Yerel Haberler
Trabzon
14 Mayıs 2024 Salı - 10:28 “Kadrajını Sağlığa Çevir” temalı 3. Ulusal Şifa Eli Fotoğraf Yarışmasında ödüller sahiplerini buldu Trabzon İl Sağlık Müdürlüğü ve Trabzon Fotoğraf Sanatı Derneği iş birliği, Türkiye Fotoğraf Sanatı Federasyonu (TFSF) desteği ile düzenlenen, “Kadrajını Sağlığa Çevir” temalı 3. Ulusal Fotoğraf yarışmasında ödüller sahiplerini buldu. Ödül törenine Trabzon Valisi Aziz Yıldırım, İl Sağlık Müdürü Dr. Hakan Usta, MHP İl Başkanı Ömer Ayar ve sanatçılar katıldı. Sağlık Müdürü Hakan Usta, yaptığı konuşmada "Yarışmamız, sağlık camiamız ve sanatseverler için hayırlı olmasını diliyoruz. Yarışmamıza katılım sağlayan tüm fotoğraf severlere teşekkür ediyor, ödül ve sergileme alan katılımcılarımızı tebrik ediyoruz” dedi. Sağlıklı yaşama farkındalığı arttırmak amacıyla düzenlenen toplam bin 81 adet rekor sayıda fotoğraf katılımının yapıldığı yarışmada, Birincilik ödülünü Kocaeli ilinden katılım sağlayan “Müzik” adlı fotoğrafıyla Aytül Akbaş, ikincilik ödülünü Tokat ilinden katılım sağlayan “Yüreğine Sağlık” adlı fotoğrafıyla Çağrı Özkara, üçüncülük ödülünü Bursa ilinden katılım sağlayan “Gol-Yayla’da Piknik” adlı fotoğrafıyla Mustafa Kılıç alırken, mansiyon ödülünü Adana ilinden katılım sağlayan “Yaşama Bağlılık” adlı fotoğrafıyla Mürvet Rışvanoğlu aldı. Destek Hizmetleri Başkanı Dr. Erdem Şen, Trabzon Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ersen Küçük, Prof. Dr. Yeşim Bayoğlu Tekin, Fotoğraf Sanatçısı Fatih Muhammet Topal, Fotoğraf Sanatçısı Dr. Hasan Eraydın, Trabzon Fotoğraf Sanatı Derneği Başkanı Hasan Türker, Fotoğraf Sanatçısı Metin Öztürk, Fotoğraf Sanatçısı Erdoğan Öğretmen’den oluşan jüriye Vali Aziz Yıldırım teşekkür belgesi verdi.
Trendyol Süper Lig: Trabzonspor: 2 - İstanbulspor: 0 (İlk yarı)
12 Mayıs 2024 Pazar - 19:56 Trendyol Süper Lig: Trabzonspor: 2 - İstanbulspor: 0 (İlk yarı) Trendyol Süper Lig’in 36. haftasında Trabzonspor, İstanbulspor’u konuk ediyor. Müsabakanın ilk yarısı bordo-mavililerin 2-0 üstünlüğüyle sona erdi. Maçtan dakikalar (İlk yarı) 6. dakikada sağ taraftan Visca’nın kullandığı köşe atışında penaltı noktası üzerinde Onuachu’nun kafa vuruşunda top kaleci Mücahit Serbest’in solundan ağlarla buluştu. 1-0 7. dakikada Racine Coly’in ayağı kayması sonucu topu kapan Visca, pasını Onuachu’ya aktardı. Bu oyuncunun çaprazdan sert şutunda top ağlara gitti. 2-0 37. dakikada Mendy’in ceza sahası dışından vuruşunda top kaleci Mücahit Serbest’ten döndü. Dönen topu savunma oyuncuları uzaklaştırdı. 42. dakikada Pepe rakiplerinden sıyrılarak ceza sahasına girerek yaptığı vuruşta kaleci Mücahit Serbest meşin yuvarlağı kornere çeldi. Hakemler: Emre Kargın, Cevdet Kömürcüoğlu, Hüseyin Aylak Trabzonspor: Uğurcan Çakır, Meunier, Mendy, Denswill, Eren Elmalı, Umut Güneş, Bardhi, Fountas, Pepe, Visca, Onuachu Yedekler: Muhammet Taha Tepe, Baniya, Fernandez, Umut Bozok, Kerem Şen, Göktan Gürpüz, Mehmet Can Aydın, Arif Boşluk, Enis Destan, Orsiç Teknik Direktör: Abdullah Avcı İstanbulspor: Mücahit Serbest, Mehmet Yeşil, Okan Erdoğan, Racine Koly, Ali Yaşar, Duhaney, Vorobjvas, Loshaj, Sambissa, Mendy Mamadou, Jackson Yedekler: Alp Arda, Vefa Temel, Emrehan Gedikli, Simon Deli, Özcan Şahan, Tunahan Şamdanlı, Demir Mermerci, Baran Vardar, Traore, Eren Arda Şen Teknik Direktör: Osman Zeki Korkmaz Goller: Onuachu (dk. 6 ve 7) (Trabzonspor)
İşlenmiş domates prostat kanserinden koruyor
