Yerel Haberler
Zonguldak
BEUN Türkiye’nin enerji hamlesine yerli ve milli insan kaynağı yetiştiriyor
23 Eylül 2025 Salı - 12:18 BEUN Türkiye’nin enerji hamlesine yerli ve milli insan kaynağı yetiştiriyor Türkiye’nin Karadeniz’deki enerji keşiflerinin ardından başlattığı yerli ve milli insan kaynağı yetiştirme seferberliği ilk meyvelerini verdi. Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ve Türkiye Petrolleri-Offshore Technology Center (TP-OTC) iş birliğiyle Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (BEUN) bünyesinde kurulan ve alanında Türkiye’de bir ilk olan Açık Deniz Sondaj Teknolojisi Programı, ilk mezunlarını sektöre kazandırdı. Geleceğin sondaj uzmanlarını yetiştiren program, yüzde 90’a varan istihdam oranıyla dikkat çekiyor. Yükseköğretim Kurulu ile Türkiye Petrolleri-Offshore Technology Center arasında imzalanan protokol kapsamında, YÖK, TP-OTC ve BEUN iş birliğinin bir ürünü olarak Çaycuma Meslek Yüksekokulunda ’Açık Deniz Sondaj Teknolojisi Programı’ açıldı. 2022-2023 eğitim-öğretim yılında ilk kez öğrenci alan bölüm ilk mezunlarını da verdi. İş birliği kapsamında; bu programa kaydolan tüm öğrencilere TP-OTC tarafından ’Burs Yönergesi’ndeki şartlara göre, (Hazırlık sınıfı da dahil olmak üzere) yılda 12 ay boyunca eğitim bursu veriliyor. Ayrıca TP-OTC tarafından staj, teknik gezi, mezuniyet sonrası iş fırsatı gibi destekler de sağlanıyor. Filyos Limanı ve Karadeniz Gazına komşu bir eğitim merkezi Türkiye’nin enerji stratejisinde kilit rol üstlenen Filyos Limanı ve Karadeniz doğal gaz rezervlerinin bulunduğu bölgenin hemen yanı başında açılan bu bölüm, öğrencilere teorik bilginin yanı sıra sahaya yakın uygulama imkânı da sunuyor. 2023 yılında kampüsteki 10 bin metrekarelik alana F125 tipi 55 metre yüksekliğindeki sondaj kulesi de kuruldu. Öğrenciler, sınıftaki teorik bilgilerini kule üzerinde uygulamayla pekiştiriyor. Çaycuma MYO bünyesindeki Madencilik ve Maden Çıkarma Bölümü bünyesinde elektrik-elektronik, haberleşme, sondaj akışkanları, mekanik gibi alanlarda 9 adet laboratuvardan oluşan Uygulama Laboratuvarlarında eğitim gören öğrenciler, yabancı dillerini de hazırlık sınıflarından itibaren geliştiriyor. Türkiye Yüzyılı’nın enerji neferleri rekor istihdamla göreve başladı Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (BEUN) Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, Türkiye’nin milli enerji politikaları doğrultusunda açılan ve alanında ilk olan Açık Deniz Sondaj ve Taban Teknolojileri programlarından mezun olan ilk öğrencilerin, yüzde 90’lık bir oranla sektörün aranan personelleri haline geldiğini bildirdi. Rektör Özölçer programların Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın "Türkiye Yüzyılı" vizyonu ve Filyos’taki Karadeniz gazının keşfi sonrası ortaya çıkan "yerli ve milli insan kaynağı" ihtiyacını karşılamak amacıyla kurulduğunu belirtti. "Aranan insan kaynağı oldular" YÖK ve Türkiye Petrolleri-Offshore Technology Center (TP-OTC) ile imzalanan protokol kapsamında "Açık Deniz Sondaj Teknolojisi" ve "Açık Deniz Tabanı Teknolojisi" olmak üzere iki programa öğrenci aldıklarını ifade eden Özölçer, ilk mezunların başarısına dikkat çekerek şöyle dedi: "Sayın Cumhurbaşkanımızın enerji ve Türkiye Yüzyılı politikasıyla birlikte Filyos’ta başlayan çalışmalarla büyük bir doğal gaz rezervi keşfedildi. Bu keşfin yanı sıra burada yerli ve milli insan kaynağının değerlendirmesi için belli çalışmalar başlatıldı. Bu çalışmalardan bir tanesi de bizim üniversitemizin