maliyetleri düşürmek için tabelalarını kendi elleriyle kartondan hazırlayan çiftin bu samimi çabası, çevre esnafı ve vatandaşlar tarafından takdirle karşılandı. Eğitim ve ticaret bir arada Hem üniversite eğitimine devam eden hem de dükkanın işletmesini üstlenen Leyla Mine Akkuş, günün bir kısmını ders sıralarında, bir kısmını ise tezgah arkasında geçiriyor. Eşi İsa Akkuş’un tekstil sektöründeki tecrübesi sayesinde ürünleri doğrudan fabrikadan halka ulaştıran çift, uygun fiyat politikasıyla Gümüşhane halkına hizmet veriyor. "Üniversiteyi kazandı, ben de işimi bırakıp buraya geldim" Eşinin üniversiteyi bırakmaması için bu dükkanı açtıklarını kaydeden İsa Akkuş, "Gümüşhane’de yer açtık. Eşim okuduğu için okulunu bırakmasını istemedim, o yüzden Gümüşhane’ye taşındık. Denizli’deki hayatımı bırakıp buraya geldim. Burada yer açtık. Eşim okula gidiyor zaten, okuyor. Üniversite okuyor. Ben dükkana bakıyorum. Okul olmadığı günler yardım ediyor. Eşim Hataylı. Depremden dolayı Denizli’ye geldi. Öğretmenevinde kalıyorlardı. O sırada arkadaş ortamından tanışmış olduk. Üniversiteyi kazandı, ben de işimi bırakıp buraya geldim" dedi. Akademik camia ve arkadaşlardan tam destek Açılış gününde yalnız kalmayan çifte en büyük destek, hocaları ve sınıf arkadaşlarından geldi. Leyla’nın hem okuyup hem çalışmasına büyük saygı duyan akademik kadro, genç kadının bu zorlu maratonunda en büyük motivasyon kaynağı oldu. Kısıtlı imkanlarla yola çıkan genç çift, hayallerini gerçekleştirmek için en değerli varlıklarını ortaya koydu. "Hem uygun fiyatlı hem de kaliteli ürünler satmaya çalışıyoruz" Depremin ardından gittikleri Denizli’de eşiyle tanışıp evlendiklerini aktaran Gümüşhane Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesinde Sosyal Hizmet bölümü 2. sınıfta okuyan 19 yaşındaki Leyla Mine Akkuş, "Normalde ben zaten burada okuyordum, zaten buraya gelecektim. Eşim de beni yalnız bırakmamak adına, bana destek olmak adına Gümüşhane’ye geldi. Burası maalesef küçük bir şehir, o yüzden iş imkanı çok fazla yok. Biz de kendi işimizi kurduk. Burayı düğün altınlarımızla açtık. Kendi düğün altınlarımız ve düğün paralarımızla açtık. Kendimiz hem uygun fiyatlı yapmaya çalışıyoruz hem de kaliteli ürünler satmaya çalışıyoruz. Eşim Denizlili olduğu için direkt fabrikadan getiriyoruz. Daha önce de tekstilde çalıştığı için oradan getirip hani toptancı aracılığı olmadan üstüne kâr daha fazla eklemeden daha uygun fiyata da burada satıyoruz" ifadelerini kullandı. "Burada biz bütün yaz boyunca iş baktık bulamadık" "Genç cesareti"ne dikkat çekerek hayata bu yaştan başlamanın önemli olduğunu dile getiren Akkuş, "Bir şeyler 25’imize 30’umuza geldiğimiz zaman olmuyor, gerçekten tutmuyor. O yüzden dolayı ne kadar erken başlarsak o kadar iyi, devir de öyle bir devir zaten. Burada biz bütün yaz boyunca iş baktık bulamadık. O yüzden dedik ki; madem iş bulamıyoruz, biz bir yer kuralım, bir yerden kendimizi geçindirmeye çalışalım diye düşünüp kendi işimizi kurduk" dedi.
