Yerel Haberler
Yozgat
Yozgat Belediyesi’nin bakımını yaptırdığı konak hanımların eğitim noktası oldu 19 Aralık 2025 Cuma - 10:38:13 Yozgat Belediyesi’nin günlük hayata kazandırdığı konaklardan Mehmet Ağa Konağı, Halk Eğitim Merkezi’nden eğitmenlerin ders vermesiyle ve kadınların becerilerini arttırmasıyla ön plana çıkıyor. İstanbulluoğlu Mahallesinde bulunan ve Çocuk Sanat Merkezi olarak da bilinen tarihi Mehmet Ağa Konağı, 2018 yılından itibaren hizmet vermeyi sürdürüyor. Kapılarını yapay çiçek ve pastacılık eğitimleri için kadınlara açan konakta eğitim alan kursiyerler, yeteneklerini geliştirme imkanı buluyor. Lateks evanın akrilik boyalarla boyanmasıyla yapay çiçekler elde ediliyor. Hem dekoratif hem de hediye amaçlı kullanılan bu ürünler gerçeği aratmıyor. Pastacılık eğitimi alan hanımlar, mutfak bilgilerini ve yeteneklerini daha ileri seviyeye taşıma fırsatı buluyor. "Çok neşeliyiz, kursumuz çok güzel" Kursiyerlerden Nuran Topuz, 1 buçuk aydır kursta olduğunu söyledi. Kursa gelip gelmemekte tereddüt yaşasa da geldiği için çok memnun olduğunu belirten Topuz, "Burada güzel arkadaşlıklar edindik. Çok neşeliyiz, kursumuz çok güzel. Psikolojik olarak da çok iyi geldi. Konaktan da çok memnunuz" dedi. "Mağazalarda hediye aramaktansa kendi yaptığımız ürünleri hediye ediyoruz" Kursiyer Ayşe Demircan, Yozgat Belediyesi’nin konağı tahsis etmesinden dolayı memnuniyet duyduğunu ifade etti. Demircan, "Burası Yozgat için çok güzel bir değer. Çiçek kursundayım, pastacılık kursuna da devam edeceğim. Yeni arkadaşlıklar edindim. Gidip mağazalarda hediye aramaktansa burada kendi yaptığımız ürünleri hediye ediyoruz. Burası bizim için terapi gibi, çok mutluyuz" ifadelerini kullandı. "Yeni dönem kayıtlarımızı şimdiden doldurduk" Yozgat Belediyesi Sanat Koordinatörü Gülay Gümüş, kursların Halk Eğitim Merkezi işbirliğiyle gerçekleştirildiğini söyledi. Gümüş, "Kursiyerlerimizin 1 buçuk aylık katılımı ile gerçekleşen bazı ürünlerimizi tanıtmak istedik. Davetlerimiz olacak. Yapılan güzel işleri takdim etmek istiyoruz. Hanımlar, var olan yeteneklerinin üzerine biraz daha koymuş oldular. 15 kursiyerimiz pastacılık kursunda. Aşağı yukarı 15 kişi de yapay çiçek kursumuza geliyor. Yeni dönem kayıtlarımızı şimdiden doldurduk bile" diyerek kursa olan yoğun talepten söz etti. "Daha güzel çalışmalar yapmak için gayret içinde olacağız" Kursiyerlerin davetine katılan Yozgat Belediye Başkanı Kazım Arslan, kursiyerleri tebrik etti. Başkan Arslan sözlerini şöyle sürdürdü: "Yozgat’taki tarihi evleri, konakları mümkün olduğu kadar koruyup geleceğe taşımak istiyoruz. Bunları restore ederken, yeniden yaparken bir taraftan da içinde normal hayatın devam etmesi gerekiyor. Bu konağımızı da yaklaşık 7-8 yıl önce restore ettiğimiz bir konak. Burada bu bölgedeki hanım kardeşlerimize yönelik olarak değişik kurslar faaliyet gösteriyor. İlk etapta pastacılık ve yapma çiçek kursu açıldı. İkisinde de çok güzel ve başarılı işler yapılıyor. Kursiyerler hem mekandan hem de hocalarından memnun. Öyle gözüküyor ki bunların sayısını arttırmamız gerekiyor. Halk Eğitim Merkezi’mize, hocalarımıza teşekkür ediyorum. İnşallah daha güzellerini yapmak için gayret içerisinde olacağız."