12 Mayıs 2024 Pazar - 09:40 İşlenmiş domates prostat kanserinden koruyor İşlenmiş domatesin prostat kanserinden koruduğu belirtildi. Özel İmperial Hastanesi Üroloji ve Fitoterapi Uzmanı Op. Dr. Ömer Fatih Çelik, domateste yapılan çalışmalarda içerisinde olan etken maddelerinin prostat kanserine koruyuculuğu tespit edildiğini belirterek yüzde 35 civarlarında bir koruyuculuğu olduğunu söyledi. Çelik, domatesin çiğ değil de pişmiş yenmesi daha iyi olduğunu ifade ederek, “Bunun için salça, ketçap ya da yemeklerden menemen gibi pişmiş domates yemeklerini daha çok tüketilebilir" dedi. Mandıra ürünlerinden özellikle ağır tipte peynirlerin prostat kanserine yatkınlığı biraz daha artırdığına dikkat çeken Çelik, “Prostat kanserinin başlangıç halinde hiçbir belirtisi olmayabilir. Hastaların işeme şikâyetleriyle doktora gitmeleri prostat kanseriyle özdeşleştirilemez. Çünkü prostatın diğer hastalıklarında ve iyi huylu prostat büyümesinde de benzer şikâyetler olur. Yani idrar şikâyetlerinin prostat kanseriyle direk bir bağlantısı yoktur. Eğer prostat kanseri başlangıç halinde ise spesifik (özel) belirtiler genellikle olmaz. Ancak kemiğe yayılmışsa kemik ağrıları gibi şikâyetlerle hastalar gelebilir. Prostat kanserinin spesifik kendine has bir belirtisi genelde olmaz. Onun için biz 40-45 yaşından sonra gelen erkek hastaların büyük çoğunluğunda PSA dediğimiz prostat spesifik antijeni kanda tararız. Eğer yüksekliği söz konusu ise prostat kanserinden şüphe ederiz. Biyopsiye kadar giden bir dizi tetkikler yaparız. Bunların sonucunda prostat kanseri var mı, yok mu diye hastalara bilgi veririz. Ancak hastalar şöyle bir yanılgı içerisine girerler, benim bir şeyim yok şikâyetim yok, rahat işiyorum, gece kalkmalarım yok, yanmam yok, sızım yok Öyleyse prostat kanseri nereden çıktı? Aslında prostat kanserinin kendisi prostatın çeperinde genellikle olduğu için şikâyet vermeyebilir. Bu yanılgıdan hastaların uzak durması gerekir. Aslında 45 yaşından sonra her erkeğin kendine baktırması lazım. Bazı hasta grupları var ki; bunlar, babasında, kardeşinde, dedesinde prostat kanseri olanlar ki; genetik yatkınlığı söz konusu olan grup. Bu grupların biraz daha dikkatli olması gerekir. Kırklı yaşlarda üroloğa gidip ’Benim ailemde böyle bir yatkınlık var, bende de söz konusu olabilir mi?’ diye daha dikkatli olmaları gerekir” diye konuştu. "Bölgemizde prostat kanseri biraz yüksek" Doğu Karadeniz Bölgesi’nde prostat kanseri oranının biraz yüksek olduğunu kaydeden Çelik, “Bölgemizde prostat kanseri biraz yüksek. Neden? Çünkü beslenme şekillerimiz biraz agresif. Mesela, hayvansal ürünleri çok tüketiyoruz. Fazla et yemek, mandıra ürünleri tercih etmek prostat kanserine yatkınlığı artırabilir. Mandıra ürünlerinden özellikle ağır tipte peynirler prostat kanserine yatkınlığı biraz daha artırıyorlar. Bunun yanında sigara vs. gibi şeyler. Ama her hastada her mandıra ürünü yiyen hastada böyle prostat kanseri olacak gibi algılanmamalı. Ama yine de eğer ailede yatkınlık söz konusu ise biraz daha temkinli olmak lazım. Eğer ailede böyle bir yatkınlık varsa ilk tercih edeceğimiz şeylerden bir tanesi likopen içeren domates. Çünkü domateste yapılan çalışmalarda içerisinde olan etken maddelerinin prostat kanserine koruyuculuğu tespit edilmiş. Yüzde 35 civarlarında bir koruyuculuğu var. Dikkat edilecek husus domatesin işlenmiş olması gerekir yani etken maddeler domates hücrelerinin içerisinde olduğu için domatesin pişerek hücrelerin parçalanması ve etken maddelerin dışarı salınması gerekir. Yani çiğ değil de pişmiş yenmesi daha iyi. Bunun için salça, ketçap ya da yemeklerden menemen gibi pişmiş domates yemeklerini daha çok tüketilebilir. Öyle bir yatkınlığı varsa hastaların domatesi öncelikli olarak kullanması gerekiyor. Bunun yanında bitkisel kökenli Saw Palmetto kabak çekirdeği, Afrika eriği ağaç kabuğu, kırmızı biber olabilir. Küçük çiçekli yakı otunun koruyucu etkinlikleri de olabilir” ifadelerini kullandı. Fazla çay içmek idrarı artırır mı? Fazla çay içmenin idrarı artırıp artırmayacağı konusunda ise Çelik, “Normalde su içtiğiniz zaman idrara çıkarsınız bu klasik bir