Köylerinde sondaj yapılan halk, tek su kaynaklarını korumak için harekete geçti
10 Şubat 2024 Cumartesi - 16:56 Köylerinde sondaj yapılan halk, tek su kaynaklarını korumak için harekete geçti Gümüşhane’nin Yeşilyurt köyünde maden araması yapan bir firmanın köyün tek içme suyu kaynağı yakınında yaptığı sondaja tepki gösteren köy sakinleri, köye ulaşım sağlanan tek yolu trafiğe kapattı. Gümüşhane’nin merkeze bağlı Yeşilyurt köyü sakinleri, köylerinde yapılan maden arama çalışmalarının köyün tek su kaynağına zarar verdiğini söyleyerek tepki gösterdi. Bugün öğle saatlerinde köy girişinde toplanan vatandaşlar, köy yolunu kapatarak özel maden firmasına ait araçların geçişini engelledi. Köyde maden aramasına karşı çıkmadıklarını ifade eden Yeşilyurt sakinleri, sadece köy su kaynağına yakın bölgedeki aramaların durdurulması için ilgili kurumlara başvuruda bulunduklarını fakat söz konusu firmanın belirlenen sınırların dışına çıkarak aramayı sürdürdüğünü söyledi. İl Özel İdaresi tarafından su kaynağının arama bölgesinin dışına çıkarıldığını fakat firmanın buna uymadığını söyleyen Yeşilyurt köyü sakini Adem Çilenk, “Bizim köyümüzde maden arama sondaj çalışmaları var. Firmalar geldiler köyümüzde maden arıyorlar. Bizim burada küçük bir bölgede bir su kaynağımız var, dedik ki bu su kaynağının olduğu bölgeyi sondaj aramalarının dışına çıkarın diğer bölgelerde istediğiniz kadar arama yapabilirsiniz, biz de size yardımcı olalım dedik. Bizi hiç dinlemediler halk olarak biz bu konudan rahatsızız. Köyümüzde su sıkıntısı var. İnsanlar burada tarım yapıyorlar, yaşıyorlar bu insanların suya ihtiyaçları var ve bu su da çok küçük bir alandan çıkıyor. Biz bu konuyla ilgili kurumlarla diyaloğa girdik, bize yardımcı oldular fakat bunlar kimseyi dinlemiyor. Biz İl Özel İdaresi’ne başvurduk, vali beyin de emriyle bir taslak hazırlandı, bir bölge çıkarıldı. Bizim su kaynağımızın olduğu bölge proje dışına çıkarıldı. Sondajı bu alanda yapmayacaksınız, bu alanın dışında yapabilirsiniz dediler. Fakat bunlar kurumları bile geri plana attılar. Bu sondajları yaparken kimyasal madde kullanıyorlar, bunlar yer altı sularımıza zarar veriyor. Su kirleniyor, burada insanlarımız yaşıyor, hayvanlar var, insanlar su içiyor bu gerçekten sakıncalı bir durum. En son bunlar kurumları bir tarafa bırakınca biz köylü olarak burası bizim köyümüz dedik, bunu istemiyoruz dedik. Biz suyumuza ve köyümüze sahip çıkacağız. Tapulu alanımızdan yolları geçiyor, biz bu yolu kapattık ve onları köyümüze koymayacağız” dedi “Burası Türkiye Cumhuriyeti, herkes kurallara uymak zorunda” Bölgedeki tek su kaynağını korumak için mücadele ettiklerini söyleyen Mehmet Koyun, “İlk günden bu yana bu köy halkının hiçbir zaman maden çıkarılmasına karşı olmadığını, sadece bu köyün tek bir su kaynağı olduğu için içme ve sulama sularına dokunulmaması için, İl Özel İdaresi’nin çizdiği alan dışına çıkılmamasını istedik. Fakat onlar ilk günden itibaren devletin onlara sağladıkları imkânlara uymadılar. Tamamen asılsız ve ihbarsız iş yaptılar. Belgeleri işlemleri yaptıktan sonra iş işten geçtikten sonra alıyorlar. Dün Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nden geldiler ve onlara kullandıkları maddelerin yanlış olduğunu buranın içme, sulama suyuna ve insanlara zarar vereceğini söylediler. Bunun üzerine kullandıkları malzemeyi değiştirdiler. Demek ki bu zamana kadar bizi zehirlediler. Biz güçlüyüz istediğimizi yaparız diyorlar. Burası Türkiye Cumhuriyeti burada kanun var kural var, herkes bunlara uymak zorunda. İnsanları küçük göremezler, insanları tehdit edemezler. Burası Türkiye Cumhuriyeti, burası Gümüşhane, burası da Gümüşhane’nin bir köyü buradaki bu halkı kimse tehdit edemez” diye konuştu.