18 Aralık 2025 Perşembe - 10:02 Yozgat’ta ilginç geri dönüşüm hikayesi, tabuttan ana kucağı yaptı Kullanılmış tabutlardan kanatlı hayvanlar için ana kucağı yaptı. İstanbul’dan 10 yıl önce memleketi Yozgat’ın Şefaatli ilçesine dönen Hasan Şahan, kanatlı hayvan yetiştiriciliğinde uyguladığı farklı yöntemle dikkat çekiyor. Uzun yıllar İstanbul’da yaşayan Hasan Şahan, memleketine döndükten sonra tavuk, kaz ve ördek yetiştiriciliğine başladı. Üretimde maliyetleri düşürmek için geri dönüşüme yönelen Şahan, atıl durumdaki tabutu civcivler için ‘ana kucağı’na dönüştürdü. Geliştirdiği bu sistem sayesinde düşük maliyetle civciv üretimi yapan Şahan, küçük üreticilere de önemli bir alternatif sundu. Basit malzemelerle kurulan sistemin, civcivlerin hayatta kalması açısından büyük önem taşıdığını belirten Şahan, özellikle ısı dengesinin korunmasının hayvanların gelişimi için hayati olduğunu ifade etti. Yüksek maliyetli ekipmanlar yerine geri dönüşümle oluşturulan bu yöntemle üretimin daha sürdürülebilir hale geldiğini dile getirdi. Hasan Şahan konuşmasında şunları söyledi: "Geri dönüşüm gibi düşünün. Bakın efendim bu bir tabut, atıl. Yurt dışından veya Türkiye’nin belli bir bölgesinden cenazemiz gelmiş. Bu atıl vaziyette geçmiş. Biz bunu alıp içerisine iki tane ısıtıcı ampul, bir tane de termostat takarak ana kucağı yaptık. . 1-1 buçuk aylık oluncaya kadar kaz yavrusu, ördek yavrusu ve tavuk civcivi büyütebiliyoruz. Çok basit bir sistemi var. En ucuz sistem bu. İki tane ısıtıcı ampul, bir tane 30 derece ile 100 derece arasında termostat. Bunu elektriğe takıyorsun biri ısıtıcı, biri normal aydınlatma lambası. 30 dereceyi bulduğu anda otomatikman atıyor. Hayvanların ısısı çok önemli. Yani 30 derecenin altına düşürdüğü zaman hipotermiye giriyor, ölüyor. Onu yaşatmamak için hayvana bu şekilde bir sistem kurduk. Yani 20 bin, 30 bin liraya ana kucağı almaktansa bunu kendiniz yapabilirsiniz. Çok uygun bir fiyata, iki tane ampul, 5 metre kablo, bir de termostat. Hepsi bu."
Yozgatlı Kültür Bakanlığı Sanatçısı Raşit Öztürk 19 yıldır ağaç parçalarını hayal gücüyle süslüyor
16 Ekim 2025 Perşembe - 10:13 Yozgatlı Kültür Bakanlığı Sanatçısı Raşit Öztürk 19 yıldır ağaç parçalarını hayal gücüyle süslüyor Yozgat’ın Aydıncık ilçesinde yaşayan Raşit Öztürk, ormanlık alandan topladığı ağaç parçalarına hayal gücüyle şekil veriyor. Raşit Öztürk, emekli olduktan sonra yerleştiği Kösrelik köyünde bağ bahçe işleriyle uğraşırken kağnı figürleriyle başladığı sanatını, odun parçacıklarına şekiller vererek sürdürüyor. Ormanda bulduğu ağaçları, odun parçalarını topluyor, hayal kuruyor, törpülüyor, zımparalıyor ve eserler üretiyor. Aynı zamanda 2016 yılında Kültür Bakanlığı Sanatçısı ilan edilen Öztürk, sanatının daha geniş kitlelerce duyulmasını istiyor. "Ağaçlara bakıp ne yapabileceğimi düşünüyorum" Öztürk, "Kök sanat işleriyle uğraşıyorum. Değnek, baston, hayvan figürleri, ağaç işleri yapıyorum. Bu konuda eğitim almadım. Emekli olduktan sonra köye geldim. Köyde bir şeyler ekip biçtik. Kağnı işleriyle başladım ve ağaç köklerinden bastonlar yaptım. Hayvan figürleri, ağaç kozalakları, otlardan ne bulursam aldım. Kuru ve bazen de yaş ağaçlardan bir şeyler yapmaya çalıştım. Evimiz oturulacak durumda değildi. Buraya Vali Bey geldi, ilgilendiler. Burası daha önce ahırdı. Kesilen ağaçlardan, dağlardan, bayırlardan malzeme topluyorum. Dağda gezerken önce ağacın altına bakıyorum. ‘Bu ağaçtan ne gibi bir şey yapabilirim?’ diye düşünüyorum. Taşları, ağaç parçalarını topluyorum" dedi. "Buradaki ürünler eksilecek ki yeni bir şeyler yapayım" Kök baston sergisine çok sayıda ziyaretçi geldiğini ifade eden Öztürk, "Gelenler memnun dönüyor. Beğeniyor, takdir ediyor. Su kabaklarından da bir şeyler yapmaya çalıştım. Ceviz kütüklerinden yakma makinesiyle hayvan figürleri yapıyorum. Buradaki ürünler eksilecek ki ben de yeni bir şeyler yapayım. Burası yapılalı 4-5 sene oldu. 2006’dan itibaren bu işle uğraşıyorum. 2016’dan beridir Kültür Bakanlığı sanatçısıyım. Unvanı baston, kağnı, hayvan figürleriyle elde ettim. İmtihana çağırdılar. Baston sanatçısı ilan edildim" şeklinde konuştu.
Yozgatlı Kültür Bakanlığı Sanatçısı Raşit Öztürk 19 yıldır ağaç parçalarını hayal gücüyle süslüyor
16 Ekim 2025 Perşembe - 10:08 Yozgatlı Kültür Bakanlığı Sanatçısı Raşit Öztürk 19 yıldır ağaç parçalarını hayal gücüyle süslüyor Yozgat’ın Aydıncık ilçesinde yaşayan Raşit Öztürk, ormanlık alandan topladığı ağaç parçalarına hayal gücüyle şekil veriyor. Raşit Öztürk, emekli olduktan sonra yerleştiği Kösrelik Köyünde bağ bahçe işleriyle uğraşırken kağnı figürleriyle başladığı sanatını, odun parçacıklarına şekiller vererek sürdürüyor. Ormanda bulduğu ağaçları, odun parçalarını topluyor, hayal kuruyor, törpülüyor, zımparalıyor ve eserler üretiyor. Aynı zamanda 2016 yılında Kültür Bakanlığı Sanatçısı ilan edilen Öztürk, sanatının daha geniş kitlelerce duyulmasını istiyor. "Ağaçlara bakıp ne yapabileceğimi düşünüyorum" Öztürk, "Kök sanat işleriyle uğraşıyorum. Değnek, baston, hayvan figürleri, ağaç işleri yapıyorum. Bu konuda eğitim almadım. Emekli olduktan sonra köye geldim. Köyde bir şeyler ekip biçtik. Kağnı işleriyle başladım ve ağaç köklerinden bastonlar yaptım. Hayvan figürleri, ağaç kozalakları, otlardan ne bulursam aldım. Kuru ve bazen de yaş ağaçlardan bir şeyler yapmaya çalıştım. Evimiz oturulacak durumda değildi. Buraya Vali Bey geldi, ilgilendiler. Burası daha önce ahırdı. Kesilen ağaçlardan, dağlardan, bayırlardan malzeme topluyorum. Dağda gezerken önce ağacın altına bakıyorum. ‘Bu ağaçtan ne gibi bir şey yapabilirim?’ diye düşünüyorum. Taşları, ağaç parçalarını topluyorum" dedi. "Buradaki ürünler eksilecek ki yeni bir şeyler yapayım" Kök baston sergisine çok sayıda ziyaretçi geldiğini ifade eden Öztürk, "Gelenler memnun dönüyor. Beğeniyor, takdir ediyor. Su kabaklarından da bir şeyler yapmaya çalıştım. Ceviz kütüklerinden yakma makinesiyle hayvan figürleri yapıyorum. Buradaki ürünler eksilecek ki ben de yeni bir şeyler yapayım. Burası yapılalı 4-5 sene oldu. 2006’dan itibaren bu işle uğraşıyorum. 2016’dan beridir Kültür Bakanlığı sanatçısıyım. Unvanı baston, kağnı, hayvan figürleriyle elde ettim. İmtihana çağırdılar. Baston sanatçısı ilan edildim" şeklinde konuştu.