şey fazla su içerseniz fazla çay içerseniz idrara çıkarsınız. Ama çayda teofilin, kafein, tein ksantin grubu maddeler var bu madde diürez yapıyor. Yani daha fazla böbrekleri çalıştırıyor ve suyun atımını artırıyor. Bunun dışında mesanesi hassas kişilerin nörojenik kompenenti dediğimiz sinirsel durumları da söz konusu ise hastanın çay, kahve gibi bu maddeleri içeren içecekleri tüketmesi sonucu, kişilerin mesaneleri daha aktif çalışabilir. Hasta şunu söyleyebiliyor su içiyorum hemen idrarım geliyor bu hastalar genellikle su çay kısıtlamasına giderlerr. Buna neden olanlardan bir tanesi de yaş. Nasıl cildimiz yaşlanıyorsa mesanemiz de yaşlanıyor mesanemiz yaşlanınca çok iyi genişleyemiyor, genişlenemeyen mesanenin depo kapasitesi düşük oluyor. Bu durumlarda içilen çaydaki etken maddeler aslında mesaneyi aktif hale getiriyor” diye konuştu.
Trabzonspor’da 56. Olağan Divan Genel Kurul Toplantısı gerçekleştirildi
11 Mayıs 2024 Cumartesi - 12:52 Trabzonspor’da 56. Olağan Divan Genel Kurul Toplantısı gerçekleştirildi Trabzonspor 56. Olağan Divan Genel Kurul toplantısı gerçekleştirildi. Genel kurulda bordo-mavili takımın net borcunun 4 milyar 486 milyon TL olduğu açıklandı. Trabzonspor 56. Olağan Divan Genel Kurul Toplantısı, Kadir Özcan Gençlik Geliştirme Merkezi Nizamettin Algan Salonu’nda yapıldı. Genel kurula Asbaşkan Zeyyat Kafkas, Başkan Yardımcı Ali Haydar Gedikli, Genel Sekreter Kemal Ertürk, Genel Sayman Sami Karaman, Yönetim Kurulu Üyeleri Derviş Köz, Coşkun Öztürk ve Ceyhun Eskici, Divan Başkanlık Kurulu Başkanı Mahmut Ören, Trabzonspor Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç, kurul başkanları ve üyeler katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan genel kurulda divan başkanlık kurulunun faaliyet raporunun okundu. Trabzonspor Divan Kurulu Başkanı Mahmut Ören yaptığı konuşmada, Trabzonspor’un sürdürdüğü lig üçüncülüğü ve Türkiye Kupası hedefini başaracaklarına inandığını belirterek, "Taraftara bir çağrımız olacak. Biz, Trabzonspor olarak Avrupa’nın en önde gelen şehir takımlarından biriyiz. Türkiye’nin, dünya ile yarışan yüzüyüz. Tıpkı 8. şampiyonluk kutlamalarında olduğu gibi şehir olarak her türlü güzelliğimizle, tribünlerdeki renkli, anlamlı koreografilerimizle ve tezahüratlarımızla Türkiye’ye örnek olmalıyız. Özetle spor ruhu böylesine güzelliklerle dolu bu şehirde bizim spor gündemimiz her zaman güzel olmalıdır. Bu açıdan rakiplerimizi değerli kılarak, önemseyerek, yenilenin yenenin birbirine hürmet ettiği, saygı duyduğu anlayışı ortaya koymamız lazım. Spor paydaşları olarak müsabaka öncesi ve sonrası konuşmalarımıza dikkat etmeliyiz. Çünkü sporun ruhu birleştiricidir, barıştır, kardeşliktir. Trabzonspor felsefesinde intikam duygusu yoktur. Hepimiz Türk futboluna, Trabzon futboluna hizmet ediyoruz. Bunun için sahada oynanan oyuna odaklanarak saha dışına çıkmamaya gayret göstermeliyiz. Sahamızda oynadığımız Fenerbahçe maçındaki gelişmeler hepimizi üzmüştür. Bu maçın sonucunda sadece Trabzonspor’a değil, kentimiz insanına inanılmaz saldırılar olmuştur. Bu bakımdan bizler olayları ve bu şehre yapılan algı yönetimini iyi değerlendirip, ona göre tavır almalıyız. Öncelikle bu takımla özdeşleşen taraftarımızın da artık Trabzonspor’a zarar getirecek olayların içinde olmamasını ve özellikle İstanbul takımlarına malzeme vermemesini gönülden arzu ediyoruz. Zira Fenerbahçe maçı hem maddi hem de manevi olarak camiamıza zararlar vermiştir. Unutmayalım ki, Trabzonspor sevgimiz ve bordo-mavi renk aşkımız kulübümüze zarar vermediği sürece değerlidir" dedi. "Bu borcun altından kalkmak bir hayli güç görünüyor" Büyük hedeflerin peşinde koşmanın büyük harcamaları gerektirdiğini ifade eden Ören, "Birbirleriyle her daim yarışan 4 büyükler arasında ekonomik anlamda