Gümüşhane’deki Durmuşlu Şelalesi buz tuttu
10 Şubat 2024 Cumartesi - 10:06 Gümüşhane’deki Durmuşlu Şelalesi buz tuttu Gümüşhane’nin Torul ilçesinde bulunan ve 50 metreden suyu yere dökülen 5 katlı Durmuşlu Şelalesinin buz tutan görüntüsü büyüledi. İlçeye bağlı Gülaçar köyü sınırlarında yer alan ve bugüne kadar varlığından pek haberdar olunmayan Durmuşlu Şelalesi, kış mevsiminde olunmasına rağmen akan suyunun damlalarının biriktirdiği buz kütleleriyle görenleri mest ediyor. Geçtiğimiz günlerde gerçekleşen kar yağışının ardından geceleri hava sıcaklığının sıfırın altında 15 derecelere kadar düştüğü bölgede donan şelalenin görüntüsü Pamukkale travertenlerini andırdı. Toplam 5 katlı olarak en son noktaya dökülen ve her bir döküldüğü noktanın devasa buz kütleleriyle kaplandığı şelale Sinop’taki Erfelek Şelalelerine de benzetildi. Binlerce yıldır akarak dev ana kayayı 5 ayrı katmanda oyan suyun dökülmeye başladığı ve toprakla buluştuğu yerin arasındaki mesafenin 50 metreden fazla olduğu değerlendiriliyor. Bahar aylarında arkasındaki vadiden gelecek sularla birlikte oldukça coşkulu akması beklenen şelalenin yakınında terk edilmiş bir mahalle ve şapel bulunduğunu kaydeden fotoğraf sanatçısı ve dağcı Samet Çelik, arkadaşlarıyla birlikte geldiği şelaleden çok etkilendiğini söyledi. “Traverten gibi bir görüntü sunuyor ve bu manzara bizi mest etti” İlk kez gittikleri şelaleye güçlükle ulaştıklarını fakat alternatif ve rahat bir yolun keşfini de yaptıklarını belirten Çelik, “Gülaçar Köyü Ramadanlı mevkiinde doğada yemek yapan bir arkadaşımız daveti üzerine buraya geldik. Şelaleye biz Ramadanlı Şelalesi dedik ama köylüler Durmuşlu Şelalesi diyormuş. Yerden yüksekliği yaklaşık 50-60 metre diyebiliriz. Gerçekten doğayla bütünleşmiş buzullarla güzel bir görüntü sunuyor. Mevsim itibariyle kış olduğu için suyunun biraz az olması, havanın da akşamları soğuk olmasından dolayı buz kütleleri traverten gibi bir görüntü sunuyor ve bu manzara bizi mest etti, geldiğimize değdi” dedi. “Şelale terkedilmiş mahalleyle planlanarak turizme kazandırılmalı” Tarihi ve doğal güzellikleriyle turizmde adeta keşfedilmeyi bekleyen Gümüşhane’deki bu şelalenin İkisu-Şiran karayoluna çok yakın bir noktada olduğunu ve biran önce yanındaki terkedilmiş mahalleyle birlikte planlanarak turizme kazandırılması gerektiğini ifade eden Çelik, “Her mevsim suyunun aktığını ve ilkbaharda daha çok aktığını öğrendik. İlimizde bu tür yerlerin kesinlikle turizme kazandırılması gerektiğini düşünüyoruz. Buradaki 5 katlı şelale, Sinop’taki Erfelek Şelalesi’ne benziyor ve yıllardır aka aka kayaları aşındırarak bu şekilde gelmiş. Ben gerçekten çok güzel olduğunu düşünüyorum ve herkesi buraya davet ediyorum” diye konuştu.