de içinde yer aldığı TP-OTC Türkiye Petrolleri ile YÖK arasında imzalanan protokol ile birlikte aslında 4 tane program açıldı. İkisine öğrenci alındı. Yabancı Dil Hazırlık Okulu ile beraber bu öğrencilerimizi kendi yerli ve milli insan kaynağımızı yetiştirmek için açtık. Türkiye Petrolleri, TP-OTC de bizi destekliyor. YÖK’ün de desteğiyle beraber destekliyor. İnşallah burada bu sene itibariyle de ilk mezunlarımızı verdik. Bu ilk mezunlarımız yüzde 90’ı iyi firmalarda iş buldular, aranan insan kaynağı oldular. İnşallah bu hızla devam edersek diğer bölümlerimizi de açacağız. Bu açmış olduğumuz bölümler doğalgazla ilgili, doğalgaz arama çalışmalarla ilgili bir tanesi açık deniz sondaj teknolojisi, bir tanesi de açık deniz tabanı teknolojisi olmak üzere iki program. Bunun yanı sıra iki programımız daha var. İnşallah onları da açabilir isek. Aynı zamanda bu birlikteliğimiz bizim üniversite sanayi iş birliğine de iyi bir örnek oluşturuyor. Beraberce oluşturduğumuz Türkiye Petrollerinin öğrencilerimize burs verdiği ve en iyi şekilde yetişmeleri için en modern laboratuvarlarda öğrencilerimizin yetişmesini de sağladılar. Bu açıdan hem YÖK’e hem de Türkiye Petrolleri Yönetimi’ne çok teşekkür ediyoruz. Son derece modern laboratuvarlarda öğrencilerimize eğitim verebiliyoruz. Onların sayesinde ve bu yetiştirmiş olduğumuz insan kaynağı yakında Türkiye Yüzyılıyla beraber daha başka ülkelerde biliyorsunuz sondaj teknolojimiz, sondaj ekipmanlarımız giderek artıyor ve yurt dışına açılma imkanları var. Kendi yerli milli insanımızla beraber çalıştığımız zaman daha güçlü olacağız. Bu öğrencilerimiz de bize bunu sağlayacaklar. Öğrencilerin ne kadar kaliteli yetiştiği İngilizceleriyle ve yetiştikleri derslerle, laboratuvarlarla zaten test ediliyor şu anda. İnşallah daha faydalı olurlar üniversitemize de ülkemize de." Kardeş ülkeden gelip geleceğe hazırlanıyorlar Program, sadece Türkiye’den değil, kardeş ülke Azerbaycan’dan da öğrencilerin ilgisini çekiyor. SOCAR bursuyla eğitim alan 1. sınıf öğrencisi 23 yaşındaki Galiba Samedzade, kadınların da bu alanda başarılı olabileceğini göstermek istediğini belirterek, şu ifadelere yer verdi: "Burada Açık Deniz Sondaj Teknolojilerini seçmemde maksadım kızların da petrol sahasında ilerleyebileceğini ve kendini, yeteneğini toplumsal olarak kanıtlayabileceğine inanıyorum. Benim için birçok nitelikte imkanlar sağlıyor açık deniz sondaj teknolojileri. Şöyle ki sondaj teknolojileri alanında bir mühendisin yapabilecekleri bence sınırsız. Bu programın olduğunu işitirken çok heyecanlanmıştım. Ve öğrendiğimde kızları da alabiliyorlar ve kızlara da sondaj niteliğinde avantajlar sağlıyorlar. Bu benim için çok heyecanlı oldu ve bu fırsatı değerlendirmeliyim diye düşündüm. Bu alanda kendimi çok yüksek nitelikte geliştirebileceğimi düşünüyorum. Gerçekten Türkiye’nin çok büyük bir projesi kadınlara da yer verdiği için ben ayrıca mutluyum." "Deniz cesaret sever" Yine Azerbaycan’dan gelen 33 yaşındaki mühendis Kamran Asgarov ise deniz tutkusunu ve Türkiye’ye katkı sağlama arzusunu dile getirdi. Asgarov, öğrenim gördüğü BEUN Çaycuma MYO’daki niteliğe de dikkat çekerek şöyle dedi: "Denizi çok seviyorum. Petrol gaz üzerinden zaten denizde gördüğüm şeyler hepsi. Biz Azerbaycan’la zaten Türkiye bir devlet, iki millet. Orada da çalıştık. Burada da bir katkımız olursa ne mutlu bize. Karadeniz’in en büyük rezervleri en yakınımızdan çıkıyor. Onun için de biz de buradayız. Bir katkımız olması için çok gururluyuz, çok