en az geliri olan takım Trabzonspor’dur. Yıllarca elde ettiği büyük başarılarının ardında büyük paralar değil, altyapıya verilen önemin ardından toplanan meyveler vardır. Fakat son yıllarda kulübümüzün altyapısına gerekli önemin verilmemesi verimi oldukça azaltmış ve dışa bağımlılık, transferdeki harcamalar had safhaya ulaşmıştır. Bu durumun sonucu da borç miktarıyla net ve kaygı verici biçimde ortadadır. Unutulmamalıdır ki Trabzonspor tüketen değil, üreten bir kulüptür. Eğer altyapımıza gerekli önemi verirsek ve geçmiş dönemlerdeki katkıyı sağlarsak sorunun çözümü çok da kolay olacaktır. Bu anlamda bazı çalışmaların yapılmakta olduğunu biliyoruz. Ancak sonuç alınma aşamasına henüz gelinmemiştir. Sabır ve düzenli çalışmalar sonucu bu sorunların aşılacağına inancımız tamdır. Aksi durumda yapılan ve yapılacak olan harcamaların Trabzonspor’u soktuğu ekonomik darboğazı görmezden gelemeyiz. Zira kulübümüzün bugün içinde bulunduğu mali durum hepimizi düşündürüyor. Ekonomik ortamda kredi faiz yükünün çok artması, dövizin bir hayli yükselmesi, bu sıkıntımızı daha da artırmış bulunuyor. Her ne kadar Başkanımız Ertuğrul Doğan ve yönetimi, bu hayati sorunu gidermek için canla başla çalışıyorsa da bu borcun altından kalkmak bir hayli güç görünüyor. Ancak borcu azaltmak için de yoğun çaba gösterdiklerini biliyoruz. Umuyor ve diliyoruz ki bu anlamdaki çabaların meyvelerini yakın gelecekte alınırız" diye konuştu. Bordo-mavili kulübün borcu: 4 milyar 486 milyon TL Mahmut Ören’in konuşmasının ardından Trabzonspor’un 1 Kasım 2023 ve 31 Mart 2024 tarihleri arasındaki denetim kurulu raporu da açıklandı. Raporda, bordo-mavili kulübün net borç tutarının 4 milyar 486 milyon TL olduğu belirtildi. Başkan Genç: "Kartal arazisini takip ediyoruz inşallah en kısa zaman neticelendirilir" Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç ise, "Kulübümüze sahiplenilmesi adına bu genel kurulları önemsiyorum. İnşallah bundan sonraki toplantılarımızda daha güçlü katılımla beraber kulübümüze sahiplenmeyi artırmalıyız. Yönetim kurulumuzun çalışmalarında hakikaten Ertuğrul Doğan başkanımız ve kıymetli yönetimimizin bütün gücüyle gayretiyle çalıştığına şahidiz. Bir taraftan ekonomik konudaki mücadelelerini veriyorlar diğer taraftan da sportif başarı noktasında büyük bir gayreti ortaya koyuyorlar. Biz de Trabzon’umuzda yerel yönetimler olarak bu konuda bütün gücümüzle kulübümüze olan desteğimizi vermeye devam edeceğiz. Bunlardan bir tanesi ve en önemlisi de kısa zamanda ekonomik yönden kulübümüzün rahatlamasına vesile olacak ’Kartal Arazisi’ diye bildiğimiz Cumhurbaşkanımızın, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı iken Trabzonspor’umuza verdiği yerdir. Bu konuda hem kulüp başkanımız, değerli yöneticilerimiz ve asbaşkanımızla ciddi bir çalışma içerisindeyiz" ifadelerini kullandı. "9. şampiyonluğa oynayacağız" Trabzonspor’un hem kurumsallığına hem de geleceğine dair çalışmaları sürdüreceklerini kaydeden Başkan Genç, "Sürecin hızlandırılması bakımından Çevre ve Şehircilik Bakanımızı bizzat ziyaret ettik. Takip ediyoruz, inşallah en kısa zamanda neticelenir. Kulübümüzün ekonomisi noktasında ciddi bir kazanç olur. Hem İstanbul’da hem de Trabzon’da kulübümüzün projeleri, Trabzonspor Köyü ve Trabzonspor Koleji noktasında bizlerin de arazi tahsisi konusundaki çabalarımızı sürdürüp inşallah nihayetlendireceğiz. Trabzonspor’umuzun hem kurumsallığına hem geleceğine dair olmak üzere de bu çalışmaları sürdüreceğiz. Bu sezon iki güzel hedef var. İkisinin de finalindeyiz. İnşallah bu sene ligi üçüncü bitirip, Türkiye Kupası’nı alırız. Yapılacak transferlerle de seneye yine inşallah 9. şampiyonluğumuza oynarız" şeklinde konuştu. Genel kurulda yönetim kurulu faaliyet raporları üyelere yazılı olarak iletildi.