Vali Tanrısever, tarihi Sarıçiçek Köy Odaları’nda incelemelerde bulundu
09 Şubat 2024 Cuma - 19:14 Vali Tanrısever, tarihi Sarıçiçek Köy Odaları’nda incelemelerde bulundu Gümüşhane Valisi Alper Tanrısever, Sarıçiçek köyünde yaklaşık 150 yıllık tarihiyle büyük ilgi gören tarihi Sarıçiçek Köy Odaları’nı ziyaret etti, turizm potansiyelinin arttırılmasına yönelik çalışmalar yapılacağını söyledi. Köy ziyaretleri kapsamında Gümüşhane’nin merkeze bağlı 2 bin 80 metre yükseklikteki Sarıçiçek köyüne giden Gümüşhane Valisi Alper Tanrısever, 150 yıllık tarihi Sarıçiçek Köy Odaları’nda incelemelerde bulundu. Kündekari işlemeleriyle Türk mimarisinin örneklerini sergileyen köy odalarının korunarak bugüne taşındığını ifade eden Vali Tanrısever, halk sanatının ve ağaç oymacılığının tüm zarafetini günümüze taşıyan birer şaheser olarak nitelendirilen köy odalarının turizm potansiyelinin arttırılması için çalışma yapılacağını söyledi. “Sadece Gümüşhane’nin değil Türkiye’nin bir değeri haline getirmeye çalışacağız Yapıların orijinalliğini koruduğunun altını çizen Vali Tanrısever, “Yaklaşık 150 yıl öncesine tarihlenen Sarıçiçek köy odalarındayız. Geçmişte buradaki ağaların gelen misafirlerini ağırlamak, gelen misafirlerinin güzelce konaklamalarını sağladıkları köy odaları aradan geçen 150 seneye rağmen çok güzel ahşap oymaları, orijinalliğini koruyan yapısıyla gelen misafirlerin hayranlığını kazanıyor. Biz bu köy adalarını nasıl ayakta tutarız, bu odaları ilimiz ve bölge turizmine nasıl kazandırırız mücadelesi içerisinde olacağız. Ufak tefek mülkiyetle ilgili sıkıntılar var. Ümit ediyorum vatandaşlarla beraber bir orta yol bulunup Sarıçiçek Köy Odaları sadece Gümüşhane için değil Türkiye’nin bir değeri haline getirmeye çalışacağız” dedi. “Daha çok ziyaretçi gelmesini istiyoruz” Köy halkı olarak tarihi odaların korunması için ellerinden gelen her şeyi yaptıklarını ifade eden Sarıçiçek Köyü Muhtarı Salim Gündüz, “Sarıçiçek Köy Odaları 150 yıllık tarihe sahip odalar. Bu odalar tamamen misafir ağırlamaya dayalı yapılmış odalar. Şaban ve Hacı Ömer Ağa tarafından yapılmıştır. Burada tamamen ahşap oymacılık kullanılmıştır. Uzun yıllardır ayakta duruyor ve biz de bunu muhafaza etmek için elimizden geleni yapıyoruz. Bugün sayın valimizle de görüştük bununla ilgili çalışmalar olacak. Geçen sene burayı 5 binin üzerinde ziyaret etti, biz bunun 10-15 binlere ulaşmasını istiyoruz. Ben daha çok misafir bekliyorum, hizmet bizden ziyaret sizden” diye konuştu. Ziyaretler kapsamında Söğütağıl ve Yayladere köylerini de ziyaret eden Gümüşhane Valisi Alper Tanrısever, burada vatandaşlarla sohbet ederek, taleplerini dinledi.