Başkan Arslan Yozgat’ın hiçbir zaman cezalandırılmadığını söyledi
15 Ekim 2025 Çarşamba - 16:24 Başkan Arslan Yozgat’ın hiçbir zaman cezalandırılmadığını söyledi Yozgat Belediye Başkanı Kazım Arslan, Cumhuriyetin ilk yıllarında Yozgat’ın cezalandırıldığı düşüncesinin şehir efsanesi olduğunu, Yozgat’ın cezalandırılmadığın, işini iyi yapmayan insanların Yozgat’ı cezalanmış gibi bir duruma düşürdüğünü söyledi. Mustafa Kemal Atatürk’ün Yozgat’a gelişinin 101’nci yıl dönümü, Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen törenle kutlandı. Programda Yozgat Belediye Başkanı Kazım Arslan konuşma yaptı. Başkan Arslan konuşmasında milli birlik ve beraberlik vurgusu yaparak, "Yozgat’ımızı da iki kez ziyaret etmiştir. İlk ziyareti 15 Ekim 1924’te olmuştur. Çok geç bir vakitte gelmesine rağmen halkımız büyük bir coşku ve heyecanla Atatürk’ü karşılamış ve bağrına basmıştır. O günkü tablo Yozgat insanının Cumhuriyetin değerlerine bağlılığını ve sadakatini gösteren çok önemli bir göstergedir. Aynı şekilde Ankara ile taşra arasındaki birliğin, beraberliğin, gönül bağının da bir göstergesi olmuştur. Yozgat halkı o gün topyekûn şekilde Cumhuriyete sahip çıkmış, Cumhuriyetin değerlerine sahip çıkacağının işaretini vermiştir. Daha sonra 3 Şubat 1934’te bir defa daha Yozgat’ı ziyaret etti. Yerköy İstasyonu’nda karşılanmıştır. Çok kötü bir hava olmasına rağmen Yozgatlı hemşehrilerimiz coşkuyla karşılamış, bağrına basmıştır. Bütün bunlar Yozgat’ın Cumhuriyet değerlerine bağlılığını ve sadakatini gösterir ifadelerdir." "Hiçbir zaman Yozgat cezalandırılmamıştır" Başkan Arslan Yozgat hakkındaki cezalandırılma iddialarına da değindi. Arslan, "Yozgat gibi bazı Anadolu şehirlerinde anlatılan şehir efsaneleri vardır. Yozgat için de derler ki ‘Atatürk Yozgat’ı cezalandırdı.’ Bunu ben o günkü yöneticilere başta Atatürk olmak üzere haksızlık yapıldığını düşünüyorum. Hiçbir dönemde hiç kimse ne Yozgat’ı ne başka vilayeti cezalandırmamıştır. İş yapmaktan aciz birtakım bürokratlar, yöneticiler, siyasiler milletin hakkını hukukunu korumaktan aciz yöneticiler kendi başarısızlıklarını böyle bir bahanenin arkasına saklamak üzere gizlemeye çalışmışlardır. Hiçbir zaman Yozgat cezalandırılmamıştır. Ama işini iyi yapamayan insanlar Yozgat’ı cezalanmış gibi bir duruma düşürmüşlerdir" cümlelerini kullandı. Etkinlikte ayrıca, Atatürk’ün Yozgat halkına gönderdiği mektup ve Yozgat halkının cevaben yazdığı mektup okundu. Öğrenciler tarafından Atatürk’ü anlatan şiirler seslendirildi. Kutlamalar, halk oyunları gösterileriyle sona erdi.