Dereler ıslah edilecek
11 Mayıs 2024 Cumartesi - 12:06 Dereler ıslah edilecek Akçaabat genelinde bulunan dereler, Trabzon Devlet Su İşleri Müdürlüğü tarafından ıslah edilecek. Akçaabat’ın alt yapı sorunlarını çözüme kavuşturarak şehri her yönüyle daha da geliştirmeyi hedefleyen Akçaabat Belediye Başkanı Osman Nuri Ekim, Trabzon DSİ Şube Müdürü Ahmet Alper Kaya ile birlikte Akçaabat’ta bulunan derelerin Islah Projeleri için incelemelerde bulundu. Akçaabat İlçe Merkezi Dereleri Islahı 2. Kısım ihalesi kapsamında bulunan Kiraçhane Deresi, Söğütlü Deresi, Sera Deresi Yan Kol, Akçakale Gökçekaya Deresi Yan Kol, Hamam Deresi, Kof Deresi Mansap Kısmı, Şehit Deresi Mansap kısmı ve Karantina Deresi tek tek gezilerek incelendi. Olası bir doğal afet durumunda önlemin şimdiden alınması gerektiğine vurgu yapan Başkan Ekim, “Akçaabat’ımızın her açıdan daha yaşanılabilir, daha temiz ve daha güvenli bir şehir olması için gayretle çalışıyoruz. Çevre Mühendisi bir Belediye Başkanı olarak, kentleşmenin mevcut alanda bulunan dereler üzerindeki olumsuz etkilerini çok net tahlil edebiliyorum. Bu sebeple Akçaabat’ımızda kentleşmenin dereler üzerindeki olumsuz etkilerini giderebilmek adına Trabzon Devlet Su İşleri Şube Müdürlüğümüz ıslah çalışmaları gerçekleştirecek. Olası bir doğal afet durumunda yaşanacak olan maddi ve manevi hasarı en aza indirmek hatta ortadan kaldırmak için çalışacağız. Herkesin malumu 19 Haziran 1990 tarihinde Akçaabat’ta büyük bir sel felaketi yaşandı ve 21 kişi hayatını kaybetmişti. Geçmişimizde böyle bir yaşanmışlık varken önümüzdeki senaryoları tek tek değerlendirmeli ve hem şehrimizi hem de hemşehrilerimizi en iyisi için hazırlamalıyız. Şehrimiz için çok önemli gördüğüm dere ıslahı çalışmalarımız Allah’ın izniyle çok yakın zamanda başlayacak” dedi.