Gümüşhane’nin eğlenceli dolmuş şoförü çaldığı mey ile Afrikalı öğrencilere türkü ziyafeti çekti
09 Şubat 2024 Cuma - 08:47 Gümüşhane’nin eğlenceli dolmuş şoförü çaldığı mey ile Afrikalı öğrencilere türkü ziyafeti çekti Gümüşhane’de geçtiğimiz haftalarda keçilere “mey” konseri verdiği görüntüleri sosyal medyada milyonlarca kez izlenen dolmuş şoförü Engin Çelik, bu kez dolmuşunda Afrikalı siyahi öğrencilere mey çaldı, Gümüşhane türküsü söyletti. Kent merkezindeki transit yol güzergahında dolmuş şoförlüğü yapan ve boş zamanlarında mey çalan Engin Çelik (43), o anların videolarını sosyal medya hesaplarında paylaşmaya devam ediyor. Aynı zamanda halk oyunları eğitmeni olan Çelik, geçtiğimiz günlerde Gümüşhane Üniversitesinde okuyan siyahi öğrencilerden kalabalık bir grubu dolmuşuna binince şoför değişikliği yaparak her zaman yanında taşıdığı meyini eline aldı ve öğrencilere Gümüşhane güzelleri türküsünü çaldı. Türkünün bir kıtasını da öğrenen Afrikalı öğrencilerin koro halinde “Gümüşhane güzelleri” türküsünü söylediği o anlar cep telefonu kamerasıyla kayıt altına alınırken, öğrencilerin türküye tempo tutmaları da dikkatlerden kaçmadı. Bu videosunu da sosyal medya hesaplarından paylaşan Çelik, keçiye mey çaldığı videonun toplamda 10 milyonu geçen bir izleme aldığını hatırlatarak, “Keçi videosunu bayağı bir kitle izledi. En son baktığımda 10 milyonu geçmişti. Tüm hesaplarımızdan attık bayağı bir kişiye ulaştı bu da benim için onur verici. Bir Gümüşhaneli olarak bunu tüm Türkiye’ye tanıtmaktan onur ve gurur duydum” dedi. Afrikalı öğrencilerle olan videonun hikayesini anlatan Çelik, “Dolmuşla üniversite tarafından kent merkezine doğru gelirken tesadüfen 10-15 kişilik bir Afrikalı öğrenci grubu denk geldi. Mey sürekli yanımdaydı ve çıkartarak hemen onlara Gümüşhane türküsü çaldım. Türküyü bilmediklerinden onlara bir dörtlük öğrettim. Ben çaldım onlar söyledi. Bayağı eğlendik. Daha sonra o arkadaşları indirmedim. Kale Deresi mevkiine kadar geldik. Burada bir kemençe şovu yaptık. Onlar da çok memnun kaldılar. Gayet mutluyum. Bu tür videolara devam ederek şehrimiz Gümüşhane’yi tanıtmak istiyorum” dedi. Çelik’in hesabında ayrıca ticari bir işletmenin içinde yerde yatan bir kediye mey çaldığı ve kedinin de kuyruğunu sallayarak müziği dinlediği anların videosu da ilgi görüyor.
