Yerel Haberler
Van
Van YYÜ’lü öğrencinin "Hêlîn" filmi Berlin’de finale kaldı
17 Ekim 2025 Cuma - 10:09 Van YYÜ’lü öğrencinin "Hêlîn" filmi Berlin’de finale kaldı Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) öğrencisi Şemsettin Çiftçi’nin "Hêlîn" isimli kısa filmi, 15. Berlin Kürt Filmleri Festivalinde finale kaldı. Her yıl geleneksel olarak düzenlenen ve bu yıl 25 Eylül - 1 Kasım 2025 tarihleri arasında gerçekleştirilen Berlin Kürt Filmleri Festivali, sinemanın evrensel diliyle kültürel çeşitliliği buluşturmaya devam ediyor. Mitos Film tarafından organize edilen festival, Berlin’in ünlü Rosa Lüksemburg Meydanı’ndaki Babylon Sineması’nda sinemaseverlerle buluştu. Van YYÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü son sınıf öğrencisi Şemsettin Çiftçi’nin "Hêlîn" filmi, festivalin en dikkat çeken yapımları arasında gösterildi. Berlin’de gerçekleştirdiği prömiyerle seyirciden tam not alan ve özgün sinematografik anlatımıyla öne çıkan "Hêlîn" filmi, Berlin’deki başarısının ardından bu kez Ay Yapım ve Yeditepe Üniversitesi işbirliğiyle düzenlenen 5. Luma Kısa Film Festivali’nde yarışma seçkisine dahil edildi. Film, Türkiye’nin en genç ve dinamik kısa film platformlarından birinde sinemaseverlerle buluşarak ulusal düzeyde de iddiasını sürdürüyor. Van YYÜ Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü öğrencisi Şemsettin Çiftçi’nin başarısı, üniversite camiasında büyük bir gurur kaynağı oldu. Bölüm hocaları ve arkadaşları, genç yönetmenin bu başarısının Van YYÜ’nün sinema eğitimindeki kalitenin bir göstergesi olduğunu vurguladı.
30 yıllık emek: Van kedilerine bir ömür adadı
17 Ekim 2025 Cuma - 09:54 30 yıllık emek: Van kedilerine bir ömür adadı Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) bünyesindeki Kedi Evi Villasında yaklaşık 30 yıldır görev yapan Mehmet Atar Bayır, kedilerle arasında derin bir bağ kurdu. Van kedilerinin bakımını üstlenen Bayır, ömrünü bu özel türün korunmasına adadı. Kentle özdeşleşen Van kedileri; beyaz ipeksi tüyleri, farklı renkli gözleri, suyu sevmesi ve asil yürüyüşleriyle dikkat çekiyor. Nesli tehlike altına girince, Van YYÜ yaklaşık 30 yıl önce bu değerli ırkı koruma altına almak için kapsamlı bir çalışma başlattı. İlk yıllarda Veteriner Fakültesinin bodrum katında başlayan bakım süreci, daha sonraki yıllarda kurulan Kedi Evi Villası’yla daha modern bir yapıya kavuştu. Kedi evinin ilk gününden beri burada görev yapan 43 yaşındaki Mehmet Atar Bayır, kedilerle arasında derin bir bağ kurdu. Onların her biriyle birebir ilgilenen Bayır, bakım, beslenme ve temizlik süreçlerini titizlikle yürütüyor. "İlk etapta 30 kediyle bu işe başladık" İHA muhabirine konuşan Van Kedi Villası Hayvan Sorumlusu Mehmet Atar Bayır, ilk olarak Veteriner Fakültesi’nin bodrum katında bu işe başladığını belirtti. Başladıkları ilk yıllarda sokaklardan kedileri topladıklarını ifade eden Bayır, "O zamandan beri Van kedileriyle ilgileniyorum. Yaklaşık 30 yıl oldu kedilerle beraberim. Van kedisinin nesli tükenmek üzereydi. Bu çalışma bir doktora projesiydi ve bu proje sayesinde Van kedisine sahip çıkıldı. Her türlü canlıyla ilgilenmek zordur tabii ki. Van kedisinin de kendine has meşakkati, ayrı bir zorluğu vardır. Ancak bir işi severek yaptığınızda her şey insana daha kolay geliyor. Ben sabah işe geldiğimde önce kedilerin arasında dolaşırım. Herhangi bir sıkıntıları, hastalıkları var mı diye kontrol ederim. Bir problem varsa üstlerime bildiririm, yoksa rutin bakımlarına geçeriz. Temizlik, göz bakımı ve genel sağlık kontrollerini hayvan sağlığı personelimizle birlikte yaparız" dedi. "Ömrüm yettikçe Van kedilerine bakmaya devam edeceğim" Van kedisinin dünyaca ünlü bir ırk olduğunu hatırlatan Bayır, "Bu ırkı korumak ve bizden sonraki nesillere aktarmak için elimizden gelen tüm imkânları kullanıyoruz. Zaman zaman zor ve sıkıntılı dönemler de oldu; oldukça meşakkatli bir süreçti. Ama o 30 yılın nasıl geçtiğini anlamadım. Çünkü kedilerle ilgilenip onları sevdiğimde hem stresimi hem yorgunluğumu atıyorum. Bu işi severek yaptığım için benim için hem güzel bir meslek hem de dolu dolu geçen bir 30 yıl oldu. İlk yıllarda ciddi sıkıntılar yaşıyorduk. Kedileri yemek artıklarıyla besliyorduk, bazen dışarıdan balık alıp getiriyorduk. Ama o zorlu günler geride kaldı. Şimdi çok daha iyi imkânlara sahibiz ve geleceğe daha umutla bakıyoruz. İnsan hayvanları sevdikçe, özellikle de kedilere gönül verdikçe, yaptığı işi daha çok seviyor ve o iş kolaylaşıyor. Benim de ömrüm yettikçe Van kedilerine bakmaya, onlarla ilgilenmeye devam edeceğim" diye konuştu.