seviniyoruz. İnşallah projeyi bitirdikten sonra da yine bu sektörde çalışıp becerilerimizi göstermek için dediğim gibi kardeş ülke ile birlikte çalışıp katkımızı göstermeyi sabırsızlıkla bekliyoruz. Burada da aynı kendi ülkemizde nasıl ise burada da aynıyız. Yani hiçbir farkı yok. Dil konusunda olsun medeniyet konusundan olsun yani çok benzeriz. Burada evimizde olduğumuz gibiyiz. Burada uygulamalı kulemiz var. O dersleri göreceğiz. Hem teorik hem pratik olarak dersleri öğrenmek, geçmek bu daha üst bir şey." Sektörden eğitime tam not Programın başarısını somut verilerle açıklayan BEUN Çaycuma Meslek Yüksekokulu Dr. Öğr. Üyesi Zikrullah Samet Güloğlu ise şunları kaydetti: "Öğrencilerimizin avantajlarından birazcık bahsedecek olursak laboratuvar imkanları, derslikler, iyi bir İngilizce almaları öğrencilerimiz için çok büyük bir artı olacak ve oldu. Geçen sene ilk mezunlarımızı verdik. Hâlihazırda şu anda çalışmaya devam ediyorlar. Yüzde yüzlük bir mezuniyet var ve bunun devamında da öğrencilerimiz şu anda sahada, sektörde çalışmaya başladılar. Bölgedeki yöre halkının öğrencilerin buraya gelmesi, buradaki sahanın yakınlığı, çalışma ortamları hepsi öğrencilerimiz açısından bir avantaj. Türkiye’nin her yerinden öğrencilerimizin bize geldiğini görüyoruz. Bu da bizim açımızdan çok iyi bir şey çünkü Türkiye’nin her yerine yayılmış bir şekildeyiz öyle söyleyebilirim. Öğrencilerimiz aslında hepsi memnun. Çünkü bu şartlarda okuyup bu şartlarda bu süreçleri geçirmeleri, iyi bir eğitim almaları bile onlar açısından çok büyük bir artı. Biz aslında öğrencilerimizden daha da fazla mezun verdikten sonra öğrencilerimizin geri dönüşleri var. Hatta şu anda çok güzel geri dönüşler alıyoruz. Sektörde çalışanlardan, onların şeflerinden burada almış oldukları kaliteli eğitimin etkisini biz hissediyoruz."
BEUN, Türkiye’nin enerji hamlesine yerli ve milli insan kaynağı yetiştiriyor
23 Eylül 2025 Salı - 11:52 BEUN, Türkiye’nin enerji hamlesine yerli ve milli insan kaynağı yetiştiriyor Türkiye’nin Karadeniz’deki enerji keşiflerinin ardından başlattığı yerli ve milli insan kaynağı yetiştirme seferberliği ilk meyvelerini verdi. Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ve Türkiye Petrolleri-Offshore Technology Center (TP-OTC) iş birliğiyle Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (BEUN) bünyesinde kurulan ve alanında Türkiye’de bir ilk olan Açık Deniz Sondaj Teknolojisi Programı, ilk mezunlarını sektöre kazandırdı. Geleceğin sondaj uzmanlarını yetiştiren program, yüzde 90’a varan istihdam oranıyla dikkat çekiyor. Yükseköğretim Kurulu ile Türkiye Petrolleri-Offshore Technology Center arasında imzalanan protokol kapsamında, YÖK, TP-OTC ve BEUN iş birliğinin bir ürünü olarak Çaycuma Meslek Yüksekokulunda ’Açık Deniz Sondaj Teknolojisi Programı’ açıldı. 2022-2023 eğitim-öğretim yılında ilk kez öğrenci alan bölüm ilk mezunlarını da verdi. İş birliği kapsamında; bu programa kaydolan tüm öğrencilere TP-OTC tarafından ’Burs Yönergesi’ndeki şartlara göre, (Hazırlık sınıfı da dahil olmak üzere) yılda 12 ay boyunca Eğitim Bursu veriliyor. Ayrıca TP-OTC tarafından staj, teknik gezi, mezuniyet sonrası iş fırsatı gibi destekler de sağlanıyor. Filyos Limanı ve Karadeniz Gazına komşu bir eğitim merkezi Türkiye’nin enerji stratejisinde kilit rol üstlenen Filyos Limanı ve Karadeniz doğal gaz rezervlerinin bulunduğu bölgenin hemen yanı başında açılan bu bölüm, öğrencilere teorik bilginin yanı sıra sahaya yakın uygulama imkânı da sunuyor. 