Arıcılığa yeni başladı, doğada insan ayağı değmeyen yerde bal üretiyor
15 Ekim 2025 Çarşamba - 09:33 Arıcılığa yeni başladı, doğada insan ayağı değmeyen yerde bal üretiyor Yozgat’ın Çayıralan ilçesinde arıcılık yapan Ali Rafet Aytekin, insan ayağının değmediği dağlık bölgelerde doğal yöntemlerle bal üretiyor. Çayıralan ilçesine bağlı Akdağ mevkiinde arıcılık faaliyetini sürdüren Aytekin, arılarını yerleşim yerinden 12 kilometre uzaklıktaki dağlık alana götürerek, izole bir ortamda bal üretimi gerçekleştiriyor. Doğallığıyla dikkat çeken bal, tüketiciler tarafından da ilgi görüyor. "Yerleşim yerine 12 kilometre mesafede bal üretiyorum" Arıcılık faaliyetleri hakkında bilgi veren Aytekin, şunları söyledi: "Yozgat Çayıralan ilçesinde arıcılık yapmaya çalışıyoruz. Elimizden geldiği kadar doğal kendi haline bırakarak, katkılı bir şey vermeden ilaçlarımıza dikkat ederek arıcılık yapmaya çalışıyoruz. Bu yıl maşallah mevsim güzeldi. Beklediğimize yakın balımızı aldık. Geçen sene çok kurak bir mevsim gitmişti. Geçen sene yoktu. Bu sene karşıdaki dağlara götürdük. Yerleşim yerine 12 kilometre. Hiç insan ayağı değmeyen. Orada Allah’a şükür yaptık, balımızı getirdik. Buraya koyduk. Burada kışlayacak inşallah. Balımızdan da tadanlarımız memnun. Kış beslemesini yapıyoruz. Artık kışa hazırlandı. Bu şekilde inşallah yazı bekleyeceğiz. Yazın Cenabı Allah ne gösterir, neyi nasip eder? Tekrar gene böyle insanlardan uzak bir bölgeye götürüp doğal balımızı almaya çalışacağız." "Baldan yiyenler memnun kalıyor, tavsiyelerle satış yapıyorum" Balını doğrudan tüketiciye ulaştırdığını belirten Aytekin, gelen taleplerin memnuniyet verici olduğunu ifade etti. Aytekin, "Ben bu işte yeniyim. Samsun’da çocuğum var, onların arkadaşlarına gönderiyorum. Ankara’da müşterilerim var. Samsun’daki çocuğumun arkadaşlarına satıyoruz. Ankara’ya gidiyor. Adıyaman’a gönderdim, Yozgat’a gönderiyorum. Kayseri’ye gönderiyorum. Yani yiyen tavsiye ediyor. Alan tavsiye ediyor. Tanıdık aracılığıyla satış yapıyorum. Yani yoksa pazarımız hala oturmadı. Toptancıyla falan çalışmıyoruz zaten. Alan arkadaşlar memnun kalıyor. Tavsiye ediyor. Tavsiye üzerine satış yapıyorum. Çok şükür bu yıl 400-450 kiloya kadar balım vardı. Bitirdim sayılır yani. Kilo fiyatı bin lira civarında gitti." "Bal yemeyen çocuklar bile bal yemeye başladı" Aytekin, doğal balın lezzetinin çocukları bile cezbettiğini belirterek, "Hatta belki ilginç gelebilir. Bal yemeyen çocuklar bal yemeye başladı. Yani benim kız ‘Baba arkadaşlarımın çocuklarının çoğu bal yemiyordu. Artık bal yemeye başladılar’ diyor. Yani öyle de güzel, kaliteli. Allah’a şükürler olsun. Geri dönüşlerde olumsuz bir şey olmadı. Zaten bölge olarak da bitki örtüsü falan çok şanslı bir durumdayız" dedi. Ali Rafet Aytekin, arılarını kışı geçirmeleri için ilçe merkezine getirdiğini ve kış beslemesini de tamamladıklarını belirterek arıların kışlamaya hazır olduğunu söyledi. Yazın yeniden insanlardan uzak, doğal alanlara giderek bal üretmeye devam edeceklerini sözlerine ekledi.