30 yıllık emek: Van kedilerine bir ömür adadı
17 Ekim 2025 Cuma - 09:48 30 yıllık emek: Van kedilerine bir ömür adadı Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (Van YYÜ) bünyesindeki Kedi Evi Villasında yaklaşık 30 yıldır Van kedilerinin bakımını üstlenen Mehmet Atar Bayır, ömrünü bu özel türün korunmasına adadı. Kentle özdeşleşen Van kedileri; beyaz ipeksi tüyleri, farklı renkli gözleri, suyu sevmesi ve asil yürüyüşleriyle dikkat çekiyor. Nesli tehlike altına girince, Van YYÜ yaklaşık 30 yıl önce bu değerli ırkı koruma altına almak için kapsamlı bir çalışma başlattı. İlk yıllarda Veteriner Fakültesinin bodrum katında başlayan bakım süreci, daha sonraki yıllarda kurulan Kedi Evi Villası’yla daha modern bir yapıya kavuştu. Kedi evinin ilk gününden beri burada görev yapan 43 yaşındaki Mehmet Atar Bayır, kedilerle arasında derin bir bağ kurdu. Onların her biriyle birebir ilgilenen Bayır, bakım, beslenme ve temizlik süreçlerini titizlikle yürütüyor. "İlk etapta 30 kediyle bu işe başladık" İHA muhabirine konuşan Van Kedi Villası Hayvan Sorumlusu Mehmet Atar Bayır, ilk olarak Veteriner Fakültesi’nin bodrum katında bu işe başladığını belirtti. Başladıkları ilk yıllarda sokaklardan kedileri topladıklarını ifade eden Bayır, "O zamandan beri Van kedileriyle ilgileniyorum. Yaklaşık 30 yıl oldu kedilerle beraberim. Van kedisinin nesli tükenmek üzereydi. Bu çalışma bir doktora projesiydi ve bu proje sayesinde Van kedisine sahip çıkıldı. Her türlü canlıyla ilgilenmek zordur tabii ki. Van kedisinin de kendine has meşakkati, ayrı bir zorluğu vardır. Ancak bir işi severek yaptığınızda her şey insana daha kolay geliyor. Ben sabah işe geldiğimde önce kedilerin arasında dolaşırım. Herhangi bir sıkıntıları, hastalıkları var mı diye kontrol ederim. Bir problem varsa üstlerime bildiririm, yoksa rutin bakımlarına geçeriz. Temizlik, göz bakımı ve genel sağlık kontrollerini hayvan sağlığı personelimizle birlikte yaparız" dedi. "Ömrüm yettikçe Van kedilerine bakmaya devam edeceğim" Van kedisinin dünyaca ünlü bir ırk olduğunu hatırlatan Bayır, "Bu ırkı korumak ve bizden sonraki nesillere aktarmak için elimizden gelen tüm imkânları kullanıyoruz. Zaman zaman zor ve sıkıntılı dönemler de oldu; oldukça meşakkatli bir süreçti. Ama o 30 yılın nasıl geçtiğini anlamadım. Çünkü kedilerle ilgilenip onları sevdiğimde hem stresimi hem yorgunluğumu atıyorum. Bu işi severek yaptığım için benim için hem güzel bir meslek hem de dolu dolu geçen bir 30 yıl oldu. İlk yıllarda ciddi sıkıntılar yaşıyorduk. Kedileri yemek artıklarıyla besliyorduk, bazen dışarıdan balık alıp getiriyorduk. Ama o zorlu günler geride kaldı. Şimdi çok daha iyi imkânlara sahibiz ve geleceğe daha umutla bakıyoruz. İnsan hayvanları sevdikçe, özellikle de kedilere gönül verdikçe, yaptığı işi daha çok seviyor ve o iş kolaylaşıyor. Benim de ömrüm yettikçe Van kedilerine bakmaya, onlarla ilgilenmeye devam edeceğim" diye konuştu. (YLM-MSA-Y)
Van YYÜ’lü öğrencinin "Hevraz" filmi finale kaldı