2023 yılında kampüsteki 10 bin metrekarelik alana F125 tipi 55 metre yüksekliğindeki sondaj kulesi de kuruldu. Öğrenciler, sınıftaki teorik bilgilerini kule üzerinde uygulamayla pekiştiriyor. Çaycuma MYO bünyesindeki Madencilik ve Maden Çıkarma Bölümü bünyesinde elektrik-elektronik, haberleşme, sondaj akışkanları, mekanik gibi alanlarda olan 9 adet laboratuvardan oluşan Uygulama Laboratuvarlarında eğitim gören öğrenciler, yabancı dillerini de hazırlık sınıflarından itibaren geliştiriyor. Türkiye Yüzyılı’nın enerji neferleri rekor istihdamla göreve başladı Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (BEUN) Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, Türkiye’nin milli enerji politikaları doğrultusunda açılan ve alanında ilk olan Açık Deniz Sondaj ve Taban Teknolojileri programlarından mezun olan ilk öğrencilerin, yüzde 90’lık bir oranla sektörün aranan personelleri haline geldiğini bildirdi. Rektör Özölçer; programların Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın "Türkiye Yüzyılı" vizyonu ve Filyos’taki Karadeniz gazının keşfi sonrası ortaya çıkan "yerli ve milli insan kaynağı" ihtiyacını karşılamak amacıyla kurulduğunu belirtti. "Aranan insan kaynağı oldular" YÖK ve Türkiye Petrolleri-Offshore Technology Center (TP-OTC) ile imzalanan protokol kapsamında "Açık Deniz Sondaj Teknolojisi" ve "Açık Deniz Tabanı Teknolojisi" olmak üzere iki programa öğrenci aldıklarını ifade eden Özölçer, ilk mezunların başarısına dikkat çekerek şöyle dedi: "Sayın Cumhurbaşkanımızın enerji ve Türkiye Yüzyılı politikasıyla birlikte Filyos’ta başlayan çalışmalarla büyük bir doğal gaz rezervi keşfedildi. Bunun yanı sıra bu keşfin yanı sıra burada yerli ve milli insan kaynağının değerlendirmesi için belli çalışmalar başlatıldı. Bu çalışmalardan bir tanesi de bizim üniversitemizin de içinde yer aldığı TP-OTC Türkiye Petrolleri ile YÖK arasında imzalanan protokol ile birlikte aslında 4 tane program açıldı. İkisine öğrenci alındı. Yabancı Dil Hazırlık Okulu ile beraber bu öğrencilerimizi kendi yerli ve milli insan kaynağımızı yetiştirmek için açtık. Türkiye Petrolleri, TP-OTC de bizi destekliyor. YÖK’ün de desteğiyle beraber destekliyor. İnşallah burada bu sene itibariyle de ilk mezunlarımızı verdik. Bu ilk mezunlarımız yüzde 90’ı iyi firmalarda iş buldular, aranan insan kaynağı oldular. İnşallah bu hızla devam edersek diğer bölümlerimizi de açacağız. Bu açmış olduğumuz bölümler doğalgazla ilgili, doğalgaz arama çalışmalarla ilgili bir tanesi açık deniz sondaj teknolojisi, bir tanesi de açık deniz tabanı teknolojisi olmak üzere iki program. Bunun yanı sıra iki programımız daha var. İnşallah onları da açabilir isek. Aynı zamanda bu birlikteliğimiz bizim üniversite sanayi iş birliğine de iyi bir örnek oluşturuyor. Beraberce oluşturduğumuz. Türkiye Petrollerinin öğrencilerimize burs verdiği ve en iyi şekilde yetişmeleri için en modern laboratuvarlarda öğrencilerimizin yetişmesini de sağladılar. Bu açıdan hem YÖK’e hem de Türkiye Petrolleri Yönetimi’ne çok teşekkür ediyoruz. Son derece modern laboratuvarlarda öğrencilerimize eğitim verebiliyoruz. Onların sayesinde ve bu yetiştirmiş olduğumuz insan kaynağı yakında Türkiye Yüzyılıyla beraber daha başka ülkelerde biliyorsunuz sondaj teknolojimiz, sondaj ekipmanlarımız giderek artıyor ve yurt dışına açılma imkanları var. Kendi yerli milli insanımızla beraber çalıştığımız zaman daha güçlü olacağız. Bu öğrencilerimiz de bize bunu sağlayacaklar. Öğrencilerin ne kadar