Okulları gezdi, köy okulları için harekete geçti
08 Şubat 2024 Perşembe - 14:07 Okulları gezdi, köy okulları için harekete geçti GÜMÜŞHANE (İHA) – Gümüşhane Valisi Alper Tanrısever, Kale Köyü’nde ve kent merkezinde yer alan 3 okulda incelemelerde bulundu. İlk olarak Kale köyündeki Kale İlköğretim Okulu’nu ziyaret eden Vali Alper Tanrısever, öğrenci, öğretmen ve okul idarecilerinin okulla ilgili taleplerini dinledi. Öğrencilerle de sohbet eden Vali Tanrısever daha sonra Kale İmam Hatip Ortaokulu ve okula ait pansiyonda incelemelerde bulundu. Okul ziyaretlerinin ardından Kale Köyü sakinleriyle köy kahvesinde bir araya gelen Vali Tanrısever, Kale köyünün nüfusunun arttırılması noktasında neler yapılabileceği noktasında vatandaşlarla sohbet etti. Buradaki ziyaretin ardından son olarak kent merkezinde bulunan Fevzipaşa İlkokulunu ziyaret ederek sınıfları gezen Vali Tanrısever, okul öğretmenleriyle sohbet etti. Gümüşhane’de eğitimin geliştirilmesi ve bu konuda yapılacak çalışmaların önemine vurgu yapan Vali Tanrısever, “Bugün ilk olarak Kale İlköğretim Okulu’na ve yine Kale Köyü’nde bulunan Kale İmam Hatip Ortaokulu ve pansiyonunu ziyaret ettik. İki okulun da öğrenci sayısının çok az olduğunu gözlemledik. Fiziki şartların çok iyi olduğunu ama daha da iyileştirilebileceği ve öğrenci sayısının azlığına çözüm önerileri aradık. Öte yandan Kale Köyü’ndeki vatandaşlarımızla bir araya geldik. Kale Köyü eskinin görkemli ve ihtişamlı nahiyelerinden bir tanesi, eski ihtişamına en yakın nasıl gelebilir bunu köylülerimizle beraber istişare ettik. Onların ifade ettikleri altyapı ile ilgili sorunlar var. Su, doğalgaz ve konut yapmak için yer talep ediyorlar bu sorunu çözersek Kale’nin nüfusunu arttırma yoluna gideceğiz. Son olarak Fevzipaşa İlkokulu’na geldik. Okulumuz yeniden ayağa kalkan bir okul, gördüğümüz kadarıyla öğretmen ve idareci arkadaşlarımız oldukça başarılı ve istekliler biz de en mükemmele ulaşmak için idarecilerimizle, öğretmenlerimizle ortak çalışarak Gümüşhane’yi eğitim ve öğretimde nasıl daha ileriye taşıyabiliriz bunun arayışı içerisindeyiz” dedi.
Gümüşhane’de hafif ticari araçla yolcu otobüsünün çarpıştığı kaza kamerada
05 Şubat 2024 Pazartesi - 21:53 Gümüşhane’de hafif ticari araçla yolcu otobüsünün çarpıştığı kaza kamerada Gümüşhane’de yolu kontrol etmeden kavşağa girmeye çalışan hafif ticari araç, özel bir firmaya ait yolcu otobüsü ile çarpıştı. Kazanın etkisiyle metrelerce savrulan hafif ticari araçtaki sürücü yaralanırken, o anlar otobüs içerisindeki kameraya yansıdı. Kaza, akşam saatlerinde Gümüşhane’nin Torul ilçesi Harmancık köyü mevkiinde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, Samsun-Gaziantep seferini yapan Tamer Çalışkan kontrolündeki 25 LF 325 plakalı yolcu otobüsü, Gümüşhane istikametine giderken Harmancık köyü kavşağında yol kenarındaki tesisten kontrolsüz şekilde kavşağa girmeye çalışan Yaşar Zengin (19) idaresindeki 29 DD 396 plakalı Ford marka hafif ticari araçla çarpıştı. Çarpmanın etkisiyle hafif ticari araç metrelerce savrulurken, sürücüsü yaralandı. İhbar üzerine olay yerine 112 acil sağlık, polis ve jandarma ekipleri sevk edildi. Sağlık ekipleri tarafından olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından Gümüşhane Devlet Hastanesi’ne kaldırılan hafif ticari aracın sürücüsü Yaşar Zengin’in hayati tehlikesinin bulunmadığı öğrenildi. 22 kişinin bulunduğu otobüste yaralanan olmazken, yolcular büyük korku ve panik yaşadı. Trafik ekiplerinin çalışmalarının ardından ön camı kırılan otobüsteki yolcular başka bir araca aktarıldı. Kaza anı ise otobüs içerisindeki kameraya yansıdı.