Yozgat’ta hem yöresel hem şifa deposu hem de damak tadı: Kuşburnu yemeği
14 Ekim 2025 Salı - 10:10 Yozgat’ta hem yöresel hem şifa deposu hem de damak tadı: Kuşburnu yemeği Yozgat’ın Çayıralan ilçesinde, kuşburnu marmelatı ve aşure malzemesiyle yapılan yöresel kuşburnu yemeği, farklı damak tadı ve C vitamini ile dikkat çekiyor. Yozgat’ın ormanlık alan içerisinde yer alan Çayıralan ilçesinde, doğada kendiliğinden yetişen kuşburnu meyvesi; marmelat, çay ve sirke yapılarak kullanımının yanında yemeği de yapılarak, özellikle kış aylarında soğuk algınlığı rahatsızlığından korunmak amaçlı tüketiliyor. Yüksek C vitamini içeriği ve sağlık açısından sayısız faydasıyla bilinen kuşburnu meyvesi, özellikle kış aylarında bağışıklık sistemini güçlendirmek, hastalıklara karşı korunmak için sıkça tercih ediliyor. Çayıralan ilçesinde yapılan yemeği yiyen iş adamı Süleyman Kandemir, "Yöresel kuşburnu aşı. Bunun bir karşılığındaki C vitamini bir kasa portakal, mandalina C vitaminine eşit. Çayıralan işi biliyor. Onun için kadınları da erkekleri de en az 80 yaşında olur. Ona göre tavsiye ederim. C vitamini vücudun en önemli enerji kaynağı" dedi. Çayıralan Emekçi Kadınlar Kooperatifi Başkanı Gülten Bulut da, kuşburnu yemeğinin kış aylarının vazgeçilmezi olduğunu belirterek, şöyle konuştu: "Yöremize ait kuşburnu yemeğimiz. Bizim düğünlerimizde, özel günlerimizde, misafirlerimize en güzel ikramlarımızdan yöresel bir yiyeceğimiz. Kuşburnu yemeğimizi de marmelat kaynattığımız gibi çekirdeğinden, tüyünden arındırdıktan sonra haşlamış olduğumuz yerli yarma, nohut, fasulye ve siyah üzüm koyarak yaparız. Haşlanmış nohut, fasulye ve yarma haşlandıktan sonra katarız ve böyle kıvamlı bir şekilde kuşburnu yemeği olur. Çok faydalıdır, şifalıdır. Antioksidan özelliği çok yüksektir. Bağışıklığı destekler. Bizim olmazsa olmaz yemeklerimizden, yöresel yemeklerimizden birisi. Özellikle düğünlerimizde, yaz günleri yapıp dolaba koyup her akşam bir kase yediğiniz zaman hem serinletir hem de şifalı bir yiyeceğimiz."
Yozgat’ta imece usulü soğan hasadı hem emek hem zaman tasarrufu sağlıyor
13 Ekim 2025 Pazartesi - 10:44 Yozgat’ta imece usulü soğan hasadı hem emek hem zaman tasarrufu sağlıyor Yozgat’ın Çekerek ilçesinde mor ve sarı soğan hasadı yapan üreticiler imece usulüyle işçi maliyetinden, makine ile de zamandan tasarruf ediyor. Çekerek ilçesine bağlı Arpaç köyü Kahyalı mezrasında soğan hasadı hummalı şekilde sürüyor. Üreticiler 10-15 kişilik gruplar halinde hasat yapıyor. Hem geleneksel yöntemlerin hem de makinenin kullanıldığı hasatta işler daha pratik hale geliyor. Soğanlar topraktan özenle sökülüyor, makinede ayıklanıyor ve çuvallara doldurularak satışa hazırlanıyor. Soğan sökümünden geride kalan kökleri yiyen hayvanların da besinleri çeşitlenmiş oluyor. Yaz kış demeden ekmeğini topraktan çıkaran köylüler yoğun emek sarf ediyor. "Söktüğümüz soğanlar Osmaniye’ye gönderiliyor" Üreticilerden Muhammed Emin Çetiner soğan kesim, söküm ve yükleme işiyle uğraştıklarını söyledi. "Osmaniye’ye gönderilen soğanların geride kalan köklerini hayvanlar yiyor. Bu işin zorluğu da var kolaylığı da var. Serin havalarda daha iyi oluyor. Öğle sıcaklarında biraz dinlenip öyle çıkıyoruz" dedi. "Tarlada soğan fiyatı 7-8 lira" Tunahan Beyazıt ise mor ve sarı soğan hasadı yaptıklarını belirtti. Beyazıt, "Tarlada fiyatlarımız 7-8 lira. İmece usulü 10-15 kişi çalışıyoruz. Haziran temmuz ayına göre havalar serin. Şu an bir sıkıntı yok. Üretmeye devam ediyoruz. Yarısını sattık yarısını da köydeki depomuza çekiyoruz. Kışın satacağız. Hayatımızı böyle idame ettiriyoruz" şeklinde konuştu.