kaliteli yetiştiği İngilizceleriyle ve yetiştikleri derslerle, laboratuvarlarla zaten test ediliyor şu anda. İnşallah daha faydalı olurlar. Üniversitemize de ülkemize de." Kardeş ülkeden gelip geleceğe hazırlanıyorlar Program, sadece Türkiye’den değil, kardeş ülke Azerbaycan’dan da öğrencilerin ilgisini çekiyor. SOCAR bursuyla eğitim alan 1. sınıf öğrencisi 23 yaşındaki Galiba Samedzade, kadınların da bu alanda başarılı olabileceğini göstermek istediğini belirterek, şu ifadelere yer verdi: "Burada Açık Deniz Sondaj Teknolojilerini seçmem de maksadım kızların da petrol sahasında ilerleyebileceğini ve kendini, yeteneğini toplumsal olarak kanıtlayabileceğine inanıyorum. Benim için birçok nitelikte imkanlar sağlıyor açık deniz sondaj teknolojileri. Böyle ki sondaj teknolojileri alanında bir mühendisin yapabilecekleri bence sınırsız. Hatta böyle düşünüyorum ki sondaj teknolojilerinde o kazma yani düşünün ki sanki bir keke kaşıkla kaşıklar gibi öyle ki katları birbirlerine karışmamalı ve nasıl söylesem orada da toprağın katmanları birbirine karışmamalı. İlk önce gelirken bu programın olduğunu işitirken çok heyecanlanmıştım. Ve öğrendiğimde kızları da alabiliyorlar ve kızlara da sondaj niteliğinde avantajlar sağlıyorlar. Bu benim için çok heyecanlı oldu ve bu fırsatı değerlendirmeliyim diye düşündüm. Bu alanda kendimi çok yüksek nitelikte geliştirebileceğimi düşünüyorum. Gerçekten Türkiye’nin çok büyük bir projesi kadınlara da yer verdiği için ben ayrıca mutluyum." "Deniz cesaret sever" Yine Azerbaycan’dan gelen 33 yaşındaki mühendis Kamran Asgarov ise deniz tutkusunu ve Türkiye’ye katkı sağlama arzusunu dile getirdi. Asgarov, öğrenim gördüğü BEUN Çaycuma MYO’daki niteliğe de dikkat çekerek şöyle dedi: "Denizi çok seviyorum. Petrol gaz üzerinden zaten denizde gördüğüm şeyler hepsi. Biz Azerbaycan’la zaten Türkiye bir devlet, iki millet. Orada da çalıştık. Burada da bir katkımız olması için ne mutlu bize. Karadeniz’in en büyük rezervleri en yakınımızdan çıkıyor. Onun için de biz de buradayız. Bir katkımız olması için çok gururluyuz, çok seviniyoruz. İnşallah projeyi bitirdikten sonra da yine de bu sektörde çalışıp becerilerimizi göstermek için dediğim gibi kardeş ülke ile birlikte çalışıp katkımızı göstermeyi sabırsızlıkla bekliyoruz. Burada da aynı kendi ülkemizde nasıl ise burada da aynıyız. Yani hiçbir farkı yok. Dil konusundan olsun ister medeniyet konusundan olsun yani çok benzeriz. Burada evimizde olduğumuz gibiyiz. Her şey çok iyi, okul çok iyi yani modern tecrübelerden dolayı desem yani tüm şeylerde o kadar titizler ki ister öğretmenlerden tutun ister akademisyenlerden her şey çok iyi. Umudumuz çok büyük. Uygulamalı burada kulemiz var. O dersleri göreceğiz. Bu zaten öyle bir şey ki zaten üniversiteler çok her ülkede var ama derslerin uygulamalı geçmesi bu nadir şeylerden yani şimdiki zamanımızda nadir olan şeylerden biri. Hem teorik hem pratik olarak dersleri öğrenmek, geçmek bu daha üst bir şey." Sektörden eğitime tam not BEUN Çaycuma Meslek Yüksekokulu Dr. Öğr. Üyesi Zikrullah Samet Güloğlu ise programın başarısını somut verilerle açıkladı: "Öğrencilerimizin avantajlarından birazcık bahsedecek olursak laboratuvar imkanları, derslikler, iyi bir İngilizce almaları öğrencilerimiz için çok büyük bir artı olacak ve oldu. Geçen sene ilk mezunlarımızı verdik. Hâlihazırda şu anda çalışmaya devam ediyorlar. Yüzde yüzlük bir mezuniyet var ve bunun devamında da öğrencilerimiz şu anda sahada, sektörde çalışmaya