Gümüşhane’nin tek ocakbaşı işletmesi çevre il ve ilçelerden lezzet tutkunlarının akınına uğruyor
05 Şubat 2024 Pazartesi - 09:24 Gümüşhane’nin tek ocakbaşı işletmesi çevre il ve ilçelerden lezzet tutkunlarının akınına uğruyor Gümüşhane’nin tek ocakbaşı işletmesi çevre il ve ilçelerden lezzet tutkunlarının akınına uğruyor. İstanbul’da bu işi yaparken 8 yıl önce baba ocağı Şiran ilçesine dönerek Gümüşhane’nin tek ocakbaşı tesisini açan Savaş Kaya, 20 yıllık tecrübesiyle vatandaşlara et mangal konusunda hizmet veriyor. İlçe merkezindeki Karaca Mahallesinde 4 ocakla işlettiği tesisinde kullandığı etin kıvırcık merinos kuzu olduğunu ve Kelkit, Erzincan ve Bayburt’tan özel olarak temin ettiğini kaydeden Kaya, uzun yıllar İstanbul’da edindiği bilgi ve tecrübelerini memleketi Gümüşhane’de sürdürdüğünü söyledi. Kalabalık olduğunda insanların beklemesi için özel dinlenme bölümleri olan tesisi aile bireyleriyle birlikte işlettiğini ve fiyatlarının da oldukça uygun olduğunu dile getiren Kaya, tesislerinden Gümüşhane merkez, Kelkit, Erzincan, Trabzon, Giresun Çamoluk, Alucra ve Sivas Gölova’dan çok gelen olduğunu belirtti. “20 senedir bu işin içindeyim” Etin kalitesi ve lezzetini bildikleri için yalnızca Şiran değil çevre il ve ilçelerden çok sayıda müşterisi olduğunu ifade eden Kaya, “Et mangal üzerine çalışıyorum. 20 senedir bu işin içindeyim. 8 senedir de bu tezgahı açtım Şiran’a. Burada et mangal, köfte, et, sucuk, işte kendi tarzında mangal üzeri malzemeler yapıyoruz. Buradaki etin kalitesi ve lezzetini bildikleri için insanların yüzde 90’ı dışarıdan geliyor. İşimi güzel ve temiz yaparım. İyi bir sanatkarım. İstanbul’dan gelmeyeyim. İstanbul’da da bu işi yaptım. Kendimize 16 mangallı bir yer açtık ondan sonra da mecburiyetten memlekete geldik. Burada da 4 ocaklı bir tezgah açtık. Dükkanda ailemle beraber çalışıyorum” dedi. “Bu ette koku yok, herkes yiyebiliyor” Kalabalık olduğunda gelenlerin özel bekleme bölümlerinde beklediğini hatırlatan Kaya, “Gelenlerden hiç kimse de gidip gitmek istemiyor. Ben bekleyip etimi yiyeceğim diyor. Bizim kullandığımız Merinos kıvırcık kuzu. Bu eti herkes yiyebiliyor. Bu ette koku yok. Macar Merinosu ırkı kullanıyoruz genelde. Bu bölgede Kelkit’te, Erzincan Refahiye’de, Bayburt’ta var. O arkadaşlardan temin edip işletmemizi çalıştırıyoruz” diye konuştu. İşletmesinin genelde Cuma, Cumartesi, Pazar günleri çok yoğun olduğunu ve saat 17’den yoğunluğun başladığını dile getiren Kaya, “Akşam saat 21’den sonra işletmemizi kapatıyoruz. Mangal temizlikleri olduğu için mecbur erken kapatmak zorundayız. Genelde buranın müşterisi Kelkit, Erzincan, Gümüşhane Merkez, Trabzon’dan gelen oluyor. Çamoluk, Alucra tarafından çok gelen var. Gölova’dan gelen var. Fiyatlarımız uygun. Bunun üretimi bizde olduğu için yani biz kendimiz aldığımız için, işçimizde olmadığı için bizi kurtarıyor. Hayatınızda güzel kuzu eti yemek istiyorsanız sizi işletmemizi bekliyoruz. Yedikten sonra kararı kendiniz verirsiniz” ifadelerini kullandı.