Yozgat’ta imece usulü soğan hasadı hem emek, hem zaman tasarrufu sağlıyor
13 Ekim 2025 Pazartesi - 10:35 Yozgat’ta imece usulü soğan hasadı hem emek, hem zaman tasarrufu sağlıyor Yozgat’ın Çekerek ilçesinde mor ve sarı soğan hasadı yapan üreticiler imece usulüyle işçi maliyetinden, makine ile de zamandan tasarruf ediyor. Çekerek ilçesine bağlı Arpaç Köyü Kahyalı mezrasında soğan hasadı hummalı şekilde sürüyor. Üreticiler 10-15 kişilik gruplar halinde hasat yapıyor. Hem geleneksel yöntemlerin hem de makinenin kullanıldığı hasatta işler daha pratik hale geliyor. Soğanlar topraktan özenle sökülüyor, makinede ayıklanıyor ve çuvallara doldurularak satışa hazırlanıyor. Soğan sökümünden geride kalan kökleri yiyen hayvanların da besinleri çeşitlenmiş oluyor. Yaz kış demeden ekmeğini topraktan çıkaran köylüler yoğun emek sarf ediyor. "Söktüğümüz soğanlar Osmaniye’ye gönderiliyor" Üreticilerden Muhammed Emin Çetiner soğan kesim, söküm ve yükleme işiyle uğraştıklarını söyledi. "Osmaniye’ye gönderilen soğanların geride kalan köklerini hayvanlar yiyor. Bu işin zorluğu da var kolaylığı da var. Serin havalarda daha iyi oluyor. Öğle sıcaklarında biraz dinlenip öyle çıkıyoruz" dedi. "Tarlada soğan fiyatı 7-8 lira" Tunahan Beyazıt ise mor ve sarı soğan hasadı yaptıklarını belirtti. Beyazıt, "Tarlada fiyatlarımız 7-8 lira. İmece usulü 10-15 kişi çalışıyoruz. Haziran Temmuz ayına göre havalar serin. Şu an bir sıkıntı yok. Üretmeye devam ediyoruz. Yarısını sattık yarısını da köydeki depomuza çekiyoruz. Kışın satacağız. Hayatımızı böyle idame ettiriyoruz" şeklinde konuştu.
Yozgat’ta düzenlenen Kuşak Güreşi Türkiye Şampiyonası tamamlandı
12 Ekim 2025 Pazar - 18:28 Yozgat’ta düzenlenen Kuşak Güreşi Türkiye Şampiyonası tamamlandı Kuşak Güreşi’nde Türkiye’nin en iyilerinin belirlendiği şampiyona, Yozgat’ta sona erdi. Büyük Kadınlar ve Büyük Erkekler Türkiye Şampiyonası seçme müsabakalarında dereceye giren 21 sporcu, kasım ayında Hindistan’da düzenlenecek Dünya Şampiyonası’nda Türkiye’yi temsil edecek. Hindistan’da 18-20 Kasım 2025 tarihleri arasında gerçekleştirilecek Dünya Şampiyonası öncesi milli takım kadrosunun belirlenmesi amacıyla yapılan elemeler, kıyasıya mücadelelere sahne oldu. Yozgat Valisi Mehmet Ali Özkan’ın da takip ettiği müsabakalara 30 ilden yaklaşık 500 sporcu katıldı. İl protokolü de şampiyonaya yoğun ilgi gösterdi. Büyükler kategorisinde 6 kadın ve 6 erkek sporcu, U17 kategorisinde ise 4 kadın ve 5 erkek sporcu milli formayı giymeye hak kazandı. Takım sıralamasında erkeklerde Kahramanmaraş birinci olurken, Ankara ikinci, Şanlıurfa ise üçüncü sırada yer aldı. Kadınlarda ise zirveye Konya yerleşti, Muğla ikinci, Denizli ise üçüncü oldu. Şampiyona sonunda düzenlenen ödül töreninde sporculara madalyaları, dereceye giren takımlara ise kupaları takdim edildi. Törende konuşan Yozgat Valisi Mehmet Ali Özkan, "İlimizde 30 ilden 500 sporcumuzun katılımıyla düzenlenmiş bulunan geleneksel kuşak güreşleri turnuvasını tamamlamış bulunuyoruz. İnşallah onlar burada bu müsabakalardan sonrasında Hindistan’da düzenlenecek olimpiyatlara katılacaklar. Bu vesileyle de orada bayrağımızı dalgalandıracak gençlerimize başarılar diliyorum. Allah alınlarının aklarıyla, yüzlerinin açıklığıyla, Türk’ün ahlakıyla al bayrağı temsil etmeyi nasip eylesin" ifadelerini kullandı.