başladılar. Bölgedeki yöre halkının öğrencilerin buraya gelmesi, buradaki sahanın yakınlığı, çalışma ortamları hepsi öğrencilerimiz açısından bir avantaj. Türkiye’nin her yerinden öğrencilerimizin bize geldiğini görüyoruz. Bu da bizim açımızdan çok iyi bir şey çünkü Türkiye’nin her yerine yayılmış bir şekildeyiz öyle söyleyebilirim. Öğrencilerimiz aslında hepsi memnun. Çünkü bu şartlarda okuyup bu şartlarda bu süreçleri geçirmeleri, iyi bir eğitim almaları bile onlar açısından çok büyük bir artı. Biz aslında öğrencilerimizden daha da fazla mezun verdikten sonra öğrencilerimizin geri dönüşleri var. Hatta şu anda çok güzel geri dönüşler alıyoruz. Sektörde çalışanlardan, onların şeflerinden burada almış oldukları kaliteli eğitimin etkisini biz hissediyoruz."
"Yer Altından Yer Üstüne, Geçmişten Günümüze Zonguldak-2" projesi başladı
23 Eylül 2025 Salı - 11:15 "Yer Altından Yer Üstüne, Geçmişten Günümüze Zonguldak-2" projesi başladı Zonguldak İl Milli Eğitim Müdürlüğü Prof. Dr. Şaban Teoman Duralı Bilim ve Sanat Merkezi koordinesinde ve Burcu Atabey Özdemir yürütücülüğünde, TÜBİTAK 4004 Doğa ve Bilim Okulları Programı kapsamında hayata geçirilen "Yer Altından Yer Üstüne, Geçmişten Günümüze Zonguldak-2" projesi başladı. Projeye, Zonguldak’ın yanı sıra Bartın, Karabük ve Bolu illerindeki Bilim ve Sanat Merkezlerinden gelen toplam 25 ortaokul öğrencisi katılıyor. Beş gün sürecek eğitim kliniklerinde öğrenciler; bölgenin kültürel, tarihi ve doğal değerlerini yerinde gözlemleme ve uygulamalı etkinliklerle deneyimleme fırsatı bulacak. Projenin ilk günü Devrek’te gerçekleştirildi. Öğrenciler, Devrek Baston Parkı’nı ziyaret ederek hem baston ustalığı geleneğini yakından tanıdı hem de Zonguldak’ın önemli kültürel miras unsurlarından biri hakkında bilgi edindi. "Yer Altından Yer Üstüne, Geçmişten Günümüze Zonguldak-2" projesi; öğrencilerin kültürel mirasa yönelik farkındalıklarını artırmayı, doğa ve bilimle iç içe öğrenme ortamları sunmayı ve kalıcı öğrenme deneyimleri kazandırmayı hedefliyor. Projenin yürütücülüğünü Burcu Atabey Özdemir, proje uzmanlığını Mehtap Öz üstleniyor. Proje ekibi, öğrenciler için bilimsel, kültürel ve eğitsel yönden zengin içerikli bir program hazırlayarak Bulganin değerlerini genç nesillere aktarmayı amaçlıyor. İl Milli Eğitim Müdürü Uygar Keskin; "Yer Altından Yer Üstüne, Geçmişten Günümüze Zonguldak-2’ adlı TÜBİTAK 4004 projesi, öğrencilerimizin hem kültürel mirasımıza sahip çıkma bilincini geliştirmesi hem de doğa ve bilimle iç içe öğrenme fırsatlarını deneyimlemesi açısından son derece kıymetlidir. Bu proje ile çocuklarımız; Zonguldak’ın köklü tarihini, yer altı ve yer üstü zenginliklerini yakından tanıma imkânı bulmakta, aynı zamanda bilimsel bakış açısıyla çevresine ve yaşadığı şehre değer katmayı öğrenmektedir. Böylelikle öğrencilerimiz, sadece akademik açıdan değil, aynı zamanda kültürel ve sosyal yönleriyle de gelişmektedir. İnanıyoruz ki bu tür projeler; Bakanlığımızın tarafından "Köklerden Geleceğe" düsturu ile geliştirilen Türkiye Yüzyılı Maarif Modelinin bileşenlerine de hizmet edecektir. Gençlerimizin kalıcı öğrenme deneyimleri kazanmasına, araştırma ve gözlem becerilerini geliştirmesine, doğaya ve tarihe daha duyarlı bireyler olarak yetişmesine katkı sağlayacaktır. Projede emeği geçen Prof. Dr. Şaban Teoman Duralı Bilim ve Sanat Merkezimize, tüm öğretmenlerimize, öğrencilerimize ve destek veren kurumlarımıza, üniversitelerden katkı sunan akademisyen hocalarımıza teşekkür ediyorum." dedi.