Zigana yarı yıl tatilinde dolup taştı
04 Şubat 2024 Pazar - 09:19 Zigana yarı yıl tatilinde dolup taştı Gümüşhane’de eşsiz manzarası ve doğal güzellikleriyle ünlü Zigana Gümüşkayak Kayak Merkezi yarı yıl tatilinde 43 bin kişiyi ağırladı. Binlerce yıldır kervan yollarının ortak geçiş noktası olan ve tarihten bugüne zorlu bir geçit olarak bilinen Torul ilçesi sınırlarındaki Zigana Dağının 2 bin 100 metre rakımlı zirvesinde yer alan Zigana Gümüşkayak Kayak Merkezi 2 haftalık yarı yıl tatilinde adeta doldu taştı. Türkiye’nin ilk kayak merkezlerinden birisi olan ve okulların tatil olmasıyla birlikte kar yağışının da artmasıyla kayak sezonunu açan tesisten en çok çocuklar faydalanırken, süreç boyunca Arap turistler de bölgeye akın etti. Kayak, kızak ve kar motoru turlarının yanında restoran, kafeterya, kayak odasıyla misafirlerine Zigana’nın eşsiz manzarası eşliğinde otantik bir ortamda eksiksiz hizmet veren tesise gelen ziyaretçilerin 15 bini Arap turistlerden oluştu. Konaklama tesislerindeki doluluk oranının tatil sürecinde yüzde 85’lere ulaştığı Zigana’ya Rize’den ailesiyle gelen minik Sena Fener “Karne tatili nedeniyle Rize’den Gümüşhane’ye kuzenlerimin yanına geldim. Zigana çok güzel bir yer. Kartopu oynadım, kayak yaptım. Yine gelmek isterim” dedi. Zigana’nın bir başka minik ziyaretçisi Serra Bal ise “Burada çok güzel bir gün geçirdim. Kuzenlerimle birlikte kızakla kaydık, kartopu oynadık. Çok eğlendim ve burayı çok sevdim. Manzarası da güzel, değdiğime değdi. Arkadaşlarımı da buraya davet ediyorum” ifadelerini kullandı. Rize’den gelen Asya Fener de ilk defa geldiği Zigana Dağını çok beğendiğini belirterek, “Bugün kartopu oynadık, kızakla kaydık. Tatilin zevkini burada çıkardım. Yine gelmek isterim” diye konuştu. Bir başka öğrenci Mustafa Berat Ergin ise karne tatili sürecinde 3-4 kez geldiği Zigana’yı çok sevdiğini belirterek, “Burası çok kar alan bir yer. Kar yağınca çok eğlenceli şekilde kayılıyor. Kartopu da oynuyoruz. Yemekleri de çok lezzetli, manzarası da çok güzel” dedi. Tesis işletmecilerinden Mustafa Eroğlu da yarıyıl tatilinin başlamasıyla kar yağışının da yoğunlaştığını ve sezona güzel bir başlangıç yaptıklarını belirterek, “Biraz geç başladık ama güzel bir karne tatili sezonu geçirdik. Yerli ve yabancı olmak üzere 2 haftalık tatil boyunca 43 bin civarı ziyaretçi ağırladık tesisimizde. Konaklamalarımız da yüzde 85 civarı dolulukla geçti. Bungalovlarımız da aynı şekilde aktif haldeydi. Restoranımız olsun, kafeteryamız olsun güzel bir hizmet vererek gelen misafirleri 7’den 70’e memnun ettik” diye konuştu. Zigana Gümüşkayak Kayak Merkezinde aktivite olarak kar motoru turları, dev salıncak, kayak ekipmanları başta olmak üzere gelen misafirlere her türlü hizmeti sunduklarını kaydeden Eroğlu, “Karne tatili döneminde gelenler ağırlıklı çocuk olduğu için kızaklara talep çok oldu. Aynı zamanda yabancı turistin de Şubat tatiline denk gelmesi nedeniyle Arap turist de bayağı vardı. Toplam 43 bin kişinin 15 bin civarı Arap turistlerdi” ifadelerini kullandı.