Milletvekilleri şehir hastanesindeki çalışmaları inceledi
11 Mayıs 2024 Cumartesi - 10:54 Milletvekilleri şehir hastanesindeki çalışmaları inceledi TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm komisyonu Başkanı ve Trabzon Milletvekili Adil Karaismailoğlu, Trabzon Şehir Hastanesi’nde çalışmaların sürdüğünü belirterek, “İnşallah önümüzdeki yıl tamamlayarak Trabzon’un, Karadeniz’in ve Türkiye’nin hizmetine sunacağız. Bütün alanların olduğu dünyanın en modern hastanelerinden bir tanesi Trabzon’da inşa ediyoruz. Çok yoğun bir çalışma. 500’ün üzerinde bir çalışan ile birlikte çok yoğun çaba var” dedi. Şenol Güneş Spor Kompleksi’nin yanındaki dolgu alanında yapımına başlanan Trabzon Şehir Hastanesi’ndeki çalışmalar sürüyor. Toplam 900 nitelikli yatak sayısı sahip olacak şekilde projelendirilen ve bin 461’e tamamlanacak şekilde yatak kapasitesi arttırılabilir durumda olan Trabzon Şehir Hastanesi inşaatının kaba inşaatı tamamlandı. Kentteki yoğun bakım kapasitesini 2 katına çıkartacak olan Trabzon Şehir Hastanesi’nde 300 poliklinik ve 33 ameliyathane olacak. 4 bin 300 fore kazığın kullandığı şehir hastanesinde AK Parti Trabzon Milletvekilleri Adil Karaismailoğlu, Yılmaz Büyükaydın, Vehbi Koç, Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç ve AK Parti Trabzon İl Başkanı Sezgin Mumcu incelemelerde bulundu. İncelemenin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan TBMM Bayındırlık, İmar, Ulaştırma ve Turizm komisyonu Başkanı ve Trabzon Milletvekili Adil Karaismailoğlu, Trabzon Şehir Hastanesi’nin Türkiye’nin en modern şehir hastanelerinden biri olacağını söyledi. Karaismailoğlu, “İnşallah önümüzdeki yıl tamamlayarak Trabzon’un, Karadeniz’in ve Türkiye’nin hizmetine sunacağız. Bütün alanların olduğu dünyanın en modern hastanelerinden bir tanesi Trabzon’da inşa ediyoruz. Çok yoğun bir çalışma. 500’ün üzerinde bir çalışan ile birlikte çok yoğun çaba var. İnşallah çok güzel hizmetler ve sağlıklı Trabzon için önemli bir katkı olacak” diye konuştu. Ekip halinde Trabzon’un sorunlarını masaya yatırdıklarını dile getiren Karaismailoğlu, “Trabzon’un daha da gelişmesi, büyümesi ve cazibe merkezi olması için önemli planlarımız var. İnşallah bunlar bittiğinde Trabzon Türkiye’nin parlayan yıldızı olmaya devam edecek. 44 kilometrelik Güney Çevre Yolu’nun 36 kilometresi tünel olarak projelendirildi. Birinci etabında yoğun bir çalışma var. Kanuni Bulvarı’nı ise Boztepe tünelleri ile Çukurçayır’a bağladık. Şimdi de Çukurçayır üzerinden sahil yoluna bağlamak içinde önemli çalışmalar devam ediyor. Karayolları alanında Trabzon genelinde önemli çalışmalar var. Bir taraftan turizm sezonu da canlanmaya başladı. Özellikle Trabzon’a gelen turistlerin rahat ve huzurlu bir şekilde tatillerini yapmaları ve tekrar Trabzon’u tercih etmeleri için üzerimize önemli görevler var. Bunu yerine getirmek için hem bilinçlendirme çalışmaları bir taraftan hem de hizmet kalitesinin arttırılması açısından da ilimizin en önemli konularının başında gelmektedir. Trabzon Havalimanı’mızın geçici olarak yeni havalimanından önce mevcut kapasitesinin genişletilmesi ve dış hatlar terminalinden ilave binalar ve CIP binasının inşaatı hızlıca sürüyor. Önümüzdeki günlerde Bakanımız ile CIP binasını ve özellikle dış hatlarda yaptığımız ilavelerin açılışlarını yapacağız. Yeni havalimanımızın planlarımı diğer taraftan devam ediyor” şeklinde konuştu. Seçimlerde Trabzon genelinde önemli başarılar elde ettiklerini kaydeden Karaismailoğlu, “Bu başarıların yanında olumsuz geçen bazı ilçelerimizde istemediğimiz sonuçlar aldık. Trabzon Büyükşehir Belediyesi açısından yüzde 51.50 ile Türkiye genelinde birinci olarak çıkmıştır. Arkadaşlarımızla beraber bir ekip olarak buradan alacağımız dersler ve şehrimize daha çok hizmet etmek vatandaşımızın gönlünü daha çok kazanmak içinde neler yapabiliriz onun çabası içerisindeyiz” ifadelerini kullandı.