TEKNOFEST’25’te YÖK Başkanı Özvar’dan BEUN standına ziyaret
20 Eylül 2025 Cumartesi - 16:52 TEKNOFEST’25’te YÖK Başkanı Özvar’dan BEUN standına ziyaret Türkiye’nin ilk ve tek havacılık, uzay ve teknoloji festivali olan TEKNOFEST’25, gençlerin bilim ve teknolojiyle buluştuğu büyük bir heyecana sahne olmaya devam ederken, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar da etkinliğe katılarak Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi standını ziyaret etti. Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (BEUN) standına özel bir ziyarette bulunan YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, üniversitenin teknoloji alanındaki projelerini yakından inceledi. Ziyaret sırasında BEUN Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer de kendisine eşlik ederek üniversitenin yürüttüğü bilimsel çalışmalar, öğrenci projeleri ve teknolojik gelişmeler hakkında detaylı bilgiler verdi. Ziyaret kapsamında YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, ZBEÜ Otomasyon ve Ar-Ge Takımı (OVAT) tarafından geliştirilen otonom aracı imzaladı. Prof. Dr. Özvar, TEKNOFEST’te önemli dereceler elde eden BUEN Teknoloji Takımı öğrencilerinin gösterdiği üstün performanstan büyük memnuniyet duyduğunu ifade ederek, "Ülkemizin önemli akademik kurumlarından biri olan Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesinin sahip olduğu başarılar hepimizi gururlandırıyor. Bu vesileyle başta Rektörümüz Sayın Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer olmak üzere, bu başarıda emeği geçen tüm akademisyenlerimizi ve kıymetli öğrencilerimizi tebrik ediyor, Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi ailesine ve Zonguldak halkına selamlarımı iletiyorum." dedi. BEUN Rektörü Prof. Dr. Özölçer ise, YÖK Başkanı Prof. Dr. Özvar’ın ziyaretinden duyduğu memnuniyeti dile getirerek, kendilerine teşekkürlerini arz etti. Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi, gençleri teknoloji üretmeye teşvik eden, onların potansiyellerini açığa çıkaran projeleriyle TEKNOFEST’te fark oluşturmaya ve başarı hikâyelerine imza atmaya devam ediyor.