16 Ekim 2025 Perşembe - 16:03 Van YYÜ’lü öğrencinin "Hevraz" filmi finale kaldı Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) mezunu ve aynı zamanda yüksek lisans öğrencisi Cemal İşnas, yönettiği "Hevraz" isimli kısa filmiyle Türkiye’nin en prestijli sinema etkinliklerinden biri olan 36. Ankara Film Festivalinde finale kalma başarısı gösterdi. 13-21 Kasım 2025 tarihleri arasında gerçekleştirilecek festivalin Ulusal Kısa Film Yarışması seçkisi açıklandı. Gazeteci-yazar Defne Akman, oyuncu ve yapımcı Manolya Maya ile oyuncu Name Önal’dan oluşan seçici kurul, 226 kısa film arasından yalnızca 13 filmi finale taşıdı. Bu seçkide Van YYÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü mezunu genç yönetmen Cemal İşnas’ın filmi "Hevraz" da yer aldı. Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü mezunu Cemal İşnas’ın yönetmenliğini yaptığı ve yine bölüm mezunu Mikail Haskanlı’nın oynadığı film, genç sinemacıların üretim gücünü bir kez daha gözler önüne serdi. Film, festivalin kısa film kategorisinde Türkiye’nin dört bir yanından seçilen 12 yapımla birlikte yarışacak. Yarışmanın kazananları, 21 Kasım 2025 tarihinde düzenlenecek ödül töreninde açıklanacak. Radyo, Televizyon ve Sinema Bölüm Başkanı Doç. Dr. Birgül Alıcı, anlam derinliği ve görsel diliyle dikkat çeken "Hevraz" filminin özgün bir yapım olarak öne çıktığını söyledi. Öğrencileri Cemal İşnas’ı başarısından dolayı tebrik eden Birgül Alıcı, "Van YYÜ Güzel Sanatlar Fakültesi Radyo Televizyon Bölümü hocaları olarak öğrencilerimizin emeklerinin bu şekilde karşılık bulması bizi ziyadesiyle mutlu ediyor. Başarısından dolayı Cemal İşnas ve Mikail Haskanlı öğrencilerimizi tebrik eder, başarılarının devamını dileriz" dedi.
Van-Güney Kore ticaret kapısı aralanıyor
16 Ekim 2025 Perşembe - 15:51 Van-Güney Kore ticaret kapısı aralanıyor Van Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Yönetim Kurulu, Güney Kore Cumhuriyeti Büyükelçisi Yeondoo Jeong’u ağırladı. Van ile Güney Kore arasındaki ticaret hacminin artırılması, Van’ın jeopolitik konumu, yatırım alanları ve fırsatlarının istişare edildiği görüşmede, yapılacak işbirliği konuları da masaya yatırıldı. Van’ın sosyo-ekonomik durumunun da aktarıldığı toplantıya; Van TSO Yönetim Kurulu Başkanı Necdet Takva, Yönetim Kurulu Üyeleri Fahri Borak ve Mahmur Köroğlu, Genel Sekreter Cengiz Aras, Van Organize Sanayi Bölgesi (OSB) Yönetim Kurulu Başkanı Memet Aslan, Başkanvekili Yaşar Şen ve Elite Word Otel Van Müdürü Oktay Aksoy katıldı. Başkan Takva Van’ı anlattı Van’ın Türkiye ekonomisindeki konumuna ve stratejik önemine dikkat çeken Van TSO Yönetim Kurulu Başkanı Necdet Takva, şehir ekonomisinin büyük ölçüde hizmet sektörüne dayandığını belirtti. Takva; "Van şehri, 21 bin kilometrekare ile Türkiye’nin en büyük 5 ilinden biri. 1 milyon 118 bin nüfusumuzla da ülkenin 19. büyük iliyiz. Ekonomimizin yüzde 62’sini hizmet sektörü oluşturuyor. Bunun içinde turizm, eğitim ve sağlık gibi alanlar var. Üreten KOBİ’lerin payı yüzde 16, hayvancılığın payı ise yüzde 22’dir. Küçükbaş hayvan varlığında Türkiye birincisiyiz; 3,5 milyon koyun ve 160 bin büyükbaş hayvanımız var. Bununla birlikte bizim öncelikle turizm faaliyetlerimizi ön plana çıkarmamız lazım" dedi. "Kalkınma Yolu Projesi yeni fırsatlar oluşturacak" "Güney Kore’nin dikkatini çekebileceğimiz bir gelişme var" diyen Takva; "Özellikle ortak koridor dediğimiz Çin’den Avrupa’ya