Anneler Günü’nde herkes annesini hatırlarken o oğlunu özlüyor
11 Mayıs 2024 Cumartesi - 09:32 Anneler Günü’nde herkes annesini hatırlarken o oğlunu özlüyor Trabzon’un Maçka ilçesinde terör örgütü mensupları tarafından 11 Ağustos 2017 tarihinde evinin önünde teröristlerce şehit edilen 15 yaşındaki Eren Bülbül’ün annesi Ayşe Bülbül, 6 yıldır Anneler Günü’nü hüzünlü geçiriyor. Son 6 yılda Anneler Günü’nü Eren’siz geçiren Ayşe Bülbül, yarasının kabuk bağlamadığını aksine sürekli kanadığını belirterek, "Eren evimizin üst tarafına çıkar eline ne çiçek gelirse toplardı. Gecekonduda önüme diz çökerek ‘Annem ne iyi çiçeklere layıksın ama biliyorsunuz ki benim param yok kırdan bayırdan çiçekler topladım getirdim’ derdi. O kirli ellerinden sarılıp öperdim. O çiçekleri özledim” dedi. Trabzon’un Maçka ilçesi Köprüyanı Mahallesi’nde 11 Ağustos 2017 tarihinde terör örgütü mensuplarının hırsızlık için girdiği evlerini güvenlik güçlerine göstermek için giderken açılan ateş sonucu Astsubay Başçavuş Ferhat Gedik ile birlikte şehit olan 15 yaşındaki Eren Bülbül’ün annesi Ayşe Bülbül, Anneler Günü’nü hüzünlü geçiriyor. Oğlu Eren Bülbül’ün mezarı başında duygusal anlar yaşayan Ayşe Bülbül, “Benim evladım daha çocuktu. Oğlumun okula gitmesi, karne günü, Anneler Günü, doğum günü bunlar Eren şehit edildikten sonra hep anılma gününe döndü. O günler benim için hep buruk geçiyor. Bir anne için o kadar zor ki. Ama bilmeyen bir anne zor anlar. Bu acı ve hüzün bunlar dile getirilecek şeyler değil ama yapacak bir şey yok” diye konuştu. “Bu özel günlerde yıkılıyoruz, üzülüyoruz” Tüm şehit annelerinin Anneler Günü’nü kutladığını ifade eden Ayşe Bülbül, “Benim evlatlarımın demir 1 lirası yoktu cebinde. Cebinde para olmayan bir evlattan anne o gün nasıl çiçek beklesin. Benim evlatlarım özellikle de Eren evimizin üst tarafına çıkar eline ne çiçek gelirse toplardı. Gecekonduda önüme diz çökerek ‘Annem ne iyi çiçeklere layıksın ama biliyorsunuz ki benim param yok kırdan bayırdan çiçekler topladım getirdim’ derdi. O kirli ellerinden sarılıp öperdim. O çiçekleri özledim. Çiçeğini verdikten sonra işine tekrar dönerdi. Bu özel günlerde yıkılıyoruz, üzülüyoruz. Tüm şehit annelerinin bu gününü kutluyorum. Hepsinin ellerinden, yanaklarından öpüyorum” ifadelerini kullandı.
Trabzon’da öğretmenler şiddete karşı "hayır" dedi
10 Mayıs 2024 Cuma - 13:23 Trabzon’da öğretmenler şiddete karşı "hayır" dedi İstanbul’un Eyüpsultan ilçesinde bulunan özel bir okulda görev yapan İbrahim Oktugan’ın bir öğrencisi tarafından gerçekleştirilen silahlı saldırı sonrasında hayatını kaybetmesi dolayısıyla Trabzon’da öğretmenler bir günlük iş bıraktı eylemi gerçekleştirdi. İstanbul’un Eyüpsultan ilçesinde 7 Mayıs tarihinde özel bir okulda görev yapan İbrahim Oktugan’ın bir öğrencisi tarafından gerçekleştirilen silahlı saldırı sonrasında hayatını kaybetmesi dolayısıyla tüm yurtta olduğu gibi Trabzon’da da öğretmenler bir günlük iş bırakma eylemi gerçekleştirdi. Trabzon İl Milli Eğitim Müdürlüğü önünde toplanan öğretmenler sloganlar eşliğinde 15 Temmuz Şehitler ve Hürriyet Parkı’na yürüdü. Burada silahlı saldırıda hayatına kaybeden öğretmen Oktugan için saygı duruşunda bulunan öğretmenler adına basın açıklamasını Türk Eğitim-Sen Trabzon Şube Başkanı Coşkun Dilber yaptı. Güvenlik önlemlerindeki yetersizlik nedeniyle şiddet olaylarına zemin hazırlandığını belirten Dilber, "Eyüpsultan ilçesinde okul müdürü olarak görev yapan İbrahim Oktugan, bir öğrenci tarafından menfur bir saldırıyla silahla vurularak canice öldürüldü. Öncelikle kıymetli meslektaşımıza Allah’tan rahmet ailesine, yakınlarına ve eğitim camiamıza başsağlığı diliyoruz. Okullarımızda öğretmene şiddet, mobbing, taciz, itibarsızlaştırma vakaları ciddi önlemlerin, yasal düzenlemelerin ve esaslı politikaların hayata geçirilememesi nedeniyle maalesef had safhaya ulaşmıştır. Disiplin yönetmeliklerinin yetersizliği, eğitimcilerin