Zeynep Dereli’nin kurucusu olduğu Tink ile Ekonomist Dergisi’nin her sene düzenlediği yılın girişimcileri yarışmasında Zeynep Dereli, Kadın Girişimci kategorisinde birinci oldu. Verilen bilgiye göre Tink, Türkiye’nin ilk ve en iyi insan odaklı teknoloji okullarından biri olmasının yanı sıra 2020 senesinde dünyanın en inovatif 100 okulu arasına girdi. AB’nin Mükemmeliyet Merkezleri’nden biri olarak Türkiye’yi temsil ediyor.
Kolej hakkında bilgi veren Zeynep Dereli, “Türkiye’de şu anda en fazla Erasmus projesi yapan okuluz. Tamamlanmış 3 projemizin yanı sıra devam eden 4 projemizle öğrencilerimizin ve öğretmenlerimizin uluslararası eğitimlere katılmasını ve dünya vatandaşı olmasını destekliyor. Europass sertifikası verme hakkı var. Okulumuzun mezunları yüzde 100 başarı sahibi oldu. Mezunlarımız Türkiye’de Boğaziçi Üniversitesi’nden, ODTÜ’ye, yurtdışında Almanya’da Münih Teknik Üniversitesi’nden, ABD’de Rutgers, Ecole 42, Syracuse gibi lider üniversitelere kabul edildi. Türkiye’de öğrencilerinin kurmuş olduğu girişimler birçok ödül ve yatırım aldı (TreatBreath, Limon). İslam Kalkınma Bankası’nın Değişim Fonunu kazanarak ve ciddi bir yatırım da aldı” şeklinde konuştu.
Ödül hakkında ise Dereli, şöyle konuştu: “Öncelikle Ekonomist Dergisi’ne ülkemizde girişimciliğin geliştirilmesi ve desteklenmesi konusunda verdiği bu önemli katkıdan ötürü gönülden teşekkür ederim. 2019 senesinde 3’üncü sıradan girdiğim yılın kadın girişimcisi listesinde, 2020 senesinde 2’nci olmuştum. Kıymetli Tink ailemizle 5 senedir verdiğimiz emeğin karşılığını, bu sene Yılın Kadın Girişimcisi olarak alıyor olmak benim için büyük bir şeref oldu. Ama daha da önemlisi, hep birlikte eğitime bakış açımızı, eğitimden beklentimizi ve süreçlerimizi değiştirmek, güncellemek adına ektiğimiz bu değerli tohumun yeşermiş olması görmek beni çok umutlandırdı. Bu ödüle ben tek başıma değil tüm Tink Ailesi ile layık görüldüm. Öğrencilerimiz, velilerimiz, öğretmenlerimiz ve idari kadromuz ile bu tohumu ektik, suladık, besledik ve yeşerttik. Hepsine ayrı ayrı teşekkür ederim.
Başından beri en büyük inancım ve öngörüm eğitimde teknolojinin doğru ve etkin kullanımı eğitimin sınırlarını kaldırabileceği; en kaliteli ve kişiselleştirilmiş eğitimi her yerde sağlamanın önünü açabileceğiydi.
“Eğitim reformu başlattık”
Tüm bu nedenlerle Tink, Teknoloji ve İnsan Kolejleri’ni kurarken insanın merkezde olduğu ve dijital çağa hazır gençlerin yetiştirildiği bir okul olmasını hedefledik. Okulumuzda, Milli Eğitim Bakanlığı’mızın müfredatının yanı sıra akademik ekibimiz ve danışma kurulumuzca hazırlanmış anaokulundan 12’nci Sınıfa kadar devam eden haftada 6 saatlik Tink Diploma Programı’nı uyguluyoruz. Merkezinde insan ve teknoloji olan okulumuzun eğitim öğretim sisteminde, öğrencilerimizin kişisel beceri ve tercihlerine uygun bireyselleştirilmiş eğitim programları, akran öğrenimi, proje tabanlı öğrenme ve gerçek hayat deneyimi edinme gibi dijital çağda eğitimi tanımlayan hususlara da yer veriyoruz.
Teorik eğitim modelinde amaç ve çıktı odaklı olan süreci, bilginin toplanması, sorgulanması, analizi, uygulanması ve sorunların çözümü yönünde yeniden yapılandırmaya başladık. Uygulanabilir, bilgiye dayalı eğitim modeli kurguladık. Lisemizde öğrencilerimizin kendilerini tanımalarını, gerçek hayat deneyimi ile farklı kariyerleri deneyimlemelerini sağladık.
Tüm bu çalışmalarımız, eğitimde olumlu sonuçlar vermeye başladı. Fakat hala yolun başındayız. Her geçen gün bir önceki güne göre bir adım ileriye giderek, hem öğretme hem de öğrenme süreçlerini iyileştireceğiz.”
Okulun, ayrıca Covid-19 salgını sürecinde velilerinin ve veli adaylarının sağlığını riske atmamak için tüm kayıt süreçlerini online ortama taşıdığı açıkladı. Kayıt kabul sınavı, sanal okul turu, müdür görüşmesi ve resmi kayıt işlemlerinin tamamını bilgisayardan yapılabildiği belirtildi.