kadar kara, demir yolu hatlarıyla bir ticaret koridoru münazara ediliyor. Ticaret koridoru tamda bizim şehrimizden geçiyor. Bizde demir yolu Van Gölü’nün üzerinde kesintiye uğruyor. Şu anda bunu kesintisiz yapmak için çok uğraşıyoruz. Pekin’den Manchester’a kadar kesintisiz bir hattan bahsediyoruz. Özellikle uzak doğunun pazar arayışını planlarken Van şehri Türkiye’nin giriş kentidir. Dolayısıyla bu yatırım potansiyeli bakımından önemli fırsatlar oluşturuyor. İkinci fırsat ise Basra Körfezi’nden yine devam edip gelen ülkemizden Avrupa’ya doğru bir karayolu projesi var. Ona da kalkınma yolu diyoruz. Van’ı da içine alan Karadeniz’den oraya karayolu çalışması var. Karayoluyla entegre olan bir merkezdeyiz" şeklinde konuştu. "Başkentlere İstanbul’dan daha yakınız" Van’ın 5 ülkeye yaklaşık 2 saatlik mesafesi olduğunu belirten Başkan Takva, şunları söyledi: "Van, İran’a yalnızca 80 kilometre mesafede ve toplamda 300 kilometrelik bir sınır hattına sahip. İran’ın üretim altyapısı bizden 50 yıl geride. Bu nedenle Van, Türkiye’nin doğusundaki en rekabetçi şehirlerden biridir. Van, Türkiye’nin en doğusunda olması sebebiyle Türkiye’nin rekabetçi olduğu coğrafyaların en yakınındadır. Bizim 5 ülkeye yaklaşık 2 saatlik mesafemiz var. Bu ülkelerin başkentlerine İstanbul’dan daha yakınız. Bizim şehrimizin böyle bir jeopolitik bir konumu var." "Ticaret potansiyeli büyük" Görüşmede konuşan Güney Kore Cumhuriyeti Büyükelçisi Yeondoo Jeong, mevcut ekonomik tabloya dair tespitlerde bulundu. Türkiye ile Güney Kora arasındaki yıllık ticaret hacminin 10 milyar doların üzerinde olmasına rağmen, Van ile Kore arasında herhangi bir ticari ilişki kurulmadığına dikkat çekti. Türkiye’deki birçok şehir ile Güney Kore arasında işbirliklerinin olduğuna işaret eden Büyükelçi, Van içinde benzer çalışmaların yapılabileceğini ve bu anlamda Van’daki ticaret potansiyelinin büyük olduğunu ifade etti. "Van, stratejik bir nokta olabilir" Van’ın coğrafi konumu ve projeleri hakkında olumlu değerlendirmelerde bulunan Büyükelçi Yeondoo Jeong; "Koreliler açısından Van denince akla Van Gölü geliyor. Şehrin birçok ülkeye yakın olduğunu biliyoruz. Eğer Pekin’den Manchester’a uzanan Ortak Koridor hayata geçerse, bu müthiş bir fırsat olur. Deniz yolu bazen öngörülemez olabiliyor, bu nedenle kara ve demiryolu alternatifleri çok değerli" dedi. Büyükelçi, Türkiye’de faaliyet gösteren Koreli şirketlerle Van hakkında bilgi paylaşacağını da belirterek şöyle konuştu: "Türkiye’de yaklaşık 200 Güney Kore firması faaliyet gösteriyor. Onlarla sık sık görüşüyorum. Van hakkında edindiğim bilgileri bir rapor halinde Güney Kore’deki ilgili kurumlara sunacağım. Ortak Koridor ve Kalkınma Yolu tamamlandığında Van lojistik açıdan çok önemli bir merkez haline gelecektir. Organize Sanayi Bölgesi de bu süreçte daha da büyüyecek. Koreli firmalar özellikle Orta Asya, Çin ve Rusya’da yoğun üretim yapıyor; Van bu zincirin batı ayağı olabilir" ifadelerini kullandı. Van TSO Başkanı Necdet Takva ve Yönetim Kurulu Üyeleri 2026 yılında yapılması planlanan Van Gurme ve Gastronomi Fuarı’na, Güney Kore’yi konuk ülke olarak davet etti. Toplantı; Van OSB Yönetim Kurulu Başkanı Memet Aslan’ın sunumu ile son buldu.