itibarını zedeleyen ve sadece adı değişen öğretmeni şikâyet hatları, öğretmenlik mesleğinin mülakat, rotasyon, performans, şeffaf olmayan ödül ve ceza gibi uygulamalarla rencide edilmesi, hem ekonomik ve sosyal hem de özlük haklarının gasp edilmesi, eğitimcilerimizi tahkir eden yayın, tutum ve açıklamalar, ’eti senin kemiği benim’ şeklindeki güven ve teslimiyet anlayışının çok gerilerde kalması tüm bu şiddet olaylarına zemin hazırlamaktadır. Çoğu okulumuzda güvenlik görevlisinin bulunmaması, güvenliğin sadece nöbetçi öğretmenler eliyle sağlanmaya çalışılması, kamera sisteminin olmaması şiddet olaylarına zemin hazırlamaktadır. Oysa her okulumuza güvenlik görevlisi alımı yapılması ve okullarımızın tamamında kamera bulundurulması hayati bir zorunluluktur. Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu konuda okullara bütçe tahsis etmesi, fedakârlıktan kaçınmaması çok önemlidir" dedi. "Geleceğimizin karartılmasına müsaade etmeyeceğiz, şiddete müsamaha göstermeyeceğiz" diyen Dilber, "Türk eğitimcileri olarak şiddetle sonuna kadar mücadele edeceğiz. Vandallara teslim olamayacak, bu vahşet olaylarının önüne geçilmesi için gerekli tedbirler alınana kadar konuyu gündemde tutmayı ve farkındalık oluşturmayı sürdüreceğiz. Eğitimcilerimizin can güvenliğinin sağlandığı çalışma ortamlarına kavuşması en büyük temennimizdir. Şuurlu nesiller yetiştirmek biz eğitimcilerin olduğu kadar ailelerin de en önemli görevidir. Buradan bir kez daha ailelerimize ve tüm topluma çağrıda bulunuyoruz. Öğretmenlere verdiğimiz değer çocuklarımızın geleceğine yönelik verdiğimiz kıymettir. Bu bilinçle hareket etmek milli bir ödevdir" diye konuştu.
Yaylalara zorlu göç yolculuğu başladı
10 Mayıs 2024 Cuma - 09:26 Yaylalara zorlu göç yolculuğu başladı Doğu Karadeniz Bölgesi’nde havaların mevsim normallerine dönmesiyle yaylalara göç başladı. Yüzlerce koyun sürüsü ile başlayan maceralı yolculukta yaylaların yolunu tutan besiciler kilometrelerce yol kat ediyor. Doğu Karadeniz Bölgesi’nde hava sıcaklıklarının artması ve yüksek kesimlerde karların erimesiyle yaylalara göç başladı. Her yıl Ekim-Kasım gibi yayladan dönüşe geçen ve bahar aylarının gelmesiyle yaylara tekrar göç eden besicilerin asırlardır devam eden geleneği bu yıl da sürdü. Zorlu mesaide kilometrelerce yol kat eden ve hayvanlarının başından bir an olsun ayrılmayan besiciler yüzlerce koyun sürüsü ile karayolu ve dağlık alanlardan geçiyor. Coğrafi şartlar nedeniyle çoban köpekleri eşliğinde süren göç yolculuğu sürücüler tarafından da ilgiyle takip ediliyor. Yoldan geçen araçların ilerleyişini zorlaştıran sürüdeki koyunlar ise sürücüler tarafından cep telefonu ile görüntüleniyor. Trabzon’un Akçaabat ilçesinden yaklaşık 700 koyun ile Gümüşhane yaylalara gitmek için yola çıkan sürüde bulunan besicilerden Turgut Dursun, yaylada 6 ay kalacaklarını belirterek “Yolculuğa devam ediyoruz. Artık zamanı gelmişti. Havalar ısındı diyerek yolu çıktık ama kar yağdı. Yolculuğumuz Akçaabat ilçesinden başladı Gümüşhane’ye kadar sürecek. Yaklaşık 700 koyun ile bu yolculuğa başladık. Yaklaşık 4 gün sürüyor. Yaylada 6 ay kalacağız” dedi. “Zahmeti dünyaya bedel, ama seviyoruz” Besicilerden Mustafa Taylan da belirli noktalarda durarak çadır kurduklarını dile getirerek “Zigana dağından geçerek Gümüşhane’ye ulaşacağız. Yüzlerce koyun ile sürüsü ile yolculuk başladı. Havalar kötü, karın yağması bizi olumsuz etkiledi. Yolculuğumuzda belirli noktalarda durarak çadır kuruyoruz. Her yıl bunu geleneksel olarak yapıyoruz” şeklinde konuştu. Zorlu bir yolculuğa başladıklarını dile getiren Ali Dursun ise, “Yaz geldi 6 ay kalacağımız yayla yoluna nasipse başladık. Zorlu bir yolculuk. Bizim gibi olan besicilere bir çözüm bulmaları lazım. Yola sığmıyoruz. Bu yolculuğun zahmeti dünyaya bedel. Ama seviyoruz. Allah nasip ederse 6 ay yaylada kalacağız. Kış aylarında tekrar köye dönüş yapacağız” ifadelerini kullandı.