BEUN Rektörü Prof. Dr. Özölçer’den TEKNOFEST’25’e ziyaret
20 Eylül 2025 Cumartesi - 16:48 BEUN Rektörü Prof. Dr. Özölçer’den TEKNOFEST’25’e ziyaret Türkiye’nin ilk ve tek havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST’25, gençlerin bilim ve teknolojiyle buluştuğu büyük bir heyecana sahne olmaya devam ediyor. Festivalin üçüncü gününde Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (BEUN) Rektörü Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, üniversitenin standını ziyaret ederek akademisyenler ve öğrencilerle bir araya geldi. Rektör Özölçer, stantta görevli akademisyenler ve öğrencilerle sohbet ederek TEKNOFEST kapsamında yürütülen projeler ve etkinlikler hakkında detaylı bilgi aldı. Ziyareti sırasında standı gezerek katılımcı öğrencilere misafirlere BEUN’un bilimsel altyapısı, teknolojiye verdiği önem ve öğrenci odaklı projeleri hakkında bilgi veren Rektör Özölçer, üniversitenin bilimsel çalışmalara verdiği desteği vurguladı. Özellikle ZBEÜ Otomasyon ve Arge Takımı’nın (OVAT), bu yılki TEKNOFEST şampiyonasında ilk ona girmesinden duyduğu gururu dile getiren Rektör Özölçer, öğrencilerin elde ettiği bu büyük başarının üniversitenin nitelikli eğitim anlayışının bir yansıması olduğunu belirtti. Misafirlere ZBEÜ OVAT ekibinin projeleri hakkında kapsamlı bilgiler sunan Özölçer, bu başarıda emeği geçen herkese teşekkür etti. Ziyarette Rektör Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer, TEKNOFEST gibi vizyoner bir organizasyonun ülkemize kazandırılmasında büyük katkısı olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a, TEKNOFEST Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Selçuk Bayraktar’a ve TEKNOFEST ailesine teşekkürlerini sunarak şu sözleri dile getirdi: "Gençlerimizi teknolojiyle buluşturan, onların potansiyelini ortaya çıkaran ve ülkemizin millî teknoloji hamlesine büyük katkı sağlayan TEKNOFEST’in paydaşı olmaktan büyük memnuniyet ve gurur duyuyor, değerli öğrencilerimizin her alanda gösterdiği başarıyı desteklemeye emin adımlarla devam ediyoruz. Bu duygu ve düşüncelerle böylesine çok önemli bir organizasyona öncülük eden Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a şükranlarımı arz ediyorum. Bununla birlikte gençlerimizin fikirlerine ilham olan onların yenilikçi ve teknoloji odaklı fikirlerini tüm dünya ile buluşturan TEKNOFEST Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar ile TEKNOFEST ailesine en içten teşekkürlerimi sunuyorum." Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi, gençlerin teknoloji üretme becerilerini geliştirmeleri için yürüttüğü çalışmalarla, TEKNOFEST’te yer almaya ve başarı hikâyeleri yazmaya devam ediyor.
BEUN’da "Onurla Taşınan Hatıralar" kısa film gösterimi gerçekleştirildi
20 Eylül 2025 Cumartesi - 16:47 BEUN’da "Onurla Taşınan Hatıralar" kısa film gösterimi gerçekleştirildi Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi (BEUN), 19 Eylül Gaziler Günü kapsamında anlamlı bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. Zonguldak Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü iş birliğiyle düzenlenen "Onurla Taşınan Hatıralar" Kısa Film Gösterimi, Farabi Kampüsü Doç. Dr. Ali Arslan Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Programa; BEUN Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Servet Karasu, Zonguldak Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Mehmet Türkmen Köse, Şehit Aileleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Mustafa Yorulmaz, akademik ve idari personel, şehit ve gazi yakınları, gaziler ile öğrenciler katıldı. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Servet Karasu, Türkiye’nin yakın tarihine tanıklık etmiş kahraman gazilerle bir araya gelmenin ve onların hatıralarını öğrencilerle buluşturmanın üniversite camiası adına büyük bir onur olduğunu ifade etti. Karasu konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "İlimizin farklı ilçelerinde, Kıbrıs Barış Harekâtı’ndan terörle mücadeleye kadar çeşitli görevlerde bulunmuş ve gazilik mertebesine erişmiş kıymetli büyüklerimizin hikâyelerini dinlemek bizim için bir gurur vesilesidir. Bu özel etkinliğin düzenlenmesine öncülük eden Rektörümüz Sayın Prof. Dr. İsmail Hakkı Özölçer’e şükranlarımı sunuyorum. Aynı zamanda organizasyonun hayata geçirilmesinde emeği geçen üniversitemizin akademik ve idari personeline ve Zonguldak Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ailesine de teşekkür ediyorum." Prof. Dr. Karasu konuşmasının sonunda, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehit ve ebediyete irtihal eden gazileri rahmetle anarak, hayatta olan tüm gazilere sağlık ve huzur temennisinde bulundu. Kısa film gösteriminin ardından gazilerin duygu yüklü anılarına dair yapılan paylaşımlar, salonda bulunan katılımcılardan büyük ilgi gördü. Etkinlik, vatan sevgisi ve fedakârlık duygularını pekiştiren anlamlı bir buluşma olarak bu anlamlı güne değer kattı.